Karısını aldatan, aldatmayı düşünen ya da eşinin durumu farkedeceğinden korkup bu işten vazgeçen erkek arkadaşlarım, bu yazı sizin için bir çözüm olabilir.Aldatan erkeğin içine düştüğü durumlar ve bu durumlar karşısında özellikle dikkat etmesi gereken hususlar şunlardır:Eşinize karşı davranışınız: Eşini aldatan erkek, eşine son derece iyi davramaya başlar ve hiçbir kadın bunu kolay kolay yemez.Bu yüzden karınıza olduğunuz gibi davranın.Unutmayın ki kadınlar çiçek gibidir. Suyunu çok veririseniz de, az verirseniz de bozulurlar.Üzerinize sinen kadın parfümü: Geçmişte, bu konu yüzünden yıkılmış birçok yuvnın, harcanıp gitmiş birçok erkeğin örnekleri mevcuttur. Bu sıkıntıyı atlatmanın tek yolu ise, sevgilinize ve karınıza aynı parfümü almaktır. Üzerinize sinen kokuyu gidermek için, ne olur olmaz yanınızda kolonyalı mendil bulundurmanız iyi olacaktık.Bir kadının altıncı hissini kolonyalı mendille devre dışı bırakamayabilirsiniz ama siz yine de bulundurun. Eşinizden fırça yedikten sonra ferahlamak için kullanırsınız.Kredi kartı ekstresi: Kesinlikle kredi kartınızla sevgilinize hediye almayın. Hediye işini nakit olarak halletmek en doğrusudur. Yoksa ekstre eve gelip, karının eline geçinceye kadar bir ömrün kalmış demektir.En çok dikkat edilmesi gereken hususlar bunlar. Bunların yanında saç teli, ruj lekesi, vücudun bazı bölgelerinde morarıklık gibi küçük ayrıntılara girmek istemedim. O konularda önemli olan sizin dikkatiniz ve zekanızdır.not: yukarıdaki maddeler kişiden kişiye, toplumdan topluma, aileden aileye vs. değişiklik gösterebilir.Bu maddelerin uygulanması durumunda meydana gelebilecek tersliklerden Beyrek isimli üye sorumlu değildir.
yorumlar
bunlar ansiklopedik bilgiler, gerçekler uygulamada şöyledir.nereye gdiyorsun diye sorduğunda : kız arkadaşımla buluşacam, kocası seyahate çıkmış haber verdi deyin,bu kadar açık olduğunuzda nasıl olsa inanmaz.kapıdan çıkarken marketten bir ihtiyacın var mı diye sormayı ihmal etmeyin. böylece içi rahatlar sizin espri yaptığınızı hakkaten markete gideceğinizi zanneder elinize listeyi tutuşturur.cepten arayıp nerdesin hala diye sorduğunda : sakın ola toplantı uzadı, çok işim var demeyin, yemez. gerçeği söyleyin, kız arkadaşımla iş çıkışı birer içki içiyoruz yarım saate kadar gelirim, haa geçenlerde vitrinde beğendiğin çantayı da aldım mağaza çok kalabalıktı senin ayakkabı numaran kaçtı yahu deyin, yağları eriyecektir. sizin hala mağazada olduğunuzu çantanın yanında bir de ayakkabı alacağınızı zannedecektir, kadınlar ayakkabıya dayanamaz. eve gelince sakın hemen duşa girmeyin,asla ve asla erkek arkadaşlarınızla aldatmalarınızı paylaşmayın, kendinize kalsın, ispat sizi batırır. erkekler bunu çok yapar ve o nedenle yakalanır, kadınlar ise asla yapmaz ve hiç yakalanmaz.
