BİLİNMEYENİ VE GELECEĞİ GÖSTEREN HARİTAİnsanoğlu her ne kadar uzay keşfine çıksa da, henüz dünyada izah edemediği, keşfedemediği o kadar çok şey var ki. Bırakın dünyayı, insanoğlu henüz bedenindeki sırları bile tam olarak izah edebilmiş değil.
Bilim adamlarının açıklayamadığı birçok gerçek var. Yaratılış, ölüm, rüya, cin, nazar gibi konuların yanında bundan binlerce yıl öncesine ait bazı nesnelerin üzerindeki esrar perdesi bile hala kaldırılabilmiş değil. Bunlardan biri de Ünlü Türk denizcisi Piri Reis’in haritasıdır.
Bu harita için; “geleceği gören harita” tanımını yapabiliriz. Ünlü Türk denizci Piri Reis’in 1513’te çizdiği harita, Afrika, Amerika ve Güney Kutbu’nun bugünkü halini gerçeğe yakın bir şekilde göstermektedir.Bu harita, ortaya çıkarıldığı 1929 yılından günümüze bilim dünyasının ilgisini çekmektedir. Öyle ki; haritada Güney Kutbu’na yer verilmişti. Hâlbuki buranın keşfi, haritanın çizilmesinden 3 asır sonra gerçekleşmişti. Dahası, bu harita, kıtanın buz altında kalmış sahil kesimlerini de gösteriyordu. Haritanın çizilmesinden tam 6 bin yıl önce eridiği tespit edilen bu buzulların varlığını Piri Reis nerden biliyordu? Bilimsel gerçeklere göre Reis’in bu haritayı çizmesi mümkün görünmüyordu. Piri Peki nasıl olmuştu da çizebilmişti? Bu konuda birçok teori ortaya atıldı. Hatta Piri Reis’in cinlerden yardım aldığını iddia edenler bile oldu. Sırrı ne idi acaba? Piri Reis nasıl bir gizli ilme sahipti?
Önce Piri Reis’le ilgili kayda geçen bilgileri gözden geçirelim.Tarihi kaynaklara göre Piri Reis, 1465’te doğdu. Kimine göre doğum yeri Karaman, kimine göre Gelibolu’dur. Bu konuda kesin bir bilgi yok. Ancak kesin olan bir şey var ki Piri Reis’in aile kökeni Karaman’a dayanmaktadır. Türk denizcilik tarihinin ilk ustalarından Karamanlı Kemal Reis’in yeğenidir. Piri Reis önce bu meşhur amcası sayesinde tanınır. Ancak daha sonra Amerika’yı gösteren dünya haritaları ve Kitab-ı Bahriye adlı denizcilik kitabıyla şöhreti amcasını geçer ve dünyaca tanınmış bir haritacı ve denizci olur.En ünlü Osmanlı denizcisi ve kaptanı olarak tarihe geçen Piri Reis’in gerçek ismi Muhiddin’dir.Piri Reis’in Karaman’dan dünya denizlerine uzanan hikayesi Fatih Sultan Mehmet zamanında başlar. Bu dönemde Karamanoğulları Beyliği Osmanlı İmparatorluğu sınırlarına katılır. Beyliğin ileri gelenleri Fatih Sultan Mehmet’in emriyle İstanbul’a göç ettirilir. Aile İstanbul’dan Gelibolu’ya geçerek oraya yerleşir.
Karaman derelerinde başlayan yolculuk artık Akdeniz’de devam etmektedir. Piri Reis amcası Kemal Reis’in sayesinde gemi ve denizle tanışır. Ondan denizciliği öğrenir. 1481’de amcası ile Akdeniz’de korsanlık yapmaya başlar. 1491’den sonra Sicilya, Sardunya, Korsika adalarına ve Güney Fransa kıyılarına yapılan akınlarda başı çekerler.1486 tarihinde Endülüs Emevi Devleti’nin son toprakları da Avrupalılar tarafından ele geçirildiğinde İspanya Müslümanları Osmanlı Devleti’nden yardım isterler. Osmanlı Devleti onları gemilerle Granadalı Müslümanları İspanya’dan Kuzey Afrika’ya taşımakla görevlendirir. 1487 – 1493 yılları arasında Avrupa’nın baskısından kaçan Müslümanları gemilerle Kuzey Afrika’ya taşırlar.Piri Reis, Akdeniz’de yaptığı bu seyirler sırasında gördüğü yerleri ve başından geçenleri, sürekli not alır. Bu notlarını Kitab-ı Bahriye adı altında toplar. Bu notlar dünya denizciliğinin ilk kılavuz kitabı olma özelliğini taşıyan bir kitap haline dönüşür.
