Kılıçdaroğlu, daha genel başkan seçilmeden AKP yönetiminin aklını aldı.Ecevit’ten bu yana hiçbir siyasetçiye böylesine sevgi ile birlikte saygı duymamıştım.Görünen o ki, özellikle kararsızlar ve AKP’ye oy verdiklerine pişman olanların gideceği adres belli olmuştur.CHP genel başkanlığına seçildiği an, AKP’nin de bileti kesilmiş olacaktır.Ezilen kitleler, yoksullar, işçiler, emekliler, etrafında kenetlenecekleri, sevgi ve saygı duyacakları bir lidere kavuştular. Hayırlı olsun.Yalnız CHP’ye oy verenler veya CHP’liler için değil, tüm Türk vatandaşları için, din, dil, ırk gözetmeden çalışacak bir lider.Siyaset, milletvekilliği, parti başkanlığı, başbakanlık görevlerini, erdem kelimesi neyi ifade ediyorsa, o şekilde yapacak bir lider.Kesinlikle tüccar başbakan olmayacak.Başbakanlık makamını en yakınları için dahi kullanmayacak.Her türlü yolsuzluğun ve yasadışı işlerin(eroin ticaretine kadar) hesabını soracak bir lider.Halkın dini inançlarını istismar etmeyecek, dini siyasete bulaştırmayacak bir lider.Karşısına çıkan hiçbir insan evladını aşağılamadan derdini dinleyip, sohbet edecek bir lider.Meclisteki tüm milletvekillerinin görüşlerine saygı duyacak ve değerlendirecek bir lider.Hayırlı olsun.Tek korkum, Türkiye’de böyle insan gibi insanların başına tuhaf kazaların gelebildiğidir.
yorumlar
bilet kesildi.
deniz baykal ne çabuk tarih oldu siyaset ne nankör bir şey
deniz baykal geri dönse bu seferde, “bak geri döndü gitmedi bir türlü” denecekti.geri dönmedi 🙂 bu seferde ne nankor bu siyaset ne çabuk unutuldu deniyor.ne goygoycu insanlar var… her olaydan kendine laf sokacak bir malzeme bulmayı kendine erdem sayıyorlar.
Kamera teşkilatı harıl harıl çalışıyordur şimdi..
aslında gandhi kemal’in recep tayyip gibi baskın bir karakter karşısında alacağı seçim sonuçlarını, kendisinden bile daha silik bir karakter olan kadir topbaş’a karşı aldığı sonuçtan tahmin edebiliriz.
deniz baykal niye unutulsun nazo, sonuçta adam siyasette yıllarını vermiş, ama sevilmiş ama sevilmemiş.sonuçta yeni bir aday var ve seçilmiş.
infinity topbaş o seçimlerde bence al aşağı oldu bitti kül oldu. nasıl seçildiği ortada, kıl payı nasıl dalavereyle olduğu belli.recep beeye gelince bu sefer bilgi kültür galip gelecek ve bunu kılıçdaroğlu, gandhi gibi aklıyla yapacak, recep bey gibi bağıra çağıra değil.
anlaşılamadım sanırım deniz baykal geri gelse ne kadar kızardım kimbilir elbette, zaten kendisinin bu saate kadar durmasının bile hata oldugunu düşünenlerdenim. ama dışardan bakınca medyanın kılıçdaroğlu coşkusunu görüyorum ve neredeyse özellikle o gelsin baykal gitsin diye can attıklarını anlıyorum. baykal geri gelsin diyen yok çoktan gitmesi gerekiyordu zaten sadece millet ne kadar hevesliymiş gitmesine, chp lilerden bahsediyorum ben kanallarda gördüklerime dayanarakç yoksa chp ye karşı sempatisi olmayanlar zaten baykal gelmiş, gitmiş başkası gelmiş zaten kim gelse sevmeyecekler ama ben onu demiyorum
MAAŞLA ALINAN MÜLKLER Kamera arkası Kılıçdaroğl
evet bilet kesildi, dolayısıyla karaborsadan sesler çıkacak.kaset bulamayacakları için bir ileri bir geri üretimler olacak tabi ki
Efendim dürüstsünüz, kabul ettik; başka hangi meziyetiniz var ilâveten
yavaş yavaş taha sindirimi kolay olur:)
” Çalışma Bakanlığı’nda müsteşar yardımcılığı yaptığı sırada oğlunu usulsüz bir şekilde sigortalattığı ortaya çıkan CHP İstanbul Büyükşehir Belediye başkan adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun torununun da bu imkandan yararlandığı belirlendi.”Bu imkandan yararlanmayan kimse kalmadı ki..Küçük işler bunlar, daha büyükleri var burada Tayyibin arkasını yine kimse araştıramıyor, ”Deniz Feneri” davası ne durumda..Halk bunları unutmadı başbakan..
