Hafif’in sayfasında onun bana ilham verip yazdırdığı çoğu yazı birikmiş. Onun için aldığım özel kutunun içinde gittiğimiz filmlerin bizde kalan bilet kısımları, İLK AYLARIMIZDA bana yazıp verdiği aşk notları birikmiş…Yatağımda onun kokusu birikmiş, ben çarşafları değiştirememişim sırf bu yüzden. Evimde elinden bırakmadığı televizyon kumandasının üzerinde parmak izleri birikmiş, ben dokundukça onu hatırlamışım..Çekidek kabukları birikmiş tabakta, demek ki biz eğlenceli bir gece geçirmişiz, demek ki film izlemiş bir de yanında çay demleyip içmişiz.. Bilgisayarımın çöp kutusunda onun şirketine yollamak için yazdığı notlar birikmiş. O yazıp yazıp çöp kutusuna atmış bunları, ben ise hep ‘geri yükle’ yapmışım, masaüstüme getirmişim herşeyi.. Teknoloji bile O’nu biriktirmeme yardım etmiş..Onun bana aldığı ayakkabının üzerinde toz birikmiş, ben de hemen temizlemişim çabuk eskimesin diye, daha çok giyip onu daha çok hatırlayabileyim diye..Ve kalbimde kocaman bir sevgi birikmiş.. Bundan ötesi yok demişim kendi kendime..Bu sefer birikenler güzel olsa da yine de içimde bir parça hüzün yokmu sanıyorsunuz? Sırf onu bir gün kaybedeceğimi düşündüğüm anda oluşan…