Ben 24 yaşında Atatürkçü Türk vatandaşı genç bir bireyim.Bu ülkede benimde soru sorma hakkım olduğunu düşünüyorum.Birileri bana cevap vermeli,beni aydınlatmalı bana Atamızdan yadigar kalan Cumhuriyetimiz nasıl yozlaştığını.Laikliğin sadece kitaplarda kalmadığını duymak istiyorum. Laiklik – en genel tanımı ile – din ile devlet işlerinin ayrılmasıdır. Toplum ve devlet yaşamının akla ve bilime dayatılmasıdır. Toplumun “din” adına ve binlerce yıl önce konmuş, o günün sorunlarına çözüm getiren kurallara göre yönetilme zorunluluğunun kaldırılmasıdır. “Aklın iman karşısında özgürleştirilmesidir”. Laiklik toplum düzeni, bütün din ve inançtan insanların, eşit koşullarla aynı kurallara uymak durumunda bulundukları, hiç kimseye dinsel ayrıcalık ve üstünlük tanımayan bir toplum düzeni olduğunu.Laiklğin korkulacak bir tarafı olmadığını bilmeliyiz.Ben böyle yetiştirildim.O zaman medyanın yapamadığını bizler Türkiye Cumhuriyetinde yaşayan, benimseyen herkes Laikliğe sahip çıkmalıyız.
yorumlar
Kod adı kılıçbalığı filminde bir replik şöyle der ;”yanlış yönlendirme , eğer bunu doğru yaparsan , kalabalık bir meydanda fili bile yokedebilirsin”bilmem anlatabiliyor muyum?
mesaj yerine ulaşmıştır 🙂
🙂
ne güzel söylemişsin zeynep, ama artık iş öyle bir noktaya geldi ki; söylemek de yetmiyor..girişimde bulunmak lazım.keşke herkes senin gibi düşünse…
guneyce birlikten kuvvet doğar
(laiklik) elden gidiyor :)parantez içine ne yazarsanız yazın bu memleket adam toplayabilirsiniz !
(laiklik) elden gidiyor :)parantez içine ne yazarsanız yazın bu memlekette adam toplayabilirsiniz !
Simdi ben birsey sormak istiyorum.Sürekli Avrupa ülkeleri söyledir,böyledir diye söylenip durur ülkemizin güzel vatandaslari.sonra laik denilir.herkesin bir kafasi karisir.Ne oluyoruz filan…Laik kelime anlami olarak ne?, diye sorarlar birbirlerine.Simdi güzel ülkem Türkiyem,cumhuriyetimiz filan diyoruz,herseye atip tutuyoruz güzelcene de,türkcemize niye sahip cikmiyoruz.-de ler -da lar hala birlesik.Zeynep arkadasimiz “o da bunu böyle yapmisti” yazmak istese,”oda bunu böyle yapmisti” yazacak ve ben odanin elleri kollari mi var ki diye düsünecegim.
laiklik ülkemizde üzerinde en çok durulan sözcük,Devletin dini olmaz insanların dini olur.zaten her insan inancına göre yaşadımı toplum o dini yaşıyor olur, çagdaş yaşamda laiklik çok önemlidir ve laik olmak dinsiz olmak demek degildir. Din biz insanların beyinlerinde başlar vicdanlarında biçimlenir laik toplum bu imtiyazı inananlara veren çagdaş toplum örnegidir.
parantez içinde ne yazayrsanız yazın bu memlekette adam toplayabilirsiniz ama laiklik parantez içine sığmayacak bir kelime…
ATA’nın Din ve Laiklik Üzerine Söyledikleri
(Ben) elden gidiyorum 🙂
Türkiye bazI Avrupa ülkelerinden daha fazla laik” Modern Türkiye’yi kuran Atatürk 80 yıl önce laik temellere oturttu. Laikliğin güvencesi de Türk ordusudur. Bu açıdan bakıldığı zaman, paradoks ama Türkiye, birçok AB üyesi ülkeden daha az dindardır. Çünkü bu ülkelerin anayasaları Hıristiyan prensiplere dayanır. “Çekoslovak Lider Vaclav Klaus ( İ. Haber :16 Nisan 2006 )
yani imansız olunca özgürleşicem öyle mi? aklını seveyim. sen özgürlüğün ne demek olduğunu da bilmiyorsun?
bu söylediklerin kominizme çok yakın. hem bu sözlerle az önceki özgürleşme tabiri sence çelişmiyor mu? yani hem özgürleşiyorsun hem de bir takım kurallara din-dil-ırk ayırmadan insanları uydurmaya çalışıyorsun. bence sen uyduruyorsun…
bu ne şimdi, bu kadar sözden sonra. korkunç bir şey mi ki laiklik böyle söylüyorsun.şimdi sana bir soru;
ben senin cevabını biliyorum; EVET…AMA O ZAMAN BİRİLERİ ÇIKIP, BU LAİKLİK BİN YIL ÖNCE DE KALDI DERSE NOLUCAK…
suuguurccann arkadaş!Çok güzel bir dil bilgisi uyarısı yapmışsın, Fakat Türkçe haricindeki bütün diğer dilleri de kapsayan “noktadan ve virgülden sonra 1 boşluk bırakılır” kuralını ihlal etmişsin.
Etmisimdir be wefra…sagol:)
Atatürk’ün laiklikle ilgili yazısı
Laiklik devlet düzeninin ve hukuk kurallarının dine göre değil, akla ve bilime dayandırılması, ancak kimsenin de dini inancına, vicdan hürriyetine karışılmamasıdır.Atatürk din olgusunu çağdaş bir anlayışla belirlemiştir. “Din bir vicdan sorunudur. Herkes vicdanını emrine uymakla serbesttir. Biz dine saygı gösteririz Düşünüşe ve düşünceye karşı değiliz. Biz sadece, din işlerini devlet ve ulus işleriyle karıştırmamaya çalışıyoruz.Laiklik ilkesinin amacı, toplumsal barışı sağlamak ve toplumun ilerlemesini engelleyen düşünce tarzını ortadan kaldırmaktır.
