Evde kimse yoktu. Akşam can sıkıntısından tam haber saatinde zapping yapmakla meşguldüm. Bütün kanallarda Barış Akarsu haberi vardı. O esnada kanalın birinde durdum. İlk gördüğüm karede hurda olmuş bir araba vardı. Fonda spikerin sesi duyuluyordu. Babasının hediye ettiği arabasıyla gezerken kaza yapan üniversite öğrencisi yaşamını kaybederek ailesini derin acıya boğdu… Hala araba vardı televizyonun ekranında, birkaç saniye sonra bir resim belirdi. Upuzun siyah, düz saçlı, siyah gözlü, tatlı gülümseyişi olan bir kız. Düşünceler kafamdan şeritler halinde geçtiler. Araba… G.’nin sevdiği ve babasının almak için söz verdiğindendi. Resim… Ne kadar benziyordu. Yoksa gözlerim mi yanılıyordu. Bir an ekrana yapışıp kaldım. Bir ay önce görüşmeyi kestiğim arkadaşım G’nin hayatından bir haberdim uzun süredir. Belki babası söz verdiği arabayı almıştır. Resimdeki kız… Ne kadar benziyordu. Gülümseyişi, saçlari, gözleri… Hayır olamaz… Sadece göz yanılmasıdır. Biraz daha baktım geçmesini bekleyerek. Spikerin, kızın ismini vermesiyle içim rahatladı. Yok değildi. Belki de ben bir süredir ona çok kırgın olduğumdan ve sürekli kafamı meşgul ettiğinden bir an onu görür gibi olmuştum. Tekrar gözümün önüne geldi. Arkadaşlığımız aklımdan geçti. Artık görüşmeme kararı alışımız… Ya haberdeki kız o olsaydı. Acaba ne yapardım? Üzüntü duyardım elbet. Kahrolurdum. Peki onu affeder miydim? Asla… Evet çok katıyım belki. Ama o benim düşüncelerimi bu kadar meşgul ederken beni bir kalemde silip atmasını affedemezdim. Taş gibi soğuktum belki… Affetmezdim.
yorumlar
hımmm
bence de:)dünyada bazı affedilmeyi hak etmeyen densizlikler olabilmekte ki, affetsen ayıp olur:)herkes biraz yaptığının,bir zahmet karşılıksız kalmayacağını anlayıvermeli…canım iyi niyetli sugur,ölüm Allah’ ın emri,asıl her an ölebileceğimizi düşünüp insanları kırmamak lazım…eğer kırıldığını hissettiysen affetmeyeceksin…
bir insan on kere de kirmaz ki makaleci:) sabir sabir bir yere kadar.sahinden hmmmm
affetme sakın bence de…ayıp yani hakkaten,kır kır kır,sonra sığ bir mazarete sığın,sonu yok yani…boşveerrrrrrrrr:)ne demişler;senin gibisi çok, benim gibisi yok!!!
::) cok begendim. senin gibisi cok benim gibisi yok:)amannn zaten bosverdim gitti ama ne yalan söyliyim arada sirada hüzünlenmeme sebep olmuyor degil.
hüzün senin insan olduğunu gösterir zaten, bırak dolsun için hüzünle…ama af kişilik göstergesidir ve hak edene gösterilen bir töleranstır:)
aynen öyle haketmeyene göstermem. bak katilastim yine:)bir zamanlar onun hatalarina karsin hep salyasümük barisma cabalari icinde olan bendim. ama bir insan da bu kadar hata yapiyorsa ben ona salak derim. en sonunda yoruldum ben de. sürekli affet, birseyler iyi olsun diye cabala. nereye kadar hiii nereye kadar. yok yokkkkkkk ben böyle de iyiyim. hergün üzülecegime “sen yolunaaaaaaaa ben yolumaaaaa cok mutluyum artik sen tak kimi istersen koluna” der otururum.
insan insana muhtaçtır, ama insan insana nankördür… hz. ufopilotu
Affetmenin sonu yoktur.Bir kez affettinmi tepene çıkarlar.Beni çok seviyor,ne yapsam affeder diye düşünürler.Her insan yaptığı hatanın bedelini bir şekilde ödemelidir.
efenim buyrun o zamannnnn
ben bu konudan bieşy anlamadım:) nasıl konu bu
e bu sefer de ben sana hmmlicam sahinden:):):)