Küvetimi su ile doldurdum,özel aromalı ve hoş kokulu duş jelini boşalttım.Kendini saldım ılık suların içine,kendimle birlikte düşüncelerimi de saldım.Film şeridi gibi hayatım dizilmişti sıraya; güzel çocukluğum,harika gençliğim ve muhteşem üniversite günleri…Aşklarım,hayal kırıklıklarım,özlemlerim,yaptıklarım,yapamadıklarım,yapacaklarım derken düşüncelerde yüzmeyeUnutmak kolay değil tüm yaşanmışlıkları,güzel anıları,tanıdığım insanları,dostlarımı,arkadaşlarımı bir bir andım.İstediğim gibi bir hayat yaşadım mı diye sorguluyorum.Öyle sorgulamışım ki her yerim buruş buruş olmuş ama hala sonuca varamamıştım.
yorumlar
“geçmişi anmak” en sevdiğim filmdir.
“geçmişi anmak” en sevdiğim filmdir.
ben sık sık seyrederim.yaşlılık belirtisi heralde.
ben de sorgulayıp geleyim.
inşallah ölmeden bir sonuca varbilirim… bu küvet işi hiç aklıma gelmedi yapayim diyeceğim ama evde küvet yok ki 🙂
küvetsiz bir ev, ev sayılmaz.
Düşüncelerin sorgulanması için küvet gerekli ise, ilerlemesi için deniz, sonuca ulaşmak için okyanusa ihtiyaç var demek ki..
sadece küvet değil şu yukarıdakilerin de olması gerek.
o zaman benim daha çok işim var önce üniversite bitecek ve gençliğimi yaşayacağım.. şimdiden dert etmeme gerek yok 🙂
anılar kötü ise küvet işi tehlikeli başını suya gömmek isteyebilir.
Pauq, aromalı duş jeli tercih eden birisi için kafanın suya gömülmesi mümkün değil..O sadece rahatlamak istemiş..:)
pillibebekkuyuda onun anıları güzel olduğu için öyle ama benimkiler kötü diye ben küvete gaz yağı doldurmayı tercih ederdim diye aklımdan geçmişti.
şeytan ayrıntıda gizli…
Pauq, ölmek çözüm değil, aklın bu tarafta kalır sonra, burada birşeyler yapman lazım, annen için, göster kendini, yalnız kalmış bir adam, akıllanır bence..(diğer konuya bağlantı yaptım)
hepimiz yaşantımızın içinde yaptıklarımızı sorgular dururuz ..beyin hiç susmaz….kafamız karışır..hatalarımızı karambole getirerek örtmeye haklı çıkmaya çalışırız genellikle…fakat kendini en doğru şekilde ve tarafsızca sorgulamanın ilk şartı yalnız ve sessiz bir ortam..o zaman etraftaki hiç bir etken kendimizi kandırabileceğimiz bir karmaşa ve gürültü yaratmaz…ne dersen de… o sessizliğin içinde en yüksek çıkan ses vijdanın sesidir.elinize sağlık güzel ve doğru bir sorgulama olmuş
ama küveti su ile doldurmuş, bira ile doldursada daha bi sonuç odaklı olurdu…
ne ile doldurulursa doldurulsun yeter ki küvet boşken dalış yapılmasın.
@edvarente :))
CESMISIYAH ve EYLUL74 teşekkürler 🙂
küveti ağzına kadar kızla doldurcan…miss
tepeleme hem de, boşluk kalmıcak…
hepsinin ağırlığınde tek kız bu işi bitirir..:)
hacı şakir sabunu var ama, pek aromalı, ve hoş kokulu deil, belki idare eder
ya küveti aroma değil de süt ya da çikolatayla doldursaydı, insaflı davranmış, bir kendini sorgulamanın bedelini biliyor musunuz siz, çoğu insan cesaret edemiyor buna..Bu yüzden dolaşılıyor buralarda, sorgusuz sualsiz..
sonra doldurulan ılık su soğumaya başlayınca sorgulamanın etkisi de azalıyor mu, bundan bahsedilmemiş,
kendimizi sorgularken çişimiz gelirse ne yapacağız, koyver gitsin mi olacak küvete, yoksa ne?
