bildirgec.org

erkek hakkında tüm yazılar

Kadın ve erkek arasındaki farklılık, eşitliğe aykırı değildir.

gokyuzuX | 18 June 2011 13:09

Kadınların, her toplumda yüzyıllar boyunca baskılandığı ve bir kadın olarak kendilerini gerçekleştirilmesine izin verilmediği birçoğumuzun kabul ettiği bir gerçek. Günümüz kadınları, erkeklerden daha başarılı olabileceği birçok iş olduğu gerçeğinin farkındalar. Kadınların empati konusunda başarılı olmaları özel bir beceri mi? Yoksa kadına özgü, biyolojik bir özellik mi? Feminizm, ‘ailede eşitlik’ kavramı iki cinsiyetin benzerliklerini eş değer tutuyor. Farklı olmak eşitliğe aykırı bir kavram değildir. Erkek ve kadınların birbirlerinden farklı olduğunu söylemek, bir cinsiyetin ötekinden daha iyi ve daha başarılı, daha güçlü olduğunu söylemek değildir.

İnsanlar Niçin Seks Yaparlar?

schablon [pilli_silinen_hesap] | 17 June 2011 22:04

Araştırmacılar, genel olarak seks yapmanın bir veya daha fazla nedeninin olduğunu varsaymaktadırlar. Bunlar: Çocuk sahibi olmak, cinsel haz deneyimi yaşamak ve birleşme ihtiyacından kaynaklanmaktadır.

Psikologlar, 17 ile 52 yaşları arasındaki 442 kişinin yer aldığı bir araştırma yaptılar. Deneklere, niçin sex yaptıkları soruldu. Verilen cevaplar ilgi çekiciydi.

Kadınlar parayı erkeklerden daha iyi mi kullanmaktalar?

| 03 June 2011 12:27

Yapılan uluslararası bir araştırma’da kadınların, parayı erkeklerden daha iyi kullandıkları ortaya çıktı. Kadınlar, ekonomik açıdan bağımsız olmak için daha fazla çalışmakta ve erkekler kadar borca girmemektedirler.

Kadın ve erkeklerin her ikisi de aynı şeyi düşünmektedirler.

Erkekler sıkıya gelemez

ilterisk | 25 May 2011 16:30

dilemma durumu çok acayiptir dostlarım. 4 yıllık bir ilişkim vardı, Herşeyimi bilirdi her yaptığımı, her giydiğimi, her düşündüğümü… Bunlar aslında güzel şeyler ama iş artık baskı kurmaya gelmişse orda bir yerlerde bir kopukluk, bir problem var demektir.

4 yıldır çok sevdim ama gerçekten çok sevdim, bu tahammül edilesi zor durum oluşana kadar… Arada mesafeler vardı, kilometreler vardı, hepsine rağmen yürüttük bu ilişkiyi.

İlk önce bir güvensizlik sorunu oluştu -haklı olarak- baba aldatmış ve anne-baba boşanmış, bu durumdan etkilenen annenin tüm çevresi dul kadınlarla dolu, dolaylı olarak esas kızımıza da yansımış bu güvensizlik. Bu durum karşısındakine karşı bir üstünlük kurma çabasına dönüşmeye başladı daha sonralarda, ne kadar can sıkıcı bir durum siz tahmin edin. Yaklaşık 1 hafta ne arayıp ne sordum, kendimce kafamı dinlemek istedim, artık herşeyin hesabını vermek istemedim.

Erkek Aklı Neye Çalışır ?

RaC | 27 February 2011 12:46

Jim Beam ‘Kızı Nasıl Tavladım’ yarışmasından sonra “Erkek Aklı Neye Çalışır” isimli yeni bir yarışma düzenliyor. Yarışmaya katılmak için tek yapmanız gereken karikatürlerdeki boş baloncukları doldurmak.

Yarışmanın ödülleri ise her kategorinin en beğenileni birer PlayStation 3; jürinin en çok beğendiğini ise iPad.

Katılmak için tıklayınız.

İŞ GÜÇ YOKSA NE YAPILIR-2, a bendi

takyon | 03 February 2011 14:13

“Hat hala açıksa internette ava çıkılır?”
Ne avı olduğu zevke, renge, cinse, hayat amacına bağlı olarak değişkenlik gösterir.
Sabah şiş gözlerle kalktım yine; altı aydır olduğu gibi. Daha kaç altı ayımın böyle geçeceğini düşünerek rutin endişelerimi yaşadım. Görünmez “yaşanacaklar listesi”nin hangi maddesindeydim kimbilir…Ne listesi mi? Alış veriş listesi gibi bir şey; hani anneniz elinize tutuşturur ya. Tek farkı bu listenin görünmez oluşu ve görünmez amcalar tarafından “bak hayattan alacakların bunlar” diye not düşülmüş olması. Yok canım henüz sıyırmadım.
“Oku da meslek sahibi ol, elin ekmek tutsun, yarın öbür gün kocadan silleyi yersen kendi ayakların üstünde durursun” şeklinde gazı alan her genç kız gibi, bir hevesle okudum ben de. O zamanlar meğer geçiş dönemiymiş, şimdi anlıyorum.

