Ben 25 yıl İstanbul da yaşamış biriyim deniz burnumuzun dibindeydi ama çevre kirliliği nedeni ile sadece kenarında oturup yosun kokusunu içimize çekerdik.O bile beni mutlu etmeye yeterdi.Şimdi herkesin adını dilinden düşürmediği, turistik bölge dediğimiz zaman herkesin aklına ilk gelen Bodrum,Çeşme,Antalya hani denizi çok tuzlu olsa da sonuçta deniz.
Beni doyuruyor,tatmin olabiliyorum ama mutlu değilim..Acaba kör olsaymışım dahamı iyi olurmuş? Ama o zaman da mutsuz olacaktım. Vallahi koca bir dilekçe yazmayı düşünüyorum.Sorun ne merak ediyorsunuz.Acaba ben mi abartıyorum diyorum bazen. Evindeki bütün mutfak aletlerini sepetine dolduran pikniğe gider gibi tabak,kaşık,çatal sesleri arasında yerlerde halılar sanki deniz kenarı değilmiş de piknik alanındaymışız gibi.
Hani iklim sıcak insanlar bunalıyor hoş görülü olmak geliyor içimden .Ama çıldırmama az kaldı resmen çöpçülük yapıyorum. Atılan pet şişeler,karpuz kabukları,kırık bira şişeleri sizlere deteylarını anlatsam uzun sürecek manzara vahim içler acısı. Dahası korkunç. Kıyafet desen yataktan kalkan pijaması ile denizde atlet ,don,gömlek,tayt,bluz,şalvar,badi ne desem bütün kıyafetlerden tutun her şey var
.Hani burası ( Antalya ) güzel ülkemin turistik bölgesi olmasa ne giyersen giy diyeceğim ama diyemiyorum. Allaha şükür duşumuz var tuzlu sulardan arınmak için ama olurmu sanki mübarekler evde banyo oluyorlar şampuanlanmadan olmuyor. Bir kez uyardım şampuan kullanmak yasak diye aldığım cevap çok ilginç : “Gözleri bozukmuş yola gidecekmiş.” Hala çözemedim gözle şampuan ve duşun nasıl bir bağlantısı var. Şimdi ise en çok rahatsızlık duyduğum şu zıkkım olası içmeden duramadıkları – içimizde içen arkadaşlar varsa da duyurulur – lütfen dikkat ediniz içtiğiniz şu sigaranın izmaritlerini lütfen yerlere atmayın.Yer gök izmarit dolu artık çıkarmak üzereyim çok doldum.
Bu sahil şeridi benim tapulu arsam değil yanlış anlamayın. Sadece boş bulduğum yerde oturup kitap okur,yüzer giderim. Çevremin temiz olmasını istiyorum.Bıraktığım gibi bulmak istiyorum. Herkese sesleniyorum. Nasıl ki yabancı devletlerde yerde bir izmarit bulsam eşşek gibi anıracağım diyorsam benim ülkemde öyle olsun istiyorum. Bazen acaba biz arap soyumuyuz diyorum. Elle yemek ye sonra ellerini üzerine sil. Biz bu olamayız.Atatürk ne demiş ne mutlu Türküm diyene.Mutlu olabilmem için çevremin temiz olması gerekiyor.
yorumlar
akoni, Harika bir konuya değinmişsin.Bu sorunlardan dolayı hepimiz dertliyiz.Önce eğitim,eğitim,eğitim.
akoni;bir antalya’ lı olarak ben de aynı şeyden mustaripim…üzgünüm:((
hey gidi günler hey, eskiden böyle miydi?kopanistikonyaaltı, saklıkent, kurşunlu, çıralı, olimpos, kiriş, kemer, kındıl, çamyuva genel valisi
Bir keresinde ben de plajda otururken tam ayağımın yanında ucu yukarı doğru duran bir dikiş iğnesi bulmuştum. Plajda ne işi varsa dikiş iğnesinin…
kop ,kındıl çeşmesini de mi bilirsin, bravo!seni fahri Antalya’ lı ilan ediyorum:)))
ben deniz sevmem havuz severim cünkü deniz heryerimi cok kötü yakiyo. havuz isi de zor cünkü kimse havuzda yüzücü bonesi kullanmiyor. her yer sac oluyor. bir keresinde kadinin biri pantolonuyla havuza girmisti. cok sinirlenmistim. bir de anneler israrla bez kullandiklari cocuklarini yetiskin havuzuna sokmaya calisirlar bunu da hic anlamis degilim.