acaba daha neler uydukcaksınız beyler.. yemeyizzz
aldattiktan ve esi de bunu ögrendikten sonra sürüne sürüne köpek gibi eslerinin pesindee havlamalari da aldatmanin dezavantaji. erkekler bunu yaparken cok komik oluyorlarr yalvaran gözlerle ayni köpeklere benzetiyorum ben onlari…
:))))))))) bravo sungurcan… alkııışşş… ıslıkkk…
Hafife ne olmuş:)Bir gün sosyalleşeyeim, arada çalışmak da lazım dedim, ama böyle olunca da gündemi kaçırıyorsun..))Bir ablamız vardı. “Eşiniz eve girişte tlf. kapatıyorsa bilin ki aldatıyor” derdi. Ben bunu bilir, bunu söylerim.
eğer cep telefonu numarasını veriyorsa hakikaten salaktır zaten, yakalanınca eşlerine köpeklik yapan tipler de bu uçkur düşkünü salaklardır.aldatan adam ise karizma sahibidir, ne kadar kaçarsa kaçsın bir avcının eline mutlaka düşer.
Kopanisti haklısın yorumuna katılıyorum
ooooooo kopanisti:)Biliyoruz yani bu işiŞiir yazdım, şiir yazdımmm
estahafurullah, teveccühünüz, rica ederim, mahcup ettiniz beni.fırında mükemmel bir ana yemek pişiyorken, şarabı salatalarla bitirmekten kaçınmalı.
aldatan erkek karizma sahibi midir?? cok ilginc..onlarin karizmalarinida görüyoruzdaha dün bi akrabamiz var kocasi internette aldatmis bebiside almis bize gelmis bizde kaldilar valla simdide özlesin bakalim cocugunu ohh iyi oluyor valla böylelerine.olan cocuklara oluyor ya bu kendini bilmez babalar yüzünden
yani kopanisti, ne yalan söyleyeyim, beyrek e göre senin “tavsiyelerin” cok cok daha gercekci. hani isini bildiginden mi yoksa esini/kiz arkadasini cok sevdiginden mi kaynaklaniyor bilemicem ama kisaca;
sungurcan, dikkatlerden kaçan bir konu var, takmışsınız kafayı bir yere başka birşey düşünmüyorsunuz.tekrar açıklayıcı anlatayım.1- karısını aldatan erkek uçkur düşkünü aptaldır, bu adam yakalanınca karısının köpeği olur, çünkü karısı olmadan bir bok yiyemez, çorabını bile kendi yıkayamaz, hani derler ya 2 yumurta kıramayan kabiliyetsiz kişiliklerdir. düşünmeden girdikleri cennetin de cehennem olduğunu anlarlar.2- eşini, sevgilisi olarak gören, onu kıskanan, onunla beraberliğinden gurur duyan ve onunla hayatını paylaşan erkek tarz erkektir, karizmadır, bu adam aldatmayı kendisine ve eşine yakıştırmaz, akabinde ve detayında, ancak vefakat bu tarzı dışarıdan bakan avcıların (evli yada özgür kadınlar) dikkatini çeker, böyle bir adama kim sahip olmak istemez ki? ve bu avcı, avına türlü yollarla yaklaşmaya onu aldatmaya bir kez de olsa yemeye çalışır.1.maddedeki aldatmak ile işimiz yok ve tavsiye edilmez, yapaydır çoğu kez de ücreti mukabilindedir, 2.maddedeki aldatmak ise avcının kabiliyetine, avın ise yenilmenin nasıl olacağını denemek isteyip istemeyeceğine bağlıdır. işte karizma adamın aldatması ancak bu kadarla sınırlı kalır, avcı avını yiyememiş, av da avcıyla biraz oyun oynamıştır.
niye aldatıyoruz ki eşlerimizi. madem ki aldatacaktık niye evlendik? yakışmıyor bu bize.