Piri Reis 1511’de çok sevdiği amcasını kaybeder. Denize küser. Uzun bir süre açık denizlere açılmaz ve Gelibolu’ya yerleşerek burada, 1513 tarihli ilk meşhur dünya haritasını çizer.Piri Reis, Yavuz Sultan Selim’in işareti üzre, 1517’deki Mısır seferi ile tekrar denizlere döner. Çizdiği haritayı da sefer sonrası Yavuz Sultan Selim’e sunar.Rivayetlere göre, Sultan kendisine hediye edilen bu dünya haritasına bakmış ve ‘Dünya ne kadar küçük…’ demiştir.
Yine tarihçilere göre Sultan bu haritayı doğu ve batı diye ikiye bölmüş. Vezirlerine bu parçaları göstererek ‘Biz bu küçük dünyanın doğu tarafını elimizde tutacağız.’ demiştir… Bu haritanın doğu parçası henüz bulunabilmiş değil. Kimi tarihçilere göre Sultan, Hint Okyanusu’nun ve Baharat yolunun kontrolünü ele geçirmek için tasarladığı seferde kullanılmak üzere bu parçayı saklamıştır.
Piri Reis Haritası, Amerika kıtasını gösteren en eski haritalardan biri olarak dünyaca ilgi görmüştür. Erich von Daniken bile “Tanrıların Arabaları” adlı kitabında, Piri Reis’in haritasını, görüşlerine kaynak olarak gösterir. Batılı düşünür Charles Hapgood, Piri Reis’in kullandığı haritanın, dünyanın on bin yıl önceki bir dönemine göre çizildiğini öne sürmüştür. Antarktika olarak yorumladığı kara parçasının haritada buzlu görünmemesini ve Sahra çölünde de göllerin görünmesini, binlerce yıl önceki iklim değişikliği ile izah eder.
Mısır seferi sonrası Gelibolu’ya dönen Piri Reis, yazdığı denizcilik notlarını, 1521’de, Kitab-ı Bahriye isimli meşhur kitabında bir araya getirir.
Kitab-ı Bahriye, Akdeniz kıyılarına ait ayrıntılı bir deniz kılavuzudur. Kitap, denizcilere Akdeniz hakkında tafsilatlı bilgi verir. Kıyılar, adalar, geçitler, boğazlar, körfezler, fırtına ve korunma yolları, sığınılacak limanlar, kesin rotalar ve daha bir çok konuda denizcilere rehber olur. Bu eser; Anadolu sahillerinin özelliklerine, asırlar öncesinden adım adım ışık tutan değerli bir coğrafya kitabı olarak bugün dahi geçerliliğini korumaktadır.Kitabın suretleri İstanbul’da Topkapı Sarayı‘nda mevcut olduğu gibi, kopyaları Paris ve Londra gibi çeşitli Avrupa kenti kütüphanelerinde sergilenmektedir.Mısır seferi sonrası yıldızı daha da parlayan Piri Reis, Kanuni Sultan Süleyman dönemindeki ikinci Mısır seferinde ise büyük bir talihsizlik ile karşı karşıya kalır. 1552’de çıktığı ikinci Mısır seferinin sonunda hapsedilir. Komutasındaki donanmayı emir ve izin dışı, Basra’da bırakıp, ganimet yüklü üç gemi ile Mısır’a dönmekle suçlanır. Halbuki askerlerinin istirahatı, donanmanın bakım ve tamiri gerektiği için böyle bir karar almıştır. Ne hazindir ki; politik hırs ve çatışmalara kurban gider.
1554’te, Mısır Beylerbeyi Mehmet Paşa tarafından, hizmette kusur ettiği gerekçesiyle Kahire’de idam edilir. İdam sehpasında, ömrünün çoğunu geçirdiği denize doğru son kez bakar. O sırada yaşı 80’dir.
