Adamımız Bah Abba
Yanlış okumadınız, evet, hatta daha ucuza bile malolabilir. Evde kendiniz de deneyebilirsiniz. Tek ihtiyaç duyacağınız malzeme, iç içe konabilecek iki toprak kap, biraz kum ve su. Cehennem sıcakları geliyor. Hazırlıklı olmamız lazım.Bu soğutucunun mucidi Mohammed Bah Abba, bir Afrikalı. Afrikalıların geleneksel metodlarından ve termodinamiğin ikinci yasasından yararlanmış. Amacını “Basit fizik yasalarından yararlanarak Nijeryalı yoksullara yardım etmek.” olarak açıklıyor. Afrika gibi sıcak bir yerde yiyeceklerin bozulmadan kalmasını sağlamak büyük bir sorun. Özellikle herhangi bir soğutma teknolojisinden yararlanamayan yoksullar için.
zeer pot
Buluşuyla 2000’de Rolex Laureate ödülünü alan Bah Abba’nın tasarladğı Zeer Pot, TheAfricanWay adı verilen bu soğutucu, iç içe konmuş iki sırsız toprak kaptan oluşuyor. Kapların arasındaki boşluğa da kum döşeniyor. Kum günde iki kere ıslatılıyor. Kapların üstü ıslak bir bezle örtülüyor, ya da içteki küçük kap yine topraktan yapılma bir kapakla kapatılıyor. Kumun içindeki su buharlaşırken, içteki kapta hava akımı yaratıyor. Bu sayede, iç taraftaki küçük kap soğuyor. Tabii içine koyacağınız besin ve içecekler de. Böyle bir kabın içinde domates ve biber 3 hafta, diğer sebzeler 4 haftaya kadar saklanabiliyor. Suyu 15 dereceye kadar soğutabilen Zeerpot, her yerde kullanılabilir. Ne elektrik, ne buzdolabı, ne derin dondurucu… Elektrikten yararlanamayacağımız ortamlarda, örneğin kamp veya piknik yaparken kullanılabilecek bir yöntem. Hatta evinizde de kullanabilirsiniz, böylece enerjiden tasarruf edersiniz. Seçimlerin ardından acayip elektrik zamları gelecek. Benden söylemesi. Hem bu küresel ısınma devrinde, soğutma ve diğer ihtiyaçlarımız için ne kadar doğayla uyumlu teknolojiler ve ne kadar az enerji kullanırsak o kadar iyi.
yorumlar
Afrikalılardan alacağı hayır dualarıyla cennete gider bu adam. Karpuza ıslak bezı sarınca da buz gibi oluyor karpuz.
çok faydalı bir şey ayrıca evde bir şeylerle uğraşmak isteyenler içinde ideal….
buzdolaplar aynen çöpe,
Güveç yapılan o toprak kaplar bizim işimizi görür mü ki?
@ catik kardeşimizin sorusuna cevaben yazıyorum. güveç kapları sırlı, yani cilalı oluyor bildiğim kadarıyla. zeer potlar tamamen cilasız oluyor ki, toprak kabın gözeneklerinden buharlaşma olması mümkün olsun. Sırlı olmayan çömlekler Anadolu’nun bağrında yüzlerce yıldır boy boy üretiliyor ve satılıyor. Bu kaplar geliştirilip gıda taşımacılığında kullanılsa, derin dondurucular, soğutucular ve onların çevreye verdiği zararlardan kurtulmuş olurduk.
Terlediğiniz zaman, teri, belki bir kağıt mendil aracılığı ile tamamen silmek yerine, damlacıkları elinizle silerek cildinize yayarsanız, buharlaşan ter daha fazla serinlemenize sebep olur. Cereyanda kalmak, bildiniz gibi üşütür. Cereyan yapan hava, belki sıcaklık olarak aynıdır ama bedeninize temas edip giden hava, hızlı ve süreklidir. Böylelikle serinleme meydana gelir. Piknikçiler, güneşin alnından aldıkları karpuzu, akan su içine koyarlar. Mantık yine aynıdır. Karpuza sürekli olarak aynı sıcaklıktaki su temas ettiği halde, her seferinde karpuzdan aldığı ısı sebebiyle, bir vakit sonra karpuzun, suya verecek ısısı kalmaz, yani soğur. Köylerde tarlalarda çalışan insanlarımız, sırsız toprak testilerde su bulundururlar. Sırsız toprak testiler, gözenekli yapısı sebebiyle, içlerindeki suyu cidarlarından kaybederler. Bu geçiş sırasında, cidarın dışındaki su buharlaşır ve testinin içindeki su soğur.
Tasinabilir???
haydaaaaaa… kaç gün önce yazdığım yorum yok burada… hem yorum yazdık hem de Bah Abba’nın reklamını yaptık… tüüüü… neyysee demek böyle sorunlar olabiliyor arada… efenim capon ya da amerikalı birileri böyle bir buluşu şeytmişlerdi yanlış hatırlamıyorsam… fekat onlarınki toprak kap su kum değildi tabiiii. hatta amerikanya askerlerine çölde soğuk kola içme müjdesi veriyordu o haber… (uyduruyormuyum acaba… vallahi öyle bir şey hatırlıyorum) ama bu toprak kap muteşem bir teknik… Aferim Abbaya fizik kurallarını ne de güzel kullanmış… burada yazılanları geçen gün köy hayatını hala unutamayan ve iç geçiren bir arkadaşıma anlattım da “tarlaya ekin biçmeye gittiğimizde su testisini toprağa gömerdik… su buz gibi kalırdı” diye karşılık verdi. doğru bende hatırlıyorum. eskiden pekmez, turşu, çökelek toprak küplerde korunurdu… kiler denilen serin yerlerde ki bu küplerin içindeki yiyecekler bozulmadan dururdu….
Bende topraktan bir termos düşüncesi oluşturdu.
kampsever bi insan olarak çok işime yarayabilir bu fikir, tabi bulunduğumuz ortamda kumda olmalı kumun olması gereken bir niteliği yok değil mi? bildiğimiz deniz kumu kafi olsa gerek.
güzel bir yazı teşekkürler .güncel hayatta çok kullanılabilir.
Bilgi için teşekkürlerbasurbasur belirtileribasur nedirbasur kremi