Pencerenin kenarındaki koyu kırmız koltukta kurulmuş, acı kahvesini içiyordu son kez…
Çok geçmeden kahveden daha acı gerçek oturdu içine; bu son kahvenin son yudumundan sonra onu deli gibi seven adama bir daha tatlı dil sunamayacaktı, bunu bilerek daha bir keskin yutkundu, boğazını tamamen temizleyerek sözcüklerin ağzından daha emin çıkmasını sağladı.Sevdiği adamın hem bakışlarını yakalamak, hem o iri ela gözlerinden kaçmak istercesine yüzüne baktı; sağ elini saçının tokasını oynamak istercesine kaldırdıysa da havada yumruk yapıp, pes etmiş bir yarışçı edasıyla dizinin üzerinde duran sol elinin yanına koyabildi ancak.Mahallenin en orta yerindeki evin o koca camını yaramazca sapan atarak indiren hınzır ama pişman kız çocuğu olmuştu bir anda…İddialı, sevgi dolu, dişi ve dünyada en çok sevdiği o erkeğe hâkimiyet kurmuş ana kraliçe gitmişti artık…Sevdiği adamın gözlerine bakamayacağını kesin bir şekilde anladı ve yere dikti kendi üzgün gözlerini çaresizce:— Bitti…Adam çoğunlukla yaptığı gibi sevgilisinin boş kahve fincanını eline almıştı az önce ama her zaman yaptığı gibi el çabukluğu ile sehpanın üstüne bırakamamıştı bu sözcüğü duyunca…Geveze, neşeli, sürekli gülümseyen kadını bomboş gözlerle yere bakıyordu bir suçlu gibi. Kadının mahzun, mahcup tavırları yüzünden adamın elindeki kahve fincanı eline tutkalla yapışmış vaziyette dahası adamın oturduğu taburede kalakalmasına sebep olmuştu.Kadın; bitti kelimesiyle fincanı sehpaya bıraktı, rahatlamıştı. En azından fırtınadan önceki sessizlik bitmişti.Ya peki fırtına?Fırtına gelmişti…Gururundan yere burnu düşse almayacak karakterde olan adam, hazırlıksız yakalandığı bu aşkın başkahramanı hayran olduğu kadına o büyük gurundan dolayı sebep soramadı, sadece sığ bir had bildirme çabası ile:— Sen aşkı ne sanıyorsun, şaka falan mı? Diyebildi…Güçlü görünme çabasını elden bırakmayan kadın afalladıysa da bir an toparlanarak:— Ne şakası, bunun şakası mı olur, bitti diyorum…— Öyle mi? Hışımla kapıyı gösteren adam, işe kapı! Serbestsin git!— Gideceğim ama bir şey istiyorum senden…— Ne isteği bu saatten sonra? İstek mi kaldı, git diyorum sana…Adam pencereye döndü, bir sigara yaktı, az önce kadının oturduğu kırmızı koltuğa oturacak olduysa da, içini kaplayan ani kızgınlıkla duraksayıp kendi taburesine tekrar oturdu yavaşça…— Lütfen! Son bir ricam var! Yalvarmıştı kadın, heybetli ve kararlı ayrılık kararındaki ses tonunu düşürmemeye çalışarak naifçe…O kadar çok provasını yapmıştı ki beyninde bir önceki gün ayrılmanın, çok emindi, kolaylıkla aşacağına bu dakikaları.Lakin kafasında planını yaptığı bu sahne gel gelelim eyleme döküldüğünde niyet ettiği bu adımın ne kadar zor olduğunu anlayıverdi, başa çıkamadı ve ağlamaya başladı. Ama kararından pişman değildi.— Dikkatini çekti mi? Sana niye bitti diye sormuyorum!Adam neredeyse bu cümleyi önüne geçemediği gururunu, şu ana dek kadın hissetmediyse ona acımasızca hissettirmeyi görev bilmişçesine acıtarak söylemiş, sevdiği kadına bu özelliği ile son bir kez gövde gösterisi yapmayı resmen hedeflemişti. Ekledi sonra:— Altı ay geçmiş, sözler verdin, ben zaten hata yapmam, suçlu değilim, gitmek istiyorsun, git o zaman ne isteği bu? Hemen git!Kadın iyice kontrolünü kaybetmiş, bütün kaleleri düşmüş, istemediği her duygu her hissediş yüreğine gelip saplanmış bir vaziyette havlu atmış bir şekilde kendini saklamadı artık:— Lütfen! Hıçkırıklara kapılmıştı kadın, neredeyse terk edilen oydu, ezilen, hor görülen…— Bir kez… Dedi son olarak kadın, yere yığıldı, bittiğini o an anlamış ağlama krizinin içinde yok olmuştu neredeyse…Neden sonra adam sigarasını kül tablasına aniden bırakıp kadının olduğu yere çömeldi, sevdiği kadının yüzünü tokasından çıkan saç tellerinden ayıklayıp temizledi, sadece sağlığı ile ilgileniyordu, terk edilmişti…— Ne istiyorsun, son rica dediğin ne? Bitmesini istemiyor musun? Bu halin ne?Kadın kendine gelebildi