Geride dünya harikası sayılabilecek iki dünya haritası ve çağdaş denizciliğin ilk önemli yapıtlarından olan Kitab-ı Bahriye isimli değerli eserini bırakır.
Bilim çevrelerince hayret uyandıran eserlerinin sırrı şudur: Piri Reis iyi bir gözlemci ve araştırmacıdır. Gezip gördüklerini not almış, tutsak ettiği İspanyol ve Portekizli denizcilerin bilgilerine başvurmuş, ele geçirdiği tarihi harita ve broşürleri kayda geçmiştir. Bunların arasında Büyük İskender zamanına ait olduğu düşünülen haritalar, Ceneviz kaynaklı haritalar ve Kristof Kolomb’un haritaları da vardır. Kitabı ve haritaları bu birikim gözlemlerinin sonucunda ortaya çıkmıştır.
Bu eserler aynı zamanda titiz bir denizcilik istihbarat çalışmasının ürünüdür.
PİRİ REİS’in, Uğruna savaştığı engin denizlerin derinliklerinde, yosunların örttüğü, deniz yıldızlarının süslediği, sadece balıkların bildiği, silinmeyen imzasının anısına…YARARLANILAN KAYNAKLAR
1. CERABREGU, M. Scientific Benefits From Piri Reis’s Kitab-ı Bahriye And It’s Position In The Histrory of Cartography. Kongreye Sunulan Bildiriler, III.Cilt. XI. Türk Tarih Kongresi S.1105-1125, 5-9 Eylül 1990.2. İNAN, Afet. Piri Reis’in Hayatı ve Eserleri, Piri Reis’in Amerika Haritası (1513-1528),1954.3. İRDESEL, Mehmet. Gelibolulu Piri Reis’in Hayatı Ve Eserleri. İstanbul, 1975.4. ÜLKEKUL, Cevat, (E) Tümgeneral. XVI. Yüzyılın Denizci Bir Bilim Adamı (Hayatı ve Eserleriyle Piri Reis) (baskıda) 2004.5. ŞENGÖR, A.M. Celal. Piri Reis Haritasına Yeniden Bir Bakış : Masal ve Gerçek, Cumhuriyet Bilim Teknik Sayı : 486, 13 Temmuz 1996.6. SOUCEK, Svat. “Piri Reis And Turkish Map Making After Colombus.”, 1995.
yorumlar
Piri Reis’in idam edildiğini bilmiyordum. Bu acı gerçeği öğrendiğimde çok üzüldüm ve bu yazıyı hazırlayıp paylaşmaya karar verdim. Niyetim O’nu hatırlatmak.
güzel ve bilgilendirici bir çalışma teşekkür ederim.
Piri Reis ile ilgili hiç bilmediğim şeyleri öğrendim şimdi. İdamı dahil. Bende idam edildiğini bilmiyordum, açıkçası böyle birşey aklıma bile gelmemişti. Demek dünya hep aynı, hiç değişmeyecek. Acı… Teşekkürler bu güzel yazı için Keremx
güzel paylaşım tşk.
kaynakça sağlam. tabi bunları okuduysanız. çünkü bunlar öle eften püfden kitaplar değildir. kopyala yapıştır işi değilse iyi.
İlgi ve paylaşımınız için teşekkür ederim.Okuyup araştırdıklarımı kendi ifadelerimle sunmaya çalıştım.
Afet İnanın 1954 basımı kitabını buldunuz, okudunuz ne güzel. tebrikler. yanıınada Ferit Develi oğlunun sözlüğünü de aldınız mı bari?
Ferit Develi Oğlu’nun sözlüğünü üniversitede okurken Osmanlıca metinler de kullanmak için almıştım.
Afet İnan’ın kitabı da e-book olarak arşivimde mevcut. Başka yoklamasını çekmek istediğiniz eser var mı acaba? 🙂
dede efendiden gülnihal eserini de şöyle bi söyle bakiim. millet armutu buldu sapını sokacak yer arıyor işte sen takma olanları keremix.
