Davet edildiğim yemekte tam karşımda oturuyordu. Masada bulunanlardan hiçbirini tanımıyordum ama orada olmak zorundaydım.Ravel in Bolero su, ne güzel çalıyordu. Bütün gece başkalarını da izliyor olsam, tam karşımda oturduğu için ister istemez gözlerimiz buluşuyor, sonra birbirleri tarafından geri itiliyorlardı..İstemeden birinin bakışlarıyla buluştuğumda gereğinden çok gözlerimi kırpmam en belirgin özelliğimdi. Evet, bir kez daha buluştuk, bu kez gülümsedik birbirimize.-Sıkılıyor musun ? dedi.–Evet, birazdan kalkarım zaten, dedim.Hem o yemeğe gidecek halim yoktu hem de makyajımı fazla abartmıştım.İstemediğim zamanlarda herşeyi abartıp baştan savarak, özümden uzaklaşmam, beni, kendim hakkında düşündürüyor bazen..Peçeteyi aldı, katladı, katları birbirlerinin aralarından çıkarttı, bir kısım yerlerini ustaca yırttı sonra ani bir şekilde bana uzattı..-Sana gül yaptım, dedi.. Beyaz bir gül..(Aksi günümdeyim ya, aklısıra, bana kur yapıyor dedim içimden..)- Ben, gül kırmızı olmadıkça almam, dedim.- Hiç bozulmadan gülümsedi, geri çekti, sonra tam yanında duran şaraba hafifçe gülü dokundurdu..-Peki şimdi?.. dedi.-Aldım. Gül tamam, Kırmızı tamam, ya kokusu dedim..,-Derin bir şekilde içine çek, duyacaksın dedi.Gözlerimi kapattım ve içime çektim, hiç bu kadar güzel kokulu bir gül görmemiştim. Bir müddet peçete burnumda kalmış, sonra utanıp, çektim hemen.-Ben, gitmek zorundayım, dedim.-Peki, dedi.Bana, hiçbirşey sormadı, adımı, oraya nereden geldiğimi, kim olduğumu..Gülü ve çantamı sol elime alarak ona sağ elimi uzatıp–Hoşçakal, dedim. Yerinden bile kalkmadı hiç nazik değildi ama bütün gece neden gözleriyle benim her hareketimi izlemişti.. Oradan ayrılırken Külkedisi gibi ayakkabımı bırakmak istedim. İyi de bu kadar zorluğa gerek var mıydı..Koridorlardan hızlı hızlı yürürken aniden durup arkama döndüm, bomboştu. Bir daha onu görmeme imkan yoktu..Arabaya ilerlerken bile onun lacivert gözlerini düşündüm. Hırsla küpelerimi çıkarıp, fırlattım, makyajımı ellerimle sildim.Şimdi, önümü kesip,’’ adını sormayı unuttum’’ diyecek belki de dedim. Kimse yoktu. Lanet olsun dedim. Elimdeki şaraba batırılmış peçeteden gülü koltuğa savurdum. Aşk hep zordu, hep ulaşılmazdı, Keşke, ben sorsaydım dedim. Sonra eve geldim..Kağıttan gülümü tekrar aldım, içeri girdiğimde ona vazo aradım..Saçmalamıştım o zaten cansızdı, sonra koltuğa oturup onu elimde çevirmeye başladım.Nasıl yaptığını merak etmiştim..Açtım onu, keşke açmasaydım..İçerisinde;-Yürüyebilseydim, seni dansa kaldırırdım, yazıyordu.Hıçkırarak ağladım, sadece ona bu acıyı yaşattığım için..
yorumlar
offf, ne yaptın sen yaaa!!!
ah şu kadınlar…
Kalakaldım öylecePilli bazı anılar vardır kişi anlatırken sonunda ne olacağını anlarsın ama gelişme bölümü için ,detaylar için devam edersin dinlemeye.Bunun sonunu tahmin edemedim..
