Aşık olmak istiyorum artık, ama bir türlü olamıyorum. Öyle ki; mutlaka bir kusurunu buluyorum karşımdaki insanın, aşkın mutluluk kısmını da yaşadım geçmişte, cefasını da çektim. Sefasını sürdüm demiyorum buraya dikkat çekmek isterim.Uzun zamandır “gönül telimi” kimse “titretemedi”. Bunun nedeninini çok sordum kendime, hala da soruyorum. Duygusal anlamda buna cevap verebilmiş de değilim, mantığım yaş ilerledikçe insanın daha seçici olduğunu söylüyor ama duygularıma bunu kabul ettirebilmenin imkansızlığını nasıl anlatsam bilemiyorum.Geçmişte ağabeyim de bu durumu yaşayan birine ” yav artık beğen birini, kiminin bacagısı ince, kiminin burnusu büyük, kiminin belisi kalın diyon” demişti, adam hala bekar. Acaba diyorum ben de bunu mu yaşayacağım.Çünkü eskilerde anlatılan bir öyküye göre, hangi gülü seçeceğini bilmeyen biri en sonunda kuru güle razı olurmuş olmasına ama onu bile bulamazmış. Tabii bu sözüm sadece beni kapsar kimse üzerine alınmasın.Herneyse; demek istediğim asıl nokta artık beğenmekte güçük çektiğim. Haa, şimdi siz diyeceksiniz ki çok mu yakışıklısın, hayır çirkin bile sayılabilirim bakış açısına göre. Ama bu beni engellemedi şimdiye kadar.Yani işin yakışıklılık veya güzellikle bir ilgisinin olmadığını biliyorum, ama çaresini bulamıyorum. Birine ilgi duyup da onun size bu ilginin karşılığını vermesinden çekindiğiniz zamanlar oldu mu hiç. Ben çok yaşıyorum bu duyguyu son zamanlarda. Çoğu kişi karşılık bulamamaktan yakınırken sen karşılık verememkten yakınıyorsun, buldun da bunuyorsun diyecekler olabilir mutlaka. Olsun onlara da saygı duyarım, ama bir çözüm aramaktan da asla geri durmayacağım, kalbimi 120, 250 hatta 1000 attıracak biri var mıdır acaba?