konu deniz feneri tayyip değil ki ve ben akparti yandaşı hiç değilim bir kere güldüm şimdi.konu kılıçdaroğlu ona göre alıntı koydum, yararlanmayan kimse kalmadı diye bu işlerin içinde olan birinin usülsüzlük yapması mı lazım. imam böyle yaparsa cemaat ne yapmaz.
işte konu bu değil kapatkonu şu değil üstünü sıkı sıkı örtkonu şuanda kılıcdaroğlu ön planda diye o konuya hucum et. oldu mu bu şimdi taha bey. madem biliyorsun onu da konuş bunu da öbürünü de, ama öbürünün üstünü ört bunu konuş olmaz bana göre.
Donanım haber iyi bir forum sitesi ya.
Lebron rulez
Hava da güzel maşallah
örtelim demedimki sadece birisi benim kılıçdaroğlu ile ilgili alıntı yayınladım diye akpli olduğumu düşünmesinden rahatsız oldum. Akp yanlısı değilim demek istedim, yanlış bulduğum herşeyi söylerim bana nispet deniz feneri dedi diye yazdım konu onlar değil diye. her kılıçdaroğlu yanlısı olmayan ak partili olmak zorunda mı başka fikir veya parti yokmu bu ülkede
Ama herşeye rağmen konuşmamız gereken bence kırkayakların kırmızı bot giyme özgürlükleri.
Tövbe yarabbi konu o değil’i bile eleştirdi ilkokul mantığıyla. Ben sana laga luga yapma demiyorum bilader saçmalama diyorum. Yoksa geyik, gırgır güzeldir.
ahkam bekçim gelmiş.aval abi nasıl eleştireceğim bırakta bana kalsın.o kadar özgürlüğüm var sanırım.
bu işler böyledir… iyi adam yaparsa 100 kat fazla suçlanır. kötü adam yaparsa “konu o değil ki” denilip geçiştirilir :)düşünsene karikatür gibi yahu… adam “ŞOK ŞOK ŞOK… kılıçdaroğlu torununa sigorta yapmış!” diye ortaya çıkıyor.millet af edersin kıçıyla güler 🙂sen… gemicikleri, iş adamlarının parasıyla okutulan çocukları, gül’ün oğlunun daha 16 yaşında şirket kurmasını değil de;kılıçdaroğlunun kızı, kendi çocuğuna sigorta yaptırdı diye olay yarat :)lakin bunları söyleyince halk kılıçdaroğluna kendini daha yakın hissediyor. çünkü aynı durumlarla karşı karşıya…halk kendisine gemicik alanları değil de, küçük torununa sigorta yaptırmış bir insanı daha yakın görür.çünkü kolay empati yapar.7 yıldızlı otellerde kalıp, 5 yıldızlı otellerde düğünler yapanlarla empati yapacak değil ya…
Ahaha ahkam bekçisi mi? Dolce nikini görünce genelde okumuyorum da şu yukarıda ki saçmalaman gözüme battı kişisel gelişimin için eleştiriyim dedim.Adam tayyip baba en büyük mü diyor? Kılıçdaroğlu’nun o kadar da temiz bir adam olmadığını kasten linkler yapıştırmış. Sen kalkmış tayyip de böyle diyorsun. Saçma. Yalan değil ama saçma.Bu arada o torununu sigortalatma meselesi çok çok önemsiz bir mesele. Hatta uykusuzun dediği gibi aleyhine bile sonuçlar çıkarılabilir.
aynen ve buda yine matematik zekasından kaynaklanıyor. yeteri kadar matematik zekası olmayanlar ya ahkam bekçiliği yapıyor ya da kendince ufff ne olduklarını sanıyorlarsa özgür ortamın içine ediyorlar.
“yalan değil ama saçma” lafa bak şimdi.
Sen onu kavrayamadın ya. Daha da seni ciddiye alan zaytung’a manşet olsun.
olsun:)
kılıçdaroğlunun yanlış yapması veya yapmaması akp hükümetinin şurda burda düğün yapmasıyla kıyaslanmamalı o yapıypr diye öteki demi yapsın. yanlış kabul edilip evet onlarda yanlış ama bak bunun kide yanlış denileceğine öteki bunu beriki şunu yaptı deniliyor. biri çiş yaptıysa diğerinin kaka mı yapması lazım ortaya.
off yok artık! yaw sanki ben o anlamı verdim taha.şimdi sayın aval abi, ben öyle bir şey mi dedim?öyle anlaşıldın masalına da inan mıyorum?
kim neye inanırsa inansın kılıçdaroğluyu savunacaksınız elbette gönül verdiğiniz partide olabilir, fikirleriniz uyuşmuş olabilir ama bunu farklı hale getirmememiz lazım.