yürüyemiyor mu? :)güzel hikaye he!birisi yazmıştı. pencerenin camından kestiği oğlanın ertesi gün otobüs durağında tekerlekli sandalyedeki duruşunu. ondan mülhem gibi geldi.okurken tam bir “kazanova” demiştim, meğer öz güveni belirsiz bir engelli çıktı.bu romantizme yürek dayanmaz. bence sakat makat evlen gitsin…
hayat süprizle dolu değeceğini düşünüyorsan ,yakalarsan sıkıcı tut hiç bırakma demeli galiba……
ayyyyyy canım ya……neyse pbkcım.. iyi ki adam peçeteyi şaraba batırdığında yazı silinmemiş (şaka şaka.. bu kadar hüzün sonrası gıcıklık iyi gider) … 🙂
ilahi loriennPilli bu yazdığın bir öykü mü yoksa gerçekten yaşadın mı,çünkü bazı yazılar öykü formatında yazılıyor belki bu da öyle olabilir emin olmak istedim.
masal bunlar
öyle de olsa böyle de olsa yukarıdaki yorumum değişmeyecek.
Bazı anlatılanların gerçek olup olmadığını sadece yaşayan bilir..(Dejavuu88)Zulce;Evleneceğim kişi, sonradan bu duruma gelse ayrılmam sanırım ama baştan kabullenir miyim, düşündüm, bu çift taraflı acı olur..Eğer ben bu duruma gelirsem birlikte olduğum kişiden hemen ayrılır, gerçeği kabullenip bir engelli kuruluşunda hayatımı sürdürürdüm, aşkımı, beni arada bir gelip göreceği o saatlere sığdırır, ”özgürlük” denen ”vazgeçilmezi” ona derhal geri verirdim..Yorumlarınız için teşekkür ederim arkadaşlar..Unutmadan loriiii, gülün sadece kendisi kırmızıdır yaprakları değil…=)
pbk…. ama bu peçete.. yüksek emiş gücüne sahip… 🙂 tamam tamam sustum…..
selpak soft lar kalın oluyorne diyorum benneyse boşverin
Nasıl yaptıysa, saniyesinde dokundurup çektiğini hatırlıyorum, Yayılma gücü hızlı haklısın..=)
Bu ifadenden anlaşılıyor ki bu bir öykü değil gerçektir.
ama beyefendi işinin ehli demek?.. kimbilir kaç hatuna aynı şeyi yaptı bu numarayı köftehor.. eli alışmış…. 🙂
@pbkhayır hayır! kesinlikle öyle yapmazdın.iyice kuytulaşan yüreğinin her boşluğuna daha bir sıkı bastırırdın onu. limanlarından hiç ayrılmasını istemezdin. zaten senden kopan bir kaç parçanın acısı içinde dururken, yüreğinin parçalanmasına nasıl göz yumarsın ki?bence öyle olmazdı. ama baştan kabul etmek ayrı birşeydir, onu bilemem. niye kabul etmezsin ki efelenmelerine de giremem. etmessen etmessin alla alla. değil mi ama.
lori dikkat et bi yemekte senin de karşında oturuyor olmasın, lacivert gözlere dikkat
Gerçekle, öykü neden seni telaşlandırdı Dejavuu88 bana açıklar mısın? bilmek istedim..Öykü olarak yazılan yazıların, tamamen olmasa da gerçek hayattan alınan bazı yaşanmışlıklar, sebepler ya da sonuçlar olduğunu düşünüyorum çünkü..
oturmuştu zati kop… pbk mesajı alır diye düşündüm ama …. nafile…..
sana da bunu yapmamasına şaşardım zaten lori, her kadını böyle tavlıyor o uyanık.
Çok hoş sunuz Kop ve Lori..=)
evet ve ben onunla evliyim biliyor musun? demek ki yine eski huylarına geri döndü körolmayasıca… akşam eve gidince kavga kıyamet var… görür o….
tekerlekli sanyalyeyi arabanın bagajına koymuş gene lori, benden duymuş olma akşam bi yemeğe mi davete mi nereye gidecekmiş gene
Sanırım yanlış anlaşıldım.Buraya insanlar kendi yazdıkları öyküleri de koyuyorlar.Senin yorumun yoktu acaba o formatta bir yazı olabilir mi diye sordum,yoksa bu yaşadığının gerçekliğine inanacak ilk insanımdır tahmin edersin ki
pbk cım sende çok hoşgörülüsün… teşekkürler…
pbk, bir deniz feneridir lori, tebessüm etmemize kırılmayacağına eminim
Peki Dejavuu88;Bana inan o zaman, senin yaşadığın mucizelere ihtiyacı olan çok insan var bu hayatta, kıymetini bil, güzel insan..Kop, bu tarafından aldığım en güzel iltifattı, çok teşekkür ederim..
pillibebekkuyuda,hikaye hem hüzünlü hem düşündürücü hem de akıcı..sevdim ve tuttum.O neler hissetti acaba?bir de onun ağzından dinlesek hikayeyi? ..
