bildirgec.org

uncategorized hakkında tüm yazılar

Panta Rei

Xas | 08 September 2008 17:00

“Her şey akar…”

Hayat akar…

Durduramazsın. Değişir.

Değişimi etkileyebilirsin. Ama yön veremezsin. Tersine akmasını sağlayamazsın…

Akıntıda ufak dalgalanmalar yaratabilirsin… Ama büyük farklar yaratamazsın…

Kendini akıntıya bırakmak en kolayıdır. Hiçbir şeyi kafana takmazsın. “Madem değişim benim elimde değil,niye çırpınayım o zaman?” diye düşünürsün. Ve sular seni götürür.

Nereye mi?

Ya kıyıya…

Ya kayalara…

Kıyıya vurmak,en basit anlatımla;”Dışarı çıkmak”tır.

Paris Hilton kimi kıskanıyor, kimi aptal sarışın diyor

bahard17 | 08 September 2008 16:59

Paris Hilton, bazılarının aptal sarışın dediği bazılarınınsa aptal gibi görünen zeki bir afet tabir ettiği olayların tek sorumlu güzeli. 17 Şubat 1981 doğumlu olan Paris, ünlü bir anne babanın yanı sıra Elizabeth Taylorunda aralarında bulunduğu birçok ünlünün akrabası olarak çıkıyor karşımıza. Babasının emlak kralı Richard Hİlton,büyük büyük babasının da Hilton oteller zincirinin sahibi Conrad Hiltonolmasıda Paris’i şanslı doğanlar listesinin ilk sıralarına taşımak için yeterli sanırım.Son senesinde liseyi bırakmasından sonra GED sınavına girmesi ve kazanmasına rağmen yine de kolej yada üniversite eğitimi almadı. Paris, daha sonra tv reklamlarında, ve filmlerde görünmeye başladı aynı zaman da fotomodellik yapıyordu. .

DÜŞTEN DE UZAK…

teacher07 | 08 September 2008 16:30

Maaşını aldı, içinde bir telaş, (huzur diyemiyordu) telaş vardı. Yine de eve giderken, çocuklara ayda bir bile olsa tatlı bir şeyler alacağını düşünüp, gülümsemeye benzer yüzü aydınlandı… Cebinde, bir saat bile tamamı kalmayan parasının, kalanının üstüne elini şöyle bir dokundu. Faturalarının bir kısmını ödemişti. Biraz baklava, biraz hurma, biraz da meyve poşetleri elinde, kapının ziline dokundu. Neşeli olmaya çalıştı. Biraz sonra top patlar, iftar olacaktı…Yorgun vücudunu, yıllar önce evlendiklerinde aldıkları, kendi gibi solgun koltuğa bıraktı. Televizyon haberlere başlamıştı. Dinledi, dinledi… Duymaz oldu…

ORHAN PAMUK’UN MASUMİYET MÜZESİ Mİ?YANILIYOR SUNUZ?

ataoglu | 08 September 2008 15:59

ORHAN PAMUK
ORHAN PAMUK

Geçenlerde bir televizyon kanalının yaptığı, bir edebiyat programında gördüm, Orhan Pamuk’u. Ve ardından bir çoğunda da daha. Yeni yazdığı kitabı ‘Masumiyet Müzesini’ anlatıyordu. Orhan Pamuk siyaseti bırakıp tekrar romancı mı olmaya karar verdi diye düşündüm. Kim bilir belki de o bir romancı bile değildi benim gözümde, en azından uzun bir süredir.Daha yeni bir zamanda, Nobel almadan hemen önce tüm dünyanın ve bizim gözümüzün içine baka baka: ‘Türkler 1 milyon Ermeni’yi katletti.’ diyen adam gitmiş de yerine tekrar bir romancı gelmiş. Hadi oradan! Çünkü her şey bitmişti artık değil mi? Nasılsa Nobeli de almıştı. Artık tekrar roman yazdığını hatırlamaya başlamalıydı.Bu programı izlerken en çok merak ettiklerimden biri şuydu: bir insan nasıl olur da bir unvan için ülkesini bile karalamaya, küçük düşürmeye çalışır yahu? Sen hiçbir belge göstermeden, gösteremeden böyle kritik bir yalanı, ermeni soykırımı palavrasını, sıkacaksın sonra ülkene tekrar geri dönüp sanki hiçbir şey olmamış gibi kitap yayınlayacak bide milletin önüne çeşitli televizyon programlarında çıkacaksın. Pes doğrusu! Aslında biraz da suç bizim medyamız da değil mi? Bu kadar bariz bir palavrayı sıkan, ülkesinin çıkarlarını ayaklar altına alan bir adamı öyle bir yüceltiyorlar ki…Sanırsınız Orhan Pamuk ermeni soykırımı palavrasını sıkmamış da gidip bu sorunu kökünden çözmüş. Aklın alması çok zor bir iş!

