Bir sabah kalktım. Buz gibi bir dünyaya kalktım. Kendi soğukluğumda yüzümü yıkadım, sabahın ayazını içime soludum. Giydim papuçlarımı, olmayacak bir sabaha uyandım. Uyandım. İçimde sürdürdüğüm kelimelerimle kendime sıcak bir öykü yazdım. Yüksek bir yere çıktım, en yüksek, sakladığım öykümü aşağılara bıraktım, dileklerim kabul olsun diye. Tuttuğum nefesimi bırakmadan usulca, kimse görmeden ağladım. Çocukluğumdaki aynı kızın gözlerine baktım aynada. İnandım ona. Çoktan beri topladığım güllerimi aldım elime. Bir sıcak tebessümün içimde bıraktığı matemin yolunu tutmak üzere yola çıktım. Kendi çıktığım yolda kendimi unuttum. Çoktan unutmuş bir ben vardım artık. Unutunca her şey değişti. Soğuk değişti, bulutlar değişti. Dedim ki, dileğim oldu. Oysa olan bendim, dilek de buydu. Ağlayan kız gözlerini sildi. Matemini duvara astı. Sustuğu anılarını albümlerden çıkardı. Valizin içine koydu. Bir bilet aldım uzak, uzak bir şehre. Dönüşsüz bir bilet yalnızca. Valizimi otobüse yerleştirdim. O uzak şehre yakınlaşırken valizim benden bir o kadar uzaklaştı. İçim temizlendi. Bu şehir temizlendi. Kar beyazı anılarım bana kaldı. Anılarımın matemi o yeni şehre…Dedim ki, ‘Anılarda ağlarmış.’
yorumlar
çok hüzünlendim”anılarda ağlarmış”bu sabah ben de anılarımı fazla ağlattım, çok dokundu yazınız, hislerinize sağlık.
ikinci görseldeki kara batmak isterdim.ıhhıh kar yok bugün şehrimde.
ne güzel. şiir gibi..
yazı güçlü başlamış, sonra nedense dağılıyor anlamı…
Sorun bu zaten..
Bir bilet aldım uzak, uzak bir şehre. Dönüşsüz bir bilet yalnızca, yapmak istediğim şey…ben bir anlam kopukluğu görmedim.güzel olmuş
yazının yarıdan sonrasını kastetmiştim @kahvekokusu
pillipati aslında anlam dağılmasından çok uslubu değişmiş sezinlediğim bu.ilk satırlar daha şiirsel
sanırım bu da yazarın tam anlamıyla kendi uslubunu oluşturamamış olmasından kaynaklı..yine de güzel
…..
bana göre her yazıyı şiirsel şairsel vs. değerlere göre değerlendirmek yerine anlam ve hislerin gittiği yere göre değerlendirmek daha önem taşır.yarından sonra geride kalan anılar hep ağlar.gidilen yer önemli bir yazıda eğer oraya gidebiliyorsanız yazara teşekkürü borç bilirim, her zaman.
ya da sayın kelebeğin ki gibi sizi bir şarkıya da götürüyorsa mesele yok, teşekkürler kelebek sevdiğim bir şarkıya götürdünüz beni.
rc ederim dolce, şarkı da güzeldir, şarkıyı söyleyenin gırtlağı da…muhteşem jazz’cı, dehşet enstrümantalist. kendisinin usta seviyesinde çalamadığı enstrüman yoktur.nefesli, telli, yaylı, vurmalı.Kabuğundan çıkıp zincirlerini kıramamıştır, o ayrı…
ii sayılır.ama daha iyisini yazarsın gibi düşünüyom
ne oldu mor güzel niye şive değiştirdin yavrucum mor lacivert ne güzel yazıyordun senii demiyordun iyi diyordunyabeyendim demiyordun beğendim diyordunne oldu yav