İtalya’nın güneyinde, Napoli yakınlarında Campania isimli bölgede (latince kökenli bu kelime İtalyanca’da kırsal alan anlamına geliyor) yer alan Roma İmparatorluğunun gözdesi Pompeii kenti 24 Ağustos 79 (M.S.) gününe de diğer günler gibi başlamıştı; pırıl pırıl, güzel bir gün, insanlar koşturmaca içinde, ticaretle uğraşmaktalar.. Bir iki gün sonrasında ise Pompeii’nin bir hayalet şehir olacağını, ansızın sessizleşeceğini, 1500 yıl kadar tarihten, haritalardan elini ayağını çekeceğini tahmin etmek olanaksızdı. 1748 yılında tesadüfen yeniden keşfedilen kentte ele geçen bulgulara göre ise Pompeii şehri o gün Vezüv yanardağının gazabına uğramıştı. Ani patlama sonucu tüm şehir lavlar altında kalmış, insanlar neye uğradıklarını anlamadan kükürt gazından zehirlenerek, kaçmaya bile fırsat bulamadan üstlerine yığılan kül,toprak ve çamur yığınları altında can vermişlerdi. Gökten taş ve moloz yağıyordu. Şehir üç gün üç gece kül yağmuruna maruz kaldı. Öyle ki bin küsür yıl sonra kent yeniden keşfedilip Unesco tarafından sit alanı ilan edildiğinde kazı çalışmalarına başlanınca arkeologlar yaklaşık 10 metre derinliğinde bir kazı çalışması yapmak zorunda kaldılar, şehir insanlarıyla birlikte 7 metrelik bir kül tabakası altında kalmıştı.
Pompeii bugün önemli bir turist merkezi. Napoli’den kalkan araçlarla dünyanın her yerinden insanlar bu kente müzeleri, taşlaşmış insanları görmeye geliyorlar. Yeni keşifler arttıkça yeni belgeseller çekiliyor. İnternetten virtual tour ile kalıntıları gezmek bile mümkün. Karl Bruillov “The last day of Pompeii” adlı bir tablo çizmiş, hayalindeki dehşet anını resmetmiş. Fakat hiç biri yetmiyor o zamanı gerçekten anlamaya ve o insanların yaşadıklarını hissetmeye. Bugün Vezüv yanardağı Napoli halkını tehdit etmeye devam ediyor, 3780 yıl önce şehri bir çırpıda yok eden yanardağın bu kez daha büyük bir patlamayla yeniden ve aniden faaliyete geçebileceği söyleniyor.Bakalım zaman bize neler gösterecek.
yorumlar
ne güzel yazmış ahmet altan…
lavlardan ve tas kesilmelerinden once guclu bir ses duyuldugu bu sesle birlikte insanlarin tas kesildigi anlatilagelmektedir aslinda.yemegi agzina gotururken tas olmus insanlari gorunce bu tez daha da bir dogrulaniyor. hareket etme hizi durumu belli olan lavlarin insanlarin yemegi agzina gotururken oylesi kalacak sekilde ansiz yakalamasi biraz guc sanki.
valla hazirlikta okurken get the point adli kitapta vardi bu tema, cok az da olsa deginilmisti bu olaya. O siralar birileri bu pompeii hakkinda bi seyler konusuyordu ama tam hatirlayamadim, bilen varsa ve paylasirsa cok sevinirim.
pompeiler asmis yozlasmalariyla unludur.
@munitis taş eder adamı diyorsun yani…
biraz aciklayabilir misin?
kendi gözlerimle genelev (MS 79) ??! gördüğüm ilginç tarihi kent
sıradaki?
genel ev mi?
Pompeii’yi bir zamanlar tıfıl bir öğrenciyken gördüm. Mesela yerlerde lavların yakaladığı insanlar, çocuklar var. Aynı zamanda kimi yerlerde nü resimler var. Velhasıl pompeii’ye allahın gazabı diyenler düşünmez mi acaba, yunan ya da helen kültürü daha beter durumdaydı. Oralara neden gazap gitmedi?
birileri tam olarak aciklayici bilgi verebilir mi acaba?
nevdalist bu tür olaylara allahın gazabı diyenler sorunu şöyle cevaplayabilir :allah dünyadaki her kötülüğü dünyada cezalandırmaz. kimilerini dünyada cezalandırır ve insanların gözünün önüne koyar ibret olsun diye.. kimisini de esas ceza yeri olan ahirette cezalandırır. takdiri ona kalmıştır. zira dünyada her kötü şey yok olsaydı dünya sadece iyiden ibaret bir yer olurdu.. kuran’da yok olan, gazaba ugrayan kavimlerin ancak sapıklıktan geri kalmayan ve uyarıları dinlemeyen,hiç düzelmeyen, belayı isteyen, üzerine çekenler olduğu söylenmektedir.bu olay allahın gazabı olsa da olmasa da, bizim için ibret verici olduğu aşikar..
nihilant, popmpeii lavlarla yok olduktan sonra nasıl bir ibret almışız?O dönem zaten cinselliğin en uç noktada yaşandığı bir dönem. Bunu gören elin yunanlısı dur ben yaşamayayım mı demiş, anlayamadım 🙂
fransiz, fransiz okuyoruz
Razielz, kısaca şöyle bir açıklama yapayım. Nette pompei diye yazdığında allahın gazabına uğrayan şehir yazıları çıkıyor. Pompei zevk ve zenginliğin en üst düzeyde yaşandığı bir şehir. Vezüv patlayıp da pompei lavlar altında kalınca allahın gazabı denmeye başlanıyor. Durum budur, no problema, no panic 🙂
yorum gazabından korumalı yarab.
Pompeiiiiii acayip güzel bir sehir sadece adamlar lav yoluna yerlesmisler ……zamanda ve lavlardan kacamamislar…yani afroditevi oldugu icin yok olmadi abiler ablalar öyle olsa türkiyede yokmu pommepiii sehirlerimiz pilizzz yahu yazin bodrum,cesme,marmaris vs vs pompeiiii olmuyormu :-)))) harika bir mimarisi var ben zaten roma mimarisina asik oldugum icin …diger seylerle ilgilenmiyorum….sehircilik örneginin ilklerinden ……mutlaka görün derim.
