.Seni, yaklaşan geceye nasıl tanıtmalıyım? Bir bardak suyu kana kana içer gibi mi? Yoksa, gözlerini sessizce ufuk çizgisinde dinlendirir gibi mi?Nelerden bahsetmeliyim? Düş kurar gibi mi yazmalıyım? Yoksa bir yolculuğu anlatır gibi mi? Belki de alıp başımı gitmeliyim bu satırlarda, güneşin battığı yere…Ardımda koskoca bir şehir beni özlemeli. Sırtıma azgın okyanus dalgalarını salmalı, ama ben asla dönmemeliyim bildiğimden….Ve kentin en karmaşık yeri, senin bulunduğun nokta olmalı. Hayat orada başlamalı. …Ya da bütün kuşlar, sefere çıkan bütün gemiler, hatta bütün şehir sana uyanmalı. …Ve ben durup izlemeliyim vardığım o uzak diyarlardan bu şehri. Birşey sende günü gününe değil, dakikası dakikasına yaşadığını hep bilmeli!bu bir pilli patisözüdür! Evrimin hiç bitmediğini, sen değişmek istediğin sürece de bitmeyeceğini hayretle herkes görmeli. Bulunduğum yerden gülümseyişini yakalamalıyım. O gülümsemenin sana nasıl yakıştığını anlatmalıyım. …Ve sonra dudağının kenarında soluklanan o gülümseyişe takılıp gitmeliyim!O sırada senin de aklından bir çırpıda, sürü halinde soru işaretleri, ünlemler, vürgüller, iki nokta üstüsteler geçiyor olmalı!
yorumlar
İçimdeki, gedikleri yalnızlıkla kapatmaktan yoruldum.Sevdalarımın hepsi birer kağıt gemiydi, bilemedim denize bir saldım. Hiçbiri geri dönmedi. Bu kadar SEVDA kağıt gemiye yüklenezmiş, öğrendim..Önce gemileri kağıttan yapan ellerimle yüreğimi, sonra da bir bana sevda dolu bakmayan gözlerini yaktım..-Küçüktüm-Uçmayı da, öpmeyi de bilmezdim. Önce kanatlarım oldun sonra kanatlarımda kar. Yüreğimi suya her dalışımda bir gülüşünü özledim bir de gözlerini.Özledim sana dair ne varsa bildiğim ya da bilmediğim herşeyi.Bu şehrin bütün ışıklarını sen söndürdün!Senin yüzünden yaktım bütün gemileri.. Sen sev diye.Saçlarıma yıldızlar taktım, boyalar kokular süründüm. Sen sev diye. Öğrendim sevdayı.Bu yılanı koynuma sırf senin için soktum. Sevmedin..Sahi niye sevmedin?Unuttum..Aklıma almancadan çeviri bu yazıyı getirdin pilli pati. Yüreğine sağlık uzun zamandır okuduğum en iyi yazılardan biri.
Sabah sabah “duygusal” bir artçı şok yaşadım… Yüreğine sağlık pilli pati
@pillipati duygu ve düşünceleri beynimizden silmedikçe o kambur her zaman sırtımızda olacaktır.
resim güzel yazı güzel. ellerinize sağlık sayın pilli pati.
ne kadar sakin ve dinginsin pilli pati. özlemlerini söylerken bile,sahi yormuyor mu bu dinginlik seni?
şehirler…sevdiğin başka bir şehirde, sen başka…bu hikaye hayatın bana dinlettiği en yorucu hikaye oldu.artık şehirlere suç yüklemekten sıkıldım.keşke yazındaki kadar sakin ve olgun olabilse özlemim…çok beğendim yazını pillipati. yüreğine sağlık.
nedense hep birileri birilerini kollar sevgi de duygu da bile bu böyle kim üstünse o kazanır,şayet kazara ortayı bulan olursa gaminet bulmuş olur.ellerine sağlık p.p.
@nevdalist,bütün evreni de kendi içinde sakince deviniyor sanırız. fakat bilirsin, aslolan kaostur. kozmos da kaostan ibarettir. yani görünüşüme aldanmayın. ben de o kozmosun bir parçasıyım.
…
güzel ve hoş.
bu yazı şaşırmış..
@sahinden, yazı Charlie Chaplin’in bestesine şaşırmıştı.
🙂
Charlie Chaplin bu yazının içine kaçmış, o yüzden kimse göremiyor..
bayan pati yazınız pek güzel…
bayan pati nin her yazısı güzeldir.
Katılıyorum..
katılganlar sizi!
daha ilk cümlesinden içine çeken yazılar..sağ ol pilli pati.
http://www.youtube.com/watch?v=OpRrflPcNUoyapıştır dinle yavrum tünel de bir tüptür!