Evet hiç Antalyaya gitmedim ama manzarayı gözümde canlandırıyorum.İnsanları uyarsan bir türlü uyarmasan başka bir türlü.Çünkü yurdum insanı akonini dediği gibi neye ne cavep vereceği belli olmuyor. Unutmamak lazım bu tür insanları uyardığın zaman haksız durumuna düşme riskin bile epey fazla :):)
ve ayrıca,beldibi, göynük, tekirova, atbükü, adrasan, kumluca, geyikbayırı, çavdır yöreleri tek yetkili genel valisi
donla olsun,sigarayla olsun hatta yeri geldiğinde(söyleme uysun diye mi nedir bilmiyorum) karpuzla denize girmek…bunlar türk insanın engellenemez fantazileridir, artık önüne geçilemez gibi duruyor..ya da ben geçemem..bilmiyorum..
sadece eğitim değil deniz kültürü şart… bu sorun sadece halk plajlarında değil, özel sitelerinin plajlarında ya da belli bir eğitim standartını yakalamışta aşmış kesimin de takıldığı plajlarda görülebiliyor. Ben çok beyaz yakalı Türk gördüm yediği magnumun ambalaj kağıdını, içtiği kolanın şişesini şezlongunun altına atıpta evinin yolunu tutan…biz üç tarafı denizlerle çevrili bir ülkenin deniz kültürünü alamadan büyüyen nesilleriyiz.
istanbul da yasıyor olsam da esas memleketim Antalyao yuzden antalya hayatımın kenti hem özledigim gitmek icin can attıgım yerböyle bi kenti kirleten onu bu hale getirenler utanıyorum sadece
kopanist teşekkür ederim.Burda gezilecek yerlerin adını vermişsin inanki çok makbule geçti.Kalasi sende üzülme Antalya’yı görmedim diye misafirim olabilirsin.Olmadı ben tanımadığım yerde kalamam dersen,burda sahilde yatanlar çok yani yer sorun değil
:D:Dakoniaiiiii güzel biyer ayarlarsan seneye geliriz belki.sahilde kimlerle yatacağıma bağlı :D:D
kalasi süpersin.. beni çok güldürdün:)) kopanist köprülü kanyonu unuttun.çok güzel bir yer
evet köprülü kanyon aksi tarafta olduğu için yazmadım, antalya kemer ve civarı genel valisiyim ben,köprülü kanyonun en tepe noktaında zerk harabeleri ve anfitiyatro muhteşemdir, kanyonda alabalık tavsiye edilir,
en tepe noktaya çıkmak istiyorum ben
arkadaşlar kimsenin değinmediği bir ayrıntı takıldı gözüme…2 tane mahluk yaka paça denize atılıyor farkındamısınız? fotoğrafçılık adına harikulade ama insanlık adına rezalet ve utanılacak bir kare var orada…bir sürü hayvanın 2 tane hayvana yaptığına bakarmısınız?bitti olay artık… bu ülkenin cidden civisi falan kalmadı çıkacak.
en tepe nokta, ah o en tepe nokta
kopanisti yani ben şimdi kanyona boşunamı gitmiş oldum.Anfitiyatro ve harabeleri görmedim ki,köprülü kanyondan ne kadar daha gitmemiz gerekiyordu …. tuhh be eee klavuzumuz da iş yokmuş.boş zamanın olursa sen anlat ben giderim.
kanyonun bir yerinde taş köprü var iki yakayı birleştiren, o taş köprüye kadar gitti isen durma devam et yürümeye, kanyonun en tepesine ulaşacaksın, aşası bi bardak su gibi gözükecek işte orada en tepede, yorulduğuna değecek,
evet o demiş olduğun taş köprüyü geçtim.orada bir piknik alanı vardı.yani oraya kadar gidip yukarıdan o manzarayı kaçırmak doğrusu beni üzdü.belkide beni götüren arkadaşın bilgisi yoktu,neyse inşallah bir daha ki sefere
her yerde olduğu gibi burası da kültürsüzlüğün elinde kaldı. senelerdir burada yaşarım evim 1 km konyaaltı sahiline ama gitmiyorum. bizim kişisel hak ve özgürlüklerimiz üzerine bir daha düşünmemiz hatta ve hatta bununla ilgili yasa tasarısı çıkması lazım 🙂
fasilis…
zulcenaheyn biraz daha acık yazsaydın..
Ne o Antalyalılar Fasilis’i de mi bilmeyonuz hı?