Efendim, Naylon Vicdan geri dönsün diyorum. Bütün hafifçiler onu özledi. Şöyle aldatma mevzusuna iki kelam etsin, Fuzuli’den bir şiirle bağlasın derim.
mesajı aldım nevdalist, kaçıyorum hadi eyvallah.
beyler sıkmayın canınızı… aldatın aldatın ileri de anıp tebessüm edersiniz… çekirgeyi unutmayalım… (vallahi bu kadar cadoloz değilim) akacak kan damarda durmaz diyenlerdenim.. ama yine de tek göz açık uyumak gerek… 🙂
Yanlış mesaj almışsın, kopanisti:) Bu yanlış anlamaların yüzünden bankayı da soyamadık.:::)))Senin bu aldatma mevzusuna yaklaşımını ben çok beğendim. Şimdi benimki bu karizma tipine giriyor. Bu yazıyı okuyup da, bütün avcılar peşimde ben ne yapayım derse, yandık. Bilmiyorum artık kafası mı kırılır, gözü mü oyulur?Naylon Vicdan’ı siz de özlediniz değil mi? Hem hafifte hepimize yer var, hepimiz kardeşiz falan filannn
mmmmm. e buldun cevabı! şimdi sesli düşünelim, herkes peşinde ama o kimseyi takmıyor seni tercih ediyor. bu durumda onları seninle aldatmış oluyor, karizmatik aldatma budur işte.
sonsuza kadar süren aşk koskoca bir yalandır. bu yalanın üstüne kurulmuş ister evlilik olsun ister başka isim altındaki ilişkiler kaçınılmaz mutlak sona her dakika biraz daha yaklaşır. zamanında ne kadar; bizim aşkımız hiç bitmeyecek, hep birbirimize deli gibi aşık kalacağız, gözümüz birbirimizden kaşka kimseyi görmeyecek gibisinden atılmış bütün temeller bir gün zamanı gelince yerle bir olmaya mahkumdur. evlilik müessesesi de bu yalanlar üzerine kurulmuş olduğundan zamanı gelince ya aldatmalar söz konusu olacak yada aldatmayı herhangi bazı sebepler dolayısıyla ele almayanlar için de tatsız tuzsuz yavan bıkkın çift yönlü ilişkisel bir işkence devam edecektir. aşk nasıl başlıyorsa yine bir gün gelecek bitecektir. bunun aksine ne kadar inanırsanız inanın bitmeye başladığında her iki taraf da hem kendilerini hem de karşısındakileri gitgide suçlamaya başlar. ne yaparsanız yapın ne kadar sürdürebilirseniz sürdürün fakat bu gerçeği göz önünde tutabilirseniz aşkın sizi bırakıp gitme zamanı geldiğinde olabildiğince tarafların birbirlerine zarar vermesinin önüne geçmiş olursunuz. aşkın başladığı gibi bitecek olmayan bir şey olduğunu savunmanız zaten aşkın gerçek tanımının farkında olmadığınızın bir göstergesidir. aşk ne olursa olsun hiç bitmeyecek birşey olsa o kadar değerli bir şey olmazdı. dediğim gibi bunun sonunun olduğunu bilmek ve kabul etmek aldatma konusuna daha bilinçli bir bakış açısı ve tanımı da getirecektir.
valla bence taktik maktik sökmez.. benimkinin ben izmir’deyken bir nane yediğini hissettim; eğer döndüğümde cep telefonundaki mesajlar silinmişse kesin beni aldatıyor dedim. istanbul’a bir geldim, mesaj kutusu boş. gerisi bildik bir hiklaye. ama şu var ki msj kutusu dolu olsa bile ben zaten hissetmiştim. taktikler sökmez yani.
Kopanisti; böyle herkes peşinde deyip durmaaa::)))Sayende bunalıma girdim, herkes niye onun peşinde olsun, benim peşimdeee!!!! Olayın kadın boyutu da aynı kapıya çıkıyor mu? Cinsler arası ayrımcılık yapmayalım.be_goodie; herşeyin bir sonu vardır. Bunu bilmemize rağmen, yine de hüzünlendiriyor sonlar.
