happy valentines
happy valentines

Kızlar Sevgililer Günü yaklaşıyor!Olur da, sevgiliniz sizi dışarıda yemeğe davet etmeye yan çizerse, konu dolaşıp dolaşıp bu mevzuya geldiğinde sürekli takılıp bıkbıklanırsa, hemen acil servis “Sevgililer Günü Ev Programı”nı uygulamaya koymak ve hazırlıklı olmak gerekiyor. Bu yüzden şimdi size dünyanın en yakışıklı aşçılarından bazı pratik yemek tariflerini, böyle, ortaya karışık sıralıyorum! (nasıl yani?) Yani bütün bu dediklerimin hepsini bir arada sunuyorum: Yani hem aşçıları, hem tarifleri! Sevgililer Günü mönüsünü hazırlarken sıkılmayın diye!Eh heh!İlk olarak Danny Boome ile başlıyoruz lezzet yolculuğumuza! Ekranda “mıy mıy mıy efendim işte sonra mıy mıy da mıy” şeklinde yemek tarifi veren tiplerden sıkıldıysanız, bu yakışıklı ve enerjik şefimiz tam size göre! Amcam şurada tavukla konuşurken bile seksi olan aksanı ile anlatıyor da anlatıyor. Kendisine “Rescue Chef” diyorlar! Cankurtaran mı, artık can-yakan mı, ona siz karar verin! 10marifet’çilerin takık durumda oldukları Martha Stewart bile halt etmiş yani, o derece. Yeşillikleri nasıl saklayacağınızdan, dondurulmuş gıdaları nasıl kullanacağınıza, bir tavuğu en kolay uğraşmadan nasıl dörde bölebileceğinize kadar bir sürü ilginç fikri o harika aksanıyla aktarıyor. Kendi sitesinden yemek tarifleri için şuraya lütfen. Hoşuma gitmeyen tek tarafı, yazık ki; elleri! Neyse bu durumu, zamanında profesyonel olarak ilgilendiği buz hokeyi ile eğittiği sırt kaslarının hatırına, görmezlikten gelmeye çalışıyorum.Sırada Curtis Stone var. Bu amcanın bakışları nedense beni biraz ürkütüyor. Kendime hakim olamamaktan filan korkuyorum. O yüzden izlerken elinizde bıçak neyin tutmayın, gözünüzü seveyim. Neyse arada attığı kısacık gülümseyişlerinden yemeği pek takip edemeyebilirsiniz. Ama defalarca izledikten sonra belki yemeğe yoğunlaşabilirsiniz. Biraz efor sarfetmeniz gerek! Bunu da ben mi söyleyeceğim size? O eti mıncıklayan eller ve parmaklar tam kıvamında! Top ten’im arasına aldım. Ayrıca ses tonu Rod Stewart amcamızı hatırlattığından benden culinary anlamda bir puan daha alıyor. (ne alakaysa @pilli pati?) (bilmiyorum, hipnozdayım sanırım, idare edin.) Bu amcayı Take Home Chef ilan etmişler! (rica ediyorum, bu yasaklı bağlantılar için bir proxy sitesi filan kullanın.) Yani işte canım! Programın adı öyle ama inanabiliyor musunuz? Al götür evine, öyle mutfakta dursun! (yalnız bu son bağlantıyı açarken dikkat; birkaç saniyeliğine “xxx” içerik ihtiva ediyor!) İstiridyeyi hazırlayışı, yutuşu, çiçekleri koklayışı filan tam görmelik! İşletme okurken kalbinin mutfakta olduğunu bir anda farkedip, eğitimini yarıda kesenlerden… Of Tanrım! “Ginger” diyen ağzını yerler senin! Şey, unutmadan adamın resmi web sitesini de şuraya ekleyeyim. Belki yemek tariflerine de bakmak istersiniz.Sıra Rocco DiSpirito‘da! Aman Tanrım İtalyan mucizesi! Diğer Rocco ile karıştırılmasın ya da her neyse karıştırmak isteyen karıştırsın. (@pilli pati ne diyorsun?) (sus, sus işler gitgide çığırından çıkıyor!) Bakın çok ilginç, bu amcam da işletme okuduktan sonra mutfağa giriyor ve bir daha oradan çıkmamaya karar veriyor. Kahkahası bir harika! Kadınlarda, ona dokunma hissi uyandırıyor olması durumu ise bambaşka bir harika! Smash me like you smashed that garlic! (kendine gel öhöm!) (eee, bunu elimizde olan sebeplerle çevirmiyoruz, isteyen zargan‘lasın yavrum.) Anlatırken aksanının köklerine kayması durumu, İtalyan dedesinden bahsederken duygulanması filan harikulade şeyler! Yemek yaparken kısa pratik yolları seçiyor oluşu, arta kalan zamanını ailesine ayırmak isteyişinden filan. Düşünebiliyor musunuz?Kerry Simon alıyor sahneyi. Web sitesini bu kez son dakikaya bırakmıyorum. Diğerlerine nazaran bu amcamız deniz ürünlerini pişirmeyi ve bambu kaplar kullanmayı seviyor. “O bambuların içinden yılan da çıkarabiliyor mudur?” diye düşünüyorum çabucak. (aaa, ama seni ban’lenmekten nasıl kurtaracağımı şaşırdım burada!) (biliyorum, bitirebilirsem blog bugün yazı kuyruğuna girecek sanıyorum, ama henüz sadece sanıyorum.) (ben ondan bahsetmiyorum ki; neyse adam gibi anlat şunu!) Kendisine yöneltilen soruları meditasyon yapar gibi dinliyor oluşu biraz sıkıcı fakat konuşurkenki kendine güvenli tavırları o görüntüyü örtmeye yetiyor.İddia ediyorum; bu blogdan sonra, bir daha televizyon kanallarında yemek tarifleri dinlerken hayatınızda bir eksiklik olduğunu hissedeceksiniz. Bu amcaların her birinin hala bekar oldukları gerçeğini ise sona sakladım. Sizin için hazırladıkları iki kişilik mönülere de yine aynı bağlantıdan bakın. Evet, bakın, bakın, daha dikkatli bakın, tarifler orada! Hemen resimlerin yanında…Bu arada ellere takıntılı olduğumu bilenler bilir ama itiraf etmeliyim ki; bu şirin şeflerimizin o harika şef göbeklerine de bayılıyorum. (duydunuz mu? “şeflerimiz” dedi.) (evet, yukarıda da bir kez demişti.)Artık Sevgililer Günü ertesinde dahi yemek yapmak sizin için dünyanın en harika işi haline gelir de sabah akşam mutfaktan çıkmayan bir tipe dönüşürseniz; hatta sevgiliniz tarafından laptop arandığında hep mutfağın bir köşesinde, çikolata soslarının arasında unutulmuş bulunursa benim suç ortağı olduğumu çaktırmayın!Ah pardon! Son anda bir pot kırmış olabilirim. Sevgiliniz buraya üye olduğunuzu biliyorsa, yandım!Neyse ben acilinden kaçtım! Daha bu amcaların hangi restoranlarda şef olduklarını araştırmam gerekiyor.Hediye niyetine, belki o restoranlardan birinde geceyi kutlamak istediğinizi çıtlatırsınız sevgilinize!bu bir pilli patisözüdür!Page copy protected against web site content infringement by Copyscape