Bizim ofiste benim bulunduğum katta iki ayrı departman var. Biri operasyon departmanı, diğeri de satış-pazarlama departmanı. Ben operasyon’dayım. Satış pazarlama departmanı da toplam beş kişi. Sadece biri erkek. Bu bilgilerin ışığında bizim ofiste hem operasyon hem de satış-pazarlama departmanına dahil kaç kişi vardır? Bunların kaçı hem ingilizce hemi de almanca konuşabilmektedir? küme biçiminde gösterin, ama ven olsun, n’oooluuuur laaan. Neyse efenim, bunlar habire klimayı açıp duruyorlar. Bunlar dediğim bayan olanlar, bunlar zaten çoğul, erkek sayısı da bir olduğundan ‘bunlar derken bayanları kastediyorum demek’ gereksiz bir açıklama olmuş. Neyse o kadar yazdık, şimdi silmeyeyim. Yeyiiiiiim../Cilalı İbo. Bu güzel havalar (ki beni onlar mahvetti, yoksa fetti mi, ne fettisi laaan. fetti ne! Fethi Paşa) da bile 30 derecede çalışıyor klima.

kilim...saka lan saka klima bu..!
kilim…saka lan saka klima bu..!

Bu kadınlar ne çok üşüyor, onu anladım. Ben zaten yaz-kış farketmez acayip terleyen, hayatımda kazak nedir bilmeyen bir adamım. Sor bak bana mesela kazak ne de. Kazak nedir? – Bilmeeeeem ki. Bak gördün mü? yalan mı konuşuyoruz burada. Hatta zaman zaman aynı soruyu ‘kanguru’ şeklinde cevaplamışlığım var. Onlar açıyorlar klimayı, benim götüm koltuğa yapışıyor. İç çamaşırlarıma kadar terliyorum, allah sizi inandırsın.

terleme..peki
terleme..peki

Sabah nasıl olduysa unutmuşlar açmayı. Ben de rahat rahat hatta püfür püfür oturuyorum yerimde. “Ne güzel yaa, hiç bitmesin allaaaağaaam lütfen lütfen” diye içimden sayıklarken, yeni gelen bir teyze var. Kalktı ayağa “Çocuklar, ben çok üşüyorum. Bu klima çalışmıyor mu, açsak ya” dedi. “Hay muğaa koim” dedim ben de. Tabi içimden dedim bunu. Ayıptır yahu, koskoca teyzeye karşı dışından denir mi o laf. Bir sinir anı, bir patlamadır o, bir dışa vurum. Haay dışaa vuruyuum mu deseydim yani içimden. Saçma birşey olurdu o da. Hem içimden istediğimi derim ben arkadaşım, kim karışır, elle helleeeh. Dışımdan birşey demedim ki, diyemedim zaten. Neyse teyzenin lafından sonra herkes bana baktı. Biliyorlar klima olayına kıl olduğumu. Hatta biri döndü ve “Kesin arrogante bozmuştur klimayı, ondan çalışmıyordur.” dedi. Tabi arrogante demedi, nereden bilsin canım, arrogante olduğumu allaaağaan satış pazarlama çalışanı. İsmimi söyledi arrogante yerine. Ya neyi söyleyeceğidi yaa. “Valla o benim temennim sadece, henüz bir eylemim olmadı o yönde, ama iyi fikir” dedim. İyi demiş miyim? iyi demişim iyii. Ama şimdi de aldı beni bir düşünce. Yakında bu boklu klima bozuluverir. O lafı da ettim ya, kesin üstüme kalır ‘haaay dışaa vuruyuuum yaaa…!’