arkadaşlar biliyorum copy-paste hoş değil ama konu sağlıkla ilgili olunca ve önemliolunca yapmak durumunda kaldım.
yazıyı e-mail aracılığıyla bir çok kişiye ulaştırdım ancak yeteri kadar olmadığını düşünüyorum.
2001 yılı Ekim ayında kız kardeşim çok hastalandı, mide spazmları vardı, dolaşmakta zorlanıyordu, yürümek ise başlı başına bir sorundu. Sadece yataktan kalkması bile onu tüketiyordu, o kadar çok ağrısı vardı.
2002 yılı Mart ayında biyopsiler alındı, ve 24 değişik ilaç almaya başladı. Doktorlar kendisinde ne olduğunu bulamıyorlardı. O kadar çok ağrısı vardı ve o kadar hastaydı ki, ölmekte olduğunu biliyordu.
Evini, banka hesaplarını, yaşam sigortasını ve diğer şeylerini en büyük kızının adına kaydettirdi, ve küçük çocuklarının en büyük kızı ile birlikte olmalarını sağladı..
Son bir keyif yaşamak istiyordu, böylece 22 Mart günü (tekerlekli iskemlede olmak kaydıyla) Florida’ya gitmeyi planladı. 19 Mart günü testlerinin nasıl geçtiğini öğrenmek için kendisini aradım, testlerde bir şey bulunamadığını, ama kendisinde MS olduğunu düşündüklerini söyledi. Çok şaşırdım, sonra bir arkadaşımın bana e-mail olarak gönderdiği bir yazıyı hatırladım, ve ona sordum: Diyet içecekler içiyor musun?
Evet dedi, o anda da bir tanesini açıp içmek üzere olduğunu söyledi, açmamasını ve diyet meşrubat içmemesini söyledim, bahsettiğim yazıyı e-mail ile kendisine gönderdim. Telefon konuşmamızdan 32 saat sonra beni aradı, diyet meşrubat içmeyi bıraktığını ve yürüyebildiğini, merdiven çıkabildiğini ve adale spazmlarının kaybolduğunu söyledi. %100 iyileşmemişti ama kesinlikle çok daha iyi hissediyordu. Makaleyi doktorlarına göstereceğini ve eve dönünce beni arayacağını söyledi.
Beni aradı, doktoru çok etkilenmişti ve diğer MS hastalarını arayarak suni tatlandırıcı kullanıp kullanmadıklarını soracağını söylemişti. Bir kabuğun içinde diyet meşrubat içindeki aspartam maddesiyle zehirleniyordu ve yavaş yavaş ölüyordu.
22 Mart Florida’ya giderken tek bir hap almıştı – bu da zehirlenmeye karşı olan haptı, iyileşme yolundaydı, ve yürüyebiliyordu!!! Tekerlekli iskemle olmaksızın!!! Bu makale hayatını kurtarmıştı.
Hayat kurtaran makale:
Etikette “ŞEKERSİZ” yazıyorsa ASLA KULLANMAYI DÜŞÜNMEYİN BİLE!! ‘NutraSweet’, ‘equal’ ve ‘Spoonful’ markaları ile pazarlanan “ASPARTAM” hakkında DÜNYA ÇEVRE KONFERANSINDA birkaç gün konuşma yaptım. EPA’ya yönelik bir yazıda 2001 yılında Birleşik Amerika’da multiple sclerosis ve sistemik lupus salgını olduğu, hangi zehirin bunun yaygın hale gelmesine neden olduğunun anlaşılamadığı belirtilmişti. Ben ayağa kalktım ve tam bu konuda konferans vereceğimi söyledim.
Aspartam’ın neden bu kadar tehlikeli olduğunu açıklayayım: Bu tatlandırıcının ısısı 86ºF seviyesine ulaşınca, aspartam içindeki metil alkol eformaldehite, sonra da formik aside dönüşüyor, bu da metabolik asidosise yol açıyor. Metanol zehirlemesi diğer koşulları açısından multiple sklerosise benziyor. İnsanlara yanlışlıkla multiple sklerosis teşhisi konuyor. MS ölüme yol açmazken metanol zehirlemesi öldürücü oluyor! Sistemik lupus da neredeyse en az multiple sklerosis kadar yaygın hale geldi, özellikle Diet Coke ve Diet Pepsi içenler arasında! Kurban genellikle suçlunun aspartam olduğunu bilmiyor. Kullanmaya devam ediyor, lupus da artık yaşamı tehdit edecek düzeye ulaşıyor. Diyet içecekleri bıraktıktan sonra sistemik lupus hastalarının asistematik hale geldiklerini gördük. Multiple sklerosis teşhisi konan hastalarda (aslında bunlar metanol zehirlenmesi hastaları idi) semptomları çoğu kayboldu. Görüş yeteneğinin geri kazanıldığı ve işitme duyusunun önemli ölçüde iyileştiğini gördük. Bu tinnitus vakalarında da geçerli idi.