zorlukla, elinin tersiyle burnunu sildi kabaca ve:— Bir kez beni sevdiğini söylemeni istiyorum, bari giderken söyle! O yüce gururundan yaşadığın şeyi söyleyemiyorsun, aşk mı? Bilmiyorum, hiç söylemedin… Sana göre her şey yolunda; aynı filmleri seviyoruz, aynı renkleri yüceltiyoruz, evet tabi hayatım siyah asil bir renk sana da çok yakışıyor o t-shirt’ ü giy… Biliyorum sen bana sevgililer gününde de kırmızı gül alacaksın, eksiklik duymamayım diye! Ama o kocaman ve hiçbir yerlere sığdıramadığın gururundan sadece evet sadece beni sevdiğini söyleyemedin, bana bunu hissettirmedin……Altı ay değil, altı yıl geçse de söylemeyeceksin, usulca hayatına girdiğim için ne denli şanslı olduğunu hiç belli etmeyeceksin, ama ben seller gibi fazla olan sevgimi yerli yersiz, umarsız hayat boyu sana hep hissettireceğim, yorulacağım yalnız yol almaktan… Son ricam ondan buydu; beni sevdiğini söyle; ilk kez, son kez…Kadın bunları ağlak sesinin tükenmişliği ile bir çırpıda, kendini de şaşırtır bir şekilde sıralayıvermişti.Adam olduğu yerde kalakaldı, gururu, kendine biçtiği o kıyafet usulü giydirme yüceliği elinden alınmıştı,kadın gitti.
yorumlar
Eline sağlık sevgili makaleci, gerçekten çok güzel anlatımışsın. Okurken yaşadım diyebilirim. Zaten sanırım çoğumuz bunu yaşamışızdır. Maalesef bizim kelime eksikliğimiz ve buna sebep olan hep o arkasına saklandığımız gurur duvarı. Ahh bir kendimizi özgür bırakabilsekkk…Sevgiler
çok teşekkür ederim, hypatia:)elimden geldiğince anlatmaya çalıştım, dediğin gibi o kadar çok yaşanıyor ki, sorunun özü olduğu anlaşılamayacak kadar….:))
süper olmuş makaleci ellerine sağlık.gerçekten güzel
çok teşekkür ederim gudducini:)) gerçekten çok düşünerek, dikkatle yazmaya gayret ettim..euqon ve devinim sağolun:)
ilginç olmuş, ben bir erkek olarak tam tersini yaşadımsa da, bana da birşeyler hatırlattı makaleci yüreğine sağlık sağolasın
çok ama çok teşekkürler aggali:)tam tersi de yazılabilir bir durum, bir gün yardımını rica edebilirim…:)mühim olan dediğin gibi birşeyler hatırlatmak, hayatın içinden olmak:)
makaleci paylaşmanın güzelliğini yaşattın bizlereeskilerden farklı bir tat oluştu damağımızdayardım konusuna gelince, ne demek, elimden geldiğince, düşüncem yettiğince, yeter ki yaşanmış duygular konusunda yalnız olmadığımızı bilelim :))
yalnız değiliz aslında;yalnızlık resmen bir tercih,insanlar tercih ettiklerini yaşar,her tercih bir vazgeçiştir…paylaşım hem de apaçık, dürüstçe olursa herşey anlam kazanıyor:)
çok güzel olmuş makaleci….bir çok kadının sesi olmuşsun sanki.yıkmazlar o kaleleri erkekler çoğunlukla…sevgi sözcükleri sarfetmeyi zayıflık sanıyorlar belki de…kadınlarının bu yokluktan ne kadar acı çektiklerini anlayamıyorlar.suçlamak için değil bu söylediklerim.doğalarımız ayrı…tebrikler yazın için arkadaşım:)
çilek:))seni hakikaten gözlerim çok arar oldu, yoğun musun bu kadar? Umarım sağlığın ve bir sürü şey yolundadır:)))aynen öyle doğalarımız çok aykırı, ama hani şöyle bir umut da vardır ya: nesiller ilerledikçe huylar, alışkanlıklar, bakış açıları da evrimleşiyor gibi…belki bunu da başarırlar:)umut ettim, kadınlarca anlatmaya çalıştım:)
çok da iyi anlatmışsın umudunu makaleci…ellerine, yüreğine sağlık.evrimleşme sürecinde duygular yıpranıyor ve anlamlarını yitiriyor, hatta unutuluyor olsa da, umut etmek güzel şey:)
sağol çilekcim:)yorumun başında sana umarım herşey yolundadır demiştim,az görüşüyoruz artık:((
le sorcier;bu fotoğraf çok şeyi anlatıyor gibi gözükse de tam tersi olmalıydı demek içimden geliyor…o kadar komplike olunduğu hükmünü veremem…komplike olmayı müthiş bir özellik sanan bir cins varken:)ve le sorcier,maalesef yazımı başka yerde görünce şok oldum: ama anlayamadığım bir konu var; bunu sitesine nakledenler, yazının başlığı satırında benim yazımın orjinal yerini yani hafifteki yerini link vermişler. Bu şekilde vicdanen kendilerini rahatlatmış olabiliyorlar mı?
