Sabah. Masamda birşeyler okuyorum. Saçlarımın arasından bakır dalgalı bir saç düşüverdi. Aldım elime, baktım.Ne zaman yanımdaydın, belki 2 saat… Özlediğimi hissettim. Saçını gözümün önüne koydum. Atamadım, günümün daha kolay, daha güzel geçmesini sağladı senden bir parça.Baktıkça içim ısındı. Mutlu oldum. Neden mutlu oldum? Seni yaşadığım için. Dondurmam.Saçın hala masamda desem, at dersen atamam, kusura bakma. Bazı şeyler özeldir, senin saçın dahi özel bende. Bunu özel bir yere koymalıyım. İstediğimde alıp çıkarmalı, elime almalı, seni hayal etmeliyim. Senden birparça hep burada olmalı.Şimdilerde daha bir güzel oldu uzadıkça o dalgalanan saçların, lütfen kestirme olur mu? Egzotik meyve gibi benim sevgilim. Buralardan değilmiş gibi güzel ama o güzelliği taşımasını da bilen. Yerlere düşürmeyen.Şimdi masamda duran küçük dalgalı, o bakır saç var ya, hepsini o yazdırdı bunların. Ne atabildiğim, ne yanımdan ayırabildiğim küçük bir ayrıntı o.