ılık su dolu küvete girince insanın aklına bi tek şey gelir aslında
Sakın Kooop..taş gibi soğuk bir su sorgulamakla kalmaz, akılları da başa getirir..
yaw ben neden kendimi sorguluyom, kadınlar beni sorgulasa olma mı
bende sorgulanmak istiyorum
sorgulanmak ve sorgulamak isteyenler ayrılsa,kimse kendi kendin sorgulamasa,2 bira açılsa, karşılıklı sorgulanılınılsa
patlıcan ezmesi de varsa sofrada neden olmasın
patlıcan ezmeli & biralı sorgulanmaya ben varım
Şöyle buyrun mavi odaya
benimki kesat bir sorgulama olmuş,yeni fikirlerle yeniden sorgulayacağım.
küvette buruş buruş olana kadar yaşadığı hayatı sorgulamak…böyle bir hayatı kim istemez:))
küvet dar geliyor artık jakuziye transfer oldum.
dünya kuraklığa doğru giderken ben susuz sorguluyorum dünyayı ve kendimi.
sorgulama işlemi periyodik olarak uygulama bedensel enerjimizi olumlu yönde etkiliyor,fazlası psikolojik dengede terazinin kefelerini bozuyor.
koptum abi gece gece 🙂
aşmışsınız olayı.
en iyisi denizde sorgulamak,maliyeti -o-
kendimi sorgulamaktan korkuyorum.kendimi hep mutluyum diye avutuyorum ama sorgulamaya kalkıştığımda kendimi motive edecek kelimelerin elimden kaydığını hissedip hemen kesiyorum.
“Sorgulanmamış bir hayat, yaşanmaya değmez”Sokrat
kendimizi sorgulamaktan korkarız…çoğu zaman bundan kaçarız…ama kaçamadığımız en tarafsız sorgulayıcı daima bizimledir…”VİCDAN” işte o otomatik olarak her an sorgulamaya devam eder…ve iyiki var
Vicdanı olduğu halde vicdansızlık yapanların varlığına rağmen vicdanımıza kulak vermek ne büyük ayrıcalık.
vicdansızlık yapanlar dahi onu susturamaz aslında sadece kulaklarını tıkarlar …bu bile onu duymayı engellemez…fakat katılaşan kalp zamanla o mesajı duysada algılayamaz olur…
o yüzden de zalimler yaşamaya devam ederler.
çok sevdiğim bir söz vardır…”zalimler için yaşasın cehennem” elbette cehennemi kimse için dilemem ama…yaratıldığına göre gereksiz değildir
evet dünyada gaflet içinde yaşayanlarında gideceği bir yer olmalı.
gaflet zulmün yanında masum kalabilir 🙂
gaflet yapılan işler için değil Varoluş nedenini tanımamak bilmemek adına gaflet diyorum yoksa zulüm eden için daha kaba sözcüklerim var lugatımda ama ekonomik davranıp sarfetmek istemiyorum 🙂
:)))
🙂
:))
:))
Mavi DüşlerMerhametsiz, uçarı korkulardan içtimPaslı sokak lambalarında astım gençliğimiManasız son arzularım hiç olmadı benimMavi düşlerim vardı sadece, görülmeyi bekleyen…Yorgun bakışlar yükledim kendi tozlu kirpiklerimeHiç beklemediğim bir anda görmeyi o düşüBelki de hep beklediğim, planladığım zamanlarda…Güpegündüz, merasimle bir ekinoks öğlesinde…Niyazi Özbek
kendimizi sorgulamak güzeldir ama sorgu sonucundaki hatalarımızdan dolayı asmak iyi değildir:)bir daha sorgu yapacak imkanınız olmayacaktır.yazarken bile çok güldüm bu son sözüme:)
kendimi sorguladım, benliğim “avukatım olmadan konuşmam” dedi…