bildirgec.org

Biz mi Faşistiz yoksa Ölüm mü naif?

anticipation[pilli_silinen_hesap] | 15 September 2006 01:07

Bu aralar aklımı kurcalayan bir soru var.Gazete de birinin ölüm haberini gördüğümüzde “ah pek de güzelmiş” diye üzülürüz ya. Gerçekten güzel bulduğumuz insanların ölümüne mi daha çok üzülüyoruz. Yoksa “ölüm” insanları daha güzel görmemize mi sebep oluyor. Sormadan önce google’dan araştırayım dedim. Ama nasıl araştırılabilir ki böyle bir şey. Hayır eğer gerçekten güzel insanların ölümüne daha çok üzülüyorsak, içimizdeki faşizmle yüzleşmek gerekir.İşte böyle..

Sansür genlerimizde var, ne yaparsın

sermen08 | 15 September 2008 11:16

tablet
tablet

bugünlerde bi yasak silsilesi sürüp gidiyor, hakaretten youtube, teliften izlesene,vidivodo,imeem, inançtan Richard Dawkins ve daha sayamayacağımız birçok örnek daha, hergeçen gün yasak sepetimiz birazdaha şişiyor. Biçok insanda “internette yasağa hayır” kampanyaları düzenleyip karşı durmaya çalışıyor. biçoğumuz bu yasakların sebebi olarak birilerini suçluyor, birilerine öfkeleniyor. ancak bu o kadarda basitbir mevzu değil ne yazıkki.Yasaklar,sansürler,engellemeler insanoğlunun kanında var. tarihte bunun örneklerini bolcak görüyoruz;

  • Cengiz Han “yenenlerin güvenliği ancak yenilenlerin yok edilmesiyle sağlanır” düşüncesiyle kazandığı savaşlar sonrası Gürgenç‘te 10 Büyük Kitaplığı Yakdı
  • Büyük İskenderde benzer bi düşünceyle 12 bin dana derisi üzerine altın harflerle yazılı Iran destanlarınında bulunduğu Persepolis kitaplığını yaktırdı
  • Cin İmparatoru Tsin Che Hoang bilginin insanlığa kötülük getirdiğine inandığı için Çin tarihinin biçok değerli eserini ortadan kaldırtdı
    el yazması papirus kağıdı
    el yazması papirus kağıdı
  • Sezar içeriğinde insanlık için çok değerli el yazmalarınında bulunduğu Psitratüs koleksiyonu ve İskenderiye Kitaplığını yaktırdı
  • Hristiyan kilisesi beğenmedikleri düşünce akımlarını durdurabilmek için Kleopatra tarafından tekrar ayağa kaldırılan İskenderiye Kitaplığını tekrar yaktılar
  • Osmanlı Enderunlu Fazıl’ın kalame aldığı ‘Zenanname’ mahremiyet gerekçesiyle toplatmıştı
  • Hitler toplattığı biçok kitabı ayırt etmeksizin meydanlarda yakdı

Bi çok örnekte gördüğümüz gibi çeşitli sebeplerden hep aynı sonuca varılıyor. artık kitap toplatmak tek başına çözüm olmuyo kitaplardan çok daha geniş kitlelere ulaşan internet dünyasındada yasaklar getiriliyor. sebepler farklı ama sonuç aynı:”ortada kırmızı bi yazı”.

Dünyanın ilk Mobil Twitter Cihazı

Esed | 04 November 2009 15:44

TwitterPeek
TwitterPeek

Twitter sosyal ortamlardaki popülerliğini her geçen gün artıra dursun, birileri bu popüleriteyi kullanmanın bir yolunu buldu bile. TwitterPeek ismiyle lanse edilen bir cihaz Twitter hesabınızı kontrol etmenize yarıyor ve Amerika’da 199,9 $ lık liste fiyatıyla müşterilere sunulmaya başlandı. Kullanıcılar bu ücret karşılığında ömür boyu servis alabilecekler. Bu servise sınırsız tweet yapabilme, full QWERTY klavye ve ülke çapında kapsama alanı da dahil.
twitterpeek ile nette sörf yapılamayacak olsa da Twitter’a eklenen resimler görüntülenebilecek. Şarjının 3-4 gün arası gitmesi beklenen bu cihazın en çekici özelliği ise tamamen Twitter’ın kullanıcı arayüzüne uygun olarak tasarlanmış olması. Piyasadaki bütün akıllı telefonlarla twitter’a ulaşabiliyorken başka hiçbir özelliği olmayan bu ürün müşteriden ilgi görür mü bunu zaman gösterecek..

3D Gözlük Yapıyoruz

flowe | 22 December 2007 09:07

Evde yapacak hiç bir şey olmadığı zaman, sırf vakit geçirme amaçlı, hiç bir işe yaramayacağını bildiğimiz birtakım şeylerle uğraşırız. İşimiz bittiği zaman ortaya çıkan şaheserimizi genellikle, bir kenara atarız. Bu da onlardan biri.
Yapımı oldukça basit. Gerekli olan sadece bir gözlük çerçevesi, kırmızı ve mavi renklerde birer saydam kağıt, bir de makas.
Eğer mavi renkli bulamazsanız, yeşil de olur. Ama kırmızı olmazsa olmaz. Renkli sakız ambalajları da olur aslında fakat üzerlerindeki yazılar görüş alanımızı etkileyebilir. Saydam kağıtlarımızı gözlük camı şeklinde kestikten sonra, sağ gözün üzerine kırmızı, sol gözün üzerine mavi ya da yeşil parçayı yapıştırıyoruz. Bu kadar basit, artık gözlüğümüz hazır.