Ayrıca söz konusu kaynaklara bizzat ulaşmak isterseniz “wikipedia.org” adresinden ulaşabilirsiniz.MUCİZEMSİN! 🙂 Bu şüphe neden? MUCİZEMSİN işte… 🙂
Yiiine biiir güüül-nihaaaal,Aaaaldı buuuu gööönlümüü…oldu mu, 321 KSD? :))Harikasınız,teşekkür ederim…
pek harükilade oldu efem. keman ilen eşlik ettiğiniz bu eser eminim dedeyi bile yatağında fevkalade bir huzura gark eylemiştir. belki 2 bin 900 camide fatihalar okunsa bu kadar makbul olmazdı…
:)) Tamamdır,şimdi gönül rahatlığı ile uyuyabilirim.. İyi geceler!
seni, öncelikle tarihine saygılı bir insan olarak ve sonra da insan değerine yazısıyla parmak basmış biri olman sebebiyle kutluyorum @kerem!onları Topkapı Sarayı’nda ilk kez gördüğümde camekanlar ardında duran bu el emeği göz nuru eserlere dokunma isteği geçmiş idi içimden. tarihe dokunmak!sonra eksik bilgim ile bir insanın koskoca bir dünyayı kendi hayatına nasıl sığdırabileceğini düşünmüş idim. şimdi yazını okuyarak haritaları diğer denizcilerin materyallerine de dayanarak tamamladığını öğrendim. teşekkür ediyorum.haritalardaki muamma ise, söze ne hacet, müthiş!
keşke filmini yapsalarzaten türk sinema tarihinde denizcilikle ilgili bir tek film bile yok sanırım.eğer pahalı olur derseler kültür bakanlığından destek alsınlar dimi yaa…
Film yok, korsan bile var..Türk gemisine saldıran..
bu konuda bir film çekilecekti, ama… ?
Piri Reis haritasının ne yolda meydana geldigini haritanin notlarindan birisinde acikca soyle anlatmaktadir:”Bu fasıl işbu hartinin ne tarikle telif olunduğunu beyan eder.İşbu harti misalinde harti asır içinde kimesnede yoktur.Bu fakirin elinde telif olup şimdi bünyat oldu.Hususan yirmi miktar hartiler ve Yappamondolar (mappa mondo) dan yani İskenderi Zülkarneyn zamanında telif olmuş hartidir ki rubu meskûn anın içinde malûmdur; Arap taifesi ol hartiye Caferiye derler anın gibi sekiz Caferiyeden ve bir arabî Hint hartisinden ve dört Portukalın şimdi telif olmuş hartilerinden kim Sint ve Hint ve Çin diyarları hendese tariki uzerine ol hartilerin içinde mesturdur, ve bir dahi Kolonbonun Garp tarafında yazdığı hartiden bir kıyas üzerine istihraç edip bu şekil hâsıl oldu;Şöyle ki bu diyarın artisih bahriler içinde nice sahih ve muteber ise, mezbur harti de dahi yedi derya ile sahih ve muteberdir.”Dz.K.K. Seyir,Hidrografi ve Oşinografi Dairesi Bşk. yayininda alinmistir.
İlgi ve paylaşımın için Teşekkür ederim RAMARK
Böyle büyük bir şahsın sonunun idam olduğunu ben de bu yazıyla öğrendim.Ne yazık ki…Güzel bir araştırma olmuş, tebrikler.
İnanın ben de Piri Reis’in idamından etkilenerek bu paylaşımda bulunmaya karar verdim. 🙁
bravo kerem simdi takdir ettim seni…
Yaşasın! Nihayet XNICOX, takdir etti beni.. :))Ne de olsa ortak bir yönümüz var: “X” lerimiz…
1933 yılında Prof. Paul Kahle “1513 tarihli türkçe bir dünya haritasında kaybolmuş 1498 tarihli kolombos haritası” adlı kitabı ile haritanın dünyaya tanıtılmasına ön ayak olan kişi de Atatürk’tür.
piri resi hakkında çok şey duymuştum ama idam edildiğini hiç duymamaıştım öcelikle bunun için gerçektenteşekkürler. piri reis gerçekten devrin en önemli isimlerinden biri ama maalesef onu tanımıyoruz, tarihimizi tanımıyoruz. çok güzel bir araştırma olmuş. keşke tüm değerlerimizi böylede olsa tanıyabilsek.