ARTIK CHP’de Kılıçdaroğlu dönemi resmen başlamıştır.İsterse Önder Sav, Kılıçdaroğlu’nu desteklemesin.İsterse MYK ikiye değil, 18’e bölünsün…İsterse MYK’da herkes birbirini CIA ajanlığıyla suçlasın.İsterse MYK, Önder Sav’ı istifaya çağırsın.İsterse MYK, Baykal’a “Geri dön” desin.Hiç ama hiç fark etmez.Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığını açıklamasıyla birlikte bunların hepsi ya “eski hikaye” olarak kalacaktır, ya da “son çırpınışlar”.¡ ¡ ¡Bunun iki nedeni var:? BİR: O kasedin ortaya çıktığı anda Deniz Baykal’ın siyasi hayatı sona ermiştir… Mahreme alçakça saldıranlar, hedefe tam isabet kaydetmişlerdir. Bu nedenle Baykal, artık bir seçenek değildir.? İKİ: Kemal Kılıçdaroğlu bir rüzgar estirmektedir. Bu rüzgarın karşısına adam gibi bir seçenek çıkaramayıp “Baykal dönsün” demek tıkanmışlığın itirafından başka bir anlama gelmez. Rüzgara karşı MYK bile duramaz…Gandi Kemal’e ilk gün raconuSEN bakma benim buradan “Gandi Kemal… Gandi Kemal…” diyerek seni havaya sokanlar kervanına dahil olmama…Sakın bana güvenip de, adımı adının hizasına yazmaya falan kalkma…Bana hiç güven olmaz.Ben zemin o kadar müsaitken bile “Tayyipçi” olmamış bir adamım, şimdi tutup da “Kemalci” olacak halim yok.Kusura kalma, bende yalan yok.“Tayyipçi” olmaya da, “Kemalci” olmaya da kişiliğim müsait değil.¡ ¡ ¡Kalemim kılıcımdır benim.“İyi”, “doğru”, “güzel” işler yaparsan, bu kılıç senin yanında şakırdar.Fakat…Eğer idare-i maslahat yaparsan, özgürlüklerin önünü tıkarsan, vatandaşın kılık kıyafetiyle uğraşırsan, politbüroya teslim olursan, bin yıllık alışkanlıkları tekrar edersen, esaslı devrimciliğe bulaşmazsan, statükonun adamı olursan…İşte o zaman…Seni kılıcımla doğrultmaya kalkarım.O gün geldiğinde şaşırmayasın diye şimdiden söyleyeyim dedim.Tamam mı? Anlaştık mı?Alevilikten mi vuracaksınızDİLLERİNİN altındaki baklayı çıkarmak için bu kadar acele edeceklerini ben bile tahmin etmezdim.Ama çıkardılar.Kemal Kılıçdaroğlu Alevi imiş. Bu yüzden işi zor imiş…Utanmasalar, “İsyanlarıyla meşhur Dersim şehrindendir kendisi…” diyecekler.Demek ki bel altına inmek için Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlığa aday olduğunu açıklaması yetiyormuş…Bir de genel başkan olsa nerelere inecekler acaba?¡ ¡ ¡İşlerine geldiği zaman…“Aleviler bu ülkenin özbeöz gerçek yurttaşlarıdır” derler.İşlerine geldiği zaman…“Alevi açılımı” yaparlar.İşlerine geldiği zaman…“Biz de Hz. Ali’yi seviyoruz, biz de Aleviyiz” diye fiyaka yaparlar.İşlerine geldiği zaman…“Ayrımcılık yok” derler.Ama… Fakat… Lakin…İktidarlarının hafiften bir sarsılma imkanı doğduğu anda…“Adam Alevi… Sünniler buna oy vermez…” diye yılansı bir dille fısıldamaya başlarlar.Gandi Kemal’in 7 büyük kusuru1- MEMUR KILIKLININ TEKİDİR: Pahalı saat takmaz… Taksa bile çakmasını takar… Villaya taşınmaz… Beleş peşinde koşmaz… Hanutçuluk yapmaz.2- DUYGUSALIN TEKİDİR: Bir bağlama sesi duymayagörsün… Göz pınarları dolar… Soğukkanlılığını yitiriverir… Anadolu romantiğinin tekidir…3- KİBARIN TEKİDİR: Bağıramaz, öfkelenemez, fırça atamaz, posta koyamaz, küfür edemez, bakış atamaz, klark çekemez.4- BECERİKSİZİN TEKİDİR: O kadar beceriksizdir ki: İktidara gelsin, bırakın 3 yılı, 73 yılda bile herhangi bir zenginler listesine adını yazdıramaz.5- ACEMİNİN TEKİDİR: En basitinden yalan söylemeyi bile kıvıramaz… Yüzünün kızarma özelliği vardır.6- SAFIN TEKİDİR: Maharet nedir bilmez. Seçime birkaç ay kala kömür dağıtmaz. Yiyecek poşetlerine yüz vermez. Makarna karşılığında oy almayı düşünemez.7- KARİZMASIZIN TEKİDİR: Ne Eşrefpaşa bilir, ne Kasımpaşa… Yürüdü mü yeri göğü titretemez… Yürüdüğünü bile fark ettirmez… Dik bakamaz. Baktı mı eritemez.e-postama gelen bir iletidir. hepimiz için hayırlı olsun
ben sosyal demokrat değilim, ben bu düzeneğin değişmesinden yanayım. eğer bunu değiştireceğine inandığım biri geliyorsa ve öncekinin de nerelerde olduğunu biliyorsam. ben ona desteğimi veririm.
bu sizin en tabii hakkınızdır
deniz baykala komployu kılıçdaroğlunun başa gelmesini isteyenlerin yaptırmadığı ne malum
deniz baykal yıllarca CHP lileri kendi ideolojisinden bıktıran bir liderdi. düzeni değiştirecek yegane isİm KILIÇDAROĞLU’dur. siyasete dürüstlük geldiği inancındayım.
tam tersi olmadığı ne malum. bu işleyiş en çok kimim işine yaradı dersiniz?öyle yada böyle CHP nin lideri de kalplerin fatihide kılıçdaroğlu’dur.türk siyasetinde ne çok şeyin değiştiğini göreceksiniz
kemal kılıçdaroğlu’nun sahip olduğu villaların değerini 15 bin lira olarak göstermesi bana çok dürüst geldi.
”majesty s infinity DİYOR Kİ, (23 Mayıs 2010 11:08)kemal kılıçdaroğlu’nun sahip olduğu villaların değerini 15 bin lira olarak göstermesi bana çok dürüst geldi.”Ne küçük işler adamlarısınız, tapu dairelerinde bildim bileli normal vatandaşlar da dahil, herkes düşük gösterir, koyulsun sağlam kurallar, denetçiler işlerini yapsın, kurallar uygulansın..Kanun boşlukları kalksın ortadan..Neyin korkusunu yaşıyorsunuz şimdiden, Tayyip nasıl zengin oldu..İktidarda olan parti önce bir hesap versin..
arkadaşlar son bombayı ben patlatıyorum 🙂gandhi kemal 350 tl fiyatında gömlek giyiyormuş!(yandaşlar sevinç içinde)ama bu gömleğin sezon sonu fiyatı 50 tl’lerde…(yandaşlar ağlamaklı)
Şak şak şak!Gandi kemal, gundi kemal.şak şak şak..Şakşak!Durmak yok şakşaka devam gundi kemal!
sen ediyorsun ya devam et çok güzel oldu:))
Kızma ciğerim, ben yaşadığım toplumun muhtelif, farklı kesimlerindeki şakaşukacılarla barışık yaşamayı beceren bir insan evladıyım. Sadece dostane bir şakşuk desteği vermek istedim reayaya..
e zaten ben de çok güzel oldu dedim. kızmadım. neyse bu mevzu bahisler hep olur, olacak, olmalı ve olabilir. ve her neyse şu aralar zaten anlaşılamama özürlüyüm. önemi ve çok önemi yok.
başbakan mı olacakmış kılıçdaroğlu seçimde
o değil de adam nasrettin hoca’nın torunuymuş…
allah allah hayret bir şey deniz baykal zamanında onu sevip yere göğe koymayanlar kemal kılıçdaraoğlu gelince de bayram yapıyor. bu ne perhiz bu ne lahana turşusu. deniz baykal kötü müydü? hadi iyi bir lider değildi de ne diye desteklediniz bunca zaman, daha nasıl bir lider olduğunu gözlemleme fırsatınız olmayan kılıçdaroğluna niye bu kadar seviniyorsunuz? neden bu kadar eminsiniz?bu adam kaç kez istifa etti CHP liler yeri göğü yıktı geri dön diye.ben siyasetten anlamıyorum çok pardon!
