Son bir hafta içerisinde izlediğim üç korku filminden bahsedeceğim bu yazıda. Üçünü de önerdiğimi belirteyim öncelikle. Çünkü çok keyifliler, film süresince geriliminizi belli bir seviyede tutuyorlar.
yetimhane 2007
İlk film El Orfanato (The Orphanage) – Yetimhane. 2007 yapımı filmi Juan Antonio Bayona yönetmiş. Belen Rueda’nın (Laura) başrolünü oynadığı film, Laura ile küçük oğlu Simon arasındaki ilişkiye odaklanıyor. Açıkçası filmin konusu hakkında ne kadar ileriye gitmem gerektiğini kestiremedim, filmin büyüsü kaçsın istemem. Eli yüzü düzgün bir İspanyol gerilim filmi. Türü sevenlerin beğeneceği bir film.
hasat zamanı
İkincisi The Reaping (Hasat Zamanı). Hilary Swank’ın başrolünde oynadığı film, ailesini trajik bir şekilde kaybettikten sonra hayata ve Hıristiyanlığa karşı bütün inançlarını yitirmiş başarılı bir profesör olan Katherine’nın öyküsünü anlatıyor. Bu film hakkında güzel bir eleştiriye rastladım, belki filmi izledikten sonra okumak istersiniz. Bu üç film arasından en çok bunda korktuğumu hatırlatayım.
1408
Son önereceğim filmin adı 1408. John Cusack’ın başrolünü oynadığı film, doğaüstü olaylar üzerine kitaplar yazan başarılı yazar Mike Enslin’in hikayesini anlatıyor. Stephen King’in aynı adlı kısa öyküsünden uyarlanan film hoş sahneler içeriyor.Bir de bu sıralar okuduğum iki kitabı önermek isterim hemen. Biri genç yazar Didem Elif’in Aşk Bir Kadın Hastalığıdır adlı keyifli öykü kitabı. Diğeriyse Ursula Le Guin’in Mülksüzler’i. Mülksüzler hakikaten çok iyi bir kitap. Günümüz dünyasını öyle güzel, öyle yaratıcı bir biçimde eleştiriyor ki. Kitap bitmesin istiyorsunuz.A bir de Füruzan’ın Lodoslar Kenti isimli şiir kitabını okudum. Şiirleri de güzel. Öykülerindeki o ince noktalarla şiirlerinde de karşılaşmak benim için hoş oldu. Ama daha önce Füruzan okumümış olanlara önerim elbet önce efsane öykü kitapları olacak. Parasız Yatılı, Benim Sinemalarım ve Kuşatma’yı mutlaka okuyun.
yorumlar
allahım sana geliyorumbu nasıl bir türkçe?üçünüde izlemedim ama paylaşımın için teşekkürlerizlemek istiyorum galibape pe peeee
efendim öncelikle bu filmler sinepilde yazılsa daha iyi olur.the orphanage vasatın altında hiç bir özelliği ve çekiciliği olmayan azcık param olsa şuracıkta çekebileceğim bir film. filmdeki tek kaydadeğer sahne zaten ölü olan yetimhane görevlisinin otobüs çarpınca tekrar ölürken çenesinin manyakça dağıldığı sahne.hasat zamanı direk zaman kaybı. din temalı korkudan zerre hazzetmeyen biri olarak günahım kadar sevmedim.1408 berbat bir uyarlama. keşke uyarlamasalarmış dedirtiyor. tamam konu güzel çekici stephen abimiz sağolsun ama yahu bir odada hiç olay olmadan 90 dakika ( ya da daha uzun, net süreyi hatırlamıyorum) insanın ruhu daralıyor. tek kaydadeğer sahne tavanda açılan delikten o yaratığımsı insanımsı şeyin bir görünüp bir kaybolması.
korkarım abi ben korku fiminden…
3 voh mu 2 voh mu
kaydadeğeri bir ayı edası ile bitişik yazmışım yahu.ayrıca bukletin izlemedim ama teşekkürler izlemek istiyorum galiba yorumu tarihe geçsin.
o konuya parmak bastım ama kendileri 5 voh gönderdiler bana
benim en sevdiğim film parçala behçet filmiydibehçet nacar çok güzel bi oyunculuk sergilemişti bana göre
korkarım ben hayatta izleyememki bunları.
Bu filmi izleyin.
