Hollanda’nın altın çağında yaşayan bir ressam… Işığın ve gölgelerin ressamı… Birbirinden değerli 38 adet self portre… ve daha nice portreler, gravürler… Bahsettiğimiz kişi tam adıyla Rembrandt Harmenszoon van Rijn.
17. yy’ın önemli resim ve baskı ustası Rembrandt Harmenszoon van Rijn 15 Temmuz 1606 Leiden , Cornelia ve Hermen Gerittz’in oğlu olarak Hollanda’da dünyaya gelir. Bir değirmencinin oğlu olan Rembrandt’ınailesi onun eğitimiyle yakından ilgilenir.Tanrı bilim, klasik edebiyat ve tarihe ağırlık veren bir ortaöğretim döneminden sonra Leiden Üniversitesi’nde öğrenim görür. Öğrenimi sırasında Jacob Van Swanenburg’un takdirini kazanır ve öğrencisi olur. Ne ilginçtir ki, Swanenburg hakkında az bilgiye sahip olabiliyorken, Hollanda’nın altın çağında yaşayan Rembrandt adını Işığın ve Gölgelerin Ustası olarak tarihin tozlu sayfalarına yazdırmıştır.
1625 yılında Leiden’de arkadaşı ve meslektaşı olan Jan Lievens ile bir stüdyo kurar ancal 1627 yılından itibaren öğrenci kabul etmeye başlar ve öğrencilerinin arasında Gerrit Dou ismi öne çıkar. 1629 yılında ise matematikçi Christian Huygens‘in babası Constantijn Huygens tarafından keşfedilmesiyle, Rembrandt prens Frederik Henrik tarafından tablolarının ilgi görmesi ona adının duyulmasında büyük fayda sağlamıştır.
1630’lu yıllar ise Rembrandt’ın sanatını geliştirdiği yıllar olarak bilinir, Leiden’dan ayrılarak Amsterdam’a yerleşir ve burada Peter Lastman‘la çalışır, yaptıkları çalışmalar Rembrandt’ın tarih konulu resimler yapmasında yardımcı oldu. Bu dönemde birçok portre siparişi alan Rembrandt burjuva sınıfının da etkisiyle ününü iyice arttırır, çünkü o dönemde burjuvalar kendini topluma beğendirmek amacıyla ünlü ressamların yapmış olduğu portre siparişleri verirler. (O dönemde portre ressamlığı oldukça önemlidir.)
Gece Nöbeti
1632 yılında Rembrandt, ilk grup portresi olan “Dr. Nicolaes Tulp’un Anatomi Dersi”ni yapar. Bu resmin önemi tarihsel bir belge niteliği taşımasıdır, çünkü Cerrahlar Loncasının bir kadavrayı incelemek için katıldığı konferansı tasvir eden Rembrandt, Loncanın üyelerinden birinin eline katılımcıların listesini tutuşturur! Böylece Hollanda’ya özgü olan bu grup portresi hatıra resmi olmaktan çıkar ki Rembrandt eserleri salt hatıra resmi olmaktan ötedir.
Dr. Nicolaes Tulp’un Anatomi Dersi
Rembrandt komposizyonlarında spiral yerleştirme ile chiaroscuro tekniğini ustaca kullanır, ayrıca hiç İtalya’da bulunmamış olmasına rağmen İtalyan ressamların etkisinde kaldığı resimlerinden anlaşılır, yaptığı manzara resimlerinde olanı olduğu gibi resmetmek yerine hayal gücünü kullanır ve de uygun gördüğü yere harabe bir kilise sıkıştırabilir. Ayrıca kalın fırça darbeleri kullanarak ancak uzaktan algılanabilen kompozisyonlar oluşturmuştur.1634 yılında Saskia Van Uylenburg ile evlenir. Saskia aynı zamanda Rembrandt’a modellik yapar. Çiftin evliliği büyük bir mutlulukla başlar ama bu şekilde devam etmez, çiftin birkaç aydan fazla yaşayamayan iki çocuğunun üzerine Rembrnadt’ın savruk ve müsrif yaşam tarzı da ilişkilerini etkiler ki daha sonraları Rembrandt’ın iflas ettiği açıklanır.Saskia 1641 yılında oğlu Titus’un doğumundan sonra vereme yakalanır ve doğumun verdiği güçsüzlüğün etkisiyle ölür, mirasını oğlu Titus’a ve başka biriyle evlememesi şartıyla Rembrandt’a