Ben de hazırlıkta okurken “EVEN MORE TRUE STORIES” adlı kitabımızda böyle bir konu işlenmişti. hatta o insanların belli bir maddenin üzerlerine dökülmesinden sonra taşlaştığını ve bu şekilde sergilendiğini hatırlıyorum.saygılar…
kaynak
zulcenaheyn…..o halde heryere acil birer Volkan lazim?????peki afganistanda acliktan ilacsizliktan ölen bebeleri..irakta her gün patlayan bombalarda ölenlerrrrr ..alevi -sünni savasinda nasil bir volkan patlatacak bu ilahi adalet dersiniz……geciniz yahu …;-)))))
durduk yerde pompei hakkında bir yazı hazırlamıştım ortaokulda. çünkü kitabın ilerleyen bölümlerinde böyle birşey vardı. 1 sayfa kadar resimli ve yazılı bir konuydu. çok ilginç gelmişti o yüzden açıp o kadar ansiklopediden bilgi edinmiş 2-3 dosya kağıdına resimli yazılı kaynaklarını da ekleyerek 🙂 bir rapor havasında hazırda bulunduruyordum. o konuya geldiğimizde örtmenimiz bu konuyu bize ödev verdi! dersin başındayız! 😀 yerimden kalktım ve elimdeki 3-2 sayfalık birbirine zımbalanmış dökümanı örtmenin masasına bıraktım. bu ne? dedi. bende istediğiniz ödev dedim 😀 acayip şaşırmıştı. sonuçta ben o coğrafya örtmenine aşıktım! =/ çok seviyordum onu 🙂 aşk ve işi karıştırmaya başlamışken, sözlü notlarıma hep 5 verdi. + norlar vererek coğrafyadan 5 almamı sağladı. çok hüzünlendim şimdi 🙁
campania napoli yakinlarinda bir bolge degil, napoli nin icinde oldugu bir bolgedir.
imtihan @zez imtihan…aç açlığının, tok tokluğunun hesabını verdiği zaman, kimse bana bunu verdin, şunu verdin hesabı içine girmez.bu bağlamda;aç mı şanslı, tok mu?bomba atan mı, yiyen mi?mazlum mu, zalim mi?vay zalimlerin haline…
konuyu saptırmayalım lütfen
senin mantigin benimkiyle ayni rotada degil,o halde ülkemizde yasanan depremler..99 daki mesela ve 2005 girerken tusunamiii ….bisey anlatiyor diyeceksin Allah bilir ……!!!!!!!!Doganin gücünü burda nereye koydun siklardan hangisi göremiyorum ?????
doğal olaylar, allahın herşeyi yaratırken sebepleri kullanmasıyla izah edilir. yani allah herşeyin direk kendinden kaynaklandığını gizler, çünkü kul küfre(inançsızlığa) girebilir… detaya giremiyom, cahillik işte, vaktim de dar. aslında anlatılacak çok şey var.sizden isteğim ilk ahkamımı okumanız.ahmet altana gerçekten hayran olmamak elde değil…
pompei unutma unutturma..
ateşe dayanabilceğin kadar günah işle………………………………………………………….![gabriel’e]zaten oldum olası bu allahın işlerine akıl erdirememişimdir.her güsel şeyi dünya ya ver sonrada ‘tü kaka eh elleme cıs yaparım günahdır yakarım alim alah’ de cezalandır!..hikmetiden sual olmaz yarab sen bunca yıldır işlediğim günahları bağızla bizi lavların küllerin gazabından koru!..
nevdalist, lavların üzerine düştüğü ve kimisi yemek yerken, kimisi seks yaparken taşlaşmış insanları görerek ibret alıyoruz. en azından ben.. şu an müze haline geldi ve sergileniyorsa bu da ibretlik bir şey değil midir? tarihten günümüze kalan her şey birer ibrettir aslına bakarsan. mumyalar,fosiller,kalıntılar vs…pompei zaten yanlış bilmiyorsam 20. yüzyılda kazı çalışmaları sonucu ortaya çıkartıldı ve taşlaşan vücutlar sergilendi. bugüne kadar geldi yani.. o devirdeki insanların ibret alıp almadığını bilemezsin, ama ben günümüzden bahsediyorum dediğim gibi.. ayrıca islam inancına sahip bir kişi iyiliğin ve kötülüğün yaratıcı tarafından geldiğine inanmak yükümlülüğündedir. inanmayana zaten bir şey diyemeyiz ki. tartismaya gerek yok o yuzden.
@nihilant müzeleşmek ve ya müzede sergi konusu olmak sadece ibret alınsın diye yapılsaydı gerçek yaşamdaki amacından şaşmış olmaz mıydı?.sadece kişisel yorumlar ibret alma yönünde olabilir!buda kişinin yetiştiği toplum sahip olduğu ahlak ve kültür kompozisyonunun eseridir. müzecilik müzeleştirmek kavramları var olanı koruyup nesillere aktarma ve sürekliliğini sağlama amaçlıdır.ama ibret alınıyomuş örnek alınıyomuş sadece subjectif görüştür!..senin ibret aldığın bir kalıntı mesala bana da muhteşem haz veren bir durumun tasviri olamaz mı?ayrıca bu ibret alma durumları hakkaten tüylerimi diken diken yapıyo ben pompeii i gezerken bu ibretlik durumları düşünmemiştim şimdi de hayretle takip ediyorum yazılanları!..hakkaten ibret mi alınmalı diyorum? özellikle şu ‘ey kavmim’ linki bi tuaf yaptı içimi.fazla inanç hayattan alı koyar!gösterilmek istenenle görünen birde görünen arkasındakiler var!herkes kendi fesatına göre anlamlandır var olanı?bu kadar korku niye?başkalarının yaşadıklarına eleştirel bir gözle bakıp aa burdan ibretlik çıkaralım demek yerine hepimiz kendi hayatımızda yaşadıklarımızdan ibret alalım.bırakın tarih tekerrür etsin!bırakın tarih bize leziz tatları basen pompeii de bezen süleymaniyede hissettirmeye devam ettsin!..
sevgili @gnc dediklerine bir yerde katılıyorum fakat “bırakın tarih tekerrür etsin!” derken bu tarihin hepimizi ilgilendirdiğini unutuyoruz.insanlık tarihini bölgelere yada ülkelere mi ayırıyoruz?bu tarih elbetteki hepimizi ilgilendiriyor ve ben de ibret konusunda @nihilanth katılıyorum.saygılar…
burada sabun atölyesi bulmuşlar.araplardan bilmem kaç sene önce sabun üretiyorlarmış. ama sanırım kişisel temizlik için kullanılmıyormuş.