Görünmeyeni görebilmek….Önemli olanı…Başı, sonu hep aynı değilmi?
Aynı plakton aynıgözyaşlarımızın tadı da aynı
pbk, çok güzel ve tabii buruk:(( eline sağlık…sanırım yıllar önce cem özer yaptığı show programında buna benzer bir hikaye anlatmıştıkitap satıcısı bir çocuk ve alışverişe gelen bir kız ile ilgiliydi. Aynı duygu, aynı acı, aynı yürek burkan bir durum vardı hikayede…Çok sağol tekrar…
bence @pbk; gerçekten karşısında bir kazanova olmadığı için yani adını sanını sormadığı, kendi kalkıp gidince ardından gidip de pardon adınızı falan sormadım demediği için karşısındaki kişiye böyle bir özür atfederek kendi egosunu tatmin ediyor. Aklı fikri sağda solda (afedersiniz)karı-kız götürmekten ibaret olmayan çok insan var. doğal olarak aksine alışmış bir bünye bunlarla kaşılaşınca gururuna yediremiyor ve kendince bir rol biçiyor karşısındakine. Ama şunu itiraf edeyim, harika bir hikayeydi.makaleci: söylediğin hikaye şu olsa gerek
evet nebilim! çok haklısın bu idi, çok teşekkür ederim…
Bu hikayeyi bende biliyorum evet daha evvel de duymuştum,çok hoş.
Nebilim,Ego tatmini mi dersin, yoksa olasılıkları Plakton un dediği gibi önceden, bilememek görememek mi dersin..İstanbul da yaşayan ve ortamları çok iyi bilen bir kişi olarak bir toplulukta, toplantıda, yemekte tanışıp muhabbet etmenin ”kazanovalık” la alakası olmadığını söyleyebilirim..Gerek işim gereği gerek gittiğim toplantılarda bir sürü kişiyle muhabbet edip geri dönerim..Senin demek istediğin barlarda yaşanan klasik arkadaşlık muhabbetleri..Hemen toplulumumuzun özelliği olan ”rol biçme” makinasına dönüşmeyelim, Karıştırmayalım..Bu hikaye tamamen bana aittir.Anlatmak istediğim, özürlü bir kişinin istediği halde kendi durumundan dolayı ”dans etmek” gibi sağlıklı bir insan için basit bir eylemi gerçekleştirememesi ”imkansızlığı” yaşamasıdır..Sahip olduklarımızın farkına varalım ve kıymetini bilelim.
Ayrıca, Plakton, Makaleci yazıya yaptığınız yorumlardan dolayı teşekkür ederim..Çilekçim bu mümkün değil, hayat felsefem, geriye dönüp bakma, daima ileri,-”Büyük konuşma” SUS, tur..=)
Aklıma nedense Einstein’ın naciz sözü ‘Ön yargıları yıkmak Atomu parçalamaktan zordur’ geldi…
Pin Kodunu, bilmek lazım, DevilorAngel =)
Alemsin yav lorimm
üzücü bir olay anlık ruh halimizle kaçırdığımız nice güzel insanlar var.
Samimi ol, gerçekçi ol, kibarlık yapıcam diye özünden uzaklaşma..Kimsesin avatarını ortaya koyup dalga geçme, yüzüne söyle, senden hoşlanmadım, fikirlerini sevmedim de..Seni seveceğim..
ne kadar iyimsersin pbk..
Kimse sürekli ”iyi” ya da sürekli ”kötü” olamaz, eğer süreklilik hali var ise, gerçek değildir..
emeğe saygı.sevgi, dostluk gül kokusuyla beraber hep hayatında olsun PBK.oleyyy, gecelere gecelere akmalı.