yani yanlış yapmış durumdalar değil mi?
şimdi kendisine gidip sorsan, ben orada link verdim diyecek ama öyle birşey yapılmış ki;yazının başlığında link var tamam, ama yazı aşağıda deşifre edilerek verilmiş zaten, okuyucu linki işaretlemek zorunda kalmıyor
aşkın bekleme salonundaki eski dergilere; gerçek aşkı bulana kadar sıkılmamamızı ve eğlenceli vakit geçirmemizi sağlayan, gelip geçici sevgiler diyebilir miyiz acaba?
:)kola;bekleme salonunda oturup, sıranı beklerken birçokları eskimiş bir sürü dergiyi gözden geçirir,ama bence o can sıkıntısını motivasyona dönüştürüp, sabırla beklemek, beklerken de başa gelebilecek hikayelere karşı muntazam bir duruş sergilemek lazım:)
makaleci, merak etme arkadaşım…herşey yolunda. keyfim yerinde. teşekkür ederim:)yoğunluktan fazla bakamıyorum internete.
sevindim çilekçim:)yeter ki herşey yolunda olsun, sen iyi ol:))))))
Zihnine sağlık makaleci. Mükemmel olmuş…
makaleci senin yazılarını hep severek okumuşumdur.Bu da diğerleri gibi harika olmuş.Tuttum
engwareion ve haber küp sizlere de teşekkür ediyorum:))))
makaleci roman yazarsan haberim olsun.süper olmuş.
akoni;öyle bir yorumda bulunmuşsun ki, hedefimdeki, düşümdeki bir olay yani roman yazmak konusundan temenni de bulunmuşsun:)çok teşekkür ediyorum, gerçekten:))
akoni;öyle bir yorumda bulunmuşsun ki, hedefimdeki, düşümdeki bir olay yani roman yazmak konusundan temenni de bulunmuşsun:)çok teşekkür ediyorum, gerçekten:))
bu salon nerde ???? :-))))) makalecik , yazini gec okudum güzel yazmissin vesselam…romantik kadinlarin hali baska oluyor yahu….su romantiklikten biraz bana bulastirirmisiniz !
çilek ye romantık olursun
naber zez?salonun izafi bir yeri olsaydı keşke zez’ ciğim:)orada bulunmama seçeneği olurdu en azından:)ama herkes sanırım bir dönem bu salonlarda bir müddet bekletiliyor:(((evet doğru,incuruble romantic biriyim:)ama,ben burada daha çok; ekmek, su, bu havalarda klima gibi:)doğal ihtiyaçlardan biri olan sevgiyi hissetme ihtiyacının göz ardı edilmesine içerlediğimi göstermek istedim…Romantizm’ i batsın, yeterki aşkı, sevgiyi hissettirsinler!hani sabah uyanınca kahve yaparken senin mavi gözlünün sana söylediği çok kısa ama anlamlı birşeylerin sende ne kadar etki uyandırdığı gibi…yani sana bulaştırmaya lüzumyok zezcim, sen zaten yeteri kadar duygusalsın:)
sahinden hoş geldin, sana da çilek ikram edelim:))))))))))
makalegercekten çok güsel anlatmısın… hikayeyi okurken kendimden gectim. sankii ben yasamıs gbi hisstetim.. ellerine saglık:))
minegece;çok teşekkür ederim:) çabalıyorum, daha da çabalayacağım, insanların üzüntüleri, sevinçleri…ipucu oluyor , yazmak istiyorum:)umarım daha çok şey paylaşırız hep beraber:)))xerre sana da teşekkürler:))
sahinden , sen cilek yemenin romantik yaptigini ..bir cilek yemez olarak nerden biliyorsun ????okuyuptami ögrendin???yoksa gördünmü ???makalecigim duygusalimdir evet…ama romantik ayni degil galiba demi ??????seni cok iyi anladim ve sende beni anlamissin sapka cikartiyorum efem :-)))
zez:)))bence sahindenin en sevdiği meyve çilek aslında:)
ya bak şimdi ya!iki dakika boş bırakmaya gelmiyor, adam ordan çıkıp bana sataşıyor!zez’in yakaladığı detayı ben de merak ettim şimdi???ne iş sahinden???çileksever mi oldun bir anda?