Yer: Kesin olarak bilinmemekle birlikte Mezopotamya civarı.Zaman: M.Ö. 3000 civarı.Rabbimize, yaşadıkları bolluğun ve güzel günlerin şükrünü ifa etmek yerine, O’na ortak koşmaya başlayan, kendilerine başka ilâhlar bulan bir kavme rahmet-i ilâhînin getirdiği son şanstı Hz. Nuh. Görevinin gerektirdiği ikazda bulundu:“Ey kavmim! Allah’a kulluk edin. O’nun dışında sizin başka ilâhınız yoktur. Yine de sakınmayacak mısınız?”Aldığı cevap ise şu oldu:“Bu, sizin benzeriniz olan bir beşerden başkası değildir. Size karşı üstünlük elde etmek istiyor. Eğer Allah (öne sürdüklerini) dilemiş olsaydı, muhakkak melekler indirirdi. Hem biz geçmiş atalarımızdan da bunu işitmiş değiliz. O, kendisinde delilik bulunan bir adamdan başkası değildir; onu belli bir süre gözetleyin.”
pompei gerçekten hayatın dondurulmuş şekli. google’dan pompei diye aratıldığında gerçekten çok ilginç şeyler çıkıyor. çocuklar, tarlada çalışan insanlar öylece donup kalmışlar. çok ilginç gerçekten.
gnc, ibret alma gözüyle bakıp bakmamak bireye kalmış bir şeydir elbette. ayrıca ibret kelimesinin, ders,örnek,öğreti gibi anlamlara geldiğini de hatırlatmak isterim. ben geçmişten ders çıkarırım, bu hangi anlamda olursa olsun, ne olursa olsun benim için farketmez. geçmişten gelen bir şeyle karşılaştığım zaman o şey bana bir şeyler düşündürebiliyorsa ben dersimi almışım demektir zaten ondan. neyse fazla uzadı bu mevzu.
Konuya biraz bilimsel yaklaşayım dedim.Yorumlardan sonraPompei (pompa kökünden türemiş burdaki anlamı pompacılar şehri anlamında) kentini Google Earth programıyla inceleme fırsatını buldum.(Ben diğer arkadaşların gibi bilfiil gidip göremedim herneyse, paranın gözü kahrolsun) Şimdi Vezüv yanardağı ile Pompei harabeleri arasını G.Earth cetvelle ölçtüm yaklaşık 10 km.Kuş uçuşu tabii.Şimdi yanardağ patlasa Önce bir ses duyulacak Booom diye.Sesin saatteki hızı yaklaşık 700 km.Bunun anlamı Patlamadan yaklaşık 1 dk sonra pompei de patlama duyulacaktı.1 Dk sonra lavların oraya gelmiş olması imkansız.Demek ki lavlar gelmeden önce öldü bu arkadaşlar.Yemek yerken veya sex yaparken dona kalmışlar ya o bakımdan diyom.Daha hızlı bir şey olması lazım.Kükür gazında zehirlenen insan en azından yere düşerken biraz debelenmesi gerekiyor( Tavuk kessek 5 dk.kafası kopmuş şekilde can vermiyor).Ama bu arkadaşlar çok şekilli ölmüşler.Resmen sanki poz vermişler.Acaba bu heykel-ölüler kendi zamanlarındaki yapılan ölüleri diğer hayata hazırlamak için belki kendileri taşlaştırıyorlardı(Firavun ve yamaklarının mumyalanması gibi. Firavun öldüğünde atları dahil tüm yardımcılarıda öteki dünyada ona hizmet etmek için öldürülüp mumyalanıyordu).Neyse araştırıyom bakalım.Araştırmacı Nephilim
@nephilim güsel bir yaklaşım doğrusu çok beğendim ve çok da takdir ettim (:
Eyvallah @gnc bacımGerçi Google Earth te araştırırken, senin oralarda mantinle el ele gezerken çekilmiş fotonu da buldum.(Gözlük-sarı saç ve kırmızı kazaktan tanıdım) Yayınlayacaktım resmi burada ama copyalayamadım istersen g:Earth kordinatlarını verebilirim.SaygılarHala Araştıran Nephilim
hafifte mi sorun var? yurt disindan girislerde mi sorun var anlamadim
nephilim yorumunu okurken cok güldüm Allahta seni güldürsün emi …;-))))))))))arastirmalarini bekliyorum.
hafifte sorun var be nyurtiçide giremiyorum razielz bu arada nephilim o ben diildim benzetmişsin sen o sıra manitada yoktu bide hiç kırmızı kazağım olmadı kiii 🙁 yukardan bakınca işte öle oluyo demekki
yok yok o ben diildim kesinlikle öncelikle o sıralar manita yoktu bi italyan bile bulamadımm hem benim kırmısı kazağım yok kii hakkaten düsündümde benim hiççç kırmızı kazağım olmadı kii:( bu arada hafifteki sorun yurtiçindede var raziels
bak yazıyorum yazıyorum gitmiyoooo
geliyor geliyor ama benim yazdiklarim gitmiyor ve yan taraftaki fotografinda sanki uzerinde kirmizi renkli bi elbise var
ayrica Nephilim ben de pompeii ismini duyunca surekli aklima pompa, pompalamak kelimeleri geliyor 🙂
pompei deki o heykellerin hiç biri gerçek değil, sonradan yapılmışlar ve zamanla şehir efsanesi haline gelmiş olay, yani hepsi turistik bir kurgu, 10 sene önce şehirde rehberlik yapan o zamanlar tıfıl monika belluci beni gezdirirken anlatmıştı, kendisine 100 liret bahşiş verdiğimde sarılıp dudaklarımdan öpmüştü, akşam da pizzeria alfıredoda yemek yemiştik, fena değildi o zamanlar da, zilli şimdi meşhur cillop oldu tanımıyor tabi bizi.