İŞ GÜÇ YOKSA NE YAPILIR-1

takyon | 02 February 2011 13:08

“Televizyondaki evlilik programları seyredilir”
Televizyonda evlilik programı var, takılıyorum, iş yok güç yok, gezmeye para da yok…Ne yapalım koca bulmaya gelenleri seyrediyorum annemle birlikte. Bazen eğlenceli bile olabiliyor, anladım ki önyargılı olmamak lazımmış. Hikayelerini dinledikçe insanların bazılarına hak verdiğim bile oldu. Gelmişler belli bir yaşa, yalnız kalmışlar, ya eşleri ölmüş ya boşanmışlar; bir korku var yüzlerinde daha çok. Hepsinde değilse de çoğunda var. Yalnız kalma korkusu…Olamaz mı? Olur, bal gibi olur, yargılamam. Seyrettikçe bir sürü rahatsız edici soru üşüşüyor beynime. İki gencecik insan geliyor gözümün önüne. Özenmişler, bir sürü hazırlık, düğün dernek, bir ömür birlikte yaşayacaklar, çocukları olacak ve torunları, mutlu mesut yaşayacak ve ömürlerinin son demlerinde de hep birlikte olacaklar. Ama öyle olmamış işte. Bunca insanın planı yürümemiş. Demek ki bu planda bir yanlış var.
Erken kaybedilen bir eşin yokluğu nasıl acı verir kimbilir…Hele de hiç sönmemiş bir aşk varsa arada. Hiç hesapta olmayan ani ayrılış. Uzaktan seyredene birkaç çekirdek çıtlamalık bir durum ama ya o kişi için…Bir umutla gelmiş programa, yola birlikte devam edeceği bir eş arayışında. Öyle gülmeler kıkırdamalar arasında seçim yapacak; hakkında en ufak bir bilgi sahibi olmadığı, tamamen yabancı insanlardan birine bir sıcaklık duymayı umacak. Zor, çok zor…
Kimisi de boşanmış. Otuz kırk yıldan sonra boşananı da var, bir ay evli kalıp 15 yıldır bekar yaşayanı da. Olmaz mı, olmuş işte. Hayat bu. Demek ki gençlikte hayal kurarken ayakları hepten yerden kesmemek lazım. Herşey insan için. Beklentileri yüksek tutmak, hayal kırıklığının acısını derinleştiriyor ne yazık ki.
Yok mu aralarında macera aramaya gelenler, var tabii ki. Malı mülkü de varsa hele orada öyle boy göstermek pek hoşlarına gidiyor, pek bir ince eleyip sık dokuyorlar, eğleniyorlar daha çok.
Bazıları üç dört defa evlenip ayrılmış, yine akıllanmamış, gelmiş. Be insan şimdi sana soracaklar niye aldın da bıraktın o kadar adamı ya da kadını? Ne diyeceksin? Olabilir tabii ki, insanız, her seferinde bir umut girişmiş ama işler yolunda gitmemiş lakin gel de anlat hadi ordakilere.
Bir ara dedim ki, neden bu insanlar eş dost çevresinden araştırmıyorlar da, bilmem kaç milyon kişinin önünde komik sorular ve cevaplarla birini tanımaya uğraşıyorlar. Düşünsenize, yeni tanışan iki insan başbaşa bile olsa ne kadar heyecanlanır, dili dolanır, elleri titrer…Normal. Bir de bunu milyonlarca kişi izlerken yapıyorsun. Neden ve nasıl? Çevreni sarmış onca meraklı ve manalı bakan göz de cabası. Yok ben bir cevap bulamadım buna.
Yalnız kızdığım bir şey varsa o da henüz onsekiz, yirmi yaşlarında gençler gelmiyor mu oraya. Onları alıp şöyle kızılcık sopasıyla akıllarını başlarına getirmeyi ne çok istedim; ki ömründe bir karıncayı incitmemiş olan ben. Sen orada ne arıyorsun be insan? Hangi ara koca ya da kadın aradın da bulamadın ve şartlar seni oraya sürükledi? Sana bu yaşta umudunu kaybettirip stüdyolara koşturan ne? Enerji ve umut deposu olman gereken bu yaşında, her yüzüne kapı kapandığında başka kapıyı çalacağın yerde, evlilik gibi yükü ağır bir işe kalkışmadan önce ekmek paramı nerden çıkarsam arayışına gireceğin yerde, taşı sıkıp suyunu çıkaracağın yerde orda işin ne? Senin derdin ne? Yazık, bütün ümitleri tükenmiş, yorulmuş yavrucağız. Oradaki yetmişlik delikanlılardan da utanmıyorlar.
Azıcık durup düşünmekten zarar gelmez, niye burdayım, başka ne yapabilirim, komşunun kızı ya da oğlu bana neden yeterli gelmedi de iki dakikada tanıdığım insanla aynı evde yaşamayı göze alıyorum?
Yok yok, bu böyle olmayacak. İş güç yok diye evlilik programlarına sarmak benim aklıma zarar. Ben şu ilanları beşinci defa tarayayım da belli olmaz, sıkılacak bir taş bulurum belki. Bugün olmazsa yarın bulurum, benim hala umudum var.

ÇOK YAŞA MI YOKSA…

admin | 03 January 2011 23:26

Kış ve soğuğun bastırmasıyla soğuk algınlığı da artamaya başlar. kendimize ne kadar dikkat edersek edelim işyerimizde,toplu taşıma araçlarında ve çevremizden hastalık mikropu kaparız. özellikle grip mikrobu en yaygın olanıdır.