çilekcim:)romantik ve kadınsı(!) ( o ne demekse) konular olduğunda hemen bu güzel meyveden bahsediyor, sen bir kontrol et olayı:)
Makaleci eline sağlık, biliyormusun ben de söyleyemiyorum, belki hissettiriyorumdur ama, bilmiyorum ki , sormak lazım, bak sinir oldum şimdi 🙂
evet makaleci, bahsediyor ve bahsetmeye devam edecek…çünkü kendisi farkında olmasa bile, hatta inkar etse bile, kendisini bir “çileksever” yaptık:))elimize sağlık:)
senin sayende sanırım makalenin çilek tutkusu.. hadi hayırlısı olsun:))
seda;söyle tabii ya:) eğer gerçekse söyle! şu kısa hayatımızda yakınlarımızdan, hayat adadıklarımızdan duymayacağız da kimden duymayı bekleyeceğiz?çilek;değil mi?meşru kılındı artık çilek sevdiği…geri adım atamaz:)))yaşasın:)))))))))))))))
minegece, makalecinin gönlü güzel ve dolayısıyla zaten doğuştan bir çileksever:) benim etkim yok.seda, bence de söylemelisin…ben anlayamıyorum ya..nasıl içinizde tutabiliyorsunuz zaten?sevgi benim bedenimde ve ruhumda asla duramıyor:)illa ki sözlerle ve dokunuşlarla dışa vuruyor:)kontrolsüz bir kadınım ben:)
kilit vuramana ne gerk var çilekcim.. koyver gtsinn.. ne yaşıosan dışa vur. kendini anlat ki seni anlasınlar anlamyanıda salla gtsin:))
sanırım kendimi bildim bileli dediğin gibi yaşıyorum minegece:)başıma ne geldiyse ondan gelmiştir.yine de sevgimi ifade etmekten vazgeçmem:)
çilek güldürdün beni :))) Dediğin doğru bedenimde ve ruhumda benimde duramıyor,zaten öyle anlasın istiyorum ama ben anlatabiliyormuyum acaba onu bilmiyorum, öyle kolay kelimelere dökemiyorum sadece , hele bir de emin değilsem, amaan nasıl bir ketumluk bende inanamazsın,kahrımdan ölürüm de söylemem:) iyi birşey değil tabi ki, dedim ya sinir oldum bak şimdi diye:)
minegece;çileksever yaptığımız kişi sahinden:)koyverip gidenlerden ayrıca çilek, sevgisini söyleyebilenlerden…bu arada mine sen de öylesin anladığım kadarı ile, sevindim….:))seda;yukarıda dediğim gibi sen de dene:)))))))))))
evet makalecimm sevgimi tutamam içimde.. dolup taşar ben sölemek istemesemde kendi anlatır zatenn. yazımdada gördüğün gbii..:))
sedaflora,illa ki kelimelere dökmek de gerekmez belki de..hani ben gevezeyim ve çenem de işler seviyorsam, o ayrı:)adamı durup durup “çok seviyorum ben seni ya!” diye yanaklarından sıkıştırsam da – neyse ki şikayetçi değil – herkes benim gibi cıvısın demiyorum:)bakışın da anlatabilir sevgiyi…dokunuşun da…hatta onun bir sokaktan geçerken “ne güzel balık koktu..” demesinden sonra ertesi gün ona balık alıp pişirmen ve sürpriz yapman da mesela…sevgiyi anlatmanın tek yolu kelimeler değil.rahat ol sedaflora:)minegecenin dediği gibi : sal gitsin:)
-neyse ki şikayetçi değil-çilek?????????????????yaşasın:)))
evet makaleci:)))
çilecimm: sana katılıorum gercektenn.. sevdikten sora her türlü anlatmak mümkünn. sedaflora: agzından eger çıkmıosa sözcükler sende yazıya vur kendinii.. rahatlarsın hiç olmassa:))
minegece;çok iyi bir tarafına değindin söyleyebilmenin: insanın karşısındakinden önce kendisine güzellik:) söyeyin!!!:))çilek:)şu an sormuyorum çok,bir süre geçsin soracağım:))))))))))))))))çok mutluyum…