KILIÇDAROĞLU’NUN GÖNDERDİĞİ ZARFTA NE VARDI?Kemal Kılıçdaroğlu, tarihsel olaylara meraklı bir politikacı. Sürekli okuyup, araştırmalar yapıyor. Kitaplarda okuduğu ilginç bilgileri, bulduğu belgeleri, fotoğrafları benimle paylaşmasından hep keyif aldım. Bir gün sohbet ederken söz Dersim’den, Zazalar’dan açıldı. “Size bir zarf göndereceğim; içindeki bilgiler ilginizi çekebilir” dedi. Bir gün sonra zarfı aldım. Okudum. Ne mi yazıyordu?Kemal Kılıçdaroğlu’nun gönderdiği zarftan 15 sayfa çıktı.Bunlar TRT Avrasya televizyonunda yayınlanan bir programın kağıda dökülmüş (tape edilmiş) haliydi.Programın sunucusu Prof. Dr. Alemdar Yalçın’dı.Kamuoyu Prof. Yalçın’ı; Rahşan Ecevit’in onu DSP genel başkanlığına aday çıkarmasıyla tanıdı. Oysa kendisi; yıllardır Osmanlı tahrir ve mühümme defterleri üzerine çalışmış; yurt dışı üniversitelerde bulunmuş; Türk Kültürü ve Hacı Bektaşi Veli Merkezi Müdürlüğü’ne başkanlık etmiş; üniversitelerde dekanlık, rektörlük yapmış bir akademisyendi.Halen Türkiye Bilimsel ve Kültürel Araştırmalar Merkezi Başkanı’ydı.TRT Avrasya televizyonunda Türk kültürü üzerine konuklarıyla sohbet ediyordu.Bana gönderilen program çözümüne göre konu; Kureyşan (Kureyş) Ocağı idi.Yani Kemal Kılıçdaroğlu’nun soyunun geldiği Kureyşan Ocağı.Kılıçdaroğlu ailesi Tunceli Nazımiye, Ballıca Köyü’ndendi.TV programında; Tunceli’deki Kureyşan Ocağı’nın son temsilcilerinden Dede Zabit Güler; Kureyşan Ocağı’nın Gaziantep ve Adıyaman koluna bağlı Zülfikar Dedeoğlu ve Kureyşan Ocağı’nın Gaziler kolunun temsilcisi Zeynel Ertekin vardı.Bakalım ne demişlerdi…Kökeni neresi?Prof. Alemdar Yalçın TV programını şu sözleriyle açıyor:“Kureyşan Ocağı’yla Anadolu’da bir geziye çıkalım. Ama öncelikle sizden istediğim bir şey var; lütfen geçmişin bir takım tanımlamalarıyla günümüzü yorumlamayalım. Çağımızın getirdiği bilimsel verilere dayanarak, önyargılardan arınmış olarak dikkatli dinleyelim.”İlk sözü Tuncelili Kureyşan Ocağı’ndan Dede Zabit Güler alıyor:“Kureyşan Ocağı demek Horasan demektir. Kureyşan, Horasanlı demektir. Horasan’ın Seydi şehrinden çıkıp Erzurum üzerinden -eski ismi Kızıl Kilise- yeni ismi Nazimiye’nin Zeyrek Köyü’ne yerleşmişlerdir. Selçuklu Hükümdarı I’inci Alaeddin Keykubad döneminde geliyorlar. Keykubad Paşaköy’de oturuyor ve Horasan’dan gelenleri huzuruna çağırıyor.”Prof. Yalçın devreye girip masa üstündeki bir belgeyi göstererek şöyle konuşuyor:“Alaeddin Keykubad ve daha sonra bazı Osmanlı Padişahları Kureyşan Ocağı’na Diyarbakır, Erzincan, Adıyaman, Elazığ, Gaziantep, Tunceli yöresinde besicilik yapması için izin belgesi veriyor. Ceylan derisi üzerine yazılmış bu belge işte elimizde mevcuttur.”Elindeki 6 metre uzunluğundaki soyağacını gösteren Prof. Yalçın, bu belgenin renkli fotokopisinin Kemal Kılıçdaroğlu’nda da bulunduğunu söylüyor.Bu belgeye göre, merkezi Tunceli olan Kureyşan Ocağı’na bağlı 12 kol vardı.1) Delsinler-Delihasanlar kabilesinden Horembey adıyla anılan oymağın başı Cafer;2) Alan kabilesinden Burkent oymağı ve başları Teymur;3) İlyas kabilesinden Han adıyla tanınan oymağın başı Hüseyin;4) Milli