Benim artık çapkınlık günlerim bitti, Nevdalist çiğim, gecelere akmayı 2 hafta önce bıraktım, gözüm falan kayar nem’e lazım, evimin kadını olacağım..Yazımı havalandırdığın için teşekkür ederim ayrıca, naftalinleyip rafa kaldıracaktım tam..
pbk 🙂
bitki örtüsünün en güzel deseni olacağım..:))
pbk bana sakın 14 ağustosta evleniyorum deme
kışa doğru Dej..
yazın hamilelik çekilmez pbk
Kışın gelinliğin çamur olur, ayakkabının topuğu kırılır eylül ekim bence idealKarar verildi
:))
haziran gelini de olabilirsin diyecektim ama haziran bitti! yaz gelini olmak çok güzel olabilir…
pbk tarihi ve araba plakasını verir misin kop la önünüzü keselim
gerek yok dej, nerde olsa tanırız pbk yı170 boy, sarışın, normal kiloda, bol sertifikalı ve diplomalı, gurme ve gastronomist, enişte de yağız bi yabancı, elimle koymuş gibi bulurum…
Arabanın önünde çiçek bebek değil kırmızı şarap ve peynir tabağıTamamdır kop mevkiyi belirle saatleri ayarla
hele spor arabayı da gelin kullanıyorsa ve hız limitlerini aşıyorsa özel hız bölgelerinden geçerken, ahanda bu pbk derim çok rahatlıkla
haziran nişanlısı oldum ya makaleci o da yeter ..Dej, arabamın önüne pilli bebek oturtturmayı düşünüyorum, nasıl geleneksel olur değilmi..Neyse daha fazla konuşursam, reklama girer..
belki gelinlik kruvazeyse ben hemen tanırım, omuzundaki kuş tüyünden:)
pbk, bebek julia ya benzesin lütfenEnişteye söyle ayarlasın yapsın birşeyler..
çok kabarık olsun istiyorum, gelinliğin altında 7 cücem, kuşlarım, keçilerim, kedilerim olacak çünkü, anlamı olsun biraz, düz tuvalet çok giydim şimdiye kadar..Açıklıkta sınır yok ama, basit bir havası olsun istemem, derli toplu olacak yani..
Dejavuu, sen julia ya benziyorsun sanırım yanılıyor muyum yoksa..
Benziyorsam beni mi oturtacaksın arabaya:)pbk çağırırsan görürsün neye benzediğimi..Ayrıca bunun sana yakışacağını düşünğyorum. Ben şık sade ve zarif şeyleri severim
dej, aşkolsun niye seni oturtturayım, görmek isterim tabii..şık mış gerçekten, ama etekleri çok düz, ben Osmanlı dantelası istiyorum..
dur biraz araştırayım o zaman.Bu sene çok ablam evleniyor hepsi de bana danıştı gelinlik modeli hususunda, komik ama hoşuma da gidiyor:)
benim de denemesi hoşuma gidiyor, kabarık olması için önce, uçan bir daire giydiriyorlar içine..Sonra, sımsıkı sıkıyorlar..Bir tane örnek denedim..Çok komikti..Gelinlik herkese yakışıyor, büyüsü var..
Kesinlikle bu söylediğinde haklısınHerkese yakışıyor.Sana tavsiyem sakın ayakkabını inci den alma
Kop biraz daha zorlarsan resmimi koyacaksın neredeyse..:))
ayakkabı topukları hoşuma gitmedi ama, daha zaarif birşey olsaydı..
fazla zorlamayayım dedim, :))
ben seni neden kızıl hatırlıyorum pbk
Owwww,Hatun ne kadar da seksi olursa olsun, benim bu kadar seksi bir otomobilime ayaklarını basıp tırnaklarına ruj sürecek..Haman hallaam, bir anda maço karakterime rücu ederim kesinlikle.Allah göstermesin. İsterse o hatun Angelina Jolie olsun..
değişmeyen ne var dej, bir tek ruhum..:))
Pardon, bir anda naif ruhum kabardı. Hatun düşünceliymiş de ayakkabısını çıkarmış.Özür diliyorum bayan,..Saygılar.
Oje sürüyor..
kadın ruhundan annamayan bi angut…
:)) fena yakalandım pibek..potların kralı olmam umarım bugün..
Çok kibarsınız bayım siz.
