bildirgec.org

mukadderat

exorientelux | 07 October 2009 16:36

biliyorum sonu kötü;
dile gelse ölecek,
dilde kalsa ölecek
dilimde uğunan kelimeler.

Patron Kim

aftermath | 28 September 2001 00:54

Cnbce?de, ekim ayı itibariyle married with children yayınlanacağını öğrenmemiz küçük bir bayram etkisi yaratmıştı. Ancak uzun sürmedi… kesin olmayan kaynaklara göre who?s the boss kalkacak yerine bundy gelecek. Sevinsem mi üzülsem mi bilmiyorum. Tony ve ailesi hakkında biraz konuşalım istedim.

“Who’s the Boss” (imdb | google), 1984?de doğmuş ve 1992?ye kadar devam etmiş bir durum komedisi (sitcom). Tony Micelli?siyle Angela Bower?ıyla, Samantha Micelli?siyle, Mona?sıyla herkesin beğenisini toplamış. Birçok yazarı ve yönetmeni olmuş. şu adreste sezonlara göre episode adları yer alıyor.

USB Mousepad

Runyy | 17 November 2008 12:26

Mousepad’lerin artık USB’leri de çıktı. USB ile çalışan mouseler işimize çok yarıyordu ama USB’li mousepad daha da güzel olmuş ve daha da çok işimize yarayacağı kesin. Bu tasarımla hem mouspad’imiz olacak hem de USB’leri çalıştıracak. Mousepad‘e hem Flash Bellekler takılıyor hem de USB’li mouse çalıştırılabiliyor. Henüz Türkiye’de bulunmayan mousepad’lerin yılbaşına doğru geleceği tahmin ediliyor. Daha da detaylı bilgi isterseniz buradan alabilirsiniz.

Mutluluğu ararken Google’da…

mstdokumaci | 20 January 2002 02:05

Mutluluğu arasam Google’da onu da bulur mu acep dediydim. “Bliss” miş ingilizcesi. Bliss, derken “endless bliss” aradım (4 s’li tuhaf ikili). Sonsuz mutluluğu ararken karşıma bir online kitap çıktı. Kitap din ile (İslam) alâkalıydı. Herhalde bir Arap sitesine düşmüştüm. Derkeeen… O ne? Meğer burası Türkler’inmiş. Ufak bir deşelemeyle şurayla alâkalı olduklarını anladım. İyi mi? Mutluluğu ararken Türkler’e rastlamıştım yine. Google bulmuştu hem de. Ne millet bu Türkler be? Kurtuluş yok mu sizden kardeşim?:) Yok canım şaka şaka. Keşke her konuda böyle ileri çıkabilsek.

yok

| 23 October 2007 10:29

Kendini hepten yok et
Sonrasına ağla..
Gidilecek yer uzakta olsun ya da yakın
Sen al yanına yüreğini git.
Peki gitme..
Kal burada
Bu rezillikte
Bu sefillikte kal
Ve hatta bıçaklarını bile
Aklın sıra kavga edeceksin diye
Yok senin o düşlerinden bu şehirde
Hatta ölüm başka şehirlerdeki ölümlere benzemiyor burada
Daha siyah ve daha alışılmış..

büyüyünce ne olmak istersin?

kahramancayirli | 15 October 2009 19:33

Yazı yazmamı hiçbir zaman desteklemeyen aileme

Kendimi hatırladığım küçük karelerden birinde beyaz, boş bir sayfaya gazetelerden kestiğim haberleri, fotoğrafları ataçlıyorum. Sonra onu vitrine koyup sessizce, garip bir büyü ile izliyorum, amcamın eşi yaptıklarımı görünce “bu çocuk basın-yayın okuyacak ileride” diyor.

O zamanlar her gazeteyi tek bir kişinin çıkardığını sanıyorum. Vay be diyorum, ne kadar zor olmalı. Onca sayfa, yorum, fotoğraf, analiz, matbaa işleri vs. tek bir insan nasıl kalkar bunca işin altından?

Neler oluyor bana…

Peri tozu | 05 April 2008 22:42

Herşeyden bıktığım ve dibe vurduğum an işte… İnsanlardan nefret etme sınırına oldukça yaklaştım, neye inanmam gerektiğini neyin doğru olduğunu, ne için mücadele edeceğimi, ve ne olmak istediğimi.. hiçbirşeyi bilmiyorum. mücadele etmek istemiyorum ne ilginç, öyle bir salmışım ki şu sıralar kendimi öyle bir boşvermişim ki herşeye, öyle üşeniyorum ki hayatı ucundan yakalamaya, mutfaktan su almaya bile üşenip saatlerce su içmediğim oluyor:) sanırım bu olaya depresyon deniyor.. Neler oluyor böyle bana, oysaki zamanında insanların takdir ettiği o başarılı öğrenci ben değil miydim, aferinleri toplayan evlat değil miydim? geriye dönüp baktığımda, 5-6 yıl geriye, ne kadar da yanlış seçimler yapmışım, yanlış kararlar almışım hayatımda, ne acı, o anki doğrularımdı elbet hepsi, ama şimdiki durumumu tetikledi belkide herbiri…Keşke demek istemiyorum, keşke demeyin derler ya, ama keşke diyeceğim o kadar çok şey var ki nasıl demem ! Bir zaman makinası olsa geriye gidip kulaklarımı kendi ellerimle çekmek istiyorum :)) Ak sakallı bir dede çıksın istiyorum karşıma ve bana ne olduğumu, gerçekte ne istediğimi söylesin ve yol göstersin…Kendimi anlatmak bile o kadar zor geliyor ki bazen hayatıma birşekilde giren insanlara, konuşmadan beni anlasınlar istiyorum, sürekli eksik birşeyler var hayatımda ve ne yazık ki ne olduğunu bile bulamıyorum…