Hep duymuşuzdur. Dünya kadar malı var ama mutsuz. Kulak misafiri olmuşuzdur, neredeyse herşeye sahip ama tatmin olamamış, huzursuz…Evet, var boyle birileri. Sizin, bizim belki ismen bildiğimiz yahut bilmediğimiz insanlar var bu konumda olan.
İşte bu durum, paranın herşeyi satın alamayacağının kanıtıdır. Ama paranın satın alamayacağı şey mutluluk değildir. Mutluluk belki geçici olarak parada vardır. Ama para şunu asla satın alamaz;Samimi insan dostlukları.Dikkat edin samimi diyorum. Asla bir çıkara dayanmadan, birbirini mutlu gorme gayesi ile birbirlerine yaklaşan insanların dostlukları. Belki de o duyduğunuz, duyduğumuz zengin ama mutsuz insanların elde edemediği de budur.5 palton olsun 6. sına ne gerek var sonuçta giyeceğin 2′ sidir belki 3’ü. Yani şu ki insanlar lükse düştükçe düşüyorlar, orta yolda gidenler artık azalmaya başladı. Bunları birileri de engelleme çabasında değil pek çünkü işin ucunda iki tarafın da çıkar ve ego tatmini soz konusu.Papalina’da balık yemişim ya da donerciden yarım ekmek yemişim, karnım gene doyar. Ama insanın sizin, bizim karnımızı doyurması için samimiyet ve içtenlik şarttır. Hem o insan doyar hem de siz. Samimiyet ve içtenlik, mutlu etme ya da mutlu gorme duygusu isteği yoksa karşı tarafın, işte o zaman hırslar alır başını yürür…ve yürüyor da malesef.İyi bir dost ya da dostlar edinin. Artık zaten size mal mülk de sıradan gelmeye başlar, çünkü hayat insandır…İnsan hayat.
yorumlar
Başkasının mutluğundan mutluluk duyan insanlar daima samimidir.İşte huzur veren bunlardır.Başkasının mutluluğuna haset eden insan samimi değildir.İşte huzuru bozanda bunlardır.
Seni bilmem ama eşimin dostumun varlığı benim bir M.R.I cihazı sahibi olup deneyler yapma isteğimi ketlemiyor. Ne alakası var?Hatta düşünüyorum ki bu cihazlara yurdun dört bir yanında ihtiyaç var en az iki-üç tane alabilmeliyim ki kendime birini tahsis etmeye yüzüm olsun.Al sana samimi ve sonuna kadar capital arz-talep durumu. Sadece merakımı yenmek istiyorum ve bu anlamda sorularım var. Çok samimiyim…Ortalama bir M.R.I-bilgisayarlı tomografi cihazı.İyisi 2001 modeli 90.000 usd. , 87 modeli var 22.000 (alınmaz artık).Merak…eğer bir gün tüm doğu felsefesi mistizmi ile (alkol veya başka birşey olmaksızın) yeterlilik ile donanır ve merakını yitirirsen, bir tek o zaman her şeyin kafana yıkıldığı gri bir dünyaya yelken açarsın, bir bakmışsın aborjinleşmişsin-merak yoksa ilerlemek, kazanım, yaratıcılık yok, tok gönüllülük var.Tok gönüllülük bir tek bilgi söz konusu ise bir kenara bırakılabilir. Bizler insanız, soracağız ve evet belki size anlamsız maliyetlere…Öyle ya dosyun var-düşmanın niye olsun oh, çık kapital varoluş huzuru, nerde tetikleyici rahatsız dinamikler?
MRI cihazın da batsın sen de,soracakmış bize anlamsız gelen maliyetlere!hayatını düzenleyen tek şey ekonomi mi?MRI cihazın varsa itibar görürsün ha!sana kılavuzluk eden kafayı emi..şu yazıda yaratıcılığa engel bir satır mı var?hem tok gönüllü hem yaratıcı olsan nolur?senin tek hikmet-i vucudun para ise bütün MRI lar senin olsun,meraklı!tetikleyici dinamikler ne zaman bitti ki?veba bitmedi evladım, bitmez de meraklanma,Ne sendeki ne bendeki merak biter, doğal seleksiyon pozitif akar gider(se) amaın gitsin; sarraffı,bankeri,bezirganı bizi daha uzun yıllar kerter de kerter..sen sormana devam et meraklı ol.
ivandenisovic çok teşekkürler, güzel yazmışsın. duygularıma tercümansın resmen.
Sevgili tercüman, itibar değil peşinde olunan, sorulacak sorular için teknoloji alımı. Arz-talep.Bilgisayar gibi. Bu da insan beynini modelliyor.Bir de samimi olarak bu isteğimi yazınca cihazda batsın sende falan filan. Bu ne lan!Ne okuduğunuzu anlıyorsunuz, ne yazdığınızdan haberiniz var!Kabak “ego”lar…
zarifce ayrıca sana da teşekkürler.wassago, dosyun değil dostun o. bu bir.ikncisi, tamam merak demişsin ama senin dediğin merak biraz da maddesele kaymış ve oradan tutmuş yorum yapmışsın. merakını biraz da maddesel egondan(M.R.I cihazı misalin gibi) sıyırıp daha çok manevi edinimlere kaydırırsan ne yazdığımı çok daha iyi anlarsın.Yazdığımdan gayet iyi de haberim var.
Lan ha!al sana lan! lan kafa; ekonomi çağının getirdikleri varsa götürdükleri de vardır olacaktır; senin yerin dibine batasıcası makinelerine laf eden yok.. mahkum edilmeye, şuursuzca peşinden koışmaya, insanı mukaddeslerinden kopartıp alaşağı eden sisteme karşı çıkışımız.. senin insiyakların dolu dizgin at koştursun nerde isterse kime ne?kime secde edeceğin seni ilgilendirir (lan).
enteresan da bir açıklama olmuş ivandenisovic. 🙂
Bravo ivan yine üstadlığını konuşturdun.
🙂
meraklı ol ihtarınız ve uyarınızın umumi olduğunu sallayarak sormayı makbul görüyorum:”mahkum edilmeye, şuursuzca peşinden koşmaya, insanı mukaddeslerinden kopartıp alaşağı eden sisteme karşı çıkışımız.. “şu cümleden hareketle; karşı çıkışınızın laftan – kaftan ziyade yaşamınızda somut tezahürünü açıklayabilir misiniz. nasıl karşı çıkıyorsunuz.. rica ederim bir somut örnek?
“; insan gittiği her yeri kendileştirir. sanalı da, hayali de, içindeki isyankar yanına bir rumuz takar, isyan eder sinirlendiği konu başlıklarına, içindeki saldırgan yanına bir isim takar sevmediği şahıslara saldırır.. bazen gününde değildir mütevazı takılır. ama asla ve asla kendi ismini kullanmaz.. kendini, mabed-i intizamın temelleri üzerinde oturduğunu zanneder..”Somut örnek; hayatımda göttenmenkul ne var ise hepsi benimle, benimle birlikte.. Asiyim evet asiyim küfrediyorsam, yeni bir tanrı bulmak ümidiyledir..daha somutu yok..vesselam.
Siz samimi dosluk olarak tanımlarsınız, başkası farklı bir biçimde tanımlar ancak bütün bu tanımlamaların çatısını HUZUR oluşturuyor bence. İnsan tüm yaşamı boyunca huzurun peşinden koşar. Bulabilirse ne ala.