ya eegr seviyorsan neden saklarsınki.. sonunda ne var anlamıorum. seni seviyorum demek bukadar zor olmamalı bence.. heran hersey olabilir sedaflora.. bence seviyorsan sölemelisin.. sora arkana bakıpda keşkeeee söleseydim diyecegin bişe olmasınn…sevmekte svilmekte harika bi duygu:))
Ya bu arada ben birşey sormak istiyorum sayın aşk kadınları:) karşı cinsten beğendiğiniz birisine bunu nasıl belli edersiniz? Söylerim demeyin ben söyleyemiyorum:)
eskiden mendil düşürürlermiş yere
ya aşk sevgi deyince ben dayanamıorum sanırım ceneme vuruoo…bakışlar bile anlatmaya yeter sedaflora.. oda olmadıı gt seviiyorum bee!! demelisin:))
kopanisti’nin önerisi uygulanabilir:))en azından, “aaa deli mi ne? napıyor bu kadın?” şeklinde yaklaşan adamın dikkati çekilmiş olur:)sedaflora, gözlerinin içine bak…olduğun gibi davran..hissettiklerinden korkma…ve sarıl:)
valla ben de söyleyemem, karşımdan beklerim
Sağol kopanisti,şimdiki zamana dönsek diyorum ben yine de
mikanosta böyle sorunlar yok, beğenen beğendiğine yekten söylüyor, siz de öyle yapın
ya bukadr büyütmeyinn arkadaşlar.. herseyi karşi cinsten beklemek bence bencilce… ya bilmiorum sanırım ben çok feci aşik oldum ondandr böle konusmam.. yazımıda okuan bi arkadaşım korkmus zatenn kimse bana böle aşık olmasın demiş:))
çileek 🙂 nasıl sarılayım yahu, adama merhaba bile diyemiyorum 🙂
kop:) olayı koparacağın anı bekliyordum, oldu:))) olay mikanosla anlamdırıldı:)sen benim yazımı okudun mu kop?results!sana inanmıyorum neden?çilek:)) süper aşk kadını:))seda;dene bence,acaba içinden mi gelmiyor? burada bir an düşünmek lazım ama:(((
makaleci ah canım içimden neler geliyor bir yazsam site kapanır , hahahahahah
çok sosyal bir insan olsam da, ilk olarak pat diye gidip, birşey diyemem, en son yaşadığım bir olayı anlatayım, otobüsteyim, istanbuldan bursa ya dönüyorum, vapurla yalovadan geçerken, otobüste önümde oturan çocukla yaşlı bir teyzenin koltuğu sormasıyla aramızda ufak bir diyalog geçmişti. ama çocuk, öyle böyle değil taş gibi, ben de cool yapıyorum kendimi bakmıyor triplerindeyim, ama içim de gitmiyor değil hani, vapurda o alt katta ben üst kattayım, aşağı kata iniyorum, o da ben üstteyim diye başka yoldan üste çıkıyr:)karşılaşamıyoruz, sonra ben orta kattayım, o alt kata inmiş beni arıyor, sonra ben alt kattayım o orta katta 🙂 film gibi, karşılaşamıyoruz. sabitlendiğimiz anda diyorum acaba gitsem mi yanına, yok yok, karizmayı dağıtma boşver diyorum, tam yanından geçerken konuşacak gibi benle, ama iyice cool yapıp yüzüne bile bakmadan geçiyorum:) derken en sonunda alt katta beni yakaladı ve merhaba dedi:)
aferin results:))))
seda: bukadar cekingen olmana gerek yokkk. selam verirken küçük bi öpücük verebilirsinn ama hisli bi öpücük olsunkii. karşindakii cezbetmelisin :))
adam desin sonra,-abii, geçen gün kız bana bi öpücük attı wooaaşşşş+ne bekliyorsun oğlum , dalsaydın hemen hatuna, bak sana öpücük atmış
güzel olay:)yani ilk merhabalara birşey diyemem tabii:)))ben yazımda da;var olan bir ilişkinin sürekliliği bakımından; var olan hislerin saklanmasına içerliyorum
valla Türkiye’de yaşıyoruz, tanımadığı birine, sadece hoşlandı diye öpücük atarsa ne olur alimallah…