sonuçta insanın naturasında bu özellik var nevdalist, beğenilmek insana farklı olduğunu hissettirir, havaya sokar, daha da güzel daha da yakışıklı olmak ister. kediyi okşasan mır mır eder, bitkiyi sulasan çiçek açar, sonucun hüsran olmayacağı her olay insanı mutlu eder. yeterki nereye kadar gitmek istediğinin farkında olsun.ve eğer iki kişi arasındaki aşk içinde geçmişten gelen güçlü paylaşımları beraberce aşılan zorlukları barındırıyorsa etkisini azaltmaz, bu olgunlukta olanlar aldatmayı düşünemez diye düşünüyorum.
erkekler ne yapmalı :bla bla bla bla ……kadınlar ne yapmalı :böyle erkeklerden uzak durmalı ….
bu konuda kadınlar daha şanslı….
Süper tabi.. bilmeyen bir iki kişi varsa onlarada öğrettiniz nasıl aldatılır diye. özellikle kopanisti’nin yazdıkları kesinlikle doğru taktikler. benim erkek arkadaşım uygulamıştı da o bakımdan biliyorum yani.avcı olayına gelince, o da doğru. öptüğüm kurbağa daima prens oluyor. anlamadım nasıl iş, kızlar benim yanımdayken davet çıkartıyordu adama. e o da avlanma fikrinin cazibesine kapıldı tabi.. şımardı. ve ben “yanında ben olduğum için kıymetliydin” dedim. şimdi o da aynı fikirde… çünkü ben olmayınca kimse olmadı.. o da yalnız.kapılmayınız bu oyunlara, sevgilinize ship çıkınız, yetinmeyi biliniz.
Eşini altatıyorsan!!!!Başlığa bak be….Bir de yazıya ve yorumlara….Sizler için aşk ,sevgi,…., onur, erdem, gurur, ölmüş.Sizler için İLİŞKİ denilen şey sadece çıkara dönüşmüş.Yazık…Kaybettiklerinize ve Size.(alınmak isteyen istediği kadar alınsın)
ihaneti de, sevgi ve onurun arasında öldürmüşsünüz plakton. sanırım o kelime o cümleye uymamış.
Haklısın Düzelttim
Bence beyrek bu yaziyi okunma orani cok olsun diye yazmis.Cünkü genelde böyle yazilar prim yapiyor.
kopanisti yorumumda bir yanlis anlasilma var cünkü senin yaptigin iki yorum arasinda celiskiler var.Ilk yorumunda aldatan erkek karizmadir demissin.ikincisinde de karizma erkek aldatmayi kendine yakistiramayandir gibi seyler söylemissin.
……..!! ya da hiç yapmasanız… biz de dedektiflik rolleri üstlenmesek..!!hoşş,,yapmam ben.. hemcinslerimin parasız avukatlığını yapmış bulundum biraz o kadar.. saygılar..aldatana da,aldatmayana da efendim..:)
kendime yapılamsını istemediğimi başkasına da yapmam.
konu buysa cimcimeda da burnunu sokmadan edemez. aldatın erkekler aldatın bakalım…
sungurcan 2.yorumda aldatmanın sınırını çizdim, sınırını kendi belirler dedim. aldatmanın sınırı kişiden kişiye farklıdır bu yüzden.