Bir konferansımda “Aspartam kullanıyorsanız (NutraSweet, Equal, Spoonful vs) ve fibromalji, spazmlar, ani ağrılar, bacaklarınızda uyuşma, kramp, vertigo, bulantı, baş ağrıları, tinnitus, eklem ağrısı, depresyon, endişe atakları, bozulan konuşma, bulanık görüş veya hafıza kaybı semptomlarından şikayetçiyseniz muhtemelen aspartam hastasınızdır. Konferans esnasında ayağa kalkan kişiler “Bu semptomlardan bazıları bende de var” “Bundan kurtulmak mümkün mü?” diye sordular. Evet! Diyet meşrubat içmezseniz ve gıda etiketlerinde yazılı aspartam kelimesine dikkat ederseniz, evet!
Çok ciddi bir sorunla karşı karşıyayız. Bir yabancı Bay Espisto’ya (konuşmacılarımdan birisi) ve bana geldi ve “Neden bu kadar çok insanın MS derdi olduğunu bana söyleyebilir misiniz?” dedi. Bir hastaneye yaptığımız ziyaret esnasında bir hemşire ağır Diet Coke bağımlısı olan altı arkadaşının tümünde MS sorunu olduğunu söylemişti. Bu tesadüfün ötesinde bir durumdu! Diet Coke ve Diet Pepsi vs.
BU BİR DİYET ÜRÜNÜ DEĞİLDİR! Kongre Raporuna göre karbonhidrat birikimine neden oluyor ve sizi şişmanlatıyor. Formaldehit yağ hücrelerinde depolanıyor, özellikle kalça ve basenlerde birikiyor. Dr Roberts, bir kez bu ürünleri bırakınca ekstra spor vs yapmaksızın deneme süresi içinde 19 kilo kaybeden hastası olduğunu belirtiyor.
Aspartam özellikle şeker hastaları için tehlikeli. Hastalarında retinopati olduğunu düşünen hekimlerle konuştuk, aslında hastalarındaki semptomların nedeni aspartamdı. Aspartam kan şekerinin kontrolden çıkmasına yol açıyor. Bu nedenle şeker hastası proteinde bulunan diğer amino asitler olmadan aspartik asit ve fenilalanin maddelerinin nörotoksik hale gelmesi nedeniyle hafıza kaybından şikayet ediyor. Aspartik asit ve fenilalanin kan beyin bariyerini aşıyor ve beyin nötronlarını harap ediyor, şeker hastalarında (şeker hastası olmayan hastalarda da) çeşitli tipte beyin hasarı, nöbet hali, depresyon, manik depresyon, panik ataklar, öfke ve şiddete neden oluyor (Körfez Savaşında savaşan kadın ve erkeklerin tükettikleri binlerce Diet Coke ve Diet Pepsi içinde bulunan aspartam iyi bilinen Körfez Savaşı Sendromunun nedeni olabilir).
Dr. Roberts doğum arızalarına yani gebe kalma ve ilk gebelik döneminde tüketilmesi halinde zeka geriliğine neden olabildiği konusunda uyarıyor. Çocuklar özellikle nörolojik bozukluklar açısından büyük risk taşıyorlar ve NutraSweet kullanmamaları gerekiyor.
NutraSweet’e bağlı olarak çocuklarda görülen nöbet hali ve diğer bozukluklara ilişkin çeşitli vaka bildirebilirim. Maalesef anneleri çocuklarındaki bozukluğun aspartama bağlı olduğu konusunda ikna etmek her zaman kolay olmuyor. Ancak deneme-yanılma metodu ile diğer anneleri çocuklarının sağlığını ellerinde tuttukları konusunda uyarabiliyor. Şeker metabolizmasına (ki şeker hastaları için ideal) yardımcı olan ve SUNİ TATLANDIRICI OLMAYAN tatlı bir bitki olan Stevia FDA tarafından onaylanan bir diyet ürünüdür. MONSANTO’ya bağlı olduklarından FDA yıllarca bu tatlı gıdayı göz ardı etti. Bu konuda mevcut literatür: EXCITOTOXINS: THE TASTE THAT KILLS (Öldüren Tad) – Dr Russell Blayblock (Health Press) 1-800-643-2665 ve DEFENCE AGAINST ALZHEIMER’S DISEASE (Alzheimer Hastalığına Karşı Savunma – Dr H J Roberts.
