Bir önceki yazımda insan mevzusuna kısa bir giriş yapmıştık ve Kişilik ve Şahsiyet Eğitimcisi Erol ERBAŞ ‘ın insanın beden, gezen ve nefes alıp veren (N.A.V.) denilen üç yapıdan meydana geldiğini ifade ettiğini ve gezeni bir örnekle kısaca açıklamaya çalışmıştım.Bu yazımda da gezen konusunu bir takım örneklerle anlatmaya ve önemini ortaya koymaya devam edeceğim.Gün içerisinde türlü türlü hallere giriyoruz. Sevdiğimiz birisi aklımıza geliyor yüzümüz gülüyor, kızdığımız birisi aklımıza geliyor hemen suratımız asılıyor. Peki yüz ifademizi değiştirebilen bu güç nedir?Kötü bir rüya görüyoruz ve heyecanla kan ter içerisinde uyanıyoruz. Rüyamızda bizi köpek kovalıyorduda korktuk, hiç birşey yapamadık. Ancak gerçekte bizi kovalayan ne bir köpek var nede başka bir şey. Bizi kan ter içerisinde bırakan sebep ne?Bizde günün herhangi bir anında herhangi bir yere gidebilen (geçmiş olabilir, gelecek olabilir, daha önce gördüğü bir yer olabilir, hiçbir bilgisi dahi olmadığı bir yer olabilir) bir yapımız var. Dün akşam izlediği şampiyonlar ligi finalinde kaçan gol aklına geldiği anda ” o gol nasıl kaçar, ben olacaktım orada nasıl atrardım o golü” ifadesine bürünen suratımız gün içerisinde bu gibi binbir türlü hale giriyor. En önemlisi bu kılıktan kılığa girmelere hükmedemiyoruz. Eğer farkedebilirsek bu durumu en iyi ihtimalle birkaç dakika kendimize bir çeki düzen veriyoruz veya başka bir düşünceyi aklımıza getirip farklı bir şekle bürünüyoruz.Peki bu gezenin dışarda olmasının ne gibi sakıncaları var diyebilirsiniz. Ben gezenimi hep olumlu, güzel yerlere gönderiririm (tabi gezeni gönderebilmek elinizdeyse, çünkü bu da bir başarıdır) ve daima neşeli olurum diyecek olabilirsiniz.Bizim hareketlerimizi, davranışlarımızı, vücudumuzu kontrol edecek olan yapı bu gezen. Bakın şöyle açılayayım. Daldığınız bir anda size seslendiklerini duymuyorsunuz sadece daldığınız yeri veya zamanı düşünüyorsunuz adeta o anda yaşıyorsunuz. Bedeninizin bulunduğu yerle hiçbir ilişkiniz yok. Etrafınızdakiler size isminizle hitap etmelerine rağmen sizden bir tepki yok. Tepki bile veremiyorsunuz. Ancak kendinize geldiğinizde bir cevap verebiliyorsunuz. Umarım bu örnek bizde gezen bir yapı olduğunu ve bu gezen yapı evine geldiği zaman bir tepki verebildiğimizi izah etmeme yardımcı olur.
Şimdi bir önceki parağrafta belirttiğim gibi ben gezenimi hep güzel yerlere gönderebilirim diyebilirsiniz. Ancak nereye gönderirseniz gönderin evinizi boş bırakıyorsunuz. Bu dalgınlık hali bir kerede okuyup anlayacağınız birşeyi beş defa okuyarak anlamanıza, bir defada çok güzel yapacağınız bir işi dalgınlık sebebiyle daha vasat bir güzellikte yapmanıza sebep olabilir.Gezen konusunda söylenecek çok fazla söz var. Bugünlük bu kadar yazarak bırakmak istiyorum. Zira önümüzdeki günlerde gezenin kontrolünü nasıl elimizde tutabiliriz, gezen neden sürekli dışarıda dolaşma eğiliminde, gezenin evinde olmasının bize getirileri ve götürüleri nelerdir gibi çeşitli sorulara cevap verecek yazılarla devam etmek istiyorum. Konu ile ilgili sorularınız olursa özelden veya yorumlar bölümünden sorabilirsiniz. Yorumlar kısmında sorarsanız daha çok sevinirim, böylece aynı soruyu soracak arkadaşlarımıza aklımın erdiğince cevap verebilmiş olurum.
yorumlar
🙂 iniş yap yavrum.
gezen ne yav!daha neler duyacaz bakalım.
Kişilik ve şahsiyet eğitimcisi nasıl olunur ?Bir insan nasıl şahsiyet eğitimcisiyim der kendine ?Valla merak ettim.
Günlük 10 lira vermemek için atılmayacak takla yoktur. Şahsiyet bile eğitilir mesela..
Belesh gel olm senin şahsiyetini eğiticem..
Manastıra yolladım ben onu, dünyevi arzularımı eğitmek için. Dönüşte hemen yanındayız.. Bişi lazım mı, gelirken aliim?
” Zira önümüzdeki günlerde gezenin kontrolünü nasıl elimizde tutabiliriz, gezen neden sürekli dışarıda dolaşma eğiliminde, gezenin evinde olmasının bize getirileri ve götürüleri nelerdir gibi çeşitli sorulara cevap verecek yazılarla devam etmek istiyorum.”Yazarın bu cümlelerdeki Gezeni ni , gezegen olarak anladım. ”onlar zaten sırasında duruyor, niye kontrol edelim ki” diyecektim ki..yorumlardan anladım..