haklısın RAKIrokaBALIK. herhalde başına hiç gelmedi…
kulağa küpe niyetiyleSalih Tuna‘nın bir yazısından:Aşk, şiir ve merhametGeçenlerde uzun süre görüşemediğim bir arkadaşımla ordan burdan, eski hatıralardan konuşuyoruz. Ağzının kenarıyla bir-iki laf edip susuyor. Bilmeyen de görüşme talebinin benden geldiğini sanır….Bir derdi var besbelli. Dan diye, “mesele nedir?” sormak yakışık almaz;…bekliyorum mevzuyu o açsın. Açmıyor.Böyle olmayacak. En iyisi daldan dala atlamak. Belki haline uygun bir dalı uzanıp tutar da derdini anlarız……Sinema, tiyatro derken laf Orhan Pamuk’a kadar uzandı. Arkadaş, daha ben Pamuk’un adını anar anmaz 23 Nisan çocuğu heyecanıyla sordu: “Aşk romanı yazıyormuş, öyle mi?” Cevap vermekle boşuna vakit kaybetmeye lüzum yok; kesin sonuca varmak için yekten sordum: “Peki, Ahmet Altan’ı nasıl buluyorsun?” Ağzından kerpetenle söz almaya çalıştığım beyefendi, “Adam kadın ruhundan anlıyor…” falan diyerek şakımaya başladı.“Aşık mısın oğlum sen?..” dedim. Nerden anladığımı sordu. (Nerden olacak, hıyar gibi susuşundan.)Evli bir kadına aşıkmış. Kadın kocasından ayrı yaşıyormuş, boşanacaklarmış. Düşüncelerine değer verdiği açık fikirli bir arkadaşı olarak akıl danışmak, dertleşmek amacıyla… (Onunla evlenmeye çoktan karar vermiş de vicdanını rahatlatmak için destek arıyor.)Çocukları aklıma geldi. Tepem attı. “Ne arkadaşı lan? Çocuğuna merhameti olmayan arkadaşı ne yapsın?..”Kahpeliğin, hayasızlığın mazereti aşkmış. (İnsan kıçı kırık bir aşk için yuvasını yıkar, çocuklarını parçalanmış bir aileye duçar eyler mi?) “Aşıkmış! Trafik kazası mı lan bu, olmasaydın!..” Öfkeyle karşılık verdi: “Aynen öyle abi, trafik kazası gibi…”“O zaman trafiğe çıkmayacaktın arkadaş” dedim, “Hadi çıktın, evli bir erkeğin aşırı hız, hatalı sollama lüksü yoktur…”Eşi kendisini hiçbir zaman anlamamış! (Mesela) Yıllardır yazdığı şiirlerini eşi bir kere bile okumamış. (Vay köpoğlu! Demek bizden habersiz gizli gizli şiir yazarmış!) Sevgilisi ise şiirlerinden çok etkileniyormuş. (Elinde şiir trafiğe çıkmış hıyar.) Şiirinden bir örnek göstermesi için ısrar ettim. Sonunda dayanamadı ve ceketinin iç cebinden çıkardığı kağıdı (muska gibi de yanında taşıyormuş) isteksizce uzattı. Okudum. Şiirimsi bile değil. Bir takım romantik hergelelikler.“Yengenin bu şiiri anlamaması gayet doğal” dedim, “Sevgilin seni tanısın, o da şiirini anlayamayacak!..”Meraklısına not: Arkadaşın şiiri anlaşılmaya 7 ay dayanmıştır.
erkekler kadınları aldatır hoş görülür, kadınlar erkekleri aldatır namussuz olarak görülür. iki tarafta birbirine saygı göstermeli, aldatmak çok büyük bir saygısızlık
cok iyi bir noktaya basmissin higherthan.evet yaneden erkek aldatinca capkinda kadin aldatinca o… oluyoo
toplumda genel olarak kabul edilen birşey bu
“ben bu dünyadan değil miyim” dememe neden olan bir görüş var etraftan duyduğum: “aşk ile cinsel ihityaç ayrı şeylerdir”Bu konuda ne diyorsunuz?