Dr. Roberts aynı zamanda bir diyabet uzmanıdır. Bu iki hekim aspartamın öldürücü etkisini gösteren vakaların yer aldığı bir çalışmayı Internette yayınlayacaklar.
American College of Physicians Konferansına göre “bu ölümcül zehrin neden olduğu nörolojik hastalıklar salgınından bahsediyoruz.” Sorun bu: aspartamın 100 farklı üründe bulunduğuna dair Kongre tezleri mevcut. İlk tezden sonra peş peşe iki tez sunuldu, ana bir faydası olmadı. Hiçbir şey yapılmadı. İlaç ve kimyasal madde lobilerinin cepleri çok dolu. Bu madde halen beş binden fazla üründe bulunuyor ve HASTALAR TÜKENİYOR!!
Aspartamın yaratıcısı olan MONSANTO’nun bunun ne kadar öldürücü olduğunu bildiğinden eminim. Birçok kuruluşun yanı sıra Amerikan Diyabet Derneği, Amerikan Diyetetik Derneği, Amerikan Tıp Fakültesi Konferansına fon sağlıyorlar. Bu New York Times gazetesinde yayınlandı, ama bir faydası olmadı. Bu dernekler herhangi bir katkı maddesini tenkit edemiyorlar veya MONSANTO ile bağlantılarını açıklayamıyorlar çünkü gıda sanayiinden para alıyorlar ve ürünlerini desteklemek zorundalar.
Senatör Howard Hetzenbaum tüm bebek, hamileler ve çocukları aspartamın tehlikeleri hakkında uyaran bir yazı yazdı. Bu yazıda toplumda mevcut sorunlar (nöbet hali, beyin kimyasında meydana gelen değişiklikler, nörolojik ve davranış bozuklukları; semptomlar) hakkında yapılan bağımsız çalışmalar da yer alıyordu. Bu yazı güçlü ilaç ve kimya lobileri tarafından yok edildi, böylece herhangi bir şüphe taşımayan insanlar hastalık ve ölüm karşısında çaresiz kaldılar.
Bu yazıyı e-mail ile başkalarına iletin. Bilgi alabileceğiniz web siteleri:
nancymarkle
ethicalinvesting
apratametruth
yorumlar
tam olarak hatırlayamasam da yaklaşık üç-dört ay önce üç yıldır bayıla bayıla aralıksız içtiğim coca-cola light’ı bıraktım. sebebi, yine linkten linke zıplarken gördüğüm ve beni çok etkileyen bir sayfa. sayfada ürünlerinde aspartam kullanan firmalar listeleniyor ve onlara karşı açılacak bir davadan bahsediliyordu.
uzatmayayım, durum şu:
1. üç senedir yılın en az 6 ayını hasta olarak ve bu 6 ayın büyük bölümünü yatakta geçiriyordum.
2. bir bağışıklık sorunum olduğu çok açıktı. gittiğim doktorlar nefes yollarımda sorunlarım olduğu teşhisini koyarak antibiyotik ağırlıklı tedaviler uyguladılar.
3. bu tedavilerin hiçbiri uzun dönemde işe yaramadı.
4. coca-cola light’ı bıraktığımdan beri hiç hasta olmadım.
bunun sadece bir tesadüf olduğunu umuyorum. birkaç sene içinde cep telefonlarıyla ilişkili yüzbinlerce kanser vakasıyla karşılaşmayacağımızı umduğum gibi.
Valla kesinlikle öyle. Yıllardır kola içmeden geçirdiğim bir gün yok. Ne zamandır da bunun farkındayım ama bir türlü bırakmaya teşebbüs etmemiştim. Biraz önce masamaki kola şişesini çöpe attım, umarım akşam üstü gibi çöpten şişe toplamaya çalışmam.
bizi yazlıktan gençcene bir hanım karın ağrıları ve tuvalet zorluğu sebebiyle doktora gider. doktor bakar eder. mesane kanseri deyiverir. kadının başında aşağı sıcak sular dökülür. ne nası ne gibi derken, doktor sorar light içecekler?
light-coke
ne kadar
günde 5 kutu
yuuuh…
velhasıl kelam diyet içecekler ve ihtiva ettikleri kanserojen maddeler. böbrek, ve mesane
bu konuyu duyduğumda en çabuk ulaşabildiğim hocama telefon etmiştim, doğrulamıştı. bilirsiniz, genelde basında “domates kanser yapıyor!” diye yazı çıkar ertesi hafta aklanır, ya da “limon c vitamini deposu” denir, bi bakarsınız ki çilekte daha çok c vitamini varmış… kola iyi güzel ama aşırıya kaçmadan light’a alışmadan içmek lazım derim ve eloy’un güzel açıklamaları için teşekkür ederim.
