bildirgec.org

beklemek hakkında tüm yazılar

sızlatansın

| 30 January 2009 09:50

Ağzı kara zamanın ve kilitli. Bu nasıl bir çelişki. Ne zaman gevşese, içinde ne yüklü olduğunu bilmediğim bir yumak, tam tersinde ise bir sızı

Geçmiş ve gelecek zamanlar ağız birliği etmiş, ahbaplar şimdiki zamanla. Biz tekil ve bizken tekil. Biz derken tekil olmak, bir taşın altında kalmak mıdır bütün bedenimizle?

Göçer olan biziz, yarım yamalak zamanlarda ve numarasız tren koltuklarında. Burnumu dayadığım camın öte yanında hızlı hızlı geçen portakal bahçeleri. Hangisi geçen, hangisi kalan ve bırakılan.

Koca bir sızısın zaman, üstüme geldikçe sızlatansın.
Sızlat-ansın

Ağlayamazsın…

plakton | 05 April 2008 00:10

Birinin zamanladığı periyot dilimlerinde gidip gelen, sıyırdığı su sesiyle berraklaştırdığı ve tekrarında bulanmaya mahkum araba camının ardından…

Çalışmayan yâda olmayan kalorifer sistemi yüzünden buz kesmiş ellerinle, saatlerinin geçmesine rağmen ısıtamadığın o plastik içerikli direksiyonun başında…

Bir şemsiyenin altında, tanımadığın bir sokak lambasının ışığında, “Sen” olduğun için ıssızlaşmış bir yolun kaldırımında…

Titrek parmaklarının ters yüzüyle, dudaklarını kapatırken, dirseklerini dayadığın bir pervaz kenarından ve sadece karşı binanın sarı boyalı, çatlamış, nem kapmış duvar manzarasına bakarak…

AŞKI BEKLEME SALONU-3

makaleci | 10 January 2008 09:16

—Geliyor musun?

Adamın uzattığı eline çabucak bir göz attı. Elini vermeyecek olsa geçmişte yaşadıklarının oluşturduğu anı mezarlığından yaşayan bir ölü olarak kalacağını hissetmişti. Elini uzatacak olursa da kendisini şimdiye kadar hiç kimseyi sevmediği kadar sevdiğini iddia eden bir adamın rotasına girecek, belki yağmur, soğuk, ayaz yüzü görecek ve bu yolculuğa çıktığı bu güne lanet edecek veya kimbilir belki de ılık bir güneşin ısıttığı yüzünde belirecek kocaman bir gülümseme ile bu adama teşekkür edecekti…

salla gitsin………….

STRAWBERRY07 | 15 November 2007 01:21

“birden bire çıkıverip gel / şaşırsın kalbim sesimden önce”

Ayşegül söylüyor…Ben dinliyorum…Üzülüyorum…
Kuzenim susuyor, ben susuyorum…
Biliyoruz ikimiz de çünkü…
Biliyoruz ki herşeyi unutturur bu gelişler…
Biliyoruz ki sevgi özlemle harmanlanınca daha da bir büyür, nefes aldırmaz insana…
Gelişlere dair umuttur insanı ayakta tutan…
Yine puff olasım var…Yine kaybolası var yüreğimin ve bedenimin…
Hayata gülümsüyorum…Evet, gerçekten de hala gülümsüyorum…Azimle.
Peki o neden bu kadar sevimsiz?
Babam her zaman “mantıklı” davranmamı salık verdi bana…Mantıklı olursan hayat kolaylaşır, dedi bana…Ben beceremiyorum ki…Üzülüyor babam hep bu halime, belli etmemeye çalışarak…
“birden bire çıkıverip gel / şaşırsın kalbim sesimden önce / ne güzel olur bilsen ne güzel / çıldırırım ben seni görünce”
diyor Ayşegül…
çok saçma konuşuyor bazen bu şarkıcılar…
salla gitsin…

Kahverengiye dönüsmüsüzdür çünkü…

| 05 November 2007 09:31

Dogdugumuz zaman yuvarlak ,keskin,saf bir yüzümüz vardir.icimizdeki evren bilincimizin kirmizi atesi yanar durur.Ama yavas yavas ….
bizi
ana babalar yer,
okullar yutar,
sosyal kuruluslar emer,
kötü aliskanliklar kemirir,
yas ise tüketir.
Sindirildigimiz zaman;tipki ineklerdeki gibi alti mideden gectigimiz zaman,pis bir kahverengi tonunda cikariz.