sarı oğlan..

| 08 September 2008 15:14

Gestapo kılıklı polisin , dişine göre tek av bendim orda..
Bi anlarsa muz çaldığı mı? Bi anlarsa sinema çıkışı yunanlı çocuklarla kavgaya girdiği mi?
Çelik suratlı Fransız, bulaşıcı bi hastalık gibiymişim gibi bana baktı.. pasapotumu istedi. Aldı ve uzaklarda bi yerde kaybolup gitti..
1983 yılı Orly ( De gaule) hava alanı, gecenin 03.00 suları.Alan derin bir sessizliğe bürünmüş.gündüzün yoğunluğundan eser yok. Beş günlük sefil bi Paris manyaklığından sonra Romaya ,ordan Perugia ya dönüyorum..Günlerdir kerhane barakasına benzeyen bi pansiyonda yatmaktan canım çıkmış.. Şimdi ise bu devasa olduğu kadar ürkütücü terminalin bi kanapesinde sabahlamak zorundayım; para yok, pasaportum alınmış, kavgaya karışmışım. Üstüne üstlük muz hırsızıyım..işim bitik !..
Bitişik kanapede sarı bi Amerikalı oğlan uyuyor; Ben yaşlarda bişey..yüzünde sürekli düş görüyormuş gibi bir hal var..kepi biraz yana kaykılmış, sarı sakalları harman yeri gibi. Ağır ağır soluk vermesinden , düşünde ağlıyo mu? İnliyo mu? Uyuyo mu? Anlaşılmıyor !..

Uçurtma uçurmak ve uçurtma gibi uçmak ve okurken uçmak….

MerakliKedi | 08 September 2008 15:00

Hayatta roman okumayan birinin bir haftada bitirdiği romanı merak etmez miydiniz? Evet, kurgu okuyamam derdi. Üniversitede ders için okuduğumuz Tahsin Yücel’in Peygamberin Son Beş Günü’nden sonra da okuduğunu görmemiştim. Onu çok beğenmişti ama yine de aylarca elinde sürünmüştü kitap. Nasılsa kendiliğinden gitti ve Uçurtma Avcısı’nı aldı. Üstüste birkaç yıl okurlar arasındaki oylamada en iyi roman seçilen Uçurtma Avcısı’nı alıp bir çırpıda bitirmişti.
Sonra bir başka arkadaştan duydum o da çok beğenmişti. Okuduğum en iyi kitap diyordu. Önemli bir referanstı, tam bir kitap kurdundan gelen yorum.
Bunların üstüne dün başladım okumaya. Kurgusu çok güzel, dili çok güzel… Öyle sarıp sarmaladı ki beni bırakamadım elimden. Afgan kültürü bizimkine çok benziyor. Bu toprakların adetlerine benzer adetleri var. Zorlukları, üzüntüleri, yoksullukları, özentileri… Çok yakın ve ama çok da uzak bir kültürden bahsediyordu. Film festivalinde izlerken beni çok şaşırtan filmlere benziyordu. Kurgu o kadar çok sürprizlerle her an şaşırtıyordu ki bırakamadım elimden bir türlü…
Henüz bitirmedim ama şimdiden tavsiye edebilecek gibi hissediyorum kendimi. Kaçırmayın okuyun. Haa, filmi de var izlerim hemen biter derseniz o zaman cümle yapısındaki güzelliği algılamaktan çok uzak kalırsınız. Bence yine de okuyun….

Okyanus Feneri

Dejavuu88 | 08 September 2008 15:00

http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/goster/haber.aspx?id=9839713&yazarid=249