ürünlerde bulunan aspartam gibi kiyasal maddelerin günlük alım miktarları belirlidir. Bilinçsizce fazla miktarlarda alınmasının ciddi problemler yaratacağı doğrudur.Fakat tüketicilere “tüketim miktarları” ile ilgili yeterli bilgi verilmemektedir.
5 senedir hergün lite kola içiorum. hiç hasta olmam, domuz gibiyim. yoksa kola yüzünden mi böle irileştim kilo aldım aman tanrı….
Hiiiç hasta olmam domuzun kralı önde gideni bayrak tutanıyım :)) hheu saka bi tarafa . 25 yıl içmediğin bir nane yi onca sene sonra içince deişik fikirlere kapılabilion mesela ben bi kac ay boyunca kola içtim bol bol sonra portakallı gazozları daha cok sevdigime karar verip içmemeye başladım Cola bu gibi tartısmalara cok hassas davranıyo bi kere bende bu tur bi mail forwat ettim die diret bana bi acıklama maili gondermislerdi su mailiniz uzerine böle böle dir die
Coca Cola yı gördüğüm günden beri içiyordum. Üzerinde Light/Diet yazan her ürüne karşı antipatim var ve doğal şeker tadını veremediklerinden nefret ettim ömür boyu. 3 ay önce sigara ile CocaCola yı da hayatımdan çıkardım.
Kafanızdan atın, kimse muhtaç değil Cola ve hele ki daha beter olan Light Cola ya.
ürünler / şirketler, sütten çıkmış ak kaşıktır demiyorum, ancak özellikle mail yolu ile dolanan bu tür uyarıların çoğunlukla gerçek dışı oldugunu ve bir karalama kampanyasına bilmeden alet olmuş olabileceğinizi de gözden kaçırmayın,..
kola sevmem o da başka bişi,.. hepinize pınar portakal suyu öneririm,..
no women no cry..dieti kadınlar mı icat etmiş acep..
liseye başladığımda ağzımı kaplayan demir tellere boyun eğmiştim, doktorum da asitli içecekler içmek yok artık dedi. asit tellerin yağıştırıcısını kaldırıyodu falan. sprite içerdim, cola sevmezdim, acaip üzülmüştüm. ama alıştım içmeye içmeye. cola hiç güzel bişi diil ki.
tamek şeftali, hele şişede olanlar süper..
kadın yok, ağlamak yok manasında kullanmışsın “no women, no cry” parçasını ve barlarda yaralı aşıklar bas bas bağırdıklarını zannederler “kadın yok, ağlamk yok” diye ama bir kadın için yazılmış en hoş parçalardan birisidir “no women, no cry”
“Hayır kadınım, Sen ağlama
Küçük sevgilim, akmasın gözyaşların”
şeklinde kullanılmaktadır o şarkı. Hayal kırıklığı olacak belki ama böyle işte 😉
yazılı bi ingilizce anlatımdan ne kastettiimi ve kastetmediimi anlayan güzel insan..
hayır kadınım,sen ağla
aksın gözyaşların;))
Diğer içeceklere bes basar. su hem daha doğal…
Bende cola bağımlısıyım, hemde fena halde. Bazen sabah kahvaltıdan bile önce içebiliyorum, benim için sigara gibi bişi. Özellikle son 1 seneden beri hiç değilse kilo almayı önlemek için diet-cola içiyordum ama bu yazıyı okuduktan sonra sanırım normal kolaya dönerim. Hatta şimdi 1lt kolamı açtım içiyorum bile…
En güzel içecek. Her derde deva. O kadar ahkamın arasında bir tane ayran bağımlısını görmemek şaşırttı beni. Hele sodayla karıştırdığımda kola halt etmiş yanında. Birde yazıda adı geçen markalar ve diğerleri diye geçmiş vede bu firmalardan 3-4 defa bahsediliyor. Vic’in yazdıklarına katılıyorum. Sanki bir karalama kampanyası varmış gibi geldi banada.