Bunu yeni öğrendim HOTSHITE,teşekkürler paylaşımın için…
RAMARK’ın verdiği kaynaktaki zulkerneyn tarihte peygamber olarak bilinir.. Eğer onun döneminden kalan haritalar Piri Reis’in eline geçmişse yaptığı haritanın hikmeti anlaşılabilir..
Yok 🙂
çok güzel bilgiler bunlar yaf… Teşekkürler
Bence de PISHO
Piri resinin idam edildiğini burada ilk defa duyan arkadaşların çokluğu aslında beni üzdü. Tabi bu onların suçu değil, suç bizleri kendi tarihimizden soyutlamaya çalışan çevreler, yada içimizdeki hainler.Ben ilk öğrendiğimde idam işini, şok olmuştum, bir koca sultan böyle bir insanı nasıl idam eder diye. Ama şunuda unutmamak gerekir: Osmanlıda disiplinden tavizin verilmemesi, özellikle kritik konularda hiç affın olmaması, ve bu yöndede kimseye tolerans ve torpil geçilmemesini gözler önüne seriyor. Bu kim olursa olsun.Buradada aynı durumu görüyoruz…İlaveten, bazı materyalist arkadaşlara komik gelebilir ama bu haritanın çiziminde bazı doğa üstü olaylarında oluştuğu rivayet ediyor bazı tarih girdilerinde. Göğe yükselmesi, yada ona yukarıdan görüntünün gösterilmesi gibi. Kafa karıştırıcı, ancak o zamanın şartları göz önünde tutulunca, mantıklıda gelebiliyor, çünkü gerçekten son derece düzgün ve doğru bir harita var ortada…
Sultan, Koca sultan da olsa hata yapabilir olduğunu unutmayalım ALPKOP…
bunlar dünya kelamıyla açıklanmayacak şeyler. Mükemmel şeyler. Ancak bizler hala dünya işleriyle meşgul olmaya devam ediyoruz. ben de dahil.
🙂 GIZEMADAM, Hangimiz dünya işleri ile meşgul değiliz ki?
dünya işi ile uğraşmasak hangi iş kalır ki uğraşılacak? SEVDALIM HAYAT haklı :))
dünya görüşleriyle şu haritayı açıklayın bakalım o zaman mümkün mü.?
Bu yazıyı, haritayı açıklamak için yazdım ya GİZEMADAM 🙂
Bu güzel derlemenin ardından bende bişeyler eklemek istiyorum. Sunay Akın gösterisinde uzun bir süre değindi bu konuya, onun söylediklerini aklımda kaldığınca aktarıcam fakat araştırma imkanım olmadı. Efendim, meğer haritanın bulunması çok trajik bir yurdum insanı hikayesiymiş. Topkapı sarayında çalışan işçiler haritayı, bilmeden kumanyalarını sermek için kullanırlar ve artıkları sarar atarlar. Bu kalan parçalar ordan geçen bir bilirkişinin farketmesi üzerine keşfedilmiş. Haritada Amerika kıtası kıyılarının gösterilmesi konusunda da çarpıcı şeyler söyledi. Pek hatırlayamıcam kısaca şöyle söylim. Kolomb’a bu yolculuğunda rehberlik eden ve karanın kaç günde görüneceğini dahi söyleyen bir tayfa (seyir defterinden) yanındaymış. Yalnız, bu tayfanın varlığını saklı tutmuş. Gerekçe olarak ,onun ifadeleriyle, tayfanın aşağılık, barbar bir ırktan gelmiş olmasını göstermiş. Sözün kısası,abi şöyle dedi oraya Kolomb’dan daha önce gidilmiş. Bu haritada çizilmiş.
