Biz insanoğlu dost denenleri çok zor buluyoruz. Ben şöyle bir etrafıma baktığımda sadece bir tane dostum olduğunu görüyorum. Gerçekten sadece bir. Herşeyimi paylaşabildiğim, sonuna dek güvenebildiğim insan bir tane var. Bunun dışında hep arkadaşlarımız var. Arkadaş denenleri küçümsemiyorum. Ortaokul, liseden, üniversiteden, iş hayatımızdan bugünümüze taşıdığımız arkadaşlarımız. Kimi arar sorar, kimini sen ararsın, aramasan aklına gelmezsin, ama genelde bir kayıtsızlık bir umursamazlık vardır arkadaşlarda. Her arkadaşlığında samimi olduğuna inanmam ben. Konu nereye mi gelecek? Şu Hafif’e gireli Aralık ayında 1 sene olacak. Zaman geçtikçe buradaki insanlar birbirleriyle kaynaşıyorlar. Bu sanırım Pilli’nin diğer sitelerinde pek görülebilen bir durum değil çünkü belli konular üzerine odaklanılıyor ama bence Hafif Pilli’nin en özgür köşesi. Bu özgürlük bize arkadaşlık pekiştirmeyi bile sağlıyor. Ben mesela Linet’in aşk ve sevgiyle ilgili bana verdiği akıllara başkası olsa belki kızardım ama o Linet, benim büyüğüm, ve burdan okuduğu kadarıyla beni tanımasına rağmen benim iyiliğimi istiyor. Ne yüzümü, ne adımı, ne huylarımı tanıyor.. Shaika, daha ne kadarcık tanıyorum ki, ama bana özelden mesaj atıp şu yazımı okursan beni onurlandırırsın diyor, insanların beni bir yere yerleştirdiğini görüyorum. Xerre, yazı yazdığı ve insanlar yorum yaptığı için sorumluluklarının arttığını düşünüyor ve belkide o günden beri daha özenli yazıyor her kelimesini, sırf bizler için.. Aggali bana erkeklerin çocuk olduğunu hatırlattı ve hep kendimize en uymayacak olanları bulduğumuzu söyledi, haklıydı, ne dese haklıydı.. Strawberry75, yani nam-ı değer çilek, sırf ben üzülmeyeyim ya da kırılmayayım diye bazen yazdığı bazı yorumları bile sildi, tanımamasına rağmen kırılacağımı düşündüğünden, lise arkadaşlarımın acaba bu kadar umurundamıyım? Zez, benim nikini taşıdığım çayı içmeyi çok seviyor,ortak noktamız var. Sahlanankoç, bana umudunu hiç bir zaman yitirme dedi, yitirmeyeceğim..Suskunluk çok ama çok alem, çok yaramaz bir ufaklık ve burada yazılanları okumaya bayılıyor.. Untouchable zen sadece ve sadece içinden geldiği için sen çok iyi birisin diyor bana, durup dururken beni mutlu ediyor, insanın gözleri doluyor.. Plakton kendine çok iyi lafından pek haz etmiyor o yüzden ben mutlu kalacağım… Ve Kopanisti, Hafif’in ve dünyanın görebileceği nadir duygusal erkeklerden biri, beni her yerde savunan, hep iyiliğimi isteyen, bana söylenmiş lafı kendine sayan tuhaf mı tuhaf güzel bir insan. Beni bile şaşırtıyor..
Ve buraya daha adını yazamadığım bir çok insan.. Herbirimiz ailelerimiz ve etrafımızdaki kişiler için ayrı değerler taşıyoruz ama birşeyi bilmenizi istedim, burası ve sizler de benim için bir değer taşıyorsunuz. İyiki varsınız. Teşekkürler yazar arkadaşlarım..