bence asik oldugun kisiyle yasanmalidir cinsellik sadece…
şöye açalım,beraber olduğun kişiye aşıksın ve cinselliği bu kişiyle yaşıyorsun ( ne mutlu ideal durum)sonra başkasına da aşık oldun (olmaz mı? olur) bu kişiyle yaşadığın cinsellik aldatma olmaz mı?2 kişiye aşıksın ikisiyle de cinsellik yaşıyorsun, ikisini de aldatıyorsun (insan iki kişiye aşık olamaz deme, olabilir)
“bu fenaya dil virüb aldanma senbaki kalmaz sana; bu can ile ten”Zarifisevgili nevdalist’in “umumi arzu” kabilinden (sanmıyorum ya…) davetine icabet ederek iki çift laf edelim o halde.ilişkilerde “mütekabiliyet” esasının geçerli olması gerektiğinidüşünüyorum. erkeğin “elinin kiri” olan şey, kadın için seçimlerde parmaklarına sürülen “çıkması güç boya” kıvamında olmamalı.aldatan, aldatılacağına peşinen rıza göstermiş saymalıdır kendini.aldatma kavramı fiziksel ve zihinsel temelde gelişir.işyerindeki “flörtöz” ilişkiler bile (her iki cins için de) “aldatma” kapsamına girer bence.bir de “duhul” ile sonuçlanan ya da “sonuçlanmayan” ilişkiler vardır ki, bu seven ve sevilen için katlanması en zor olanıdır.cebi biraz para gören her erkek cinsi, fırsatını buluncaaldatmanın o cehennemi cazibesine kaptırır kendini.çapulcu herifler bile boyuna bosuna bakmadan köylüsününgündeliğe giden helaline uçkur çözmekte fırsat kollar.insan var olduğu müddetçe bu “aldatma-aldanma” da var olacaktır.erdemli, namuslu, ahlaklı “birey olmuş” kişiler eşini aldattığıanda, ilişkilerini bitirme cesaretini göstermelidir.bu devirde bu namuslu, “erkekçe” tavrı gösterenbabayiğit var mıdır, soru budur.penisi oynak ödleklerin jozef’in karşısında ve eşlerinigörünce düştükleri hallerini hatırlayan/izleyen vardır.mizansen ya da değil, olay mahallinde basılan her ödlekçapkın itiraz ve red yoluna giderek “erkek” olmadıklarınıbas bas bağırmaktadır.erkeklerin de kadınların da aldatma eğilimi vardır.uygun zamanda açığa çıkar. önemli olan hadise buna meyletmeye yol açan noksanlık nedir?çiftler bunu açık açık konuşmalıdır. ilişkilerdeki eksiklikler”gözü dışarda” adamı yaratır.”onunki altından mı” sorusunu sormakta haklıdır kadın.evet, onunki “altından” değildir. erkek, aynılıktan sıkıldığı, heyecan ve yaşa bağlı hormonal var olma gösterileriyleilkel seksüel içgüsünü test için, harama el uzatmaktadır.bir ya da birkaç günlük farklı zevk gecesi…aç parantez: kadın “duygusal” temelde bir yakınlık ararken, erkek hadiseye “priz-fiş” kabalığında bakar.kadının da, sadece anlık hormonal curcunaya kendini kaptırıp günlük yumurtavari bir dublelik maceralar yaşamaya başladığı bir realitedir.”tek taşını kendi alan” sözde feminist plaza kadınlarıiş çıkışı erkek düşürmeye de başlamıştır rengarenk barlarda.yozluk yozluğu getiriyor neticede.gresham kanunu ne diyordu: kötü para, iyi parayı kovar.kapa parantez…sonra da aynı yatağa yağlı başını ve bombeli kıllı göbeğinikoyar, belki arada sırada kabaran nefsini söndürmek için”evdekinin” de çıkar üstüne o kaçamak geceyi yad için…istediğini alıyorum, yazın tatil köylerine götürüyorum,kredi kartının limiti engin, çokyakar cipi de var…elimi de yıkarım ara sıra, ne var yani!bu anlayış yaygındır. magazin dünyası adı altında yaşanan pespaye seksüel ilşkilerin kökeninde ne var?seven “insan” aldatmaz. aldatamaz. hırsızlık yaptınız mı hiç?en ufağından mesela…ve sonra akşam başınızı yastığa koyunca rahatça uyuyabildiniz mi?buna benzer… insan, ruhunu ve cinselliğini çalarsa başka birisinin, o gece rahat rahat uyuyamamalıdır. uyuyamaz.kendini aldatmak ise aldatmanın en felaketidir.dünyanın ırzına geçiliyor. ruhumuz, beynimiz, vicdanımızher gün taciz ediliyor. en önemlisi “insan” bitti.nevdalist fuzuli’den “istek yapmış”. kırmayalım o zaman…”öyle sermestem ki idrak etmezem dünya nedirben kimem saki olan kimdir, mey ü sahba nedir”
aldatmıyorum diyen erkek yalan söyler bence….