aynen results:)yukarıdaki yorumumda aslen ne demek istediğimi belirttim…
yok yok, bence de ilk adımı erkek atmalı.ama kadın seçer ve onu o adımı atmaya yönlendirir, bu da bir gerçek:)
makalecim, film gibi olay, daha sonra vapurdan otobüs e bindik yine, muavin diyor ki, yolculuk bitti daha yeni mi buldunuz birbirinizi:)o benden 1 saat önce indi otobüsten, çocuk inerken muavin ağlamaklı oldu:) yanım boştu, tanıştıktan sonra yanıma oturdu otobüste, yan tarafta da otobüse bindiğimden beri gözleri üzerimde olan 2 genç vardı, birden yanıma oturunca, iyice tilt oldular, ama benden önce inince çok mutlu oldular, hahahayy ayrıldınız işte, bi daha nerde görüşceksiniz der gibi, ama haberleri yok ki, msn de hergün konuşuyoruz:)
:))) ya result: öle bi öpücük degil hani bulusursunuz ya arkadaşlaınla meraba derken öpersin yanaktan:)) hıh o anda oda şöle tatlı bi öpücük versee olmas mı y:D
Offf off ,işin kötü tarafı o da benden beter, burnu düşse eğilip almaz yani, nasıl olacak bu iş artık bilemiyorum:)
direkt evlenme teklifiolacagina varsin hersey,, zamandan tasarruf,&é”!(‘”(ç^
süpersin result:)))
minegece, öyle öpücük falan deyip yaralarımı deşme benim burada, zaten görünce elim ayağım kontrolden çıkıyor, birşey söyleyemesem de bir gün gidip dokuncam , tam olcam ondan sonra 🙂
pek yakında msn de evlilikler ve çocuk doğurma da gerçekleşirse hiç şaşmayacağım
yaw gene sevgi ve ask yumagi olmus burasi..su kadinlar yani bizler amma sevgi yüklü yaratiklariz yahu!!!! .:))) ….yanliz söyle bir durum var ..bilmem farkindamisiniz..iyice olgunlasana kadar hep kötü cocuklara asik oluruz………genede pes etmeyiz….fakat yukarda bir soru sormussun sedoflora ben anlamadigim icin bir si demiyorum :-))))
yoo kopcum o kadar da değil, sanki senelerdir tanıyorum gibi onu, 1 kez görüştük yakın yerlerde oturuyoruz, ama yurtdışında yaşıyor, 2 hafta sonra dönecek 🙁
Kopanisti ne msn i , benden bahsediyorsan eğer adam sanaldan değil, msn falanda kullanmıyorZez, ben de anlamıyorum ne tesadüf 🙂
Haa results dan mış pardon , bak akıl falan kalmadı bende 🙂
yok yok senden bahsetmedim sedaflora, resuya yazdım
ya sedacım: senin durum vahim vala..ne desemki bilemiorum…ama biran önce atag gecmelisin söleyemıosanda hareketlerinle bakıslarınla anlatmalısınn.. dikkettini çekmeye calışş:)
şu ana kadar sahip olduğum tüm sevgililerim bana teklif etmiştir, zira benim gibi odundan bekleselerdi daha çok beklerlerdi, acayip utangacımdır
valla ben de çok odunumdur bu konularda, zaten şimdi diyor ki, vapurda 8 döndüm etrafında, bi yüzüme bakmadın, bir de sana karizmayı taktı, sen daha bak oğlum diye kendime kızdım diyor.ama sonuç, şuan herşey mükemmel…
oda güsel kop: ya ben sedaya sölüorumda bence asla sölemm ilk adımı erkek atmlı bence.. ama seda bu senn için gecerli degil yoksa o kişi unut canm:D uangac erkek çok zor teklif eder
aman allah nazardan saklasın, tü tü tü maşallah, saçını sen çek ben tahtaya vurayım
Ben ömrümde böyle birşey yapmadım, zaten gerek de duymadım hiç:) ( ukalalık yaptım birazcık mazur görün:) Kaçan kovalanır dan dolayı böyle oldumsa, o zaman onun içinde ben kaçmalımıyım ki acaba kovalasın ? Ne diyorum ben ya 🙂
ne yapmadın seda?
