bildirgec.org

arzu hakkında tüm yazılar

Sevgiliye… ( Sahibini Arayan Şiir … )

firatocal | 29 July 2010 09:57

hatıralar istiyorum unutulmayacak
bir dokunuş istiyorum sonsuza dek hep kalacak
eellerini gözlerini istiyorum yanlızlığımı unutturacak
sevmeni istiyorum beni dünyalar benim olacak

sevgilim demek tek dileğim sana
saçlarını okşamak dağıtmak isteğim esen deli rüzgarda
dokunmak tenine bir mesaj kalbine dudklarımdan
işte bu seni sevmek bitmek bilmeyen sonsuz bir arzuyla

esmer sevdim yalnız kalbimde
sevilmeyi hakkeden bir tek sevgiliyi
istedim ona ulaşmayı düşlerimde
aaahh ahh nasıl isterdim bir yolunu bilmeyi

kolay değil sevgisizlik
anılarım yapayalnız çekilmiyor sensizlik
eriyorum karanlık odadaki anlamsız bir mum gibi
gözlerim arıyor değerli gerçek bir sevgili

Gelinlerin En Güzeliyle Bin Kere Daha Evlenmek…

firatocal | 15 July 2010 17:35

” Şu tepedeki kutuda ne vardı , indir bakalım bi ” , cümlesinin bizi geçmişin en tatlı hatıralarına dalıp götüre ceğini kim tahmin ederdi ki … Yıl 2003 davullu zurnalı bir köy düğünü … Bende jilet gibi damat lıklar – şimdi lerde içine sığamadığımı belirtmeliyim , ahh kör olmayasıca yıllar – eşimde de yazımın konusu olan tarihi filimlerden fırlamış kıyafetleri andıran inanılmaz gösterişli ipekli tüllü gelinliği…

Devlerin Savaşında 1GHZ’lik Dev: HTC Desire

geceyazankedi | 21 March 2010 17:43

Akıllı telefonların ilk çıkışının üzerinden çok zaman geçti, moda oldular bir ara silinip gittiler ama şimdi piyasanın en büyük devler savaşını yaptıkları zamanları yaşıyoruz. iPhone, HTC, Samsung gibi modellerin yanında Nokia yarışı bırakmamak için çırpınıyor. Ancak tüm bu olanları geride bırakmayı iddia eden tasarımsa tasarım, özellikse özellik diyen HTC Desire geliyor. Ancak HTC’nin kavgası Google Nexus One üzerinden yürümekte, en büyük rakibi olarak kabul ettiği bu cihaz ciddi anlamda tanıtılan modellerin en iyisi.

NEFESİN

astral | 29 December 2009 11:10

httpth01.deviantart.netfs13300Wi2008058c3____by_canca.jpg
httpth01.deviantart.netfs13300Wi2008058c3____by_canca.jpg

Sözlerimin sebebisin. Kaynağısın. Her sözüm senden kopup sana koşuyor. Hepsi sonsuzlukta seni arıyor. Sana yandığından delipervane cümlelerden başka sığınağı olmayanı oynuyor siyaha çalan lake bir gecede, yıldızsız kuytuda…

‘Sözlerimde sözlerin var’ diyorsun.
‘Ah, çok hoş değil mi?’ Nasıl olabilirdi ki başka türlü. Senin için çarpıyor kalbim. Öyle huzurlu bir kadın oldum ki… Kendimi aştım, niye? Seni öyle çok arzuluyor ve hayatımda istiyorum ki, hayatımı yeni baştan yazabilirim.

teninin kokusu

astral | 28 December 2009 11:57

Şimdi bir anı fısıldayarak geçiyor yanımızdan…

Gece üzerimize yürüyor sevgilim. Ruhum bir nehir kenarında, kendini suya akıtıyor; düş aşırı. Şimdi bir anı fısıldayarak geçiyor yanımızdan, dudağımızda bir buse kalıyor bir o kadar habersiz.

