Yazdı mı, yazmadı mı; yazdı mı, yazmadı mı? Papatya falı gibi birşey değil ki bu. Bakıp duruyorum, kendimi tutamayıp.Gizlice, sakin, merakla; yazdı mı, yazmadı mı? Bana yazdı mı, söze döktü mü, o fısıltı halinde geçenlerden haberdar etti mi acaba beni? İş yerinde gizlice açılan mail adresi ve onun adı.-Çalışsana!-Çalışıyorum ama onu da merak ediyorum.- Kapa çeneni, çabuk kapat bakayım o maili. İşin başına, hadi marş marş. Böyle çalışılmaz, bir daha açma!- Ama o bana yazmış olabilir, zaten telefonla da konuşamıyorum. Belki ben konuşamıyorum diye o kısa kesiyordur konuşmasını; o yüzen buradan söyleyebilir…-Olmaz öyle şey, nerede kaldı etik tavrın, hı?Dudaklarımı büzüp, kollarımı da bağlamak istiyorum böyle zamanlarda, bir de hıh deyip huysuz olduğumu da belli etmek istiyorum. Bir de ama ben onu istiyorum diye bağırmak istiyorum.
yorumlar
SIkIcI is hayatinda, birden onun mailini almak, cep telefonunda adini ya da mesajini gormek ve bunu beklemek guzeldir..
maile niye bakamıyonki biz msnde bilem yazıyoz iş yerinde:)
İş yeri etikleri vardır, bazı insnalar için, ben onlardanım. Etik dışında davranırsa rahatsız olanlardan, hem de epey, bu yüzden maile bakmak benim için kolay olmaz.
Bu arada, pbk ve osghur teşekkür ederim yorumlarınız için.
Gerçekten bu kadar romantik misin,yoksa yazı icabımı çözemiyorum.Günümüzün don juanımı olmak istiyorsun acaba?Ama olmak istiyorsan ol tabi ya,ol da diğer anlamayanlar azcık örnek alsın..
bir kaç yazınıza baktım. yazdığınız gibi yaşıyorsanız aşkı ne mutlu size.
bence aşıkken yazmak iyi değildir, ben de yaptım zamanında çok pişman olduğum yazılarım var mesela, hafif’ten silemiyosun da.)
SULECEİZLER, bu kadar romantiğim. Ama beni romantik yapan aşkım. O benden de romantik. Ben romantikliği onunlayken öğrendim. Aslında ben ondan önce çokça şu düşünceye kapılmışımdır: ‘Romantizm mi, hıh; ne basitlik, hiç gelemem.’ Bunu dedim gerçekten, bu denli uzaktı. Meğer insanın sevmeyi öğrenmesi gerekiyormuş. Fakat daha ötesi de var, onun romatizm anlayışı beni sınıfta bırakır. İşte beni özlemiş, tatil resimlerimize fotoğraf makinesinden bakmaya başlamış, sonra yazıcıdan renkli çıktı alıp, masasının üzerine koymuş ve seyretmiş bizi… Akşam bu renkli çıktıyla geldi ve özlediğini anlattı. Ben ne diyeyim şimdi? Belki de ben onun yanında romatizm öğrencisiyim ancak. Derdim don juan olmak değil, olamaz da zaten. Benden taşanlar buraya yansıyor, bu kadar. Allah beni ona bağışlasın, onu da bana derim sadece.MENDERES UTKU, Aşkı buraya yazdığımdan çok daha ötede yaşıyorum. Yemek yenir de, kırıntısı dökülür ya, masanın altına; burada görünenler yemek toplandıktan ve herkes dağıldıktan sonra sofranın altında farkedilen kırıntı.BESTLOSER, kaybeden değil; kazananım. Kaybetmek için yola çıkılmaz. Hayal ederken de olumlu olmak doğru olan.DENİZ, seni seviyorum. Bu da sana.
Gerçek bir romantizm seni kutlarım ömür boyu mutlu olun..