Phaselis şeklinde yazsanız bileceklerdir diye düşünüyorum :))
pardon, Phaselis, şimdi mutlaka bilirler, bildin mi şindi gı Akoni ?
hehhh şimdi mutlaka bilmiştirr :))
hehh, baştan söyliyeydin ya şunu zeyynep hatta biraz daha açık yazalım P H A S E L I Syok yok bu kadar açık yazınca kesin bilmiştir biraz da bold lasak mıP H A S E L I Sheeh bu da yakışıklı oldu. peki italik yapalım mı?yok yapmayalım yatınca belki okunamaz, şöyle laser, neon seçenekler de olsaydı da biraz da aydınlatsaydık gece de okunurdu en azından, neyse imkanlarımız bu kadar.
Alemsin @kop :))
kopanisti dalganı geç bakalım.Heehh şimdi senin yazından sonra baktım.Tekirovada antik bir kentmiş krallara laik,yavaş yavaş öğreneceğim.Senin gibi rehberimiz olmadı teşekkürler kop:)))
Phaselis’te gördüğüm hamam içi taş oymalı süslemeler zamane insanlarının zevk-ü sefa ve sanat tutkularının ne boyutta olduğunu göstermişti bana…ayrıca şehre inşa ettikleri içme suyu arkları görülmeye değerdir…
termosses-karain-zeytintaşı mağ.-perge vs…
akoni, sözüm sana yeterince açık yazıyorum ama daha da açabilirimG Ü V E R U Ç U R U M Ubkz.
kopanisti bu böyle olmayacak.En iyisi anlaşalım sen bana Antalyayı gezdir,bende sana Karadenizi gezdireyim.zulcenaheyn bak şimdi oldu.
ben yeni üye olduğum için biraz geç olacak ama yazamadan edemiyeceğim doğrusu. tebrik ederim akoni .süper bir konuya değinmişsin. o güzelim yerleri ne hale getiriyor insanlar. herşeyi mahvetmekte üstlerine yoktur zaten. halbuki biraz çevresine bakıp gelişmeyi denese ama yok. bizim insanlarımız:(
Aramıza hoşgeldin@peripetty zamanla öğreneceğiz…
Akoni resimleri gördüm içim karadı.Zaten Antalya’ya zor alışıyorum.
@pukiyi alışırsın, alışırsın
başta güldüm ama acı bir durum aslında
bunlar ne yapıyor anlamadım..
doğal insanları oldum olası sevmişimdir.şortlu, keçi sakallı, gözünün önünde gözlükle oturmuş sahil kenarında aristokrat edasıyla gazete ve dergilerle meşgul olan birinden daha çok ilgimi çeker göbekli, uzun pantalonlu, her yerinden deniz araç gereçleri sarkan, bir sürü çocuk etrafında, eli çekirdekli anadolu kıyafetli iki, üç kadın yanında, çocuklarıyla güreşen, sağa sola atıp tutan insanlar.denizi kirletmeyi ayrı katagoriye alıyorum ben, dışarıdan denyo görünüpte yerden izmarit toplayan olduğu gibi, günde 10 kere yüzüne sürdüğü macunu kontrol edip de etrafa yiyecek içecek kapları atan da vardır.resimler için seni kıınıyorum akoni. yöresel türk insanının tercihlerini hazmedememiş insan, özünden uzak insandır. seni ne rahatsız ediyor anlamadım.
321, ne alaka yöresel tercih diyerek alışkanlıklarımızın değişmesi gerekenler varsa değişmeli diyorum, üst kat komşumda gün aşırı halı çırpıyor çünkü bu o kişinin temizlik anlayışı o, eskiden belki halı çırpa bilinir, sokak ortasında yıkan ılınabilinirdi. Ama bunlar artık birer meslek oldu halı yıkama yerleri var… verirsin yıkanır. Denizde öyle, oraya gidenlerin özel mülkleri değil birazcık çevreye duyarlı olmak gerekir diye düşünüyorum..
tam okumamışsın bi daha oku ahkamımı. benim temizlikle yaşantı arasındaki ayrımımı görmemezlikten gelme.