Ben sana düşüyorum, düşlerimden çok önce. Sen bana kalmadın, dün gördüğüm düşte oysa. Oysalara kristallerini sunan kadınım. Yakın, bir o kadar uzak olan; kadınım…

Suskunluklarımı aya açtım. Hem konuştuk hem sustuk karşılıklı. Bilir misin, karşılıklı susabilmek iyi bir şeydir. O zaman ilerlemiştir iletişiminiz. Ne zaman ki, susmak sıkıntı verir, asıl korkutandır suskunluk. Konuşma çabası taşımıyorsan huzur vardır…

beyaz kemikten toka 3 (susmak ve itaat etmek)

astral | 25 December 2009 12:09

Bölüm üç…
Bu hikaye, dört kadın, dört kuşak ve bir tokanın hikayesidir…

Susmak ve itaat etmek…

Havva saçında kemik beyaz bir toka, ağzında sigara gün boyu temizlik yapar, çocuklara bağırır, sonra baş edemediği noktada çocuklara afyon verir ve küçük bir dinlenme verirdi kendine. Yedi oğlanla uğraşmak kolay mıydı?

Kız ona yardımcıydı ama hepsine birden verirdi otu. Hem bu yaygındı. Zararlı olabileceğini hayatı boyunca düşünmeyecekti. Çocukların çocuklukları yarı otla geçecekti.

DOKSAN

herkeshermes[pilli_silinen_hesap] | 15 December 2009 11:08

yeryüzünün en kanlı hücreleriyle öpeceğim seni
bir şarkıda ormanları yakacağım gözlerinde
bir okyanus seni sal zannedecekti belki

ikimiz delik deşik miğfer, ikimiz kalp savaşlarında gazi
henüz yazmaya başlamadım
dudak dudağa olacakken unutmak elleri

sus veya susalım aşka en salim kafayla
henüz yazmadığım öyküler var, yalnızlıklar, intiharlar
yaşadıklarımı çıkar senden, geride masmavi boşluk var

uda bir akordeon eşlik etsin mesela
tanrıyı yaratmak senden vazgeçmektir
uzatmalarda kalbim doksandan golü yemiştir

Arzular için yapılan en büyük ibadet; SEKS

ookksijeenn | 15 March 2009 10:33

Seks, bedenin arzuları için yaptığı en büyük ibadettir…

Varoluşun ilk koşuludur,

Perakende alışverişlerin değil, toptan nakliyatların yapıldığı ticari bir olgudur. Doyasıya yaşanırsa; iki tarafta kar’lı çıkar…

Kadının doğurganlığını tetikleyen bir başlangıçtır!

İki ayrı bedene ait tutkuların birleşerek şehvete dönüşmesidir…

Belki de insanın en büyük zaafı…
Kimilerine göre hayatın anlamı, kimilerine göre sıradanlık…

Leyla, Sofu, Hikaye-i Kebir

INTERNET CAFEE | 15 November 2007 21:41

kamera toprak yolda ilerleyen arabanın camından çekim yapıyor. küçük bir el kamerası, japon yüksek teknoloji ürünlerinden. fonda motor gürültüsü. eski bir dizel motor olduğunu hemen anlıyor motor sesi dinlemeye yatkın kulağımız. kamera sola doğru dönüp arabanın içini gösteriyor. bu bir kamyonet, oldukça eski bişi. kameraman ve diğer kişi aralarında konuşuyorlar, türkçe olduğundan türk olduklarını hemen anlıyoruz. diğer kişi şoföre soru soruyor; bu defa ingilizce. şoför, kırk yaş civarında, deri bir mont giymiş, oldukça eskimiş. sakalları uzamış, on beş günlük falan olmalı, güneş yanığı bir ten, kafasında yün bir bere, nerede ise geldik diyor, az kaldı. ingilizcesi oldukça bozuk, sigara içiyor, kamera sigaraya zoom yapıyor. sonra ön camdan dışarıya dönüyor, uzayan toprak bir yol, çorak topraklar, hiç ağaç yok, tıngır mıngır bir yolculuk. dağlara doğru tırmanmaya devam ediyorlar, uzakta karlı dağlar hayal meyal seçiliyor. görüntü kararıyor.

Gül Kokusu

pillibebekkuyuda | 19 October 2007 10:59

Davet edildiğim yemekte tam karşımda oturuyordu. Masada bulunanlardan hiçbirini tanımıyordum ama orada olmak zorundaydım.Ravel in Bolero su, ne güzel çalıyordu. Bütün gece başkalarını da izliyor olsam, tam karşımda oturduğu için ister istemez gözlerimiz buluşuyor, sonra birbirleri tarafından geri itiliyorlardı..İstemeden birinin bakışlarıyla buluştuğumda gereğinden çok gözlerimi kırpmam en belirgin özelliğimdi. Evet, bir kez daha buluştuk, bu kez gülümsedik birbirimize.

-Sıkılıyor musun ? dedi.