17 ağustos 1999 evet bu tarih hepimize Adapazarı,Gölcük,Yalova,Çınarcık,İzmit ve az hasarla atlatan İstanbul depremi.Aradan kocaman 7 yıl geçmesine rağmen hala içimizdeki o korku geçmedi.Bir kaç arkadaş bir araya geldiğimiz zaman hala deprem muhabetleri yapıyoruz.Aslında benim demek istediğim devletimiz deprem gerçeğini bilmesine rağmen,her ne hikmetse halkını bilinçlendirmeyi pek uygun görmüyor,TRT televizyonun da aslında depremle ilgili her gün yarım saat veya haftada bir saat halkını aydınlatsa.Çünkü biliyoruz ki deprem öldürmüyor,bunu japonya’daki depremlerden biliyoruz.Japonlar nasıl okul çağında öğreniyorlar,bizede öğretilsin gerçi ben internetten araştırıyorum belki siz arkadaşlarda yararlanırsınız diye düşündüm.Hatta günlük depremleri buradan gore bilirsiniz
17 AĞUSTOS 1999
17 Ağustos 1999
esatergun | 16 August 2005 22:26
“…Kuzey Anadolu Fay Hattının Adapazarı, Kocaeli, Gölcük segmenti üzerinde, Richter ölçeğine göre Ms=7.4 many itüdünde ve yaklaşık 45-50 saniye süren bir deprem meydana gelmiştir. Deprem, Marmara Bölgesinin tamamı ile Kuzey Anadolu Fay Hattının doğu yönündeki uzantısında yer alan Düzce ve Bolu gibi şehirleri etkilemiştir. 17 Ağustos depreminin ülkemizde endüstrinin ve şehirleşmenin en yoğun olduğu Marmara Bölgesinde meydana gelmiş olması, can kaybının ve hasarın da çok büyük olmasına sebep olmuştur. 1967 Adapazarı Depreminden sonra bölgeyi etkileyen en büyük deprem olan 17 Ağustos 1999 depremi, İstanbul’un Avcılar, Küçükçekmece, Tuzla ilçeleri ile İzmit, Adapazarı, Gölcük, Yalova, Düzce ve Bolu şehirlerinde 20 000 dolayında can kaybına ve maddi hasara yol açmıştır…”Aynı acıları bir daha yaşamamak ümidiyle…
Yorum yapabilmek için giriş yapmış olmalısınız.
yorumlar
ahhh ahhh bana o günleri yeniden hatırlattın.gerçekten çok kötü günlerdi.
cok kötü günlerdi……:-(((( unutulmaz ….
o geceyi hatırlamak istemiyorum.çok kötü bir geceydi,hala etkisinden kurtulabilmiş değilim
kötü günlerdi…bu gibi durumlarda insan acziyetini anlıyor…
:…(
o günler unutulmamalı ama yurdum insanı… kulağımızın üstüne yattık bile hep beraber… aslında geçim derdi yüzünden milletin pek fazla yapacak bir şeyi yok… bu iş daha profesyonelce bir takım kuruluşlar ve oralarda yaşayan insanlar işbirliği ile acilen çözülmeli. Türkiye’de her şey Allah’a bırakılmış durumda… bu konuda çırpınanların sayısı çok az… örgütlenmek gerek…
örgütlensek ne olurki. yıkılacak evler hala boşaltılmamış,kadercilikmi, imkansızlıkmı.Benim kafanda soru işareti var gerçekten depremin olunacağı zaman bilinse acaba halk uyarılırmı?
yokluk bence… yaşam standardımız düşük.. nüfus çok… kaynaklar yeterince ve verimli olarak kullanılmıyor… dışarıya bağımlıyız… hükümet meseleleri… bir takım siyasi ve ekonomik problemler… devlet yetemiyor.. ipin ucu kaçmış…. tutmak zor… yeni yerleşim alanları açıldıkça kaiteli yapılanma gerçekleşebiliyor, ama eskiler ne olacak? insanlar yıllardır yaşadıklar mekanları bırakıp gidemiyor. ayrıca herkesin alım gücü aynı değil… zor iş vesselam…
şunu bırakın artık. deprem muhabbetlerini 17 Ağustos başlığı ile yayınlamaktan vazgeçin, şu ucuz popülist yaklaşımı bırakın.Siz her 17 Ağustos yazdığınızda birilerinin travmalarını tetikliyorsunuz, birileri hayatını düzeltmeye çalışırken siz birden hop 17 Ağustos diyorsunuz, karşınızdaki insanları da düşünün artık.YETER!
