Ülkemiz pek çok çeşit insan kökenide sahip, renkli bir mozaik olduğu için çok çeşitli gelenek, göreneklere sahiptir. Her yörenin farklı adetleri vardır ama bu geleneklerin çoğu nedense yemeğe bağlanır:)Doğumdan düğüne, sünnetten cenazeye her şeyde yemek, içmek insanımız için vazgeçilmezdir.Mesela eskiden çok sık olmakla beraber yeni doğan bebek ve anacığı için yapılan loğusa şerbetini kim bilmez gelen misafirlere ikram edilen hoş tatlı bir içecektir o.

Aktarlarda satılan kırmızı bir şekerden yapılan bu şerbete şeker, karanfil ve tarçın ekleniyor ancak etrafımda yıllardır böyle bir etkinlik yapılmıyor tadını unuttuk şerbetin vallahi.Bu şerbet isteğe yada mevsime göre sıcak ya da soğuk olarak ikram ediliyor böylece bebek kutlanıyor.Bebek gelişiyle başlayan etkinlikler silsilesi diş buğdayıyla devam eder.Anadolu’nun eski bir geleneği olan diş buğdayı haşlanmış buğday,şeker,ceviz,nar vs karışımı eşliginde bebeğin ilk dişlerini kutlama organizasyonudur ve tek bugdayla geçiştirilmez. Çay, kurabiye, kek, börekle tıka basa doyulur..Kadınların altın günleri ise yazılsa buralara sığmayacak kadar destanımsı birşeydir. Altın, para bahane kim ne pişirmiş, kaç çeşit ikram sunmuş, tadı tuzu nasıl, böreğin kıyması az mı? gibisinden yemekteyiz programını aratmayacak bir dedikodu,eleştiri, sohbet yatagıdır.

Hayatımda hiç katılmadığım bir şeydir bu kadın günleri kayınvalidemin 30 yıldır süren akrabaları dışında kimsenin katılmadığı kalabalık günlere bile gitmem. Ancak o gün ikram edilenler bize de mutlaka saklanır biraz, kadınlar bu günlere hazırlandıkları kadar başka hiç birşeye hazırlanmıyorlar.Sünnet pilavını yazmadan geçmek olmaz pipinin pilava katıldığı efsanesiyle beraber yapılan pilavın tadına bayılırım, bazı yörelerde pilavın yanına zerde yada çorba verilir. Yöresine göre pilav tavuklu, etli yada nohutlu olabilir ben hertürlüsünü yerim.Konya bu konuda ünlüdür.(Konya Pilavı)Evlenme merasimi de yemek için uygun bir ortamdır, bizde düğün de kına gecesi de yemekli olur bazı yerlerde pilavlı, bazısında kurabiye-limonata, pasta-çerez şeklinde değişen bu olay şehirlerde düğün salonlarında önden verilen meze tabagı, sonradan dağıtılan pasta-içecek ve masada bulunan çerezle halledilir.Ancak ülkemizin her yöresinde önemsenen bu düğün yemekleri sadece büyükşehirlerde yukarda bahsettiğim şekildedir. Keşkekli düğünler , düğün çorbaları, börekler, pilavlar vs. Anadolu’da hala yaygındır.Mesela Anamur düğün yemekleri bakımından tam bir görkem yeridir, laz düğün yemekleri ise ilginç menüsüyle devam etmektedir yenmeye, Ege bölgesi düğünlerinde keşkekle tatlandırır misafirlerin ağızlarını..Bafa düğünündeki topalak köfteli, kavurmalı,yahnili yemekler ise burada

Adana ise gerek doğum, gerek kız isteme,nişan, düğün konularında yemek zenginligiyle önplandadır. (Adana yemek ve gelenekleri) Düğün yemekleri yazmakla bitmez ama milletçe yedirip içirmeye meraklı bir toplum( dolayısıyla yemege, içmeye de) olduğumuz için her bölgede farklı ama çok ve güzeldir düğün yemeklerimiz.Koca kazanlarda yaşlı bu işte usta kadınlar tarafından pişirilen bu yemekler bereketi ve misafirperverliği simgeler.(sık sık haberlerde düğün yemeği zehirlenmelerini okusak bile)Cenazeler de yemek içmekle sürer toplumuzda bazı yerlerde kazma tıkırtısı denen yemek işlemi genellikle komşular tarafından hazırlanır.Ölünün üçünde, kırkında, elliikisinde de yemek verilir.Helva ise cenazelerin vazgeçilmezidir.

Aslında daha pek çok etkinliklerde severiz yiyip içmeyi başka ülkelerde bizim kisi gibi doğumgününde pastanın dışında yapılan kekler, börekler, dolmalar yada pikniklerde sarmalar, salatalar, hamurlar var mıdır bilmem, hamamlarda yenen tepsi tepsi yemekler, sıra gecelerindeki çiğ köfteler(hatta meclislerde), plajda bile yanına alınıp götürülen tatlı tuzlu yemekler, mangal partileri , beş çayları bizim ne kadar mide düşkünü oldugumuzun göstergesi değil midir? Biri hasta olsa çorbayı yapar koşa koşa götürürüz, soba yakınca kestane pişiririz demek ki biz yemeyi seviyoruz..Türk yemek adetleri