…evde varsa içerim. ama yoksa kola için bakkala gitmeye üşenirim… kolayla aram iyi değil. sık sık hasta olduğumu söyleyemem. ama mesela şu anda grip, ateş, boğaz ağrısı, halsizlik ve üzerine bir de uykusuzluk ve boğaz ağrım olduğu için içmek isteyip de içemediğim sigarasızlık, çok kötü! bilgiler çok faydalı ELOY, teşekkürler!
çok korkarım böyle şeylerden. babam söölerdi de inanmayıp devam ederdim içmeye.(babam zayıf insanları hastalıklı kategorisine soktuğu için bana kilo aldırmaya çalışıyor sanıyordum.) yazıyı okur okumaz bütün diet coke ları açıp döktüm. saol eloy kardeş…
sadece diet cola degil, normal kola da cok zararli bir sey. bir bardak kolanin icine koyulan bir lades kemiginin uc gun icinde tamamen eriyip yok olacagini biliyor muyudunuz? kola tasiyan tirlarin ustunde dikkat zehirli madde yazdigini (en azinda amerika’da turkiye’yi bilmiyorum), kolanin trafik kazalarinda yerde kalan kani temizlemek icin kullanildigini… ben kola icmeyi aylar once biraktim elime bu bilgileri veren bir email gectikten sonra. su iciyorum yerine. siz de icmeyin, ne geregi var.
alışveriş arasında hamburgerciden koca koca burgerleri mideye indirirken yanında diet cola içen dietini sevdiğimin türk kadınına duyurulur 🙂
hep kola dan bahsediyoruz ama bu madde yalnızca kola da kullanılmıyor ki, bilmiyorum benim de bunlara benzer bazı rahatsızlıklarım var ama hiç kola içmem, acaba sakızlarda da kullanılıyormudur bu madde 🙂 mesela first duo da falan, üzerinde şekersiz tatlandırıcılı yazıyor ama ağzınıza attığınızda bal gibi geliyor valla..
bir de kola ile ilgili bir link vereyim, iran da coke ve pepsi ye rakip olarak zemzem kola çıkmış, galiba arap ülkeleri amerikan markalarını boykot etme kararı alıyormuş..
bence oldukca dogru gibi, cunku gecenlerde doktora gittigimde, doktor bana fast food ve cola’nin hayatimiza girdiginden beri sindirim ve bosaltim yollariyla alakali hastaliklarin arttigini soyledi.
ben zaten pek sevmezdim cola’yi, bu yazidan sonra da iyice sogudum zaten, en iyisi dogal icecekler (dogala ozdes aroma yazisina kapilmayin, zira onlar da pek bi zararliymis).
uf, bunlar böyle söylenti olmaktan ileri gitse. bir gıda mühendisi çıksa herşeyi anlatsa.. ph değerini ölçtüm analiz ettim dese… biri çıksa, kola’nın içine biftek koydum, eridi. işte size foto dese.. bu deneyi noter huzurunda yaptım dese..
sayin hafif uyku bilimsel kanit istemis, internete bir goz gezdirdim, bir doktora ait olan bu sayfayi buldum. kolanin ozellikle cocuklar uzerindeki etkisine deginiyor. (ingilizce gerektirir).
iste burda.
ama bu tip bilimsel kanitlara filan gerek yok, kolanin asit, seker ve kafeinden olusmus, vucuda hic bir yarari olmayan bir icecek oldugunu herkez biliyor, bunu kendilerine ifade etmek istemeyenler olabilir, o baska 🙂
vallahi icmeyin kola, hem de ne geregi var o koca koca sirketlere daha da cok para kazandirmanin…
neyin yararlı demem, ancak şu link’e de bakmakta fayda var. (Ingilizce gerektirir) Ayrıca benim bir alışkanlığım olsa da, size de bu tür mailler geldikten sonra urbanlegends gibi yerlerden kontrol etmenizi öneririm.