Kuşadasında 7 yıl yaşamış ve Ege ve Akdeniz bölgesindeki denizlere girmiş biri olarak kıyaslama yapmıyorum heryerde böyle manzaralar var.Ancak bu yaz şahit olduğum şey nerde olursa olsun eğitimsiz, görgüsüz insanın kendini belli ettigidir. Örtülü bayanlar için yapılan bir plaj var burası etrafı dışarı duvarla örülü bir yer deniz, kum herşey var yani kapalı bayanlar ,için rahat bir yer. Bu yaz gittim aman Allahım dedim bu ne sanki kadınlar iplerini koparmış haydi tamam evde hazırladıgın kekini, böreğini,sarmanı götür akşama kadar acıkıyor insan lokanta da yok. İyi de kardeşim yanına küçük tüp almana ne gerek var bir günde sahanda yumurta yemeyiver, Allah’ın sıcagında kuru sogan yutmayıver,kocaman çocugun denize kakasını yapmasın efendim benim oğlum çişini yeni ögrenmeye başladıgı halde denize yaptırmadım , yediğin, içtigini çöp kutusuna atıver.. Demem o ki maganda diye tabir ettiğimiz insanın erkegi kadını yok her iki cinstende çıkabiliyor. Biraz daha duyarlılık lütfen yahu alt tarafı denize girilecek bu işkence de ne…duş bile yapmadım her gidişimde eve sakladım kendimi
o zaman, resimlerden de rahatsızlık duymaman gerekir.
Yalnız o kadınların resmini görünce açıklama yapma ihtiyacı hisettim ya denize girersin ya girmezsin ikisinin ortası olmaz şalvarla,başörtüyle girilmez kıyafet üste yapışıyor kapalı olcam diye daha çok açılırsın. Benim bahsettigim plaj da mayo,bikini giyiliyor zaten dışarı kapalı rahatça giyinilebiliyor. Bu donla,gecelikle, şalvarla yüzmek te ne yahu
@nazo, benim demek istediğimde bu zaten. Ama @321 neden rahatsız oldu anlamadım.
Bunun, gelenek görenekle bir alakası yok.. sadece eğitimsizlik, evet…
Gelenek görenek korunması taraftarıyım ancak etrafı rahatsız etmek başka birşey. Ne yemenili bir kadın rahatsız eder beni ne de uzun donlu bir amca çöpü plaja atan kürklü biride olsa affetmem ama
akoni, olumsuzlukları gösterip olumluyu bulmak niyetini destekliyorum. Ama her zaman ve her yer bu görülenler gibi değil biliyorum. Güzellikler de var elbet Antalya denizinde.
sabahtan akşama kadar tavuk gibi kızarıp güneş yağıyla banyo yapmaktansa sandal batırmaca oynayıp deve güreşinde boğuşmayı, yanan yerlere de yoğurt sürmeyi tercih ederim.Az kaldı traktör şambrelimle geliyom vatana …
Harita, ben de şelaleden atlamak istiyorum ya, şambriel falan olmaz. en yakın zamanda yapılacaklar listesi madde 25.bu görüntüler için öncelikle şunu diyorum şimdi yaşlı teyzelere sen nasıl diyeceksin ki, teyze sen şimdi çıkar bu başörtünü de öyle denize gir, üstündekiler deniz için uygun değil.ne diyebilirsin ki, ama ben bunlardan çok daha fenalarını gördüm, anlatmıyorum.
Nefret ediyorum,çevreye babasının malıymış gibi muamele edenlerden,arabanın içinden yere tükürenlerden,elindeki bi pet şişeyi ya da her ne ise işte pervasızca yere fırlatanlardan,sonrasında hayatına evri tink iz okey olarak devam edenlerden,sigara izmaritlerinden,her yerde rastladığım çekirdek kabuklarından,çekirdek kabuklarını denize atarkene gördüğüm kadını uyarışımda aldığım ok decabına karşılık hemen ardından atmaya devam edişinden,önümden yürüyen adamın ağzından çıkan dumandan,otobüste arkamda sakızla geviş getirenlerden neffrett ediyorumm…Temiz olamıyoruz işte,duyarlı o-la-mı-yo-ruz.
@ser-hus, sana katılmamak mümkün değil. piliç gibi insanları görünce içim acıyor:((@metoddefteri, tatlı suda yüzmek tabı ki güzeldir. Ama çok soğuk oluyor..@GALANTHUS, şelaleden atlayıp risk alma bence, gel Antalya’ ya uuu! Neler varrr, nelerrr@ilmare, ben de nefret ediyorum. Bazen uyarıyorum, bazen kınıyorum uyardığım zaman o kadar pişkince cevap veriyorlar ki acaba terslik bende mi? diyorum:((
Akoni, seni korkutmak istemem ama böyle riskli şeyleri oldum olası sevmişimdir:)ayrıca belki antalya’ya gelebilirim:) tatil planım şekillendi:)
@Galanthus, sevindirici haber.. @kelebek’de belki gelir.. Antalya’daki hafif üyeleri toplanırız, güzel olur.