Şimdi bununla televizyondaki üç boyutlu programları izleyebilir veya internet üzerinde yer alan 3D galerilere göz atabilir( 1 , 2 , 3 ), istersek oyun bile oynayabiliriz. Ufak bir tavsiye, sakın bununla “Hakikaten 3 Boyutlu Quake” oynamaya kalkmayın, çok başağrısı yapıyor.

24 Hayran Eden Photoshop Dersi

LeBron | 27 July 2009 09:30

Photoshop ile çok kaliteli çalışmalar ortaya çıkabiliyor. Efektler sayesinde inanılmaz çalışmalar ortaya çıkarabilirsiniz. Photoshop kullanıcıları için aşağıda sizi hayran edebilecek dersler yer almaktadır.

1. How to Combine Digital Painting and Photo Manipulation to Create a Platform Environment (birleşik dijital çizim ve çevre platformu fotoğraf işlemesi oluşturmak)

2. How to Create a Photo Manipulation of a Flooded City Scene (Sulu şehir sahnesi fotoğraf işlemesi nasıl oluşturulur?)

YouSendit ile dosya gönderme

ahmetkucukoglu | 17 November 2006 08:10

Bazı e-mail servisleri 100mb dosyayı göndermenize izin vermez. Yada izin verirler ama çok beklemeniz gerekir. Eğer elinizde 100mb boyutunda bir dosya var, ve bunu mailiniz ile başka bir maile aktarmak istediğiniz zaman yousendit devreye giriyor. Bu sitenin en güzel yanı ise üye olmadan bu işlemleri gerçekleştirebilmeniz.
not:ben bu siteyi 100mb dosya göndermede denedim. mükemmel çalışıyor.

kardeşini seçebilirsin

nevdalist | 15 November 2006 18:52

Ülkemizin çocuk pornosuyla çalkalandığı bu günlerde herkezin ismini bildiğini düşündüğüm, çok güzel işler yapan bir site var.

Hafifte daha önce bu siteden bahsedilmiş, ben çok geç gördüm, yine de eklemek istedim
Para hariç istediğiniz herşeyi yollayabilirsiniz. Ben bu site aracılığıyla bir çocuğun okul masraflarına yardım ediyorum. İşin maddi boyutu bir tarafa, çocuk için motivasyon kaynağı oluyorsunuz. Ben de okumalıyım, başaribilirim diyorlar.

tak için hazır mısınız?

kafsinkaf | 06 March 2002 10:17

Yılların tatili vardı bu sene. 2 hafta kaç senedir hayal ettiğim anları yaşadım. Film, klip, belgesel oldu zaman zaman… Rüzgara endeksli bir hayat ister misiniz? Hani sorarlar ya bazen “hangi rüzgar attı seni böyle?” diye. işte böyle bir hayat ister misiniz? Kışın finallere çalışırken FİKRET KIZILOK dinlerdim ve “oysa ben” şarkısını hep mola verdiğimde gözlerimi kapatıp dinlerdim. Terapi gibi gelirdi. Hatta bir yazı bile yazmıştım işte bir yelkenli içinde sevgilim, hasan, dicle, gökmen ve iyi arkadaşlarımdan birileri…

Oldu işte, valla. sizde hayal edin, oluyo. benim şu anda çoğu hayalim gerçekleşti, sevgilimde artık istanbulda. daa ne isteyeyim ki???

Four Rooms (1995)

queennothing | 03 September 2009 16:33

Teksaslı yönetmen Robert Rodriguez, Oscarlı yönetmen Quentin Tarantino, Alexander Rockwell ve 1954 doğumlu Allison Anders, 1995 senesinde “Four Rooms” adlı projede biraraya geldi. Dört bölümden oluşan film, aynı otelde dört farklı oda ve her odada geçen dört farklı hikayeden meydana geldi.
İngiliz aktör Tim Roth‘un başrolünde yer aldığı yapımda, unutulmaz müzikal “Flashdance“den tanıdığımız Jennifer Beals, İspaanyol aktör Antonio Banderas, ‘Pop Müziğin Kraliçesi’ Madonna, Bruce Willis, Oscarlı aktris Marisa Tomei, genelde yardımcı rollerle karşımıza çıkan New Yorklu aktör David Proval, İngiliz aktris Ione Skye, İtalyan aktris Valeria Golino, Alicia Witt, Amanda De Cadenet ve Tarantino‘nun kendisi de yer alıyor. Ayrıca Salma Hayek de, filmin ‘The Misbehavers’ adını taşıyan bölümünde, TV’de görünen ‘striptizci kız’ olarak küçük bir rolde yer aldı.

Ted, beş yıldızlı bir otelde’oda servisi’ olarak görev yapmaktadır. Dedesinden kalan bu iş, genç adamı yılbaşı gecesinde tahmin bile edemeyeceği maceralara sürükleyecektir.
(A. Anders’in yönettiği) “The Missing Ingredient:” Kendilerini ‘cadı’ olarak tanımlayan ve mitolojik Tanrılara inanan eşcinsel kadınlar, ayin yapmak için yılbaşı akşamı bir otel odası kiralarlar. Ayine başladıklarında, içleerinden birinin verilen görevi yapmadığını itiraf etmesiyle cadılar, bu eksiği gidermek için acilen ‘erkek’ aramaya başlarlar. Bu şanslı erkek, Ted olacaktır.