bildirgec.org

görmek hakkında tüm yazılar

Efsun

Chat Noir 1 | 18 February 2011 15:45

Bazı sorular var cevaplanması gereken,
Cevapları bilinmeyen.
Bazı anlar var yaşanması gereken,
Değeri bilinmeyen.
Bazı sözler var söylenmesi gereken,
Ama hiç söylenemeyen.
Bazı gözler var bakması gereken,
Bakıp da görmeyen.

Güliz Ardilli / İstanbul / 1998

Çok gezen mi çok okuyan mı bilir?

Nhanay | 15 November 2010 10:20

Daha çok okuyan mı yoksa gezen mi bilir derler ya işte ben çok okuyan bilir diyenlerdenim.

Geçen ay liseden bir arkadaşımla görüştüğümde bana İspanya’da ki gezisini ballandıra ballandıra anlatmaya başladı. Konu Alhambra sarayına gelince gülümsedim. Çünkü severek okuduğum Philippa Gregory’nin ”Mahkum Prenses” kitabında geçen bu kaleyi merak edip internetten de araştırmış bütün fotoğraflarına bakmıştım, bildiğim kadarını bende ona anlatmak istedim. Benim anlattıklarım kalenin müslümanlara ait olduğu fakat Kral Ferdinand tarafından işgal edilince İspanya’ya geçmesi, bu işgalle müslüman bilim adamlarını, doktorları sınırdışı etmeleriyle ülkede salgınların kol gezmesi, kalede bulunan hamamlarla temiz kalmayı öğrendikleriydi. Oysa o bunlarla ilgilenmedi. İşte bence çok gezen değil çok okuyan bilir. Yada gezerken nerde gezdiğini bilen.

platonik facebook sırrı ile face to face tadında platonik takılma…

admin | 03 August 2010 23:23

facebook artık tamamen face to face imkanı sunacak… neden mi … sadece yüz yüze konuşmaya gerek kalmadan aynı zamanda tanımadığınız kişilerin fotoğraflarına da bakmak mümkün…

diyelim ki utangaçsınız… konuşmak istediğiniz kişiyle facebook da bile olsa utanıyor sıkılıyor ve konuşamıyorsunuz… eski türk filmi tadında bakışmak ve platonik bir ilişki kurmak için izniniz olmayan sizi tanımayan kişilerin kendi arkadaşlarına görme izni verdiği fotoğrafları da görebileceksiniz…

işin sırrı aşağıdaki kodda.. öncelikle görmek istediğiniz kişinin profilini açıyor ve bu kodu olduğu gibi adres barına yapıştırıyorsunuz… enter deyip biraz da sabırlı olduktan sonra platonik bağlantınızın fotoları karşınızda…

uzun zamandır birlikte olduğum, kalbim…

astral | 18 June 2010 17:53

KALBİMİ GÖZLÜYORUM… Hala küçük bir kız çocuğu. Gözleri parlayan ve biraz farklı bir ufaklık… 6 yaşında küçük bir kız çocuğu…

O zaman da -birden bire- insanların geçmiş yaşamlarını görüp bunu anlatmaya başladığımda ya da auralarını gördüğümde benim ne dediğimi anlamazdı çevrem. Dediğimin gerçek olduğunu büyüdüğümde ve bunları hala gördüğümde, anlıyorum.

Sevilmek isteyen bir kız çocuğu vardı altı yaşında ve küstüğünde kapı arkasına saklanan. Bakıyorum hala kızdığımda kapılarımın arkasına saklıyorum kendimi, belki korunmak ve kendimi dinlemek için.

Gördüklerim

beatmawe | 11 August 2009 12:28

“gördüklerim” isimli kısa filme hoş geldiniz! demek isterdim bir yerlerden ilerde doğabilecek bir zaman diliminden. birşeylerden bahsetmek isterdim -yani ben vazgeçmeden çok çok önce-. tüm anlattıklarım da dahil tüm anlatılanlar topu topu boş sözcük salsatası.işte yemişim zamanda yankılanmasını kelimelerin. ben ilkel insanlar gibi konuşmak isterim.”ve ilkel insan konuşmayı buldu” diye başlamak isterdim, vazgeçmeden çok çok önce. çekilecek üçüncü sınıf bir belgesel filmde. birşey istedi “ver” dedi. bir şey uzattı “al” dedi ilkel amcam.ee kolay değil yeni çözmüş konuşmayı bütün lugatı çok basit, hepsi tek hece.

Anlamazdın…

hypatia | 06 February 2009 18:18

Anlamazdın,

Anlamazdın, anlamazdın diye ne güzel söylemiş rahmetli Ayla Dikmen. Nur içinde yatsın.

Anlamazdın gerçekten ne istediğimi, belki de anlamak istemezdin. Belki de sen kendi dünyana bağımlılığının esiriydin. Kısaca sen buydun, senden hep bir el bekleyen ise ben. Belki belki diyerek. Hani derler ya sevgi verirsen sevgi bulursun diye, anladım bende ne kadar boş olduğunu.

Anlamazdın kalbimde seni koyduğum yeri, görmek istemezdin,
Anlamazdın içimde seninle olan huzurumu, paylaşmak istemezdin,
Anlamazdın hayalimde seninle olan mutluluğumu, boş boş bakardın sadece,
Anlamazdın başımın omuzuna ne kadar ihtiyacı olduğunu, yük olurdu hep sana,
Anlamazdın kelimeleri değil, sıcak bir bakışını istediğimi, ne var diye sorgulardı bakışların,
Anlamazdın eline, tenine dokunmanın bana verdiği gücü, anlasaydın ne var demezdin,
Anlamazdın karşılıksız kalmanın yorgunluğunu, fark etmezdin bile tükenmişliğimi,
Anlamazdın gözlerimdeki cansız bakışlarımın sebebini, hiç anlamak için bakmadın ki,
Anlamazdın mutsuz kadınların bakışlarının donuk olduğunu,
Anlamazdın kalbimin kırgınlığını,
Anlamazdın sana duyduğum sevginin hatırına herşeye razı olduğumu,
Anlamazdın hala hayalimde seninle yaşadığımı,
Anlamazdın o senin nasıl hüzün verdiğini,
Anlamazdın hayallerime başkasını sokmamak için savaşımı,
Anlamazdın hırçınlığımı,
Anlamazdın gözyaşlarımı,

Evlerimiz eşyaların dilidir.

Siradanbiri | 31 March 2008 11:25

Bir boş sürahinin neler anlattığına kulak vermektir kimi zaman; İlgisiz kalmış bir mutfak, belki de dev bir bidonun ağzına dayatılmış bardaklardan etrafa akan su damlalarında yerlere çizilen yalnızlık resmidir. Tülsüz bırakılmış perdelerdir kimi zaman; silinmeyi unutmuş camların önüne iliştirilmiş, buruşuk, zevksiz kumaş parçalarıdır. Bıkkınlığın buram buram koktuğu is kokusudur. Görene çok şey anlatır. Evler, evlerimiz, insanın suskun dilidir, yaşamların dili. Söyleyemediğimizi, yapamadığımızı çığlık çığlığa haykıran.