Uçurtmanın her yaştan meraklısı vardır. Meraklısının elinde özgürleşen uçurtma, rüzgara adeta meydan okur. Çok eski zamanlardan beri özgürlüğün simgesidir, günümüzde federasyonu bile vardır. Tahta iskelet üzerine; kağıt, naylon ya da ipek ile kaplanır. Dengesini kazanması için kuyruk takılır. Uçurtmanın gökyüzünde süzülüşü, insanların yüzünde tebessüme dönüşür. Kim bilir ne hayallere sürükler insanları… Yaygın olarak İngilizce’de zarif yırtıcı kuş”çaylak” anlamına gelen “kite” olarak yer alır. Geometrik şekiller, hayvan figürleri, yöresel desenlerle yapılan uçurtmalar gökyüzünü reklendirir.
Anavatanı Çin, çıkış tarihi M.Ö. 300′ lü yıllardır. Çin’de ilk kez savunma amaçlı çıkarılmış, haberleşmede önemli rol oynamıştır. Değişik renklerdeki uçurtmalar farklı mesajlar içermektedir. Büyük keşiflere de ilham kaynağı olmuştur. Benjamin Franklin uçurtma deneyi ile şimşeğin elektriksel gücünü keşfetmiştir. Özellikle Uzakdoğu’da Çin, Japonya, Tayvan ve Endenozya’da halkın en eski yöresel eğlencelerindendir. Uzakdoğu tarihinde çok önemli bir yere sahiptir. İnsanlar tarafından tanrıya yakarış aracı olma görevi de görür. Gök tanrısına saygılarını göstermek amacıyla Hindistan’da, uçurtmaların desenli tarafı gökyüzüne dönük yapılmaktadır. Ünlü kaşif Marco Polo tarafından Avrupaya götürülmüştür.
Pek çok ülkede uçurtma hala ilgi çeken bir objedir. Şenlikler düzenlenir, “fan kulüpleri” ve federasyonları vardır. Çocukluk anılarımıza asi bir oyuncak olarak yer etmiştir, sevgiyle anımsarız hep. Ülkemizde de önemsenerek uçurtma müzeleri bile açılmıştır. Dernekler yoluyla uçurtma yapımı öğretilmekte, uçurtma şenlikleri düzenlenmektedir. Yapımında kullanılan hafif malzemeler sayesinde, rüzgara karşı direnç gösteren uçurtma, yediden yetmişe her yaştan insan için eğlence anlamına gelen inatçı bir oyuncaktır. ” Uçurtmalar rüzgar gücüyle değil, o güce karşı koydukları için yükselir.” (Çörçil)
Siz de uçurtma yapabilirsiniz. 56 cm uzunluğunda, tercihe göre 3×10 mm kalınlığında iki adet çıta, 76.4 cm uzunluğunda 5×5 mm kalınlığında bir adet çıta, iskelet için ambalaj ipi, kaplamak için kap kağıdı ve bant ile güzel bir uçurtma yapabilirsiniz. İskeleti oluşturduktan sonra, kağıt ile kaplayın. Kaplarken kaymaması için çıta veya ipten bant yapıştırın. Kuyruksuz da uçabilmesi için yatay çıtalardan arkaya doğru bükmeniz gerekir.
yorumlar
@thıng, uçurtma avcısını izlemedim. Ama uçurtmayı vurmasınlar izlemiştim.. Çok da beğenmiştim.. Güzeldi.
uçurtma avcısı bence aynı zamanda okunmalı…sadece filmini seyretmekle olmaz… ben çok severek okumuştum…
4-5 senedir uçurtma şenliği oluyo burda mayıs ayında. Panayır yeri gibi tam. Bissürü uçurtma, çeşit çeşit anasını satiim. Bi yatıyon uzanıyon şöle çayır çimene, gökyüzü rengarenk. Ejderhası, kaplumbaası, kuşu, börtü böcük… Güzel bişi ki bence.
@Belesh, bütün dertler uçurtmayla birlilkte havaya uçuruluyor..