keşke hayatımızda hep güzel şeyler olsa,beklentilerimiz güzel olsa niye güzelleri yazmayalım ki .Ama 17 ağustosu bizler yaşadık,deprem korksak da ülkemizde olcak diyorlar zalambodont yeterki biliçli olalım,konuşmamak,yazmamak sorunu çözmüyor
bu aralar istanbulda yeni site patlamasi oldu.özellikle ntv de sürekli reklam veriyorlar.fiyatlarini bir kac defa sormayi denedim.hakikaten cok ucuk.evler sürekli lüks insa ediliyor.yok havuzuydu bilmem nesiydi.hepp zengin kesim düsünülerek yapilaniliyor.daha fazla para pesindeler.durumlari yetmeyen insanlari da kimsenin düsündügü yok.
aa sungurcan bak tuzlada kittaşın yaptırdığı evler var semt olarak belki uzak gelebilir.Ama çok ucuz evin teslimatından sonra ödeme yapmaya başlıyorsunuz toki evleri herhalde internetten de araştıra bilirsin.kura çekilişli oluyor çıkmazsa parnızı iade ediyorlar.süresi bitmek üzeredir bence araştırın
yok guddicini ev almak istedigimden degil.Annem severde ev almayi o bakiyordu.ben de internetten yardimci oluyordum.ama fiyatlar cidden cok ucuk.yani ortahallilere bile hitap edecek cinsten degil.tuzla da filan olabilir belki uygun fiyatta.ama istanbulda kesinlikle fiyatlar azami derecede.sanki istanbulda hic maddi durumu parlak olmayan insan yokmus gibi.hep zengin kesime hitap ediyor.
hatırlatmayın bana hala korkuyorummmmm
hatırlanması acı verici ama ders alınması gereken bir gündü.
yaaaa yıne korkutuyorlar . fay aktif durumdaymış.Haberlerde gördüm baloncuklar çıkıyordu ,hava kabarcıkları çok korkunç inşallah erkenden anlarlar da
ozan08 hemşehrimmisin sen ,artvinlimisin ?
benim dogum günümmmmm:(o gece hazirlanmistik annemle evi süslemistik. dogum günü kutlamam vardi. tabii sabah oldugunda kendimi disarda bulmustum. bütün süsler yerlere dökülmüstü. keske dökülenler sadece süs olsaydi.
al bendende o kadar, ne bed baht bi gunde dogum gunu kutluyorumdogum gunun hangi gun denince,pesinden direkt bu muhabbet geliyor, uzerilerine vazife ya acmasalar olmaz sanki
asla unutulmayacak bir tarih,hepimizin unutulmaz anıları mutlaka olmuştur.sungurcan ve illerin hanı inşlallah bundan sonraki doğum günleriniz de öyle bir gece yaşamazsınız
aa illerin hani sen de mi 17 agustosta dogdunnsaol guddicini
evet suurgucano gun benim dogum gunum;;;17 agustos ):
🙁
deniz seviyesindeki bi binanın 5. katında pencere önünde uyanık uzanıyordum.. ben asagı indigimde birinci kattakiler yeni açmışlardı kapıyı…arkadaşlar en azından evlerinizdeki güvenli yerleri belirleyin… mesela benim evimde en güvenli yer mutfak sanırım.. mutfak tezgahı,çamasır ve bulasık makineleri,buzdolabı,kombi hepsi orda.. bu tür şeyler yaşam üçgeni denilen, hayatta kalmamızı sağlayan boşlukları oluşturabilecek eşyalar..
O gün benimde evlilik yıldönümümdü.eşim görevliydi ve çocuklarımla yalnızdım.İzmit’in göbeğinde oturuyorduk.O günü ve sonrasında yaşayıp gördüklerimi hiç unutmayacağım.Allah tekrar yaşatmasın,bizi ve bütün ulusumuzu böyle felaketlerden korusun.
korkunç bir gündü, unutulmamalı.bir dönem seri şekilde depremle ilgili mailler alıyorduk, haberlerde sürekli uyarılıyorduk, şimdilerde pek rastlamıyorum.bu tip haber ve mailleri beklemeyelim. Deprem çantası, ya da en azından başucunuzda bir fener veya düdük bulunsun.en azından…
hepimizin gerçekten unutulmayacak anıları oldu.Bir daha yaşanmaması diliyorum.Ama gerçektende iceberk’e katılmamak mümkün değil.düdük olmazsa olmazımız olsun