bildirgec.org

sevmek hakkında tüm yazılar

Sevmek, özel bir yetenektir.

gokyuzuX | 27 August 2011 14:35

Hayatın kendisine adil davranmadığını düşünen, Tanrı’ya inancı kalmamış, yaşamı haksızlık ve mücadele ile geçmiş bir insan, bir gün tanımadığı birinin kendisine adaletli davranmasıyla değişebilir mi? İyi ve kötü olmanın bir seçim olduğunu en güzel anlatan romanlardan biri de Victor Hugo’nun ‘Sefiller’ adlı romanıdır. Eniştesinin ölümünden sonra, ablasına ve yedi yeğenine bakmak zorunda olan Jean Valjean yeğenlerini doyurabilmek için bir somun ekmek çalar. Bu olaydan sonra hapse atılır. Hayatının büyük bir bölümünü hapishane de geçirmek zorunda bırakılır. Hapisten çıktıktan sonra, herkes ona kötü gözle bakmaya başlar. Kimse ona birşey vermek, iyilik yapmak istemez. En sonunda bir papazın evine gelir. Papazın evindeki gümüşleri çalarken yakalanır; ama papaz onu bağışlar ve gümüşleri ona verir. Bu olay Jean Valjean hayatında bir dönüm noktası olmuştur. Yaptıklarına çok pişman olmuş ve iyi biri olmaya karar vermiştir. Hikaye’nin baş kahramanlarından biri olan Fantine, Cozette’nin annesidir. Kendisini çocuğuna adamış fedakar bir annedir. Cozette ise küçük yaşta annesinin yanından ayrılmak zorunda bırakılmış, ve bir ailenin yanına verilmiştir.

YARINIM UMUT DOLU

nihansage | 03 August 2011 13:48

Sabah güneşi bütün ihtişamıyla gök yüzünde belirdiği zaman, geçen günün vermiş olduğu sıkıntı halinden ancak kurtulmuştu. Yeni günün doğması gibi, insan için de yeni bir başlangıç yapma ihtimali doğmaktaydı. Büyük mutasavvıf ve düşünür olan Mevlana Celalettin Rumi’nin sözleri aklına geldi; ne demişti Mevlana “Düne ait ne var ise dünle beraber gitti can cağızım. Bu gün yeni şeyler söylemek gerek.” Bu gün yeni bir başlangıç yapacaktı. Öncelikle bunu kendisine söyledi. Şimdi sıra ailesine ve hayatına girdiğinden beri kendisini hem dıştan hem de içten yıpratan kişiye söylemesi gerekiyordu.

dalgalı bakır saçları

seniseviyorumdenizim | 26 May 2011 21:09

Sabah. Masamda birşeyler okuyorum. Saçlarımın arasından bakır dalgalı bir saç düşüverdi. Aldım elime, baktım.

Ne zaman yanımdaydın, belki 2 saat… Özlediğimi hissettim. Saçını gözümün önüne koydum. Atamadım, günümün daha kolay, daha güzel geçmesini sağladı senden bir parça.

Baktıkça içim ısındı. Mutlu oldum. Neden mutlu oldum? Seni yaşadığım için. Dondurmam.

“HOŞÇA” KAL

meflug | 17 May 2011 15:32

Bu isteksizlik, boşvermişlik ile nereye kadar yaşanabilir diye düşünüyorum. Sanırım eşek kuyruğu gibi ne uzar ne kısalırım. Hayallerimde neler vardı ve şimdi ne yapıyorum? Yok olmayı kabul mu ediyorum? Sanırım bunu kaldıramam. Eminim savaşmaktan kaçtığımı, pes ettiğimi düşünüyorsunuz ama ben topla tüfekle saldırmaya gidiyorum. Bu gidişim bir kaçış değil, çocuksu hayaller hiç değil. Kendim olmaya gidiyorum. Lütfen gözyaşlarınızı dökmeyin artık,

Sevgili !!!

admin | 22 March 2011 14:31

Biliyorum hiç söylememeliydim seni sevdiğimi. Nerden bilebilirdim ki sevgiyi hak etmediğini. Ben zaten senin hak ettiğin için değil sevmek istediğim için sevmedim mi?

