bildirgec.org

arkadaşlık hakkında tüm yazılar

Gölgesiz

plakton | 10 September 2007 11:40

Ben kara bir ışıktım. Uzak diyarları terk edip gelmiştim buralara. Katran karasıydım çünkü hayatımda beyaza yer yoktu. Can kırıklarına tıklıyordum, fikirleri süzüyordum. Sizleri duyuyor, yorum yapıyordum. Sonra bir tını geldi kulağıma bana sesleniyordu. Hem yakın hem uzakta idi. Görmüyordum onu çünkü kara olduğumdan beri kaybetmiştim bu özelliğimi.

Senin gölgen yok” dedi bana.
Doğruydu, gölgesizdim ben.”Neden” demedi,”niye” hiç demedi.”Olduğun bu ise, sen olmaya devam et” dedi.

Ben” mi?
Ben
Sonra hatırladım “ben”i uzak diyarlarda “gölge”mle bırakmıştım.

Tüm yazarlara teşekkürler

darjeeling | 04 September 2007 13:09

Biz insanoğlu dost denenleri çok zor buluyoruz. Ben şöyle bir etrafıma baktığımda sadece bir tane dostum olduğunu görüyorum. Gerçekten sadece bir. Herşeyimi paylaşabildiğim, sonuna dek güvenebildiğim insan bir tane var. Bunun dışında hep arkadaşlarımız var. Arkadaş denenleri küçümsemiyorum. Ortaokul, liseden, üniversiteden, iş hayatımızdan bugünümüze taşıdığımız arkadaşlarımız. Kimi arar sorar, kimini sen ararsın, aramasan aklına gelmezsin, ama genelde bir kayıtsızlık bir umursamazlık vardır arkadaşlarda. Her arkadaşlığında samimi olduğuna inanmam ben. Konu nereye mi gelecek? Şu Hafif’e gireli Aralık ayında 1 sene olacak. Zaman geçtikçe buradaki insanlar birbirleriyle kaynaşıyorlar. Bu sanırım Pilli’nin diğer sitelerinde pek görülebilen bir durum değil çünkü belli konular üzerine odaklanılıyor ama bence Hafif Pilli’nin en özgür köşesi. Bu özgürlük bize arkadaşlık pekiştirmeyi bile sağlıyor. Ben mesela Linet’in aşk ve sevgiyle ilgili bana verdiği akıllara başkası olsa belki kızardım ama o Linet, benim büyüğüm, ve burdan okuduğu kadarıyla beni tanımasına rağmen benim iyiliğimi istiyor. Ne yüzümü, ne adımı, ne huylarımı tanıyor.. Shaika, daha ne kadarcık tanıyorum ki, ama bana özelden mesaj atıp şu yazımı okursan beni onurlandırırsın diyor, insanların beni bir yere yerleştirdiğini görüyorum. Xerre, yazı yazdığı ve insanlar yorum yaptığı için sorumluluklarının arttığını düşünüyor ve belkide o günden beri daha özenli yazıyor her kelimesini, sırf bizler için.. Aggali bana erkeklerin çocuk olduğunu hatırlattı ve hep kendimize en uymayacak olanları bulduğumuzu söyledi, haklıydı, ne dese haklıydı.. Strawberry75, yani nam-ı değer çilek, sırf ben üzülmeyeyim ya da kırılmayayım diye bazen yazdığı bazı yorumları bile sildi, tanımamasına rağmen kırılacağımı düşündüğünden, lise arkadaşlarımın acaba bu kadar umurundamıyım? Zez, benim nikini taşıdığım çayı içmeyi çok seviyor,ortak noktamız var. Sahlanankoç, bana umudunu hiç bir zaman yitirme dedi, yitirmeyeceğim..Suskunluk çok ama çok alem, çok yaramaz bir ufaklık ve burada yazılanları okumaya bayılıyor.. Untouchable zen sadece ve sadece içinden geldiği için sen çok iyi birisin diyor bana, durup dururken beni mutlu ediyor, insanın gözleri doluyor.. Plakton kendine çok iyi lafından pek haz etmiyor o yüzden ben mutlu kalacağım… Ve Kopanisti, Hafif’in ve dünyanın görebileceği nadir duygusal erkeklerden biri, beni her yerde savunan, hep iyiliğimi isteyen, bana söylenmiş lafı kendine sayan tuhaf mı tuhaf güzel bir insan. Beni bile şaşırtıyor..
Ve buraya daha adını yazamadığım bir çok insan.. Herbirimiz ailelerimiz ve etrafımızdaki kişiler için ayrı değerler taşıyoruz ama birşeyi bilmenizi istedim, burası ve sizler de benim için bir değer taşıyorsunuz. İyiki varsınız. Teşekkürler yazar arkadaşlarım..