…evde varsa içerim. ama yoksa kola için bakkala gitmeye üşenirim… kolayla aram iyi değil.
ben suraya takildim :Aspartam’ın neden bu kadar tehlikeli olduğunu açıklayayım: Bu tatlandırıcının ısısı 86ºF seviyesine ulaşınca, aspartam içindeki metil alkol eformaldehite, sonra da formik aside dönüşüyor …Simdi baktim ofiste uzun suredir kullandigimiz Sucrin isimli tatlandirici da Aspartam ihtiva ediyor, ve biz bunu cay kahve vb SICAK iceceklerde kullaniyoruz, yani cay kahve nin sicakligi zaten 86 F (30 C) nin kat kat ustunde?Madem ASPARTAM tehlikeli neden cay kahveyle alinmasindan hic bahsedilmemis de olay sadece Diet Cola ile iliskilendirilmis ??…
kahveye direkt olarak katılmadıkları için olsa gerekdiye düşünüyorum. siz katıyorsunuz ama yazıda geçen içeceklerin içinde var. böyle değildir sanırım aklıma ilk gelen buydu dediğim gibi.
Tamam başlık espri olsun diye yazıldı ama Türkiye farklı bir ülke.Tipik Türk kadını alışverişe çıktıktan sonra yemek yer elinde torbalarla. Kilo almak istemez. Yazın havasını atacaktır. İçeceğini Diet alır. 1 Kaloriden az. Hiçbir şekilde kilo yapamaz di mi? Sıkı durun şimdi. yanında Hamburger Patates Kızartması Mayonez Ketçap! E suyunu çıkardın be teyzecim.Türkiye’de diet sevdalısı olan insanların yüzde doksan dokuzu böyle. Madem koladan 1 kalori alacaksın neden yemekten 10000 kalorilik yağ ve karbonhidrat alıyorsun? Daha bitmedi. Bu konuyu Muzo’ya danışıp blog olarak yazıcam. Şimdi sivrisinek ısırdı kaşınmam gerek…
kolayla normalinin arasında tat farkının olduğunu, birine alışanın diğerini içmesini zor olduğunu savunanlardanım ben..
bence hiç bir farkı yok sadece kandırmacadan ibaret
yanılmaktasınız ki çok, kesinlikle lezzet farkı var; bi’ ağız tadıyla cola içirmediniz yahu!
kutulu içeceklerden içen bir kadın hastalanıp ölmüş.kutuyu temizlemeden veya bardağa koymadan içen kadına yapılan otopsi sonucu fare pisliğinden öldüğü anlaşılmış.bu gibi kutular genelde farelerin bulunabileceği depolarda saklanmakta ve hiç temizlenmeden piyasaya sürülüyormuş… bu bakımdan kutular deterjanla temizlenmeli ve bardakla içilmelidir.
kakakola alışkanlık yapar diyorlar. yani öyleymiş. inanmam valla tam 20 yıldır hergün 1 litre içerim alışkanlık falan yapmadı..
bir sure once konu ile ilgili biraz birseyler bakinmistim, saglam bir kaynaktan okuyup hatirladigim kadari ile;
aspartam {e950} (asesulfam-k ile kullanilir {e951}) ‘in fda, who, jecfa vs tarafindan yapilmis testlerinde herhangi bir problem cikartmiyacagi kabul edilmis..
anladigim kadari ile jecfa (gida bagimliligi ve gida uzmanlari bi$eyi) bu konuda otorite olan yer ve onlarin tanimina gore vucut agirliginizdaki her kilo’ya karsi 40 miligram aspartam alabilirsiniz.. yani 60kg iseniz 2400 mg aspartam almanizda sakinca yok (daha fazlasinda da yok ama ondan sonrasini bagimli kabul ediyorlar)..
aspartamin bir tercih nedenide sakkarin’in (yabanci sakkarin iceren urunlerin uzerinde “dikkat kanser yapar” yazar) kanser yapiyor olmasi ve aspartam’in saglikli olmasi..
yazi tabi ki bu iddialari da ele aliyor ve metanol nedenli bu olaylarin (aspartamin uc maddesinden biri) aspartamdan kaynaklanamayacagini cunku dozajin yetersiz oldugunu belirtiyor..
long live pepsi light ve ayriyetten $u linkleri buldum bakinmak isteyen olursa:
nih.gov artificial sweeteners
fda.gov sugar substitutes
kim yok zararı diyorsa halt etmiş…en yakın arkadaşımın nişanlısı 3 yıldır MS’ den sürünüyo… ve henüz tam olarak kanıtlanmasa da doktorların %90′ ı sebebine aspartam dediler; ki avr. da, amerika’ da bile bi dolu klinik dolaştı… sonuç : aspartam’ da hemfikir olma…
http://hastane.marmara.edu.tr/saglikla%20ilgili%20haberler/aspartam.html
buna da sen önce ben davranem dedim 3knzx586. yada ona benzer bişi :))