Bu bahaneye de hastayım. Ben aldatmıyorum diyorsun ya yalan söylüyor oluyorsun, ya şartlar uygun olsun aldatırsın deniyor, ya da internette tipsizlik ve iticilik ile suçlanıyorsun.Sanırım suç ortaklığı psikolojisi, karısını/sevgilisini aldatan kaç kişi varsa kesin sen de aldatırsın diye yüklenip duruyorlar, hani ben de yapsam zil takıp oynayacaklar.
haklısın valla REDOGRE.
Bir zamanlar Kudüs’te bir adam Zeytin Dağı’ndan tapınağa gitmiş. İçeri girdiğinde bilgin hakimler genç bir kadını önüne sürüklemişler. Adamın çevresini alıp kadını ortaya, onun önüne dikmiş, “Bu kadın” demişler, “Kocasını aldatırken suçüstü yakalandı. Musa, emrinde bize bu kadını taşlamamızı buyurdu. Sen ne dersin?”Ancak onlar için ne bu kadınmış söz konusu olan ne de yaptığı. İstedikleri, ılımlılığıyla tanınan bir yardımcıyı tuzağa düşürmekmiş. Ilımlılığı hiddetlendiriyormuş onları. Bu yasa adına hem kadını hem de eğer hiddetlerini paylaşmayacak olursa suçla hiçbir ilişkisi olmasa da bu adamı mahvetmeyi meşru sayıyorlarmış.Karşımızda iki grup suçlu var. Bunlardan birinde kadın yer alıyor. Eşini aldatmış ve bu eylemine öfkelenenler onu günahkar olarak adlandırıyorlar. Diğer gruba da hiddetliler giriyor: Görüşleri açısından katil onlar ama kendilerini adil sayıyorlar.Her iki grup üzerinde de aynı katı yasa hakim. Tek fark, gruplardan birinin kötü eylemi haksızlık, diğerinin daha da kötü eylemi hak olarak adlandırması.Ama tuzağa düşürmek istedikleri adam hepsinden kurtarmış kendini: Eşini aldatan kadından, katillerden, yasadan, hakim konumundan ve büyüklenmenin kışkırtıcılığından. Eğilmiş ve parmağıyla kuma yazmış. Hepsinin önünde yere eğilmiş. Hiddetliler parmağıyla yaptığı işareti göremeyip sıkıştırmaya devam edince doğrulmuş ve “İlk taşı hiç günah işlememiş olan atsın” demiş. Sonra yeniden eğilip kuma yazmış.Birden herşey değişmiş. Çünkü yürek, yasanın ona buyurduğu ya da yasakladığından fazlasını bilir. Hiddetliler, önde en yaşlılar, birer birer çıkarak sahneyi boşaltmışlar.Adam ise onların mahcup düşmelerine saygı göstermiş, eğilmiş halde kalmış, kuma yazmaya devam etmiş. Ancak hepsi gittikten sonra doğrulup kadına sormuş: “Neredeler? Hiçbiri mahkum etmedi mi seni?” “Hayır, Efendim” diye yanıtlamış kadın. Sonra, sanki kendisi de az önceki hiddetlilerle aynı görüşteymiş gibi “Seni ben de mahkum etmiyorum” demiş kadına.
herşeyi anlatıyor.
Selamlar,ya bırakın bu eşini aldatıyorsan geyiklerini. Millet okusun da dikkat çekim diye yazılan bı yazılar gına getirdi kanka. :)”Erkekleri zampara olan toplumların, kadınları da zampara olur” demişler.”Eşini aldatıyorsan, boynuzlanmaya hazır ol”. Her kadın hisseder.Budur..Saygılar
herkes kendini aldatır. bunu bilir bunu söylerim.