kabilesinden Bozkır oymağının başı Muhammed;5) İzol kabilesinden Üç Ayak oymağı ve başları Abdullah;6) Haydaran kabilesinden Bedirhan oymağı ve başları Ali;7) Karsan kabilesinden Hançer oymağının başı Mustafa;8 ) Lal kabilesinden Baykara oymağından İbrahim;9) Çakır Tahir kabilesinin başı Mahmut;10)Dedo kabilesinden Börek Uzun oymağı ve başları Muhammed;11)Zurvet kabilesinden Duvar Dana oymağından Yusuf;12)Medin kabilesinden Dik Kınalı oymağın başı Abbas.Kemal Kılıçdaroğlu’nun ailesi, Kureyşan Ocağı’nın Haydaran Aşireti’ne mensuptu.“Konya-Tuncelietle tırnak gibiydi”Programda söz alan Kureyşan Ocağı Gaziantep, Adıyaman koluna mensup Zülfikar Dedeoğlu şu bilgileri veriyor:“Benim edindiğim bilgilere göre de ilk Nazımiye Zeyrek Köyü’ne yerleşiliyor. Bazı olaylar nedeniyle bazı kollar buradan göç ediyor; Gaziantep’in Şaraküstü (Şehre Küstü) mahallesine yerleşiyorlar. Daha sonra besicilik yaptıklarından Yavuzeli kazasının Kayabaşı Köyü’ne göçüyorlar. Burada halen Kureyşan türbesi var. Bülbül Köyü’nde de türbemiz vardır.”Zülfikar Dedeoğlu, Adıyaman Terman, Kuşakkaya, Kındıralı yerleşkelerine nasıl göç edildiğini; bugün hala Adıyaman ve Malatya’daki Kureyşan Ocağı’na bağlı aşiretlerden bahsettikten sonra Prof. Alemdar Yalçın, Kureyşan Ocağı’nın Konya ve Akşehir’deki bulunuş hikayesini bir tespitte bulunarak şöyle anlatıyor:“Tunceli ile Konya ilişkisini sözlü gelenekte duyduğumuzda inanamamıştık. İşte bu bizim tarihimizi nasıl ihmal ettiğimizin en önemli göstergesidir. Size bir doktora tezinden bahsedeceğim; ‘Ortaçağ Anadolu’sunda Göçebeler ve Osmanlılar’ Rudi Paul Lindner isimli araştırmacı 1500 tarihli Osmanlı tahrir defterlerine girerek Kureyşan Ocağı’nın Konya’daki izlerini ortaya çıkardı. Konya ve Tunceli o zamanlar etle tırnak gibiydi; ayrılmaz iki parçaydı. Kureyşan Ocağı’nın bilginler kolu Konya’da yaşıyordu.”Ve konu Kureyşan Ocağı’nın bilginler koluna geliyor.Burada bir isimden bahsediyorlar: Seyyid Mahmud Hayrani…Seyyid Mahmud HayraniKureyşan Ocağı’nın en önemli temsilcilerinden Seyyid Mahmud Hayrani, bir süre Hz. Mevlana’nın yanında kalmış, onun hizmetinde bulunmuş ve ondan feyz almıştı. Mahmud Hayrani, daha sonra Akşehir’e giderek inzivaya çekilmek istemişse de kapıldığı ilahi aşkın tesiriyle cezbeye tutularak dağlara düşüp, bir süre dolaştıktan sonra Akşehir’e dönmüştü.Hayrani’yi çok seven Hz. Mevlana, vefatına kadar onu hiç unutmamış, gelip gidenlere hep onu sormuştu.Pek çok kerametinden bahsedilen Hayrani, 1268 tarihinde vefat etmiş; Sultan Dağı’nın eteklerinde, adını taşıyan, Sultan Mahallesi’ndeki türbesine defnedilmişti.Bakınız laf lafı açıyor; yazmalıyım; bu türbede mevcut, Türk tahta işlemecilik ve oymacılık sanatının şaheseri olarak kabul edilen üç sanduka, Konya’da oturan Alman Konsolosu’nun planıyla çalındı ve bunlar yurt dışına çıkarılırken ikisi yakalanarak İstanbul’da Türk ve İslam Eserleri Müzesine’ne kondu. Çalınan diğer sanduka ise halen Kopenhag İslam Eserleri Müzesi’nde sergileniyor!Bir not daha eklemeliyim: Seyyid Mahmud Hayrani’nin türbesi 1960’da restore edilmeye başlanmış sonra