bildirgec.org

inat dejavu, buddhala kardesimiz sazan, olaya balıklama dalıyor,bu yuzden bilip anlamadan yorum yazıyor ve sonuc alakasız yorumlar, ben kendisine senin veridigin yazıda gerekli cevabı verdim:)

photonnn sen kimsin lan, orda burda deniz feneri derneği nin kıçından ayıramadığın diline alma rumuzumu, hakkında yorum bile yapma. kim kuyruğuna bastı da, gelmişsin burda beni senin lanet şahsına yönelik hiç kullanmadığım sazan kelimesiyle birlikte kullanıyorsun. düzeysiz herif!senin yaptıklarını saysam, yerin dibine girersin be! kendini nasıl ben buddhala ya gerekli cevabı verdim şeklinde ilan edersin, hakem kim, neye göre puan veriliyor, kendini götünü hangi büyüyle tatmin ediyorsun.-Başka yorumları, başlıkları buraya taşıman eziklik göstergesidir. Eziksin oğlum, kabul et, hangi psikoloğa senin son birkaç gündeki hareketlerini göstersek eziklik belirtisidir der. Git, Irvin D. Yalom oku biraz, Ahmet Altan’ ı okuyacağına… hatta o kadar eziksin ki ,kendine yandaş bulmuş gibi başkalarının yorumlarını adli belgeymiş gibi önümüze koyuyorsun. Beynin varsa kendi yetinle cevap ver! Başkalarına sırtını dayama…Benim hangi soruma cevap verdin sen onu merak ediyorum. Sana son kez belirtiyorum ve arkamdan konuşma, yüzüme karşı konuş. Benim yaptıklarımı ve senin anladığını iddia edip yazdıklarını söyleyeceğim. Kendi götünden, ben gereken cevabı verdim demekle kaytaramazsın, çok bahsettiğin dünya ahiret görsün iftira diyenlerin mantığını…Ben, Deniz Feneri Derneği yolsuzluğu hakkındaki iddiaya Kanal 7 ve yandaş basının gösterdiği tepkiyi, vakit gazetesinin hüseyin üzmez hakkındaki 18 yaşından küçük olan bir kızla ilgili münasebetinde gösterdiği tepkiye benzettim. Vakit gazetesi de dava, iddia aşamasındayken iftira diyor, haberi es geçiyordu. Ama aynı vakit gazetesi Ergenekon davasının iddialarını, bugün aydın doğan’ a eksenli basının Deniz Feneri Derneği hakkındaki yolsuzluk iddialarını yansıttığı gibi manşetten, büyük puntolarla veriyordu. Durumdaki benzerliği ve tezatlığı aldı mı kafan? İKİSİ BİRBİRİYLE İLGİLİ DEMEDİM, KAFANA SOK! BEYNİNE SOK! DAHA İYİ ANLARSIN DİYE BÜYÜK HARFLE YAZIYORUM! VAKİT GAZETESİNİN DURUMLA İLGİSİ YOK, OLAYIN YANSITILIŞ ŞEKLİ VE İZLENİLEN HABERCİLİK ŞEKLİ BENZER dedim.Diğer bir konu ise, senin bana yönelttiğin , buddhala durumu bilmeden… şeklinde başlayan cümlen. Ben, aydın doğan da, başbakan da haksız diyorum, sen buddhala nasıl da aydın doğan’ ı savunuyor deyip bana yafta yapıştırman, iftira atman. benim aydın doğan’ ı savunduğumu ispat et, bir yazımı bul üyeliğimi iptal ederim. Ama bulamazsan ve sen üyeliğini iptal edersin. Sana bir hafta süre… bu söylem tarzı sana birini hatırlattı di mi? lan oğlum, ben başbakan literatüründe bir adam mıyım lan, ben aydın doğan mıyım lan, onların ağzıyla seninle laf dalaşına gircem? Sen yazdığımı anlamıyorsun daha, ben de iddia diyorum tabi ki, ama sen iftira diyecek kadar mahkeme sonucunu belirlemişsin, Senin yaptığın nedir? Senin yaptıklarını sayayım sana:1-

bahard kardes sen gercekten safmıssın,bir kere ben hicbir zaman dini referans almam, hristiyan misyonerligin gelismesi, ruhban okulunun acılması ve bu tip ozgurluk konularında ozgurlukcu olmusumdur,escinsel haklarınıda savunmusumdur,benim savundugumsiyasi gorus taraf gazetesinin gorusudur,en begendigim yazar Ahmet altandır,cumhuriyetle vakit benim gozumde aynıdır:))tartıstıgın kisiyi anlamadan etiketler yapıstırırsan yine boyle razil olursun, ve yine iftira atmıs olursun, bu seferde bilip bilmeden benim hakkımda atıp tutmussun:))unutma:iftira da en az haram mal yemek kadar ayıptır:)

dini vaaz verme, gülme similisi koyma, kendisine konulduğu iddia ettiği yaftadan kurtulmak için, okuduğu gazeteyi ve yazarı söyleyip daha güçlü, kitap okur bir görünüme bürünme…2- “Allah için ilerleyin biraz!” deyip yorumuna son noktayı koyma…3- Ve okuduğunu, sorulanı anlamama. Örnek veriyorum öğretmenim.-herkese yönelik bir yazı olan hafif.org’ un suyu arsenikli çıkmış yazısında, melih gökçek’ in şehri iyi yönetemediği verilen linklerle bu durumun belirtildiği yazıda, Ankara’ nın su sorunu hakkındaki photonnn un çözümü şöyledir. Aynen aktarıyorum:

1. Başka başlıkları buraya taşımak huyum değildir ama yorum yapan hakkında feyz almak için ufak bir atıf söz konusu. Melih Gökçek konusunda sorunlu zihniyetini bu kadar net dile getiren başka insan tanımıyorum photonnn. Yani orda da, burda da herkes sana birşey anlatmaya çalışıyor ve sen herkese “Biraz ilerleyin Allah aşkına!” demekten başka bir yorum yazmıyorsun. Kafanın içindeki cdnin takılı olduğu nokta şu, Ankara’ nın su sorununa karşı İzmir’ in suyunun arsenikli olması çözüm değildir. Ben sana bunu söylüyorum. Şöyle düşün yavrucum. Üniversite’ ye yüksek lisans için başvurdun ve hocalar sana sordu. “Photonn, oğlum. Ankara’ nın su sorunu var. Yani suyu yok. Hatta suyu yokken, mühendislik ve belediye harikası su boruları aşırı tazzikten patlıyor ve 1 günlük su ihtiyacı dışarı akıyor. Ne düşünüyorsun bu konu hakkında? Ankara’ nın su sorununu nasıl çözersin?” sen ise, “Valla, hocam her su arsenik icerir onemli olan arsenik oranıdır, saglık bakanlıgı standardlarına ankara suyu uyuyor, ama izmir suyu uymuyor. Bence çözümü İzmir’ de aramak lazım…” dersen sana her yorumunun sonunda özgüvenini tazelediğin gülen simililerden atarım. Yani yüksek lisansa kabul edildin.(?)

sizce bu adam, sorulanı anlamış mıdır, yoksa rahatsız zihniyeti gerçekleri görmesine engel midir?