Keşke dediğin gibi kolay olsa öle…
hiçbir şey kolay değil aslında… boş ver yaaa…
Eğer en güsel uçurtmayı çinliler yapıyor ise, çin malı uçurtma iyi olur mu ki o zaman? Yoksam dandik bişey mi olur?
eskiden olabilirdi.. şimdi kriz olduğundan kalite düşmüştür:)
uçurtmalar gibi özgürce uçabilsek göklerde keşşşşke
çin malının da kendine göre kalite dereceleri var aslında, fiyata göre kalite esastır. çok kalitelli bir ürün istiyorsanız ona göre para ödersiniz, ancaak sadece para yetmez, bir de üretimi kendinizin kontrol etmeniz gerekir. çinle ticaret risklidir her daim demek istiyorum.
Yııllaarrr yıllarrr önce çocuk ruhlu amcamın yaptığı uçurtmayı,gene onun balkonundan uçurttuğumu hatırlıyorum…Yan taraftaki binanın antenine takılıncaya kadar sürdü renklerle bezenmiş sevincim…İstanbul ve uçurtmayı hiç yakıştıramıyorum o zamandan beri:) Ama şimdilerde nasıl hevesliyim anlatamam,kendin olamasan da özgür olabilecek şeye ellerinle araç olmannn…Harikulade geliyor kulağaaa…
Uçurtmayı her ne kadar özgür olarak kabul etsek de yine ipleri bizim elimizde… Yine de çok seviyorum salına, salına uçuşunu.. Bir anlık özgürlük bile küçümsenmemeli, o anın keyfini çıkartmalı.
Çok haklısın Akoni;özgürlüğü özgürlük yapan yayıldığı süreç değil de iki salise de sürse niteliğidir belki…Hem sonsuz özgürlüğü kim kaybetmiş ki biz bulalım ya da sonsuzlukla etiketlenen bir özgürlük,sınırları vurgulamaktan başka neye yarar belki dee… falan fistan…
hehh şöylee.
Sana da aferim Akoni..:D
Bir aferin aldım desenize.. hehhe hee
”akoni DİYOR Kİ, (23 Nisan 2009 09:33)Uçurtmayı her ne kadar özgür olarak kabul etsek de yine ipleri bizim elimizde… Yine de çok seviyorum salına, salına uçuşunu.. Bir anlık özgürlük bile küçümsenmemeli, o anın keyfini çıkartmalı.”Evet yaw, ipi başkasının elinde olan uçurtma özgür olur mu hiç, nekadar uçarsa uçsun , sahibi çekince inecek aşağıya..
bana uçurtma hediye ettiler geçen gün alışveriş sırasında, annem ne yapacaksın kızım durr diyor, ben yook bulurum ben bir yer mutlaka dedim… saklıyorum şimdi evde kendisini , uçurcam ben onu, çekicem ipini çekciem ipini , ben yönetcem kendisini 🙂 vurucam kırbacı gibi oldu biraz ama olsun:)
@pbk, olsun yaaa, aşağı indirilene kadar uçuyor ya yeter:)
@pbk, kafanızı yukarı kaldırıp izlemektense, çimenlerin veya deniz kenarında kumların üzerinde uzanıp gökyüzünde uçan uçurtmaların seyrine varmak, inan uçurtmak kadar keyifli ben öyle yapıyorum..
@Galanthus, uçuracağın zaman haber ver geleyim:)))
oyyy hem de tek başıma da değil artık:)
Sınırlı özgürlük iyidir Akoni, uç uç nereye kadar..
evet yanlız değilsiniz, duyanlarda gelecektir:))
bugün uçurtma şenliğine gidecektik, fekat yağmr yağdı, iptal oldu 🙁
@mucıze. yağmur nerde yağdı:))) bensiz gidecek olursanız yağmur yağması doğaldır:)))
@haritametoddefteri, birilerine, bir yerlere, takılı kalmak her anlamda kötüdür.. Ben kuşlarda çok tanık olmuşumdur. Ayaklarına iplik falan dolanmış, takılı kalmışlardır. Kim bilir göremediğimiz, bilemediğimiz nice ecelsiz ölenler vardır
harika bir gösteri