bırakır. Rembrandt böylece tek yaşayan çocuğuyla baş başa kalır. Titius’un bakımını sağlamak için bir çiftçini karsını işe alır ancak daha sonra bu hanım kendisinin metresi olacak olan Geertje Direx’dir. Geertje Direx’le ilişkisi duyulan Rembrandt’ın kiliseyle olan bağları koparılır ve bir süre sonra dostları ve öğrencileri de onu yalnız bırakır. Evde dönemin hijyen koşullarına hitap etmeyen hayvanlar beslemeye başlar ve ülkesinde adı lekelenir buna rağmen hala diğer ülkelerde tablolarına ilgi gösteren sevenleri vardır.Rembrandt kural dışı bir hayat sürer ve bu durum oldukça kınanır,müsrifliğinden de dolayı zor zamanlar başlar; yıldızı yavaş yavaş sönmeye başlamıştır. Geertje’ye yazdığı vasiyetnamesinde tüm mirasının Titus’a bırkaır ancak o sırada başka bir kadınla, Hendrickije Stoffels ile ilşkisi ortaya çıkar. Bunun üstüne Geertje ressamı kendisini evlilik vaadiyle kandırmaktan dolayı dava eder ve bu davayı kazanır, Rembrandt artık Geertje’ye nafaka ödemek durumundadır. Bunun üzerine Rembrant Geertje’yi Saskia’nın mücevherlerine el koymakla dava eder, dava sonuçlandığında Geertje kadın ıslah evine yerleştirilir ve Rembrandt hala nafaka ödemekle yükümlüdür.İflasından sonra mal varlığı komik rakamlara satılır, bu dönemi Hendrickije metanetle karşılar.Bu arada Rembrandt meslek birlikleri ile aralarını kısmen de olsa düzeltir ve yeniden siparişler almaya başlar.Oğluna çok düşkün olan ressam, Saskia ve Hendrickije gibi onu da model olarak eserlerinde kullanır, oğlu babasının yoğun sevgisine karşılık zor zamanlarında destek olur.1663 yılında vasiyetinde “karısı” olarak adlandırdığı Hendrickije’yi de kaybeden ressam, ödemesi gereken borçlarını ödemek için son çare olarak karısı Saskia’nın mezarını dahi satar.1648 yılında ise oğlu Titius’u da kaybedince yıkılan ressam, hayatının son dönemlerinde kendini resime verir.
Ressamın en önemli eseri 1642 yılında resmettiği “Gece Nöbeti” olarak bilinir, ancak bu resim Belediye binasına sığdırılması için tüm kenarlarından kesilir. Oluşan kirden dolayı geceleyin tasvir edildiği düşünülür, ancak değildir, aslında eser gündüz tasvir edilmiştir.Hayatının son dönemlerinde tüm yakınlarını kaybetmiş ressamın antika eşya ve resim koleksiyonculuğu yaptığı da bilinir.
4 Ekim 1669 yılında ölen sanatçı yaklaşık 600 yağlı boya, 300 gravür, 1400 desen üretti. Birçok öğrenci yetiştirmiş olmasına ve hatta servetinin bir kısmını öğrencilerden aldığı ücretlerden sağlamasına rağmen öğrencilerinden çok azı kendi tarzını oluşturabilmiştir. Diğerleri neredeyse Rembrandt’ın eserlerinden ayrıt edilemeyecek derecede benzer çalışmalar ortaya çıkarmıştır.
yorumlar
Gece nöbetindeki karakterlerin ayrı ayrı varoluşları ve oluşturdukları bütünsellik beni etkilemişti.aynı şeyi iskender lahiti’nde görmüştüm ve iskender lahitinin önünden dakikalarca ayrılamamıştım. hepsini zihnime kazımaya çalışmıştım.açıkçası konu uzadıkça sıkıcı olur mu sorusunu soruyorum kendime ama öyle olmaması sevindirici. beğendiğine sevindim thing. teşekkürler.
ve bu masaya ikisi bir arada lütfen!
Mükemmel..
Güzel bir yazı olmuş. İnsanı sıkmıyor. Okuması keyif veriyor. Teşekkürler.
Youtube açılmış…Pillibebek ve mahirgül teşekkürler.
Müzelerde tabloların orjinalllerini görme imkanım olmuştu. Ne güzel eserler bırakıyor sanatçılar geleceğe!