SIDEBAND,paylaşımın için teşekkür ederim…
Bir denizci ve kaptan olarak sunu soyleyebilirim ki; Piri Reis`in yazdigi kitap yasadigi zamanda ki kosullar gozonune alinirsa buyuk bir eserdir. Akdenizin Turk hakimiyetinde oldugu zamanda yasayan Piri Reis bu sularda gezinen Turk denizcilerine cok degerli bir kaynak birakmistir. Turkcesi Denizcilik Kitabi olan Kitab-ul Bahriye gunumuz Turkcesi ile yazilmis hali ile kitapcilarda bulunmaktadir. Sevgili Kerem, duzenledigin yazi bu buyuk Turk denizcisinin yasami ve onemi hakkinda bizi bilgilendirdigi kadar, aslinda Turk milleti olarak tarihimize ne kadar uzak birakildigimizi da bir kez daha bize hatirlatmistir. Sevgili Kerem sadece soyleyebilecegim keske bu yaziyi duzenlerken wikipedia`da bulunan yazilardan once Piri Reis`in yazdiklarini okusaydin. Zira kitabin hemen basinda Piri Reis dunya haritasini cizerken o donemde cizilmis diger haritalardan faydalandigini kendisi yazmistir. Tabii bu detay onun ne kadar degerli bir denizci, seyyah ve ilim adami oldugu gercegini degistirmez. Sana bu yazi sayesinde bir tarihi degerimizi hatirlattigin icin bir denizci olarak tesekkur ederim.
9OLD değerli katkıların için çok teşekkür ederim…
birçok kişi gibi Piri Reis’in idam edildiğini bu yazı sayesinde öğrendim.üzüldüm..çok güzel bir çalışma olmuş.teşekkürler keremx
Ben teşekkür ederim EHHLİKEYİF….
çok güzel bir çalışma, bilgilendirdiğiniz için teşekkür ederim. büyüklrimizi maalesef çok az tanıyoruz. idam edilişi gerçekten üzücü bunu bende bilmiyordum…
sideband’ın yazdıklarına bir ek te benden: Kolomb’un tayfalarından birinin, aslında Piri Reis’in tayfalarından bir veya birkaçı olduğunu, onları bir vesileyle esir aldığını ya da parayla tuttuğunu okumuştum. Okumuştum diyorum zira benim sunabileceğim herhangi bir kaynakça şu anda mevcut değil. En iyisi buna şehir efsanesi diyelim.
katki ve paylasimlariniz icin tesekkur ederim
Yıllardır bu haritaların hep gizemli oldukları dışında bir görüş okumamıştım ama burada bunun aksi görüşlerinde belirtildiği bir yazı var … Genelde karşıt görüşleride okumayı severim :)http://forum.ihtyr.com/viewtopic.php?f=12&t=1111
@keremxTabiki Sultanda bir insan, hatasız kul olmaz. Ben onun idam ettirmesini tartışmıyorum zaten. Haklıdır haksızdır ayrı konu. Sadece insanın belli yaşlarda iken bazı olayları algılamada zorlandığını vurguladım.Ancak şu bir gerçek, Tarihte yaşanan bazı garip olayların açıklaması gerekten zor. mantık dışı gözükebiliyor. Ama o zamanın şartlarında belkide teamül öyle idi. Aldılar kellesini, oldu bitti… Belkide O zamanlar kimseye garip gelmemiştir bize geldiği gibi…
haklısınız…
öğrendiğimiz iyi oldu
Denizciliğimizle ilgili eserler için Prof. Dr. İdrsi Bostan’ın ve Salih Özbaran Hocanın kitaplarını tavsiye edebilirim. Denizcilik tarihi çalışmaları yeni sayılcak bir evrede olduğundan bilgilerimiz nerdeyse hergün tazeleniyor.Yazıyı yazan arkadaşı, bir tarih öğrencisi olarak tebrik ediyorum.
Teşekkür ederim Alemdar Mustafa
:)Evet BİLİKTU,ben de bir çok şeyi bu yazıyı hazırlarken öğrendim 🙂
iyi güzel yazmışsınız ama yazı içinde
şeklinde merak uyandırıcı sorulara yazının ilerleyen kısımlarında herhangi bir şekilde değinmemişsiniz…
Soruların cevabı bu… HYD
LAEDRİ,gelmedi seninkiler… :))
…bende idama mahkum edildiğini ilk kez öğrenenlerdenim.
