CHP’nin Deniz Baykal’dan kurtulması şarttır. Hazır istifa etmişken, yeni bir başkan seçmenin tam zamanıdır.Önümüzdeki seçimlerde, başkanın değil, tabanın, üyelerin, partililerin istediği kişileri CHP listelerinden aday gösterecek, gerçekten demokrat bir başkan.CHP gurubunun, başkanın emir ve talimatlarıyla değil, kendi özgür iradeleriyle oy kullanan milletvekillerinden oluşmasını sağlayacak bir başkan.Bu ülkenin, yoksulları, işsizleri, gelir düzeyi açlık sınırı civarında ve altında olan insanları, işçilerinin ve memuırlarının büyük bir kısmı, CHP’ye oy vermiyor.Sosyal Demokrat olduğunu iddia eden bir parti için bundan daha acı bir şey olabilir mi?CHP yönetimi, bu kitleler üzerindeki inandırıcılıklarını yitirdiklerini gayet iyi biliyor.Hiçbir milletvekili de çıkıp “Kardeşim bu neden böyle?” demiyor, diyemiyor.Çünkü emir, komuta zinciri içinde yönetilmeye alışmışlar. Bir sonraki dönemde yine seçilmek uğruna, başkanın gözüne girmek uğruna, bebek gibi ağlamak dahil, her türlü ezikliğe katlanabilen bir topluluk.Baykal’ın bu istifasının da önceki gibi sahte olduğuna inanıyorum. Daha ikinci günden “CHP’yi sahipsiz bırakmam” demeye başladı.(SAHİP(tdk) : Herhangi bir şey üstünde mülkiyeti olan, onu yasaya uygun bir biçimde dilediği gibi kullanabilen kimse, iye, malik.)Kendisini bir partinin, iktidara geldiğinde de, ülkenin sahibi gibi hissetmek, nasıl bir egodur bilemem. Aslında, diğer iki parti liderinin durumu da aynı. Onlar da, MHP’nin ve AKP’nin sahipleri.Milletvekillerinin, bu sahipli olma durumuna, daha doğrusu kendilerinin bir sahipleri olması durumuna yaklaşımları ise çok ilginç. Bunu, onurlu bir davranış olarak görüp, gurur duyuyorlar.