Koptum ama ben Anthrobebek ..:))))
Bu fotoğraf bir seri fotoğraf kartelasından. Öncesinde bu kadın, yine ayağını aracın kasasına bastırmış, aracın camında rujunu sürüyordu. Ben ona binaen dedim onu. Bilmeden yorum yapmalaylım sayın Kopanisti kişisi.
bu durumda epilasyonunu da cama bakarak yaptığını anlatırsan şaşırmıcem açıkçası
O reklam çekim aşamasında gerçekleşti. Fotoğraf çekimlerinde sadece kozmetik ürünleri üzerine çalışmışlardı.Bizzat ben kendim ordaydım. Ondan anlatıyorum bunu.
ulen kefere, her boka sahip çıkmasan olmuyo mu
Yaw, tamam pot kırdık. Gelme sen de üstüme. Sayende senin sıkça gerçekleştirdiğin oryantal figürleri icra etmek zorunda kalıyorum iki saattir. Ben aftershave’i bile traş öncesinde kullanırım. Kadın olsam kesin dudaklarıma oje vururudum. Bence bi sakıncası da yok bu durumun.
”Anthro DİYOR Kİ, (02 Temmuz 2008 13:56)Kadın olsam kesin dudaklarıma oje vururudum”Vurma, yazık yaw, sür..Anthrom benim, minik bebeğim..
saçını kızıldan sarıya nasıl çevirdin anlat bakayım pbk?benim bu konuyla başım dertte birazcık da…
Ben de şimdi sihaytan kızıla geri dönmeye çalışıyorum, yarı yolu tamamladım. İki hafta sonrası işlem tamamdır.
o dert değil dejavu…siyah akıtılınca kalan turunculuk zaten kızıla döneceğin için dertsiz kapanır…ama kızıldan sarı, hadi bakalım…
siyahın akması mı.. Üzgünüm, zannetmiyorum.Ama kızıl-sarının ilk etapta ortak kullanıldığını düşünüyorum bir anda geçiş zor olabilir ya da saçın rengini açmak için çeşitli kimyasallar kullanabilirler. Birkaç aşamada gerçekleşmesi gerekir.(bknz. candan erçetin)
sarışın mı oldu?
Kısmen oldu, bakır rengi dediğimiz saç renginden ama benim kastettiğim sarı ve kızılı saçında bir dönem tutmuştu. Görüntü aklına gelsin diye örnek vermiştim.
kızıl saç yakıştımı ellememek lazım, hep kızıla devam…
Di mi koppbk nın fotoğrafına yakın buldun yukarıda bir fotoBakalım beni bulabilecek misin
kızıl çok yakıştı ama sarı röfle istiyorum:((
kızıldan sonra sarı röfle mi dedin 🙁
evet, kötü mü..? kızılı iyice akıtıp yerine sarı röfle…
nevdalist burda expresyon nerdeexpresyon aranıyor…
röfle ne yav?
saçı yakma opereyşını
hayır ya değil:(( çok güzel oluyor ama…
kızıldan başka tanımamyada mavisiyah
Kafasına geçiririm salonu bir yaksın saçımı,Makaleci, çevir diyorum çeviriyor..:)
kop sevdiğin renkler güzel aslında…ama bu aralar kafayı sarıya takmış birisi için…pbk; onu anladım da nasıl bir işlem sırası oldu, onu merak ettim
Bir defasında bir kuaför fön çekeceğim diye saçımı süpürgeye çevirmişti, dükkanı başlarına yıkıyordum hatırlayıverdim.Vaaay çevir diyorum çeviriyor he:)
napıyosunuz ya saçınıza. ellemen kalsın kendisi gibi.benim saçımı boyayacak kuaförün kafasına geçirirm salonu.
ne çevriliyor ya, biri açıklasın şunu
kızıl sarıya
Bu konuda bir anım var hiç unutmam..Ben çok geç boyattım saçlarımı bu arada..Şimdi bir mimar kız arkadaşım var..Habire bana işte benim kocam doğal sever, boya sevmez asla yaptırmam falan diyordu, ben dedinliyordum..Bekarız ya, nereden çıkacağım hiç belli olmaz benim..Aynı doğal arkadaşın, doğalsever kocası bir dudağı gökte bir dudağı yerde her bir yeri ameliyatlı bir kadınla oturuverdi karşıma, doğal doğalAhhh dedim içimden, biz kadınlar herşeye bir kılıf uydururuz.erkekler ne kadar doğal davranıyorlar oysakiDoğal doğal boşandılar sonra..