Piri Reis haritalarının en ilginç özelliklerinden biri, Grönland adasının 3 parça olarak gösterilmesiydi. Bunun nedeni, uydulardan görüntü alınmasına imkan veren teknolojiye ulaşılıncaya kadar anlaşılamamıştı ve hata olarak görülüyordu. Ancak uydu görüntüleri, Grönland’ın aslında yekpare bir buzulun altındaki 3 ayrı adadan oluştuğunu gösteriyordu.
tarihsel içerik ve önemli kişileri öğrenmeye tamam, tabi ki önemli kişiler materialist bakış açısınca köylü ahmet ağa değil…tabi pek güzel ancak yok doğa altı-üstü, yok eccinler, yok polter geist’ler yok şunlar bunlar eğer dün var idi ve bilgiye giden yolu tutu idi iseler ki bu zamanda şuralara tekamül eyler:http://earth.google.com/ancak siz buradan piri reisin idamından önce haberder oldu iseniz bu vallahi eccinlerin suçu!İnsan düşünür zaten, yok kitap yazar, yok çizer onun işleri değil…Otursun oturduğu yere, yüceler ve cüceler de olsa insan!Siz bir de ketonun üniversiteli işsizlerden her zaman daha fazla kazanıp yediği dayağa rağmen başka bir cinciden, neden itibar gördüğünü hem yazı hem yorumlarınızla açıklamışsınız. Sorun ve suçlu aynı zamanda yardımcı efsunlar… Efsun bende iken hoş karşıda ise nahoş. Bir adı var determinizm veya pozitif bilim inancı diye. Her şeyin bilinebileceği inancını taşıyan.Sizi büyülemişler arkadaşlar. Kendini bir gör de başka doğa üstü-altı var mı yok mu? ister misin? sonra karar ver söylevinin yakıştığı ve zurnanın zart dediği yer burası.
Bu arada Pir-i Reis’in kendi tarihsel kişiliğini zan altında bırakmanıza kayıtsız kalamadım. Kendisi Osmanlı donanmasında Reis lakabının Piri olmuş ve malesef canını düşmandan kurtarabilmesi daha fazla yaşayabilmesine olanak değil yol açmış değerli bir deniz-haritacılık ve deniz kumandanlığı erbabıdır.efsun ve eccinlere de nanik ederim! Reis’lerin piri ise her hal ultra nanik eyler düşüncesindeyim:)Ayrıca din kitaplarında insan ve cin karşılaştırması yapılır, göz kırpış süresi ile tahtı getirmeyi insan vaad eder, cine nanik yapar… Din de de nanik yapılmıştır, en azından içeriğinde yer alan tarihi anlatımda.
Sizi anlayabilecek seviyede değilim sanırım :))
o mon diööökeremx is back
Piri Reis, Türk ve Dünya deniz tarihinde önemli bir şahsiyettir. Bu nedenle Türkiye’de ve Dünya’da Deniz deyince Piri Reis, Piri Reis denince deniz akla gelir.Osmanlıların Anadolu içlerinden denize inip oradan da özellikle Akdeniz’e açılarak Akdeniz’de bir hakimeyet kurmasında, Piri Reis’in önemli katkıları olduğu açıktır.Bir tolumun geleceği, sadece ekonomisinin güçlü olmasıyla değil aynı zamanda silahlı kuvvetlerinin güçlü olmasına bağlıdır. Silahlı kuvvetler, kara deniz ve hava olmak üzere 3 unsurdan oluşur. Çünkü silahlı kuvvetler bir milletin güvenliğini sağlayan yegane kurumdur. Bugün T.C Devleti denizde güçlüyse -ki çok güçlüdür, bunda Piri Reisi’in katkısı büyüktür.
Bizim uçak gemimiz, nükleer denizaltımız falan var da benim mi haberim yok??
Tşkler Bu Guzel Bılgıler IcınCepmaster – Sungurlulife
Paylaşım İçin Sonsuz Teşekkürleroto kiralama ankaraankara oto kiralamarent a car ankaraaraç kiralama ankaraankara otelleri ankara butik otelbmw x6 kiralama ankara bmw kiralama ankaraankara bmw kiralama
Bilgi için teşekkürlerlenskontakt lensrenkli lenstorik lenstoric lens
bilgiler için teşekkürler.ilansahibindenemlakikinci elaraba