hala bekliyorum

bahard17 | 02 November 2007 15:22

hala bekliyorum
10 yıl oldu hala bekliyorum
verdiği sözleri hiç tutmadı,yaralarımı sarmadı daha başkalarını yanlarına açtı
o kadar çok kanadıki içim artık hissizleşti yüreğim
acı duymuyorum artık
işin komik tarafı
onu sevmek için 10 yıl sonra kendimi zorlar oldum
büyük çabam var sevmeye artık sevmediğimi bile bile
hissetmiyorum artık birşey yüzüne bakınca ,öpünce
hala sabrediyorum ve bekliyorum
10 yıl olmasına rağmen
ben hala kendimi kandırarak yaşıyorum
alıştım acısına hiç bir şey hissetmiyorum
şimdi gerçekleşse dileğim
o an bile büyüsünü yitirdi kalbimde
hiç heyecan duymuyorum
keşke kalbimi söküp atabilsem yeni bir aşkla dolu bir kalbi yerine koyabilsem
belki kanamazdı yüreğim ısrarla
belki gülebilirdim hayata

Odamda Huzur, İçimde Hüzün-3-

| 28 October 2007 09:10

Aşk susmaktır biraz da. Söyleyeceğin, söyleyebileceğin son sözü ilk yaz esintisine bırakmaktır usuldan. Susup, dinlemektir sessizliği.

İlk yaz. Yağmurlar suskun. Dallarda sık yaprak. Tomurcuklar serpiliyor gün boyu. Elimde en sevdiğin meyve, bir poşet çağla. Aşkından ayrılalı iki ay kadar olmuş. Senelerdir girip çıkmaktan usandığın sınavların sonuncusundan çıkmışsın. Kan, ter içerisinde yüzün. Hiç sormuyorum sınavı. İçimden dualar ediyorum bencilce “Allah’ım nolur veremesin şu sınavı” diye. Bencilliğime kızıyorum sonra için için. Kötü haberi veriyorsun hiç istemesem de: “Oh kurtuldum galiba şu sınavlardan” …

bekledim seni, yanıtsız sorular gibi

kelebeklerozgurdur | 26 October 2007 10:34

Orhan Veli ” beklememek,beterdir beklemekten” der…

Hepimiz beklemişizdir, bir şeyleri…mutlaka beklemşizdir, istemeyerek de olsa bekletilmişizdir…

Özlemle, korkuyla, endişeyle, inançla,sabırla…Bıkmadan usanmadan nice beklentilerimiz olmuştur.
Oysa ki; Beklemek durağan bir olgu da değildir…Geçmişle gelecek arasında bir köprüdür sanki…

Ya hiç bir şeyi beklemeseydik? Ya da hiç kimse tarafından beklenmeseydik?

O zaman ne düşler kalırdı ne hayaller!…
Ben de bekledim…hiç ama hiç gelmeyecek bir trenin sadık yolcusu gibi bekledim !…

hayal!!!

uuuucar | 20 August 2007 10:33

bir hayalim var ama onun bana gelmesini bekliyorum.oysa normal olan benim ona gitmem fakat ben beklemekle yetiniyorum.siz şimdi diyeceksiniz ki “çok beklersin.beklemekle gelseydi herkes beklerdi.peşinden koşmalısın” gibilerinden şeyler yazacaksınız ama ben her zaman ki gibi bunları önemsemeyeceğim.aslında beklememin en büyük nedeni garip bir şekilde onun bana geleceğine inanıyorum.yani bunun nasıl olabileceğini bilemiyorum ama eninde sonunda o hayal beni bulacak ve işte o zaman ben hayalimle göklere uçacağım.ben şimdilik hayalim geldiğinde onu mutlu edebileceğim şeyleri düşünüyorum ve onu mutlu edebileceğime inanıyorum.hayalimi bekliyorum çünkü bugüne kadar nasıl olduğunu bilmediğim şekilde ve hiçbir çaba harcamama gerek kalmadan istediğim birçok şey oldu ve bunun da olacağını biliyorum.olmazsa da yeni hayaller kurup yoluma devam edebileceğimi de biliyorum çünkü ben hiçbir zaman hiçbir şeye ölümüne bağlanmadım ve bağlanmamda.aslında istediklerimin bana gelmelerinin ardında kısa süreli olarak yaşamımı ona göre şekillendirip ona bağlandığımı düşünüyorum fakat zamanla sıkılmaya başlıyorum ve umursamıyorum o hayalleri çünkü benim için