Diesel Randevu Hattı

yenibirnickistiyorum | 22 July 2007 20:13

Diesel, sonbahar-kış kreasyonunu tanıttığı sitesinde uçuk bir tasarım anlayışı ile karşımıza çıkıyor. Gazetelerde yer alan arkadaşlık sayfalarının benzeri bir uygulamanın temel alındığı konseptte ürünler, mankelerin özellikleri ve aradığı kriterler olarak sergileniyor. Sayfada bulunun sevgili arama kısmı +18 şartı ile açılmakta. Burdan kendi profilinizi oluşturabilir, fotoğraflarınızı yükleyerek birilerinin de size ulaşmasını sağlayabilirsiniz. Beğendiğiniz mankene mail atın, belki gerçekten işliyordur 😉

Sen bana kızma, sen bana gülme

zynpnas | 02 July 2007 16:25

Üniversite yıllarında, her konuda anlaştığımız, rahatça konuştuğumuz, fikirlerimizi paylaştığımız, birbirimizin karşı cinsi algılayışına çok değerli katkılar sağladığımız ve en önemlisi de ilişkilerin en önemli ayağı olduğunu düşündüğüm cinsellik konusuna kadın-erkek yaklaşımını masaya yatırıp üstünde saatlerce ahkam kestiğimiz bir arkadaşım vardı.

Tabi ki tek bir erkeğin, her yönüyle erkeklik dünyasını eksiksiz olarak yansıtabileceğine dair bir inancım yok. Ben nasıl ki bütün kadınlar adına konuşamıyor ve kadın olduğum halde kadınların bazı davranışlarını tam olarak anlayamıyorsam, o da bazı erkekleri anlayamıyor ve anlamlandıramıyordu. Yine de kafalarımızdaki birçok soruyu aydınlatabiliyorduk birbirimiz için.

DondurMA!!!

arjin_namtar | 25 June 2007 11:10

Dondurma!!! Ceplerini yokladı merakla; ne kadar parası kalmıştı acaba? Arka cebinde öğrenci kimliği ve bankamatik kartlarının olduğu yerde bi 5’liği olduğunu hatırladı. Yeter miydi ki? Keşke o kadar uzakta oturmasaydı. Bisikletle gidecekti ama gideceği yerde dondurmacı bulabilecek miydi? Of ne kadar kötü bi durumdu? Evini de bilmiyordu üstelik. Sürpriz bile yapamayacaktı yani… Postaneye vardığında Al’ı arayıp evinin yerini tam olarak tarif etmesini isteyebilirdi. Neden gelmedi ki buraya? Alırdı onu tramvay durağından. Sonra başlarlardı yürümeye. Nereye mi? Yeşilliğin olabileceği sadece yeşilin hissedileceği yada upuzun düzlüklerin olduğu, görülenin alabildiğine boş olduğu bi yere. Al’ı hem hüzünlendirecek hem mutlandıracak bi yere. Şebek olmaya bile razıydı Kara. Sanki hataları kendisi yapmış gibi, şebek olacaktı, cezalandırılanın da kendisi olması sorun değilmiş gibi. Şeberip Al’ı mutlu edecekti. Plan tamamdı ama o gelmeyecekti. Madem öyle ona gidilmeliydi.

http://suga-ovadose.deviantart.com/
http://suga-ovadose.deviantart.com/

Şimdi yola koyula bilirdi. Bu sıcakta, bisiklet!!! Bi de oraya varana kadar çıkması gereken bayır… Aman ne düşünüyordu bunları, sonunda mutluluk olacaktı.

aşk-arkadaşlık ikilemi

imgegezgini | 05 June 2007 02:15

kadınlar ve erkekler arasındaki romantik ilişkilerde hep gündeme gelen çoğu zaman ayrılık sırasında dillendirilen bir arkadaş olma arkadaş kalma konusu var.

bence bir bakıma aşkın bittiği noktada arkadaş kalalım böyle bitsin demek aslında ilişkiyi en başa taşımak gayretidir. çünkü insan bir kez cidden birini sevmişse bunun devamında olanları yok saymadıkça geriye dönüp de en baştan arkadaş olarak kalıp devam etmek gibi bir olasılık gündeme gelmez. ilk baştaki gibi yeni tanışan yada henüz bir şey yaşamamış olma duygusu her zaman için aşkın sonundaki acı verici, kimi zaman da çıldırtıcı iç sorgulamalarına yeğlenebilecek bir durumdur. ancak yine de kimden gelirse gelsin bu arkadaş kalma, romantik ilişkiyi yeni bir düzleme çekme gayretlerinin aslında pek de sonuç vermediğine inanıyorum. çünkü eğer kadın ve erkek en baştaki gibi yeni tanışan yada tanışan ama birbirlerine olan aşklarını bitirmiş iki insan olarak arkadaş kalmaya devam ederlerse aynı süreç işleyecek ve eninde sonunda bu iki aşık birbirlerine düşman olup da hiç görüşmeyene dek süren bir kısır döngü oluşacaktır.