mesele anlasildi
Yazida linki verilen BELGESEL i izlerseniz her sey netlesecektir, youtube da 4 bölüm halinde yayınlanmış bir Pompeii belgeseli, orda da anlatıldığı üzere insanlar elbette ki binlerce yıldır o halde durmamışlar. Öldükleri yerlere alçı dökülmüş ve kalıpları çıkarılmış. Yani hepsi gerçek. (izlersiniz nasılsa diye bunu yazıda belirtmedim) Bütün bu yaşananlara şehir efsanesi demek biraz abartmak olur! (sallamak mı demeliydim?!) Sonuçta ortada bir volkan patlaması var, volkanın eteğinde yaşayan bir şehir ve orada ölen binlerce insan var. Tanrının gazabı, lanet, yalan-dolan değil bir gerçek var yani orada, gözümüzün önünde duruyor, bakmasını bilene..
Kopanisti su Napolinin sokaklarindaki meshur egeli burdan gecti diye baslayan yazitin kahramani sendin demek…ulenn kirk yil düsünsem tasinsam onun sen oldugunu bilemezdim …sssiissssttt bana bak napoli,pompei ve civar köylerinde alexsander der grossteden de ünlüsün sen anladin beni kanimca….Monikada halen o öpüsmeyi unutmamis …yazinin altinda bir not vardi….türkcesi aynen söylesayili saatler görüp ve bir kere fransiz öptügüm egeli sevgilim Unutmadim ………..;-)))))) wayy be senle gurur duydum …;-))))pompeye bilem tarih yazmissin breaaaa
Pompeii, İ.S. 70 yıllarında Vezüv yanardağının patlamasıyla, birkaç saat içinde lav ve kül tabakasıyla kaplandı. İnsanlar, ne yapacağını şaşırmış bir durumda devasa lav-kül selinden kaçmaya çalıştı, ama neredeyse hiçbiri kurtulamadı. Kimisi, o anda kent içinde bulunduğu yerde, mesela evinin içersinde, o şekilde kala kaldı. Pompeii’de yaşam bitmişti o andan itibaren.“Peki neden böyle bir son?” diyeceksiniz.Pompeii’de yaşam, duyguların doruk noktasına ulaşmıştı. Zenginlik, şehvet, aç gözlülük… İnsanların benliğini ele geçirmişti bu duygular. Pompeii’de yaşam, artık çöküşün son noktasına kadar yükselerek ilerlemişti. Ve bu patlama, çoğu kişiye göre, Tanrının Pompeii’yi cezalandırmasıydı.
zez, bizim de nacizane, evropayı arşınladığımız zamanlardan günümüze kalan bal lezzetinde güzel bir anıydı bu, hey gidi günler hey diye bağırmak istiyorum ama tutuyorum kendimi, neyse önümüzdeki günlere bakacaz artık,
Arkadaşlar Pompei’de yaşananların Allah’ın gazabı olduğuna inanmak veya inanmamak,adı üstünde inançla alakalı bir durum.Bunun bir ispatı belgesi yok.Allah’a inanan bir kişinin de bunun gazabın kalıntısı olduguna inanması tabii ki zorunluluk değil.ama zaten Kur’an-ı Kerim’de buna benzer bir olay yaşandı deniyorsa inançlı bir insanın Kitap’ta yazana inanması gerekir.Bu olay Pompei’de geçmiştir veya geçmemiştir,orası ayrı bir konu..ben şahsen Pompei olayını düşündüğümde Kızıldenizden çıkarılan secde etmiş şahsı gördüğümde hissettiklerimi hissediyorum.tamamen subjektif bir durumdur bu.her tür düşünceye saygım sonsuz..
