eric johansson
eric johansson

Hayattan yorulmuş bir adam, kendinden de yorulmuş. En çok kendinden bunalmış. Kendinden kaçmış, kendini en son düşünmüş.Kendinden de hayattan da yorulmuş bir kadın. Aşk yok sanmış. ‘Her şey zor ve her şey üzerime geliyor’ demiş. ‘Hayat böyle bir şey galiba’ diye düşünmüş.Adam ve kadın yolun kesiminde hayata dayanamayacaklarını hissettikleri bir anda, ‘hayata dayanamamak hakkında’ konuşmaya başlamış. Sakince ve hayalsiz bir konuşma olmuş.‘Bana ne kadar benziyor’ demiş kadın.‘Ne kadar çatlak ve ne kadar kenarda’ demiş adam, aynı benim gibi.Sessiz ve sakin konuşmaya devam etmişler. Süre içinde sessiz, sakin, kedersiz bir sohbetin içinde kedersiz ve sakince birbirlerine yanaşır olduklarını görmezden gelmeye çalışmışlar. Bakmışlar ki bir anda görmezden gelemeyecekleri bir noktadalar. Kedersiz ve sessiz, ‘katlanamamak hakkında’ konuşurken, hayata katlanmak daha kolay olmuş nedense…‘Belki tekamül, sizi hayata daha kolay katlanabilesiniz’ diye karşılaştırmıştır demiş, kadının koruyucu meleği, bir gün. Kadın bu sesten sonra daha açık anlar olmuş her şeyi ve adamın gözlerinde, neden tüm evrenin kalbine yansıdığını, ayın neden bu kadar güzel olduğunu, onun gözlerinin neden içine aktığını da anlamış.1- (Yazılar herhangi birine yazılmamış olup, hayal gücünün özgür uçuşlarıdır. 2- Yasal Haklar: Kaynak gösterilsin ya da gösterilmesin, hangi dilde olursa olsun içeriğin bir kısmı ya da tamamının kullanılması yasaktır. Bu yazının yasal hakları www.hafif.org ve Astral’a aittir. Bu madde, altında yazmıyor olsa dahi, Astral’ın tüm yazıları için geçerlidir.)