nedense yarım bırakılmıştır!Evet, konumuzu dağıtmayalım.TV programında, Kureyşan Ocağı önemli temsilcisi Seyyid Mahmut Hayrani’ye geniş yer ayrıldı. Çünkü hayat hikayesine girildikçe altından, Fatih’in Sadrazamı Sinan Paşa ya da Nasrettin Hoca gibi tarihimizdeki önemli isimler veya İstanbul Kadıköy adının nereden geldiği gibi konular çıktı.Kureyşan Ocağı mensubu Kemal Kılıçdaroğlu’nun akrabaları arasında bakalım daha kimler vardı?..KEMAL KILIÇDAROĞLU’YLANASRETTİN HOCA AKRABA MIAsıl adı, “Ahi Evren” idi.Kendisine tutkuyla bağlı Anadolu Türkmenleri tarafından “Hace Nasreddin” ismiyle bilindi.Moğollar’a karşı mücadele verirken, 1261 yılında şehit oldu. Bu saldırıdan kurtulan talebeleri, bugün bilinen esprili hikayelerini yaydılar ve düşüncelerini Hace Nasreddin ismiyle yaşattılar.Nasrettin Hoca, Seyyid Mahmud Hayrani’yle aynı dönemde yaşadı.Bu mini bilgilerden sonra dönelim TRT Avrasya’daki programda sözün nasıl Nasrettin Hoca’ya geldiği konusuna:İstanbul’un ilk kadısı olan Hızır Bey (1407–1459), Kureyşan Ocağı’ndan Seyyid Mahmud Hayrani’nin torunlarındandı. O da Sivrihisarlı’ydı.İstanbul’un Kadıköy ilçesi ismini, kadılık yapan Hızır Bey’e bu yörenin Fatih tarafından arpalık olarak tahsis edilmesinden almıştı.Hızır Bey kadılık yaparken vefat etti.Hızır Bey’in üç oğlundan biri, Fatih Sultan Mehmed’in sadrazamlarından Sinan Paşa (1441-1486) idi.Seceresi şöyleydi: Hoca Sinanüttin Yusufbin Hızırbin kadı Celaleddin bin Seyit Mahmut Hayrani.Sinan Paşa da Sivrihisarlı doğumluydu.Genç yaşta devlet kadrosunun en üst makamlarına çıktı; Fatih Sultan Mehmed’in Sadrazamı oldu.Ancak hala bilinmeyen nedenle arası açıldı; idama mahkum edildi; araya alimler girdi; İstanbul dışına çıkması şartıyla affedildi. Sinan Paşa da doğduğu Sivrihisar’a gitti.Parantez açıp yazmalıyım: Sinan Paşa’nın “Tezkiretü’l Evliya” adlı eserinin üzerine kim doktora tezi yaptı biliyor musunuz; Celal Bayar’ın Türkolog torunu Emine Gürsoy Naskali.Konuyu fazla dağıtmadan TRT Avrasya’daki programda Prof. Alemdar Yalçın’ın söylediklerine bakalım:“İki değerli araştırmacımız Prof. Dr. Hasibe Mazıoğlu ve Prof. Dr. Mertol Tulum çalışmalar yapmışlar ve Seyyid Mahmud Hayrani’yle Nasrettin Hoca’nın bağlantılı olabileceğini söylüyorlar. Ama kesin bir kanıt yok. Seyyid Mahmud Hayrani’nin Sivrihisar’dan yola çıkarak (yine bir Horasanlı olan) Hacı Bektaşi Veli’ye gidişi; Sinan Paşa’nın Sivrihisar’a gelişi; Hızır Bey’in Sivrihisar’la bağlantısı, tüm bunları bilim adamlarımızın araştırması gerekiyor.”Nasreddin Hoca’nın Türkmenliği konusunda hiçbir araştırmacının kafasında tek soru işareti yok.Tuncelili olduğu için Kemal Kılıçdaroğlu’nun kimliği konusunda çoğu kişi nedense önyargılı davranıyor. Dersimlilerin Horasanlı olduğunu; Zazaca’nın Kürtçe olmadığını bu sayfada daha önce yazdım. (“Zazaca Kürtçe Değildir” 20.12.2009 Hürriyet)Bakınız, kimsenin etnik kimliğiyle bir sorunum yok; kişi kendini hangi kimlikte görüyorsa öyledir.Benim karşı çıktığım önyargılardır.KILIÇDAROĞLU SEYYİD MİDoğu ve Güneydoğu’da neredeyse her ailenin kendisini, Hz. Muhammed’in akrabası sayıp “Seyyid” dediğini yazıp bunun gerçek olamayacağını yazmıştım. (“Çakma Seyyidler” 23.11.2008 Hürriyet)Bu nedenle Kuşeyran Ocağı’nın “Seyyid” olup olmadığı konusunda temkinli davrandım. Acaba Horasan Seydi’den geldikleri için mi “Seyyid” adını aldıklarını düşündüm.Bu notumdan sonra dönelim TRT Avrasya’daki programa…Prof. Dr. Alemdar Yalçın program sonunda seyircilerin sorularına yanıt veriyor.