Sugurcan?
efenim?
Nerdesin? Hangi makalede olduğunu bulamadım.
heryerde sevgili cafeci…
@ zulcenaheyn;
derken orada yazar demek istemiş ki; “bağımsızlaştırılmasıdır”. Yani imansızlaşma yok.
bence bunu sen hiç bilmiyorsun.
kominizm insanca yaşama aykırı bi sistem mi? Sen nasıl inancını insanca yaşıyorsan, ben de yaşamak isterim inancımı…
işte tam da burada özgürlük var… Özgürlüğünü istiyorsan başkalarının özgürlüğünü yaşamasına da izin verecesin.
Kurallar düzen içindir. Düzen istiyorsan uyacaksın, uydurmayacaksın…
Yok arkadaşım korkulacak bişey değil laiklik ama uygulanması zor, bu nedenle uygulamaya engel olmaya çalışmayın, korkmayın sizi de koruyor bu uygulama denilmek isteniyor bence…
Bu soruya da izninle ben cevap vermek istiyorum. Ama tahmin ettiğin gibi bi cevap vermediğim için üzgünüm.Devrimler, ya da sen inkılap de buna, toplumlara yaşam standartlarını iyileştirici, ileriye dönük çözümler sunar. Eğer daha iyi bi yaşam standartı getirecekse ısrar etmeyeceğim Cumhuriyet diye. Önemli olan sistem değil yaşam refahı, toplum huzurudur.
diyanet işleri başkanlığını atatürkün kurdurduğunu, kemalistlerin yaşattığını, ulusalcıların hayat öpücüğü vermekten imtina etmediğini öğrenen artık 24 yaşında olmayan atatürkçü gencin yıkanmış beyninin şaşkınlıktan kilitlenmesine artı küçük dilini yutmasına sebep olan harfler yumağı. gardroptan iyidir ama, iyi kötü uydurukçada olsa türkçe sayılır.
bu gece tükürükleri saçıp hakaret veya küfür etmiyorsun ouzz hayırdır kadir gecesi yüzü suyu hürmetinemi.Etmiyceksen hiç etme edeceksende her gün et.Takvime mi bağlı dilinin kemiği
Bukalemun orospu çocuğu (22 32 42 nolu) üç yıllık bir yazıyı ne amaçla ortaya çıkardığı belli. Kendine küfür ettirmek…
ağzından bal damlıyor maaşallah
sen kendini farklı mı sanırsın? Aynı boksun sende…
Ya ben, ya ben???
kendini karıştırma şimdi belesh
durumlar vahim. ortalık yine karışmış.
Ama, ama…
beles plak takılmış herhalde
Deme, deme…
beleş bir safiye ayla çalıver sevabına
İçimden, içimden…
içimden o geçiyordu benimde vala
komiksınız pu ha haaa
komik derken hanigimiz,belesh mi benmi
alınmayın kendım için dedim.
….
yok alınmak istedim ama bu alıntıyı beleshlende paylaşiyim dedim o bağlamda
paylaşmak her daim güzeldir:)
ama belesh kayboldu yine
rüya görüyor
belkide tez hazırlıyor
yok yok o çökmüştür yine biryerlerde atıştırıyodur
bu saatte atıştırmak yasak olmalı
anayasal bağlamda mı
dinen de yasak yok şuan, sabah ezanına kaar
eğer anayasal bağlamda da olaydı belesh referandumda kesin hayır derdi
Yazı tura atıcam..
Statükodan yana değilseniz,darbeci değilseniz,12 Eylül idamlarının hamisi değilseniz,vatanınızı ve 72 milyon milletinizi seviyorsanız,devrimci iseniz,solcu iseniz,müslüman iseniz,Türk iseniz,Kürt iseniz,Çerkez iseniz,Türkiye’nin demokratik geleceğini seven Türkiye’li iseniz…Elbetteki EVET diyeceksiniz.Ak Günler…
AKP Kendilerini yargılayacak hakimleri seçmektedir.Başka bir yönü ile 12 yıllık süre içerisinde AKP iktidardan düşer, dokunulmazlıkları kalkar da yolsuzluklardan ve yapıkları yanlışlardan dolayı yüce divana (Anayasa Mahkemesine) giderlerse, bunların seçtiği üyeler yargılama yapıp beraat ettirecekler. Bu gün itibariyle Mecliste, dokunulmazlık nedeniyle soruşturma izni bekleyen 600 dosya var. Yani bir milletvekiline birden çok dosya düşüyor. Şimdi dokunulmazlık onları koruyor, yarın dokunulmazlık kalkarsa atadıkları hakimler sadakat gösterecek onlar koruyacaklardır.Ayrıca önemli bir noktanın da altını çizmek gerek. İktidar el altından kendi tabanına “ Anaysa Mahkemesini ele geçirmeye çalıştığımız doğrudur. Ama bu Anayasa mahkemesi sizin için yapacağımız her icraatın önünü kesiyor, eğer Anayasa mahkesi üyelerini biz seçersek beklediğiniz yasaları o zaman çıkaracağız” diyor. Anayasa Mahkemesi gerçekten de iktidarın millet menfaati için çıkardığı yasaları mı yoksa iktidarın millete rağmen yabancıların menfaati için çıkardığı yasaları mı iptal ediyor?