Yıllardan beri tartışıla gelmiş bir konu bu, adına türban, eşarp, başörtü denen bez parçası… Evet dinin gereği olarak takılan, Diyanet’in de anlattığı bir gerçek.Kimileri “kafanızdaki o bez parçası” diyerek küçümseme yoluna bile gidiyor okuduğumuz internet köşelerindeki yorumlarda. Yahu gerçekten de kumaştan yapılıyor bu. Evet bir bez parçası.. E o zaman bu bez parçasıyla, düşmanla savaşır gibi niye savaşmaya kalkıyorsunuz ki?? Canlı değildir kendini savunsun, size cevap versin. Sizinle düelloya tutuşsun.. Canı yoktur ki, boğazından sıkıp hayatına son veresiniz onun.Akıllarını temel özgürlüklerinin ellerinden gitmesiyle bozmuş olanların bencilliğine bir bakın hele. İstedikleri gibi giyinecekler, ağızlarına gelenleri ortalığa savuracaklar, biz dinimizin gereğini, dinimizin icabını yerine getiriyoruz diye bizim özgürlüğümüzü, yaşantı tarzımızı elimizden almaya kalkacaklar, bir de utanmadan dil uzatacaklar! Ne akıldır bu? Hangi ahlaka sığar?? Sizin özgürlüğünüze kim dil uzatmıştı şimdiye kadar?? Başörtüsü takanlar bu dönemlerde köşelerine çekilip olanlara göz yumdular, yumdurtuldular. Haklarını aramaya kalktılar, bastırıldılar. İstediğiniz gibi yaşadınız bunca sene. İstediğiniz gibi meydanlarda at koşturdunuz. Herkes meşru olarak baktı. Biz, sade ve sadece bir başörtü takmak istedik (ki gayet doğal bir kişisel haktır), gündeme getirdik diye olanlara bir bakın hele! Kimisi devlet elden gidiyor diye bastı yaygarayı, kimi de Cumuriyetle laikliğe taktı kafayı. Kimisi başı açık kadınlara baskı olurmuş diye yorumladı olayı. Kimisi derslere girmem diye tutturdu, kimisi başörtüsünü takmak isteyenleri gerici, örümcek kafalı diye hakarete boğdu. (Başı açık olup, herkesin özgürce inancını yaşaması gerektiğinden yana olanları tenzih ederim.) Peki… Hiç bir başörtülüden duydunuz mu bunları?? Televizyonlara, gazetelere çıkıp, tüm başı açıklar veya benim gibi düşünmeyenler gericidir, yobazdır vs. vs. yorumu yapanları gördünüz mü hiç? Duyamazsınız. Çünkü onlar, saygı duymanın da dini bir gereklilik olduğunu iyi bilirler!! Örtünen de özgür, örtünmeyen de..
Başını örtmek isteyenlerin yaşamaya hakkı yok mu bu topraklarda? “Devletin sunduğu imkanlar, sadece birtakım düşünceleri savunanlaradır” diye bir anayasa, kanun mu var?? Bugün takılanların annelerinin, ninelerinin örttükleri başörtülerden farkı neymiş bir türlü izah edemediler. Sorulunca: “Siyasi simge” dediler. Neyin siyasetiydi bu??
Dinin siyaseti olmuyor, olmaz!
“Ben inancım gereği bunu örtüyorum” diyerek izahını yapanlara bile kulp taktınız. İnancını bile siyasetleştirdiniz, siyaset olarak yorumladınız. Tabii, her yorumunuz şakşaklandı. Başını örtmek isteyenlere çamur atmak, reytingi artırıyordu çünkü. Başörtüsünü destekleyenler de izliyordu, desteklemeyenler de. Böyle bir ortamda kim ağzına geleni savurmazdı ki ortaya??Görgü kurallarını insanlara kavratmak için sorulur: “Hiç empati yapmayı denediniz mi??” Gelin bir de bu konuda empati yapın bakalım. Başörtüsünün desteklendiği, başı açık olanın desteklenmediği, baskı gördüğü, hapse girdiği, hatta kurumlara alınmadığı, sokaklarda yürütülmediği İran’ı düşünün. Oraya gitseydiniz, neler yaşardınız bir başı açık hanım olarak?? Ne kadar üzülür, hor görülürdünüz kim bilebilir? Ya en temel hak olan eğitim hakkınız elinizden alınsaydı ne olurdu sizce????
Ama burası İran değil Türkiye!! Aynı muameleyi başını örtmek isteyen ve üstelik bunu devlet zoruyla değil iradesiyle isteyenlere Türkiye’de İran baskısı yapılıyor. Burası İran değil diyenlere katılıyor, İran gerçeğine bir de bu taraftan bakmanın, at gözlüğünü çıkarmanın faydası olacağı kanaatindeyim!