“hasat zamanı” iyi bi korku filmi değl bence.
majorian o nasıl yorum yahu.
bence rec de başarısız korkular arasında.sınırda ise texas chainsaw massacre’den bozma. ama ben film izleyip sinirlerimi alt üst edeceğim denirse izlenir. hemi de feci şekilde rahatsız eder bünyeyi. sınırda herkes için iyi film değil. türü sevmek lazım. yine de o türde çekilen bir sürü başarısız denemenin arasından sıyrılabilir.buna yakın midnight meat train de iyidir.gerçi çok yıllar önce izledim şimdi izlesem aynı etkiyi yaratır mı bilmem ama the hole çok tatlı bir gerlimdir. insanın ne derece tehlikeli olabildiğini masum masum anlatan bir film
hasat zamanını geçen yıl izledim çok begendigimi söyleyemem. 1408 i begendim Stephen King’in tüm filmleştirilen hikayelerini severim hatta şiddetle cinnet ve rose red konagını öneririm. Cinnet başka bir alemdi valla.. 1408 den sonra insan otele gitmeye korkar bundan kelli..Yetimha iki kere izlemeye çalışıp alt yazı sorunu yüzünden izleyemedigimiz bir film şimdi heveslendirdiniz beni akşama izleyesim geldi.Son zamanlarda izledigim bir kaç korku filmi önereyim bazısı vizyona girmedi bazısı eski.The strangersshutterInsanitariumüçüde güzeldi bence. Birde önceden izlediğim Sınırda filmi gayet kanlı ve korku filmi sevenlere özeldi.
manson midnight meat train geçen hafta eşimin izledigi begendigi bir film o izledigi için tekrar seyretmiyor bende tek izlemekten keyif almam ama izlemek istiyorum aslında.Sınırda haute tansion filmini de andırıyor ben severim öyle filmleri
korku seviyorsanız mutlaka takashi miike deneyin.
motorcu yönetmen :)) deli diyorlar ona
majorin katılıyorum seyretmedim ama bazen kan dökülmeden insanın kıçında korkudan uçuk çıkaran yada heyecandan zıplatan filmler var örnek. Nicole Kidman lı the others onlardan biri
korku filmi listesine:hostel 1 ve hostel 2’yi;13. oyun’u (13 Game Sayawng-2006 yapımı) da ekliyorum..türk korku filmlerinden kayda değer bir isim verebilecek biri var mı?
yetimhaneyi yılbaşı gecesi izldim begendim şahsen
evet yetimhane, bir avrupa filmi olduğunu fark ettiriyor her karesiyle. bu her avrupa filmi için geçerli. mutlaka belli ediyorlar kendilerini.@nazokiraze,yetimhaneyi nerede izlediniz bir tv kanalında mı, bir de bir arkadaşının tavsiyesi üzerine mi izlediniz?
tv kanalında verilmiş oldugunu sanmıyorum aylar önce edinmiştik altyazı sorunu yüzünden izlememiştik bu yazı vesile oldu halettik yeniyıl gecesi izledik iyi de ettik.
sevindim yazının vesile olduğuna “yetimhane” için. acaba yazdıklarımdan görüp yeni bir kitap alıp okuyan da oluyor mu,,
türk korku filmlerinin hepsini topla çöpe at.küçük kıyamet gerilim adına yapılmış en iyisi diyebilirim.
evet büyü’yü ben de sevmiştim zira bu topraklardan özgün, iyi korku filmi temaları çıkabileceğini göstermiş oldu bize ama elbette thing’in söylediği üzere ancak “fena değildi” yorumunu hak ediyordu film; oyunculuklar, kurgu ve sinematografik diğer unsurlar da hesaba katıldığında..mansonilized’e katılıyorum, küçük kıyamet en iyi yerli psikolojik filmimiz olsa gerek. biliyorsunuz film show tv’de arada yayınlanıyor; filmi önerdiğim arkadaşlarım en fazla 20 dakika “o sıkıcılığa” katlanabildiklerini söylediler. tabii ben asla öyle düşünmüyorum. ince paralellikler içeren eli yüzü düzgün bir filmdi ki duygu sömürüsüne müsait bir konuyu güzel işlemişlerdi, taylan biraderler,,
küçük kıyamette İlker Aksum filmin bir sahnesinde aklımı almıştı
evet kesinlikle haklısınız..zaten filmde ilker aksum en iyi yardımcı erkek oyuncu ödülünü kazandı, hangi festival olduğu aklımdan çıkmış.ben başak köklükaya’nın oyunculuğunu da çok beğenmiştim ama favori gösterildiği (sinema eleştirmenlerinin de favorisiydi o dönem) festivallerden eli boş döndü..
The Curious Case of Benjamin Button ?
brad pitt son filmi
en iyi türk gerilim filmi hangisi sorusuna bir yanıt mıydı bu?
aslında flash tvde de zaman zaman korku gerilim türü yayınlar oluyor üstelik yerli yapımı. cinlerle ilgili bir tanesini izlemiştim bir kez gecenin ikisinde. salondan odama dönene kadar akla karayı seçmiştim.