ya ben genelev olayına takıldım da şunu belirtmeden edemeyeceğim: ephesos’ta da genelev var…
results pompeii nın sonuna olan yaklaşımın bana Jean BAUDRILLARD simulasyon ve sımulakr kıtabını hatırlattı ondada böyle der güç denılen şey onu besleyen dınamıklerın hepsını kullandığında çöküşe geçer ama bunun bence pompeii ile alakası yok o bır doğa olayıdır bence
Özellikle deprem ve yanardağ püskürmesi olarak yaşanılan büyük yıkımların görünür en önemli sebebi, Dünya etrafında yörüngesinde dönmekte olan, geceleri bizi aydınlatan, ilham kaynağımız mehtapları kırpıştıran Ay ile, bizi ısıtan, doğuşundaki ve batışındaki manzaralarıyla bize sevgiyi hatırlatan Güneştir.Deprem ve yanardağ oluşumları, tamamen dünyanın erimiş çekirdeği üzerinde yüzerek hareket hâlinde olan yerkabuğu parçaları ile ilgilidir. Dünyanın mağma denilen bu kızgın maddeden oluşan çekirdeğinin devamlı bu halde kalmasının sebebi Ayın ve Güneşin dünya üzerindeki kütle çekimi etkileridir. Okyanuslar üzerinde suyun yükselip alçalarak gelgitler oluşturmasına sebep olan bu kuvvet, karalar üzerinde özellikle daha hareketli alt katmanlarda sürtünmelere yol açıp ısı meydana getirerek kayaların erimesine ve var olan ısının muhafaza edilmesine yol açar. Bu hareketlilik sebebiyle de dünyanın merkezinden gelen mağma püskürmeleri ve depremler Dünya, Güneş ve Ay var olduğu sürece devam edecektir. Eğer bu geri besleme olmasa 4 milyar yıldır püsküren volkanlar mutlaka basıncı azaltacak ve bir zaman sonunda bu felâketler son bulacak veya çok çok azalacaktı. Bu felâketlerin ne zaman olacaklarının kararını ise, her işte mutlaka bir sebebi araya koyan Allah vermiştir ve vermektedir. Zamanı geldiğinde Güneş, kendisini Yaratanla rekabet etmek isteyenlerin başına, O’nun emriyle toprak altından doğmaktadır meselâ.Güneşin ve Ayın görünmez yerçekimi bağıyla yeraltına işleyen enerjileri yüzünden, hiçbir yanardağ patlaması bir sonrakinin olma ihtimalini azaltmaz. Tıpkı yıllarca zevk ve sefahat düşkünü sürdürdükleri hayatlarının âniden nasıl son bulduğunu anlayamayan Pompeii halkının başına gelenlerin, bugün aynı yerde kurulu ve benzer hayat tarzı sürdürülen Napoli şehrinin sefahet mahallelerini tehdit etmeye devam etmesi gibi…Yakın sayılabilecek bir tarihte yaşanan ve yapılan kazılarla yok olduğu ânı kare kare anlatan Pompeii olayı, basit bir yanardağ püskürmesi değildir. Felâketin sebebi olan Vezüv yanardağı, İtalya’nın, özellikle de Napoli kentinin sembolüdür. Yaklaşık ikibin yıldan beri suskun olan Vezüv, ‘İbret Dağı’ diye adlandırılır. Vezüv’ün bu şekilde tanımlanması boşuna değildir. Ünlü Sodom ve Gomorra kentlerinin başına gelen felâket ile Pompeii faciası birbirine çok benzemektedir. Vezüv’ün batı yamacında Napoli, doğu yamacında ise Pompeii kenti yer alır. Bu batık kent. ikibin yıl öncesindeki Roma medeniyeti hakkında bize önemli bilgiler sunmaktadır. Genel bir rezervuardan yeraltı boru hatlarıyla evlere kadar taşınan suları, mükemmel bahçe ve çevre düzenlemesi ile birlikte, Pompeii, felâketin olduğu M.S. 79 yılına kadar çok güzel bir şehirdi. O gün için hayli yüksek bir rakam olarak, yirmibin insan barındıran şehirde, zamanın en ileri teknolojisi kullanılıyordu. Öyle ki, insanlar, o güne göre büyük bir teknolojik buluş olarak, at arabalarına monte ettikleri tekerleğe bağlı ve kat edilen belli mesafelerde torbaya bir misket atan bir kilometre sayacını kullanıyorlardı. Pompeii, özel bir balık sosu ve rengârenk bahçeli villalarıyla da ünlüydü ayrıca.Ancak, esas ünü son derece çirkin bir fiil olan eşcinsellik ve fuhşun yaygınlığından geliyordu. Bu olayın ne kadar yaygın olduğunu belgeleyen tarihsel kayıtlar bir yana, şehrin kendisi, bunun ‘cansız kanıtları’nı barındırıyor hâlâ; ne olduğunu bile anlamadan bu fiil üzerine ölüp kızgın küllerin altında taşlaşmış cesetler o kadar çok ki… Çocukların bile bu rezalete karıştırıldığını belgeleyen birçok ceset bulunmuştur kazı alanında.Bir yanardağın püskürüp bir şehre felâket yaşatması Vezüv yanardağının eteklerinde bulunan bir şehir için bize pekâlâ mümkün ve muhtemel gözükse de, bu olayın bu kadar âni biçimde olmasının, âdeta bir ‘oldu-bitti’ yaşanmasının bilimsel olarak hâlâ daha kesinlikle açıklanamadığını belirtelim. Yaklaşık ikibin yıl önce, M.S. 79’da yaşanan lav ve kül felâketi, bu kentin insanlarını o kadar âni bir biçimde yakalamıştı ki, herşey o günden bugüne olduğu gibi kaldı. Sanki zaman dondurulmuştu. Pompeii’ye bugüne kadar gördüğü en karanlık geceyi 24 Ağustos M.S. 79 yılının öğle vakti getiren yoğun bir duman ve kül yağmurunun ardından, Vezüv’ün lavları bir anda tüm kenti haritadan sildi. Olayın en ilginç yanı ise, kentin günlük yaşantısı içinde, Vezüv’ün korkunç patlamasına rağmen, kimsenin kaçamamış ve âdeta büyülenerek felâketin farkına bile varamamış olmalarıydı. Yemek yiyen bir aile, o andaki gibi aynen taşlaşmıştı. Uygunsuz halde, sayısız taşlaşmış çift bulunmuştu. Daha da önemlisi, bu çiftler arasında, aynı cinsten olanlar, küçük erkek ve kız çocuklarla olanlar da vardı. Pompeii kalıntılarından çıkarılan taşlaşmış insan cesetleri arasında, yüzleri hiç bozulmadan kalmış olanlar vardı. Genel yüz ifadesi ise, şaşkınlıktı.İşte, Pompeii faciasının en akıl almaz yönü de burada. Nasıl oldu da binlerce insan hiçbir şey görmeden ve duymadan ve hiçbir şey yapamadan, âdeta ölümün gelip kendilerini yakalamasını beklediler?Olayın bu yönü, Pompeii’nin yok oluşunun Kur’ân’da anlatılan helâk olaylarına aynen benzediğini gösteriyor. Çünkü, Kur’ân’da helâk olayları anlatılırken ‘birden yok olma’ üzerinde durulur. Örneğin, Yasin sûresinde anlatılan ‘şehir halkı,’ tek bir anda topluca ölmüşlerdir. Sûrenin 29. âyetinde bu durum şöyle anlatılır:“(Onlara) yalnızca bir tek çığlık (yetti); ânında sönüverdiler.” (Yasin, 36:29)Kamer sûresinin 31. âyeti ise, Semûd kavminin helâkini anlatırken yine ‘ânında yok olma’ olayına dikkat çekmektedir:“Çünkü Biz onların üzerine bir tek çığlık gönderdik. Böylece onlar, ağıldaki çalı-çırpı olan kuru ot gibi oluverdiler.” (Kamer, 54:31)Pompeii halkının ölümü de, âyetlerde anlatıldığı şekilde, ‘ânında yok olma’ tarzında gerçekleşmiştir. Bu bakımdan, bu şehrin akıbetinden, o şehirde işlenmiş isyankâr fiillere yeltenen her şehrin ve her toplumun alacağı bir hisse muhakkak bulunuyor. “Bize dokunmaz” diye düşünen varsa, önerimiz, “Yeryüzünde dolaşın!” âyetinden ders almaları ve dünyanın her yerinin ya altında ya üstünde bir ‘felâket’ potansiyeli taşıdığını unutmamaları.