Teklif etmedim results ya da ne bileyim ben ilk adımı atmadım diyeyim
atmayın atmayın bekleyin ne varsa, sonra başkası kapsın, haydaaa e gördün mü
ben de yapmadım, ne kadar hoşlansam da gidip demem, sen de deme bence, Türkiye burası, şimdi tanımıyorsun da, belki hiç umduğun gibi biri değil, tanıştınız diyelim, belki ilk kavga da, benöi istedim sen geldin benle konuştun diye, sana ithamda bulunacak, canını sıkacak, sana bunu diyen birine, bunun normal birşey olduğunu anlatamayacaksın bile, o yüzden gurur en başta mutlaka olmalı.zamana bırak herşeyi…
@kopcum, başkasına gidiyorsa zaten salla sen onu, seni istiyorsa mutlaka gelir, gelmezse de önemseme, demekki senin kriterlerinde biri değil.
başkasına gidiyorsa değil başkası kaparsa,sen kaçırmış olursun, başkası kapmış olur
Haklısın, ama kop un söylediği ihtimali de düşünmeden edemiyorum:)
hah şöyle aklın yolu bir,elma sana diyor mu gel beni ye diyedeniz sana diyor mu gel bana gir diyeaynı hesap, böyle düşünün biraz da
başkası kaparsa ne demek yaa, çocuğun kapılası varmış kapılmış, seni istese zaten kapılmaz.
yok yaa senden ışık beklemekle mi geçcek ömrü, kasıntı, karizma, hava, naz, eda, şu bu fiiller, nasıl yaklaşacak sana, baştan kapamışın sen kapıyı, erkek kısmına naz yapılmaz, racona ters
eee öylee, güveniyorsa KENdisine gelecek, kendine güvenmiyorsa hiç gelmesin zaten.
sedacımm.. eger o kişi sana karşı bişe hissettiginni düşünüosan eger.. bnece biraz belli et sevginii . saba gt teklife t demiorumm ama öle bos bosda durma..
kopanisti ışık mevzusu değil aslında,gecen haftasonu kafam bir dünyaydı gördüğümde, arkadaşımla konuşuyordu ben de 2-3 dk sohbet ettim, hatta kağıda birşeyler yazıp verdim 3 sn.sonra geri aldım 🙂 ertesi gün ayılınca yine gördüm ama bırak sohbeti merhaba yı adama bir bakış fırlattım ki küfür etsem daha iyiydi yani ama o da bana merhaba demedi.
seda:)))neler olmuş öyle Allahaşkına:) umarım herşey yoluna girer:) minegece doğru söylemiş seda bak biraz cesaret…kop;racona uymaz dediğin gibi naz niyaz olayları, :)))results:görüşüyormusunuz? hadi bakalım:)illerin hanı;tam fiyakalı bir yorum yapmışsın yine eski Türk Filmlerindeki gibi: direk evlenme teklifi…eğer bir vurulma durumu varsa uzatmamak lazım, evet:)))
duyulası ömre bedel sözler içindir çogu zaman terkedişler… ve kendinden vazgeçiştir … ellerine sağlık:)
Aşk cesaret ister…Kendinden vazgeçmeden….Aşk girişken bi ruh ister…..sürünmeyi gözel almak ister,her taşın altından çıkmaz…aşk bazen o taşı kafana yemeye bile razı olmak ister….
ego meltem;çok haklısın; ömre bedel sözler için olmalı terk edişler:)sonsingle;o taş kafaya gelse de kan kusup kızılcık şerbeti içtim demeli evet, yeter ki sevildiğini bilsin insanteşekkür:)
burada sanki benim bu yazıyı yazacağım içlerine doğmuş,bir araştırma
aşk meşk yalan arkadaşlar ben size söliiim.. hormonal bi bozukluktan kaynaklanıooo.. o yüzden zaten o hormonlar böyle biraz oynaştımı bir bakıoruz o kişiler düşman olmuş.. geçin bunları… :Pamaaaa insanların iletişim kuramaması ayrı bir konu. bence aşktan çok yazının teması bu..herşeye rağmen hepimizin sesi olmuş bu yazı.. teşekkürler..