İzleyiciler; Hz. Muhammed’in mensubu olduğu Kureyş kabilesiyle, Horasan’dan gelen Kureyşan (Kureyş) arasında akrabalık olup olmadığını merak ediyorlar.Prof. Yalçın bu soruyu şöyle yanıtlıyor:“(12 İmamlar’dan) İmam Musa Kazım’ın 24 çocuğu vardı. Bu 24 çocuğundan bir kısmı kız alıp kız verme durumu dolasıyla Horasan’daki kabilelerle akraba oldu. Yani bağlantı İmam Musa Kazım’a kadar gidiyor. Ancak bizim ele aldığımız Kureyşan (Kureyş) ile Hz. Muhammed’in mensubu olduğu Kureyş aynı değil. İlgilerinin olduğunu sanmıyoruz. Ya da şimdilik bilmiyoruz diyelim.”Kılıçdaroğlu’nun Seyyid olup olmadığını bilmiyoruz.Fakat bildiklerimiz de var:12 İmamlar ile akraba olduğu düşünülen Kureyşan (Kureyş) Ocağı’nın nasıl Müslüman olduğu belli miydi?Evet, Zerdüşt/Yezidi olan Horasan’daki Deylaman (Dersim) halkı 873’te Müslüman oldu.917’de ise Caferi Sadık mezhebini / Aleviliği kabul ettiler.13’üncü yüzyılda Moğol istilasından kaçıp Anadolu’ya geldiler.Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu, “Anadolu’da Aşiretler, Cemaatler, Oymaklar (1453-1650)” adlı çalışmasının 4’üncü cildinde Kureyş Ocağı’nın Oğuzlar’ın Bozok kolunun Beğdili boyundan gelen Türkler olduğunu yazıyor.Beğdili Türkmenler’i Anadolu’da geniş bir alana yayılmışlardı: Adana, Afyon, Aksaray, Akşehir, Ankara, Antakya, Aydın, Antep, Birecik, Yozgat, Çorum, Diyarbakır, İçel, karaman, Kayseri, Kırşehir, Kilis, Konya, Kütahya, Malatya, Maraş, Mardin, Muğla, Niğde, Samsun, Sivas, Tarsus, Urfa.Anadolu’daki Oğuz Boyları içinde Beğdili büyüklük olarak; Avşar, Yıva, Kayı, Bayad’tan sonra beşinci sırada gelmekteydi.Benzer çalışmayı Başbakanlık Arşivi Belgeleri’nde yapan Cevdet Türkay da, “Oymak, Aşiret ve Cemaatler” adlı çalışmasında, Kureyş Ocağı’nın Akşehir Sancağı’na bağlı olduğunu belirtiyor. Türkay da Kureyş Ocağı’nın Türkmen olduğunu yazıyor.Uzatmayalım:Kim kendini hangi kimlikte görüyorsa odur.Öncelik, insan olmaktır!Kemal Kılıçdaroğlu etnik kimliğiyle değil Türkiye’ye vereceği hizmetle değerlendirilmelidir.Soner Yalçın
kimin?
hell yeah, adam daha seçilmeden bütün dünyanın aklını başından aldı. bu kabiliyetle 1de seçilse neler olacaktı acaba.şaka 1 yana, daha 1 hayır oyu atmayı becerememesi 1 yana, bütün söylediklerini ertesi gün yalayıp yutması 1 yana, tebası tarafından itilip kakılması 1 yana, bu adam hala öğrenememişki bu dandik derin devletin gönüllü memurluğunu yaparsan acısını bele belerte belerte çıkartırlar.adama acımaya başladım, hayırlısıyla chp yi devredip başına daha fazla iş açılmadan 1 kenara çekilebilse bari.ama suç buna diil, bunu göklere çıkartan kemalist embesillerde. hepi topu 1 devşirme ollmm, ne bekliyodunuzki.
aklımı geri istiyorum lan, adam bizi kandırmış.