olayı güzel anlatmışsın kendı düşünce dınamıklerınce haklı olabılırsın buda bızım buna böyle bakmamızı gerektırmez.bence önce bılım gelır çünkü onda herşeyin açıklaması vardır sen kıtaplar ve sureler derken bende kıtaplar ve kuramlar dıyebılırım mesela.çıkış noktası aynıdır yollarımızın ama farklı yerlere varıyoruz.bu da güzel.pompeii bence çözülmemiş bır denklemdır…
@miyazaki tabiki herkesin düşüncesine saygımız var.ben sadece olayı belgelere dayandırmak için bu açıklamayı yazdım.
result, yazini okuyunca Harun Yahyayi dinliyorum sandim ……bana doganin gücünü anlatin arkadasim… ve sunu cevaplayiniz…….Tüm bunlara rağmen, Pompei’nin eski yerinde bugün olaylar pek fazla değişmiş değil. Napoli’nin sefahat mahalleleri, Pompei’den hiç aşağı kalmıyor. Kapri Adası, eşcinsellerin ve çıplakların kamp yaptıkları bir üs durumunda. Kapri Adası turizm reklamlarında “Eşcinseller Cenneti” olarak tanımlanıyor. Sonuçta, yine bölge halkının aynı tür bir yaşamı seçtikleri görülüyor. Yalnızca Kapri’de ve İtalya’da değil, dünyanın hemen hemen her tarafında bu tür bir ahlaki dejenerasyon yaşanmakta ve insanlar geçmiş kavimlerin başlarına gelen felaketlerden ders almamakta ısrar etmis görünüyorlar, varmi yakinda bir Volkan patlamasi ?????????
yorumlarım yanlış anlaşıldı sanırım sevgili @zez. ben demiyorum ki bu olay ,halk böyle yaşadı,alın bakalım başınıza bela,volkan patladı,ibret alın yapmayın,yoksa yukarıdakı “CIZ” Yapar.bu benim savunduğum bir düşünce değil.elbetteki doğada felaketler olmakta ve bunun faturası suçlu(!) insanlara çıkartılmamakta.fakat yukarıdaki yazıda,volkanların patlama olasılığı bilimsel olarak anlatılmış.ben bunlarla yorumların bağdaştırılmasını istemiştim konu farklı yerlere çekildi.yoksa,günah işleme,TAŞ(!) olursun, cız yaparlar değil tabiki…(umarım yeterince açıklayıcı olmuştur sevgili @zez)…
icini ferah tut simdi anladim dediklerini sevgili @results:-)))ben dogamizi ve insanligimizi koruyalim diyorum….dogayi ve canlilari seven insanlar diliyorum…;-))) mutlu insanlar.
1999 depreminde de şöyle bir rivayet vardı; askeriye de büyük bir eğlencenin ardından bu afetin gerçekleştiği öne sürüldü. böyle bir deli saçmasına kim inanır ki? dünya tarihi bir çok felaketle dolu ve hepsinin bilimsel bir açıklaması var. bunlar dururken hurafelerle hayatımıza yön verecek değiliz.saygılar…
Hayir zaten böyle bir mantiga inanmak mantiksizligin basladigi nokta olarak kalir…o halde…sehvete,zenginlige ve ahlaksizliga volkan patlatan ilahi güc…insanlik actiktan ,savastan ve zulümden ölürken mesela..hitlerin 6 milyon yahudiyi sabun yapip yakmasini film gibi seyretmis ve ilahi adaletten mahrum birakmis olur….Lut kavmide Kuran-i kerimde anlatilir ona bakarsak …öyle degilmi sayin results…?saygilar benden …
ikimiz de aynı şeyleri söylüyoruz fakat hala inatçı bir tutum görüyorum sizde.anlatamadım herhalde burada ilahi adaletin kimleri vurduğunu tartışmıyoruz.hemfikiriz bu konuda. ben sadece bu konu hakkında elime geçen kurandaki açıklamaları gönderdim ve eğer ki o ahkamı dikkatli okusaydınız olayın bilimsel boyutla açıklandığını,alt kısımda da buna benzer surelerin olduğunu görürdünüz.
result ilk yazını 2 saat önce yazdığın yazıyı tekrar okudum aynı yerdeyız farklı gıbı gelmişti sonrakı açıklamaların bıraz açtı bence zez de aynı şeyi söylüyor neyse tekrar saygılar
ha kel Hasan ha Hasan keldemisiz !!!!!!!!!!!!!!!!!sonucta Hasan kel dostum…..results..:-))))))
kel başa şimşir tarak sevgili zez:)
:-)))))
esas volkanlar diger tarafta 🙂
bukadar iman fışkıran bir ortamda bende imana geldim alah razı olsun yazıyı yazandan acayip ibret aldımm.tanrımmm tanrımmm okadar çok, okadarrrr çok kötüyüm ki beni sen zor affedersin ama napalım biz yinede bi yüzsüzlük yapıp af dileyelim.isteyenin bir yüzü vermeyen ikiyüzülü.sen bizi yasak elmalardan ,zakkum çiçeğinden fırlayan yılanlardan, şehvetden arzudan ,tüm cinsel ihtiyaçları giderme yollarından, yalandan dolandan riyadan ,açgözlülükten koruuuuu.sonumuzu pompeii ye 17 ağustos depremlerine tusunamilere selbaskınlarına -dolayısıyla senin mucizen evrende senin ol dediğin her kötülüğe karşı koru- onlara benzetme…
aminnnn:)
Aman onlar günahkardı, ondan başlarına bunlar geldi; bizim gelmiyor, biz pür-u pakız o zaman!Yahu ha taşlaşmış ölmüşsün ha ölmüş toprak olmuşsun. Bundan çıkarılacak bir tek şey var. Cümlemizin ölümlü olduğu.Yaşadığımız üç kuruşluk zaman diliminde bireysel olarak ne kadar iyi şey yaptığımız kar kalacaktır yanımıza -ya da dünyaya-, gerisi hikayedir.