Erkekler de kaşlarının ortasını yok etsinler yeterli. O kadar doğallık da..
kulak ve burun kılları kalsın mı diyosun …
:((((((((((((((hiç olmasın onlar
Bakımlı olsun..Tertemiz olsun..Parfümü hareket ettikçe burnuma gelsin hafif hafif..
evet.Güzel kokan, temiz ve elleri bakımlı, kulak burun ve kaş ortasındaki kıllardan arınmış erkekler tercihimizdir.
aha sanki beni tarif ediyorsunuz
hah geldi bahsettiğimiz yavşak…
Davud un elleri gibi olsun, Pilli Pati nin kulakları çınlasın..
Tamam yorumları keselim arkadaşlarYazın ayakkabıya sakız yapıştı mı çıkmaz uzaaar da uzar
o ojeyi süren bir erkek olsaydı süper ötesi bir kare olurdu değil mi kop
Davud’un ellerine benzeyen eller için yaşıyorum ben! 😉
cok guzel olmus
hadi yaa:)bu kadar mı:)yazıyla ilgili bir seyler yazsana
lorien nerde yav gitti mi.
Tatilde, şu an Karadeniz’de manson
Ayip etmissin P.pati, o gul baska gul, en azindan elime alamam..Duygusal yazimla oynayarak, beni rencide ettin simdi..
bu yazının aynısı bu linkte de var hangisinin çalıntı olduğu nereden bilinecek acaba?nasıl böyle hırsızlık yapıyorlar nette gizli saklı mı var herşey ortaya çıkıyor işte.peki bu yazının esas sahibi kim?
evet ben başka güle dokundurmada bulundum. ama seni rahatsız ettiğini görünce yorumumu sildirdim. özür dilerim.
@prtscnsysrq, verdiğiniz linkteki girdinin tarihi 11.02.2008 fakat bu yazının tarihi 19.10.2007.bence yorumunuzu ve sorunuzu hemen gidip o forumda da yayımlamalısınız.yazı sahibinin kim olduğu gayet açık sanırım.
aaa yazimi calmislar, cok seviniyorum begenmisler demek ki, yazinin yayinlanma tarihine bak, benimki cok daha eski oradan anlarsin.. Prtschyrtrhhfdjdjhsgdh..Patiiiii, saka yapmistim, bak cok uzuldum simdi…Lutfennnn
Ben de ciddi sanmıştım Pibek. Pati’nin mahsun bir şekilde boynunu büküp shane’den o yorumu sildirişine ben de şahidim. Kırdın bak kızı.
ne yapsam acaba..Anthro yardim et bana..gonlunu alalim degerli arkadasimizin..
Dua et ki bana yapmadın o hareketi PiBek. Ben çok kindarım ve yazardım bi köşeye.Neyse ki Pati, şefkat dolu yüreyciğle unutur bu hadiseyi.
akillim Prtstuuvyzl;ben yazar olacagim, hic yazi calip boyle bir acik verir miyim..Size oyle yazilar yazacagim ki daha akliniz ucacak..Yazilarima girerken dikkatli ol, kendini kucuk dusurme bir daha..Butun yazilarim tuzaklarla dolu benim..Heyecan bir anda yukselir, sonra bir bakmissin tepetaklak olmussun..
Bence printscreensysrq big brother watches u mesajı verdi gizliden gizliden. Yapacak olursanız ensenizde biterim gibilerinden. Google gibi herif peh bea.
Noblenipple :))yok yok ozur dilemesin, beklemiyorum..
yazın ortamında olur böyle şeyler. ben ciddi sandım ve telafi etmeye çalıştım. şakaymış neyse. 🙂
:))I am avalyanç. Firefox’daydı şifreler formatla uçtular. Noblenipple çok kıytırık ya.
Bu arada matmazel noralya’dan sonra uzun süredir yediğim ilk feyk. Hem de nasıl feyk. Çalınmayacak gibi değil hani 🙂