Zaten hiç seni seviyorum demedim sevgili. Söylediğim sözleri ben söylüyormuşum gibi duymadın çünkü. Hep o vardı aklında. Ben seviyorum dedikçe gülümsüyordun ya hani. Meğer hep gözlerindeymiş onun hayali…

Keşke sevgili, keşke bir kez de benden dinleseydin ağzımdan çıkan kelimeleri. Keşke bana baktığında sadece beni görseydin. Keşke başka hayalleri bedenime gömmeseydin…

Ye Dua Et Sev

admin | 08 March 2011 12:13

En son “Ye, Dua Et, Sev” isimli filmi izledim. Başroller, Julia Roberts, James Franco, Javier Bardem, Billy Crudup, Richard Jenkins tarafından paylaşılıyordu. Film, yazar Elizabeth Gilbert’ın kendi yaşadıklarından yola çıkarak yazdığı aynı isimli kitabından uyarlanmış.

Julia Roberts’ın oynadığı filmleri ve onun oyuculuğunu seviyorum. Filmde gerçekten hissediyormuş gibi oynuyor. Çok samimi bir ifadesi var. Vücut dili, bakışları hepsini çok iyi kullanmış. Sempatik bir kadın. Başarılı bir oyuncu.

Kristalin Düşleri

Chat Noir 1 | 18 February 2011 13:58

Mum yakıp gecenin karanlığında hayal ettim seni.
Bana baktığında gözlerindeki ifadeyi,
Gülümseyişindeki gizemi, sesindeki sevgiyi,
Dayanılmaz oldu bu ayrılık çok özledim seni.
Hiç olmazsa bir kere öpseydin beni.
Söyleseydin beni sevdiğini.
Yıldızlara bakıp karanlık zindandan, düşledim seni.
Zannetme ayrıldım sevmediğimden seni.
Artık zehir etme hayatımı düşün bir de beni,
Seni ne kadar çok sevdiğimi.

Güliz Ardilli / İstanbul / 10 Mayıs 1998 Pazar

Çünkü Çok Zor

Chat Noir 1 | 14 February 2011 11:53

İnsanlarla olmak, yalnız olmaktan,
Konuşabilmek, düşünmekten,
Sevilmek, sevmekten daha zor.
Kayıtsız kalmak, endişelenmekten,
Dinlenmek, dinlemekten,
Mutlu olmak, üzülmekten daha zor.
Elde etmek, istemekten,
Yaşamak, ölmekten,
Sessiz kalmak, haykırmaktan daha zor.
Sensiz kalmak, zindanda olmaktan,
Sevgisiz kalmak, susuz kalmaktan,
Dost bulmak, her şeyden daha zor.

Güliz Ardilli / İstanbul / 8 Kasım 1997 16:45

Arzuhal

Chat Noir 1 | 13 February 2011 19:32

Keşke seni hiç tanımasaydım,
Gözlerim gözlerine değmeseydi.
Seni sevdiğimi kabul etmeseydim.
Pişman olmak için artık çok geç.
Keşke seninle dost olabilseydim.
Her anını seninle paylaşabilseydim.
Sana sarılıp her şeyi unutabilseydim.
Hayal kurmak için artık çok geç.
Keşke gözyaşlarımı silebilseydin.
Üzülmememi söyleyip beni teselli edebilseydin.
Keşke bana beni sevdiğini söyleyebilseydin.
Her şey için artık çok geç.

Güliz Ardilli / İstanbul / 8 Kasım 1997 16:25

Hıçkırıkların Bebeğim

Chat Noir 1 | 12 February 2011 12:30

Sakın kimseye güvenme bebeğim,
Sakın kimseye inanma.
Hıçkırıkların sevginin boyunu aşmasın.
Sakın gülen gözlere aldanma bebeğim,
Sakın sözler seni baştan çıkarmasın.
Hıçkırıkların sevginin boyunu aşmasın.
Sakın önemsiz olduğunu düşünme bebeğim,
Sakın duygularını hissettirme.
Hıçkırıkların sevginin boyunu aşmasın.
Sakın unutma bebeğim,
Sana senden başka dost yok.

Güliz Ardilli / İstanbul / 28 Ağustos 1997 Peşembe