::))
“Kul e’ûzü birabbinnâsi. Melikinnâsi. İlâhinnâs. Min şerrilvesvâsilhannâs. Ellezî yüvesvisü fî sudûrinnâsi. Minelcinneti vennâs.”Manası:1. De ki: Sığınırım ben insanların Rabbine,2. insanların Melikine (mutlak sahip ve hakimine),3. insanların ilâhına.4. O sinsi vesvesenin şerrinden,5. O ki insanların göğüslerine (kötü düşünceler)fısıldarOkuduysan korkma…;)
valla korkudan dua etmek bile gelmemişti hatrıma..
bu yazıyla alakasız ama k.iskender’in alp krizi adlı kitabını okuyan / ya da kitaba sahip olan biri var mı?
yazıda söz ettiğim üç film hakkında da sinepil.de yazılar var, daha detaylı daha güzel yazılar kaleme almışlar..korkuseverlere.
testere VI yı izleyen oldu mu.
eskidi o, korsanda 7si çıktı
peki..o da iyiymiş..
paranormal aktivite’ye gitmek istiyorum ve ejder kapanı’na. bilet parası bulur bulmaz
bilet fiyatları daha düşük olsa keşke. sinemaya gitmeden önce kırk kere düşünüyorum. en son 2012’ye gidebilmiştim o da sbarro’nun cevahir’deki kampanyası ile:(
şöyle bir eylem yapılabilir belki, birkaç haftasonu kimse bilinçli olarak sinemaya gitmezse, belki onlar da bilet fiyatlarını daha makul seviyelere indirmek zorunda kalabilirler..
paranormal activity i tek başına seyretmen lazım kahramano film için bilet parasına kıyma derim
aman ondan sonra tuvalete gidemiyorum korkudan..
:)) filmden sonra yatak odasına giremeyeceksin…
🙂 hoş, şu an kaldığım salon aynı anda yatak odası + oturma odası + mutfak neredeyse ama bakalım:))
o zaman, küvette uykusuz geceler seni bekliyor dostum:) iyi düşün…ahahahaha
şaka şaka :))korku korkaktır (alıntı kim bilir hangi diziden) kahraman üzerine gidersen kaçar:)bu da işine yaramazsa 2 bira 4 kesme şeker yöntemi varbu da işe yaramazsa tül perde ardından korku filmi izlemenin incelikleri adlı kitabımı alabilirsin
ben kitabı okuyayım en iyisi simulten:):)
evet, bencede…sal yayınlarının.
a ben geyik sanmıştım..
geçen hafta sonu izledifimiz üç korku filminin üçü de barbattı. biri karavan parkı mıydı neydi
nazokiraze, korku filmi izleme hızınıza yetişilmiyor valla:)
..geyik, kahraman.
kahraman hafta sonları genellikle 4- 5 film izleriz yıllardır ve bunlar genellikle korku filmi oluyor her dakika iyi korku filmi bulamıyoruz tabi bazen çok kötü çıkabiliyor
bu haftasonu piranha 3D giriyor vizyona, bakalım nasıl olacak..
we believe in tinto
Biri tinto mu dedi ?
tinto dan kim söz etti,
tinto ustayı saygıyla anın.
tinto’suz bir sinema, sarımsaksız yoğurda benzer
tintosuz bir dünya, tek kolu kopmuş bir edward’tan bile daha dehşetcengiz bir dünya mirası demektir.
tintosuz bir dünya istemeyen 1milyar kişi bulabilirim
tintosuz bir dünya eski şampuanını hatırlamayan 100 binler demektir.
tintoyu bilmemek, göğüse düşen şampuan köpüklerinden habersiz kalmakla eşdeğerdir
tintoyu gördüm isimli filmin yönetmeni mahsun mu olacak ?
bilmiyorum açıkçası
ard arda 3 korku filmi seyredebilsem iyi bir gazetede köşe yazarı olabilirim.
back to back olayı
hiç çıkarmadan 5 gün atkı takan insanlar varmış.
🙂
Üç filmide izlemedim. Guzel bir paylaşım oldu en kısa zamanda izleyeceğim sağol paylasım icin.
2008 de yazılmış bir yazı tarihi dikkate almadan yorumlanınca garip geliyor….
Korku filminden kasıt tam olarak nedir hala anlayabilmiş değilim, gerilim mantıklı,ama neredeyse tamamen ses efektlerine dayalı bir korku duygusu irkilme yada sakınma falan gibi birşey olsa gerek bilemedim.üçüsünüde izledim bu filmlerin ve heçte korkmadım cesurum ben, cesur…