Kaşlarımı aldırmaya gittim, ikinci katta xxx Kuaför Salonunda. Genç esmer, saçlarının kökleri siyah olmuş bir kızın sandalyesine oturdum. “Hanımefendi nasıl olsun” dedi. Televizyonda Seda Sayan vardı. Çok seviyorum bu kadını. Orta yaşlı bir teyze, çocuğu için böbrek arıyormuş. “Başka çarem yok” diyordu. Başka çaresi yok.“Nasıl olsun hanımefendi?”
Bana diyor. “İşte çıkanları alın. Sakın inceltmeyin.” İçeriye hışımla başka bir kadın girdi. “….Burada bile hayvan gibi bakıyolar.” Burada bakılmaz, bağcılarda hayvan gibi bakılır. Gazete okuyor, köşedeki yaşlı teyze. Saçları boyanmış, bekliyor. Sıla dizisinin oyuncusu Cansu Dere konuşuyor: “Helikopterler, tanklar geçti. Gözümle gördüm, ciddiyeti şimdi anladım” diyor. Seda Sayan’daki teyze ağlıyor. “Oğlum ölecek, kurtarın onu”. Bir tek senin oğlun ölmüyor, bir sürü oğul ölüyor. Ne güzel kelimedir, oğul. Herkes bana mı bakıyor? Konuş, sen anlat diyorlar. Ne anlatayım? İnternet Cafee, acıdan bahsetmiş. Siz sadece manevi acıyı bilirsiniz, fiziksel acıyı bilen var mı? Depresyondayım diyen birine bir arkadaşın verdiği cevap geliyor, aklıma. Poliste tekme tokat dayak ye, bi de işkence gör. Depresyon kalıyor mu bakalım. Manevi acıyı ancak fiziksel acı bastırır ve acının ne bok olduğunu anlarlar derdi. Döveceksen bunları günde iki posta, bir daha acı çekiyorum diyorlar mı?—Hanımefendi, Cansu Dere gibi yapayım mı kaşlarınızı?—Yapma, sadece çıkanları al.Aşk biter mi, çalıyor bir yandan. Ezginin günlüğü söylüyor Ne güzel parçadır.—Aşk biter mi be? Diyor saç kökleri siyah olan genç kız. Bana bakıyor. Ne bileyim, ben. Aşk filmlerinin unutulmaz yönetmeni miyim?—Biter herhalde.—Yaş kaç?—30—Hiç göstermiyorsun abla?Bir anda ablalığa terfi ettik. Öyledir bazı şeyler. Pazarda buyur kızımdan, yengeye transfer olursun. Bir de koca yaptın mı, bu toplumda kimse sana dokunmaz. Mahalleli evine girene çıkana bakmaz. Kocan vardır senin, kim gelirse gelsin evine. Onlar artık senin namusunu düşünmez, düşünecek bir koca vardır, nasılsa.Kuaför salonları güzeldir, ilginçtir. İnsanları en iyi orada tanırsınız. Köşede fön çektiriyor, başka bir sarışın. Yurdum insanının bu sarı saça merakı nedir, bir türlü anlamıyorum. Ya da erkeklerin bu sarışın yeşil gözlü sevgulum olsun telaşı. Sarı saçlı birbirinin benzeri kadınlar, briyantinli erkekler türedi. Aynıyız işte. Kılık kıyafetler, saç baş da aynı. Oysa yıllarca farklıyım sandım. Aynı olduğumuzu, bir hiç olduğumu anladığım gün çok mutluydum.—Saçlarınız ince telli, bakım yapalım. Çok fayidesi var, diyor siyah köklü sarı saçlı kız. “Bir sus” diyesim var, diyemiyorum.“Yok gerek yok”diyorum. Çok tırsak ve eziğim. Berbat bir yemek getiren garsona da itiraz edememiştim. O korkunç yemeği yedim, üstüne bir sürü para ödedim. Şimdi düşününce hafifteki kavgalarda da çok eziğim. Kavga edemiyorum, tırsıyorum; kaçmayı da başaramıyorum. Bu yüzden yüzüme gözüme bulaştırıyorum. Eziklik de bir durum mudur, İnan6666. Sonra bu site neden terk etmemiz gereken şehirler gibi oldu? Zamanı geldi, gitmeliyiz duygusu hepimizde yeşerdi. Kim başlattı, bunu. Serdar Sabri komplocusu değil mi, başlatan?Vızır vızır kuaför salonu. Bir sürü kadın içeriye doluşuyor. Acil fön ve makyaj lazımmış. Akşama sevgiliyle yemek yenecekmiş. Saçlar fönlü olmazsa olmaz, başka nasıl güzel olunacak. Güzellik ilk şart. Hanım hanımcık olmak ikinci şart. Kadınların durumu ne zor bu ülkede.Sahi metalci bir adam vardı, gitmiş memleketten bir kızı istemiş. Komedi her şey. Dün akşam değil miydi, asker uğurlaması.

Toprak üstünde yaşayanlar mutluysa vatandır

yazmıştı, hafiften biri. Hiç unutmadım, çok güzel söz. Birileri özgürlük için, birileri vatan için insan öldürüyor. Sahi hiç söylemediler mi, bu çocuklara. Yapmayın, her ölen insan yeni birini doğurur. Ölümler sadece acıyı çoğaltır, yapmayın diye.Bunalımdayım diyorum sanal arkadaşıma. Nerden anladın diyor.Sol mememin altındaki cevahir sızlıyor diyorum. Herkesinki sızlıyor demiyor.Karar verdim, bir daha kuaföre gitmeyeceğim. Ben milleti izlerken, düşünürken yay’ın yarısı halinde kaşlarla çıktım dışarıya. İncecik yapmış, saç kökleri siyah olan kız.—Çok güzel oldun, abla. Diyerek arkamdan bağırmayı unutmayarak.Berbat bir yer kuaför salonları ve ben bunalımdayım!