@redorack bu durumda benim kar hanem – sonsuzlarda he he hee baş zebani olma yolunda büyük atılımlarım varr kapıda benle takılabilirsiniz 😀
nerede okudugumu hatırlamıyorum belkıde burada okumustum tarıh onceseı atom bombası baslıklı bır yazı vardı onunlada ılıskılı olabılrı bu durum
ayrıca belirtmeden geçmememek lazım, pink floyd adlı şahane grubun burada çekilmiş çok güzel bir konseri vardır. gayet saykodelik, gayet progresif, gayet enteresan. (bilhassa roger abimizin a saucerful of secrets’da sanki bir şey yokmuş gibi gidip gong denilen şeye vurması etkiler)izlemek lazım.
aic o konseri sadece kendierine verdiler bunu da ekleyelim 🙂
Ve Neandertal, yaziyi yazdiktan 1 yil sonra Pompei’ye gitti 🙂 Gercekten etkileyici bir yer!
paylaşım için teşekkür ederim.çok ilginç bir durummuş ve ilk kez bilgim oldu.
bu olay bana daha çok lut kavminin helak edilmesini olayını andırıyor.eski zamanlarda toplu ölümler genellikle helak edilmek olarak tarihte yerini alıyor.buradaki olayın bu boyutu var mı bilmiyorum ama merak ettim doğrusu.
neandertal;bende senin oraya gidebilmene sevindim, ne güzel bir şans elde etmişsin, şansın hep böyle daim olsun
neandertal yediğin içtiğin senin olsun ancak ne gördüğünü anlatırsan abajur ışığı yerine bilgilerinin ışığında aydınlanırız.Beni düşündüren olay şudur; lavların etkisi ile en yakındakiler oldukları yerden daha ileriye sürüklenmiş olmaları lazım uzaktakiler ise hava yolu ile zehirlendiklerinden oldukları şekilde ölmüş olmaları normal. Yukarıdaki resimdeki sanırım uzakta kalan insanlar.Verdiğiniz diğer linkler bu konuya ışık tutmuyordu. Işık tutmadığı benim merakım noktasında yoksa siz konuyu yeterince güzel işlemişsiniz zaten.
Iste Adem-havva tohumu 3 eksik 5 fazla..Bizde ki Takunyagiller olayi vaham ini rokc and roll felsefesi misali seks-mzik boyutlaruyla incelerken italyada ki papa-giller de ayni mantalite cercevesinde inceleyenler var..Benim aslinda aklima takilan bu konuda fanatiklik ciddi anlamda birey icin sorun//fazla yasatmaz bunyeyi,pompeii dekilerden daha genc terk i diyar edersin bu dusunce yapisiyla.. Ahlak sa ahlak,sen kendi isine bak..Zamaninda orada ki genelevleri gostermek icin penis icon lari yapmisar ‘b’ireysel olanlar icinde kaldirimlara da islenenler var).Adam genelevden rahatsiz olmuyor(ahlaksak boyutuyla)20 cm lik icon yuzunden allah bole tas eder adami deyecek kadar de deyyus.. Hafif kiyak kafayla etraf daha bir otantik geliyor,gidip gorulesi sehirlerden biri..
Merhaba GRAFTONCUN, tesekkurler.Oncelikle ben bu kadar buyuk bir sehir beklemiyordum. Yukaridaki resimdeki tastan bedenler Fugutive Garden isimli bir yerde ve sadece o gorunen resimdeki kadarlar! Etrafi camla cevrili. Rehberlerin anlattigina gore insanlarin buyuk bir kısmı kükürt gazı yüzünden ölmüş ve çoğu şehri terk etmekte çok geç kalmışlar! Şehirde köle nüfusu da varmış ve kalanların çoğunun bu köleler olduğu düşünülüyor. Insanlar dışarıdaki taş, moloz ve kül yağmuru yüzünden evlerinde kısılı kalarak can vermişler. Bir apartman boyu kadar kül yağmış üstlerine! Tabi kaçanlar, şehri önceden terk edenler de olmuş zira patlamadan önce şehirde küçük sarsıntılar, hafif şiddette depremler yaşanmış fakat fakir kesim ve köleler bunları dikkate alıp şehri terk etmemişler.Vezüv yanardağı bugün patladığı zamankinden daha alçakta, yine rehberlerin dediğine göre 600 metrelik bir kısım patlamada çevreye saçılmış.Ordan öğrendiklerim bunlar. Arkeolojiye düşkünseniz benim gibi ve fırsatınız olursa, mutlaka gidip görün.
gitmek lazım!
Sayın NEANDERTAL, konu ile ilgili detay ve daha fazla meraklandırıcı bilgiler verdiğiniz için ben teşekkür ederim.
güzel bir çalışma.