Hormonal bozukluk di mi 🙂 İmalat hatamla sev beni 🙂
eskrikgemi çok teşekkür ediyorum:)umarım tüm ilişkiler iletişimli olabilir:)))seda;çok alemsin:))imalat hatası deme 🙂 düzelebilir, eğer istersen
her zaman derim, aşk bir yanılsamadır 🙂
Makaleci, aşk hormonal bozukluksa ben doğuştan bozuğum o zaman :)O yüzden imalat hatamla sev beni dedim :))))) Düzelmesin yani, bozuk kaliyim boşver 🙂
sedacığım 🙂 imalat hataların olmasa barbie bebek olurdun.. seni sevmeyen ölsün dicem :))))
resultsneredeyse kabul edilecek bu tez:) az kaldı:)))seda;yapma etme eyleme:) sen şu senin mevcut platonik şahsa şimdi değil ama başlangıç olabilirse, içinden gelenleri söyle:)esrikgemi;bence de:)
Makaleci, geçen gece mesaj attım, nasıl yaptım hala inanamıyorum ama yaptım, insan merak eder dimi kim bu diye ya da derki numaramı nerden buldunuz.Yok şekerim tık yok daha ne yapayım , vazgeçmek lazım sanırım bu sevdadan:)
Esrikciğim barbie de kimmiş yahu :)Ah o beni sevmeyen varya aaah aaah…..
bence bekle sedacım, sen üzerine gittikçe senden hoşlanıyor olsa bile cool yapar kendini, anlattığım başıma gelen olayda da ben ne kadar hoşlansam da soğuk durdum, o geldi yanıma, işin raconu bu 🙂
seda aynen results’ ın dediği gibi…bekle bence de
Evet result haklısın öyle yapıcam zaten, ben böyle de aşk modunu yaşıyorum nasılsa:) az önce söyleyemeye çalıştığım şey oydu, aşk bir bozukluksa ben daha doğarken bozuk doğmuşum, aşk olmadan yaşayamam, aşka aşığım, aşık olmaya aşığım, aşksız ayakta duramam,kalbimin çarpması lazım, titremem lazım,hayata bağlanmam lazım…
Makaleci, gelişme olursa haberdar ederim, senin yazın sayesinde içimi açtım, haber etmek sana farz oldu:)
şu kaçan kovalanır muhabbetinden nefret ediyorum.. nedir bu acı çekme ihtiyacı bukadar.. şurda gönlümüzü iki hoş edicez diye yok coolmuş yok bilmemne.. (gerçi bilene sormak lazım bende ne kadar mazoşizm var)
bence aşk bu değil, yani hoşlanmakla aşkı karıştırıyoruz.insan tanımadığı birine aşık olamaz, bunun adı başka birşeydir ama asla aşk değildir, hoşlanma de, deli gibi etkilenme de, kalbimi yerinden fırlatacak birşey de ne dersen de ama bu aşk değil. tanımadığın için gözünde büyütüyorsun, kutsallaştırıyorsun onu. hatalarını bilmiyorsun,görmüyorsun. oysa ki aşk öyle yüce bir duygu ki, herşeylerini görmene ragmen sen hala o insanı tapar gibi seviyorsan aşk bu.
aşk tomurcukları, sevgi pıtırcıkları, nolcak sizin haliniz böyle yaa
birşey olmayacak:)))ne var kötü mü:)duyguları gösterin elinizden geldiğince, iletişim kurun diyoruz
kadın gitti..makaleci bu ne şahane bir yazıLütfen yazmaya devam et,gerçekten lezzetini aldım yazının tadı damağımda kaldı.Hatta yarım bıraktığım bir öyküyü devam ettirmeye karar verdim sayende
Bir kez daha sadece hissettirmenin yeterli olmadığını, bakışların hal tavırların yetersizliğini algıladım sayende sağol. Bence de çoğu zaman ifade edilemeyen duyguların sesle hatta belkide bagırarak söylenmesi gerekir diye düşünüyorum.
dejavu merhaba:)) ne zamandır karşılaşamıyoruz yorumlarda, eski yazımı bulup yorumlamışsın, çok teşekkür ederim, beğenmen beni çok mutlu etti:)) yakında yeni hikayem geliyor…!!sen de lütfen yarım kalan o öykünü yaz, erteleme, senin de yazıların çok güzel oluyor zira…mayiay, tamamen haklısın; hayat çok kısa gerisi boş, karşındaki kişinin O olduğuna inanıyorsan -usturuplu bir şekilde- aşkını anlatmalısın…
makaleci bir solukta okudum çok güzeldi.önce AŞKI BEKLEME SALONU-3 sonra 2 ve ben şimdi 1’e gidiyorum:))
peki tamam:) cidden çok seviniyorum ben bu öykülerimin beğenilmesine, doğru ifade edebiliyorum demek ki bazı durumları