Teşekkürler…
acaba yeniden ışığımı resmedebilir mi?
Simulten bence tekrar dünyaya gelse bu zamanda tasvir edeceği portreler çok farklı da olsa yine ışığı aynı başarıyla tasvir edebilir.Harita, bildiğim kadarıyla şu an da ülkemizde eserlerini görebileceğin bir müze yok. Teşekkür ederim.
hii Thing’in yorumları da uçmuş.
Yabancı memleketlerdeki müzeleri kastetmiştim. Örneğin Berlin Müzesi’nde Altın Miğferli Adam, Dresden Müzesi’nde Ressam ve Karısı Saskia, Hermitage Müzesi’nde İbrahim’in oğlunu kurban edişi, ki saatlerce önünde adeta çivilenmiştim. İnanılmaz büyüleyici bir tablo. Sonra Haçın indirilişi ve Yüce İsa ile Samiriyeli Kadın tabloları, ayrıca Londra National Gallery’deki İlerlemiş Yaşta Sanatçı tablosu nu gördüklerim ve unutamadıklarım arasında sayabilirim.
Hamuduynan, Gece nöbetini de görmüş müydünüz?
maalesef, bu gezdiğim müzelerde o eseri yoktu.hafızam beni yanıltmıyor ise Amsterdam da olması lazım o eserin.
Nederland’a gidemedim maalesef.
Hairta sen hangi müzeleri gezdin bakıyım, yalnız en az 3 tane sayacaksın ve üçü farklı ülkelerde olacak. kanıt içinde hepsinde kendinin yer aldığı bir fotoğraf göndereceksin, sonra ben o fotoğrafları criminale gönderip fotoşop olmadığını onaylattıracağım
benim girmediğim müze yok
bu müzeyi tavsiye ederim.
Harita evet evet zihnimde canlandırabiliyorum seni louvre’un önündeki kuyrukta beklerken sonra madam tussauds müzesinin önünde giriş yapmak için dolanırken ve bal mumundan atatürk j.f. kennedy heykellerini görünce dudağının uçuklamış halini hayal edebiliyorum.ve latino, her linke kanmamak gerektiğini öğrendim bugün.
Amsterdam’a gidip müze gezmek. İlginç bi fikir tabe.
kanmamak derken atlamamak anlamında mı söylediniz
evet aynen öyle.
anladım
kesinlikle katılıyorum..
kanmamak derken atlamamak anlamında mı söylediniz
cam balkon cam balkon cam balkon ankara tadilat çankırı av tüfekleri web tasarım köfte makinası alüminyum profil gelinlik modelleri istanbul düğün salonları düğün mekanları sünnet salonları düğün salonları fiyatları maltepe nikah salonu kartal nikah salonu kadıköy nikah salonu epoksi boya epoksi zemin kaplama
evden eve nakliyat tekstil taşımacılığı boya taşımacılığı gebze evden eve nakliyat kartal evden eve nakliyat maltepe evden eve nakliyat kadıköy evden eve nakliyat ümraniye evden eve nakliyat tuzla evden eve nakliyat pendik evden eve nakliyat üsküdar evden eve nakliyat beylikdüzü evden eve nakliyat avcılar evden eve nakliyat başakşehir evden eve nakliyat florya evden eve nakliyat gaziosmanpaşa evden eve nakliyat bayrampaşa evden eve nakliyat kağıthane evden eve nakliyat edirnekapı evden eve nakliyat beşiktaş evden eve nakliyat mecidiyeköy evden eve nakliyat silivri evden eve nakliyat çorlu evden eve nakliyat
teşekkürlerkartal evden eve nakliyattuzla evden eve nakliyatpendik evden eve nakliyatkadıköy evden eve nakliyatüsküdar evden eve nakliyatümraniye evden eve nakliyatsultanbeyli evden eve nakliyatkurtköy evden eve nakliyatmaltepe evden eve nakliyat
Elinize sağlık çok güzel olmuş
остекление балконовостекление фасадовбезрамное остеклениестеклянный балконosteklenie balkonovosteklenie fasadovbezramnoe ostekleniesteklyanniy balkonterapi | dermaroller
teşekkürlerÇiçekÇiçekçiçiçek gönderonline çiçek siparişikadıköy çiçek
teşekkürlerhediyesevgiliye hediyeilginç hediyelerdoğum günü hediyelerihediye kutusu