@Results: oncelikle bir doga bilimci olarak,senin anlattigin yer yuzu hareketlerinin nedeni olan sistemin tamamen yanlis olmamak ile beraber tamamen dogru olmadigini belirtmek istiyorum.yeryuzu hareketlerinin asıl nedeni dış kaynaklar değil de iç kaynaklardır çünkü,bu da konveksiyon akımlarıdır yani magma’dan oturu ortaya cikan yer yuzunu eriyik yapısı ve dalma-batma zonlarıdır.Depremler ve diger yeryuzu hatta yagmur ve gokyuzu olaylarinin da asil sebebi yerin ic manyetik sistemidir.Tabi ki dis etkiler de yani uzayin bir parcasi olmasindan oturu etkiler de var fakat bu senin bahsettigin kadar etkili degildir.Cunku bahsettigin Gunes ve Ay olusumlarinin Dunya’ya etkisi Nevvton cekim kanunundan dolayi cok az bir etki gosterir.gel-git olaylari ise Dunya’daki tektonizmayi etkileyecek bir kuvvet ortaya koyamaz.Butun bu duzeltmeden sonra,pompeii ile olan alakam ise,6 gun sonra Napoli’ye 1 haftalilk tatile gitmemdir.İnanam bir insanim ve de pozitif bilimden de asla vazgecmem soz konusu degildir.Butun bunlarla beraber orayi bu konjokturde inceleyecegim…
genelevde taştan yatak..
ben şimcik bi tane daha koyduğunu düşünmüştüm.hadi hadi yeni fotoğraflar bekliyorum o zaman.
genelev duvarından bir resim
Mersinde bunlar mı varmış..Vay be.
erdemli yolundan çektim bunları. mersini az geç silifkeye varma.
kızkalesi nin oraya benzettim ben duvara vuran ışığı..
Duvardaki hatunda daş gibi walla…bak o zaman selülit neyim yoğ imiş.
Off off !!!2 sene önce 20/04/2007 tarihinde bu bu ahkama bir yorum eklemiştim.(Bkz en üstlerde) ne çabuk geçti 2 sene anlamadım.Hala devam ediyor bu konu.Onlar hala taş gibi orda duruyorlar ama bizim üzerimizden de bi ekonomik kriz geçti biz de taş olduk.Fotolarımı koyacaktım ama boşverin.Pompei vız gelir tırıs gider.Bugün de bir yorum ekliyorum bakalım 2 sene sonra neler olacak.SaygılarNephilim
Ha unutmadan o zamanlar @CliaX diye yorumcu bir bacım vardı.Yurt dışında yaşayan, her konuda Her şeye karşı kendine bile, hala buralarda yazıyor mu?Acaba o da değişti mi ? Yoksa aynı mı ?SaygılarNephilim(Kaplumbağa terbiyecisi)
başka bi siteye musallat olmuştur.
tezini bitiriyordur.
sarkozi ile akşam yemeği yiyordur
Carla ?
carla ile de samimi
Vesivius ne kadar da güzel bir isim..
Bacım yok buralarda demek ( @cliaX ) Neyse bu Ahkam için birazda ben yorum yapayım.Gerçi iki sene önce yapmıştım ama yeni arkadaşlar için konuyu tekrar ele alıyorum.Şimdi Pompeii Ne demek ? İlk önce ordan başlıyayım.Eski latincede ” Pompacılar şehri ” anlamına geliyor.Aslın da “Pompeii” isminin kökü “pompa” dır.Fakat şehirde sex adına bir sürü teknik denenmesi nedeniyle sonundaki ” a ” harfi inceltilerek “e” harfi olmuş ve sonuna da çift “ii” alarak son halini almıştır.Çünkü ” pompa” kelimesi okunuş şekline göre zaten kabatır.Mesela ozaman ki Romada şöyle bir diyalog geçtiğini düşünelim,-” Hey brütüs nereye gidiyon sabah sabah ” diye sorar birisicevap- “pompa” dese çok kaba olacak o da ” pompeii” der.Bu şehirde herkes birbirlerine-birilerine pompa yapar.Sapıklık hat safhadır.Fakat ilginç olan şehrin nufusu hiç artmaz.Gerçi o zamanın sapıklıkları günümüzün sapıklıklarının yanında mevzusu dahi olmaz ama Vezüv tanrıları (Vesivius ) bu durumlaraçok bozulur.O sıralar Zeus un kuşu yaşlılıktan dolayı ötmemektedir.(Viacra o zamanlar bulunmamıştı).Tabii bu duruma karısı Hera da bozulmaktadır.Her gün bu pompeii halkının yaptıklarını, Zeus gaza gelip kuşunu öttürsün diye ballandıra ballandıra zeus a anlatırdı. (o zamanlar porno filmler olmadığı için bu mevzular anlatılırdır)Zeus bazen gaza gelir kuşu öttürür gibi olur fakat devamını getiremezdi.Tabii psikolojisi gün be gün bozuluyordu.Hera da tam cıvır, işveli cinselliğinin hat safhasında duvarlara tırmanacak halde.Hera pompeii şehrine giderken değişik hayvan şekillerine bürünüyordu.O gün şehre gitmek için” Kancık Eşşek ” oldu ve pompeii halkının arasına karıştı.Halk tabii her zaman ki gibi yine pompa durumlarında.” Hiç bunlar wc gitmiyorlar mı ” diye düşündü.Sonra herkes pompa yaparken kenardakendi halinde oturan kirli sakallı hafif saçları dökük kara yağız bir adam gördü.Herkes pompa yaparken bu adam niye oturuyor diye düşündü …….(hikayenin arkası yarın)Devamını ve pompeii gerçeğini öğrenmek isteyenlerSizlerden devam niteliğinde istek bekliyorumSaygılarNephilim
Pompala behçet.
Evet o delikanlının adı ” Pompeii Behçet ” ti.Hikayeyi biliyon galiba ama arkası yarın bu hikayenin ….
valla bi mitolojik hikaye bu kadar mı güsel olur. hı olur mu? olmaz diyosun, peki o zaman.
:)Pompei ye giden arkadas ne oldu da yazmadı anlamadım :)teori ve pratik uymadı mı 🙂
Allah taş eder demişler, sanırım ondan.
Yakınlarda belgeselini izledim, gerçekten gidip görülesi yermiş…
harika.
Bilgi için teşekkürlerbasurbasur belirtileribasur nedirbasur kremi