Yolu yol yol deyildi puştun; bir nevi yana bele meyleden eyrilik timsali, meşruiyetten yoksun vesvese yüklü biriydi. Beylelerine puşt iksiri hazırlanır ve içirilir. puşt iksiri nedir? sıkıntılı musibetleri defeden bir hakikati tesellidir.kader adaleti içinde, rıza ve teslim ferahlığı verir,geçici olmasından ziyade zevalinde hayli lezzet vardır.sair musibetlere karşın son derece hafiftir.en şidettli hucumlardan en az meşakkat ve yaralarla kurtulunur. Hele beyle bir iksir “ırzı kırıklar” eliyle hazırlanıp içirilirse kaşıntı ve sivilce yapsa da “çivi çiviyi söker misali” aynen ceviz de olduğu gibi yaprakları, kaşıntı ve sivilceleri bertaraf eder.Her kim kötü çığır açarsa gider; Bundan beyle bu ve bunun gibilerle amel olunmamalı zinhar!İndi, güzel çığır açmanın faziletini “siz” melaikelerle ve ilm-i kamillerle nihayete kadar yaşamak ve sindirmek zamanıdır. Puştun gitmesine öncülük eden zatlar mübhem bir emrin beyanı, müchel bir hükmün tafsilinde bulunduklarından ayrıca ecir ve sevaba mazhardırlar. buna vesile olanlarda en büyük kazanca ve mükafata vesile olurlar. Her kim beylelerini tasavvur ve tahayyül etmeye devam ederse ki; bu durum zikre vesile olama manasına da geleceğinden , bu huydan vazgeçilmelidir. taze çiçekler, soluk çiçeklerle komşulukları nedeniyle solarlar. bu dolayıdır ki ziraat erbabı bozulan ekinleri , diğerlerini bozmasın diye yolarlar.Bundan beyle kalemler birbirlerine meyletmeli, kaynaşmalı ki neticede muhabbet kuvvetlene ve hullet arta.İksirin yaratıcıları hususunda kapsamlı nefretten ziyade “salyaları temiz midir? pis midir” cihetinden bakarak mihenge vurmak lazımdır.