7 kilo Meksika Kısır otu,15 tane Enginar kalbi konservesi( Rifat Minare marka-in english=artichoke )30 metre HongKong Cashmere`i4 paket Ankara marka 1 kiloluk un4 ton nervürlü inşaat demiri al gel.Sonrasında yepyeni bir insan olacaksın..
bi de danone pudingimsi al çikolatalı
Şu son sıradaki nervürlü inşaat demirleri biraz gerdi beni açıkçası..Puel, hemen ilgilendim isteğinle. Şindi fabrika müdürünü aradım, 3 senelik ihtiyacını hallettim. Eğer bişi olursa numaram onlarda var, bana ulaşsınlar..
Beleshformer hesabı..ŞŞşş…
Sanmıyorum ki bu şekilde robot olmak istesin biri.. Ben böle daha huzurluyum..
mansonilized -> Gezen sensin, senin dikkatin.haritametoddefteri -> Çözemediğiniz noktayı soru olarak sorarsanız sevinirim.onnupro -> bugün hepimiz bunalım içerisindeyiz. Bunun tek sebebi vaktinde bu eğitimi almamış olmamaız ve insan nedir bilmiyor oluşumuz. Her şeyin bir ustası olduğu gibi bunun da bir ustası var. Siz yalan söylemeyi daha önce yalan söylemiş birisini örnek alarak öğrenmediniz mi? (siz diye hitap etmem şahsınıza değil genel durumu ifade etmek istedim)belesh -> bahsettiğiniz rakam siteye reklam verme konusuyla alakalı ise burada herhangi bir sitenin reklamını yapmak değil. Kaynak olarak gösterdiğim sitelerinde buna ihtiyacı olduğunu zannetmiyorum.pandyspania -> Anlamadığınız noktayı sorarsanız daha iyi olur.
Ben bunalım içinde değilim, ayrıca öyle bir durumum olsa ki her insanın olabilir, bunun için bu işin eğitimini almış, psikolog veya piskiyatristlere başvururum.Bu işin ustaları bunlar.Olmayan şahsiyet eğitimcileri değil.
belesh bende istiyorum bitter çikolatalısındann
Sadece öğrendiğim, uyguladığım ve sonucundan emin olduğum birşeyi paylaşıyorum.Birşeyin olmadığını söylemeniz o şeyin olmadığı anlamıan gelmez. Bu kaptan su içen benim, tadını lezzetini alan benim, siz istediğiniz kadar bana senin elinde su kabı yok deyin.
Günün herhangi bir anında adamın birisi bize ters bir söz söylüyor ve akşama kadar vay bana neden bunu dedi, nasıl der, ben böyle yapmak istememiştim, beni yanlış anladı, ben ona gösteririm, bana yapılır mı bu… gibi türlü şeyleri kafamızda yük ediyoruz. Birisi bizi bir sözüyle mahvediyor.Bundan kurtulabilen birisi var mı?
Bitterli olanların hepsini puel’e verdiğim için sana anca muzlu olanlardan ayarlayabilirim…
bitterli tedarik edecek birilerini bulmalıyım.
Valla bitterli danonelerde tüm yurtta sıkıntı var artık. Soteye aldım, ayırttırdım hepsini. Şansına küs galanthus.. Ama askeriyeden yardım isteyebilirsin..
aşkolsun belesh! hem puella bitter istememişti ki…askeriyeden yardım yarın itibariyle geliyor, yarın karadutlu magnum dondurmaya salacağım kendimi. karadutlu dondurmadan mı bilmem pek bi heyecanlıyım. ayrıca profesyonel umut kırıcılara karşı savunma meknazimaları geliştirildi, tabi askeriyenin katkılarını unutmamak gerek.
galanthus, belesh’in hisleri kuvvetlidir, anlamış bitter sevdiğimi. ben sana yollarım 3 koli kadar, sıkma canını. ama daha fazlası olmaz..
eee, aptala malum olurmuş nede olsa…
tamam puella 3 koli yeter bana.ee belesh şu piyasadaki sıkıntı bi bitsin istif yapıcam bitterlileri, sonra sadece puellaya vericem bende…
Müdür tanıdık, bu şekilde konuştuğun sürece asla bitmez o sıkıntı..
belesh…bak şimdi bir anlaşma yapalım dediğim gibi askeriyeden karadutlu magnum dondurma yardımı geldi ondan sonraki bi kaç gün de puellanın verdikleri bana yeter. sonra da sen stoklarında verirsin. böylece çikolata krizini aşmış oluyorum.bu anlaşmadan benim karım ne derseenn, orasını henüz bende bilmiyorum.
ayrıca puella teşekkür ederim. bende sana 5 koli kadar karadutlu magnum gönderiyorum, eğer yine ihtiyacın olursa hemen gönderirim.
Taam madem, hayırlısı ossun..
galanthus asker deyip durma. polat her an şiir yazabilir.
hemen konuyu değiştiriyorum. hep belesh yüzünden:)
Enee, yine bana kaldı ihale..
benim gibileri üzmek yetim hakkı yemek gibidir, malum şartlardan dolayı çok hassasım, bu seferlik ihale sana kalsın, söz bi daha ki sefere bana kalır:)
O zaman polat911 için hasan mutlucandan “yinede şahlanıyor” isimli türküyü istiyorum.. Link atmak istemedim, geriliyorum çünkü duydukça…