bildirgec.org

imgegezgini

11 yıl önce üye olmuş, 7 yazı yazmış. 3 yorum yazmış.

aşk-arkadaşlık ikilemi

imgegezgini | 05 June 2007 02:15

kadınlar ve erkekler arasındaki romantik ilişkilerde hep gündeme gelen çoğu zaman ayrılık sırasında dillendirilen bir arkadaş olma arkadaş kalma konusu var.

bence bir bakıma aşkın bittiği noktada arkadaş kalalım böyle bitsin demek aslında ilişkiyi en başa taşımak gayretidir. çünkü insan bir kez cidden birini sevmişse bunun devamında olanları yok saymadıkça geriye dönüp de en baştan arkadaş olarak kalıp devam etmek gibi bir olasılık gündeme gelmez. ilk baştaki gibi yeni tanışan yada henüz bir şey yaşamamış olma duygusu her zaman için aşkın sonundaki acı verici, kimi zaman da çıldırtıcı iç sorgulamalarına yeğlenebilecek bir durumdur. ancak yine de kimden gelirse gelsin bu arkadaş kalma, romantik ilişkiyi yeni bir düzleme çekme gayretlerinin aslında pek de sonuç vermediğine inanıyorum. çünkü eğer kadın ve erkek en baştaki gibi yeni tanışan yada tanışan ama birbirlerine olan aşklarını bitirmiş iki insan olarak arkadaş kalmaya devam ederlerse aynı süreç işleyecek ve eninde sonunda bu iki aşık birbirlerine düşman olup da hiç görüşmeyene dek süren bir kısır döngü oluşacaktır.

tekil ve çoğul aşklar üzerine

imgegezgini | 05 June 2007 01:45

aşkları hep iki insan arasında görme eğilimimiz ne kadar yoğundur. aşkın tekil yada çoğul doğasının ardında temelde aşkın soyutluğu ve somutluğu gelir. örneğin halk şiirinde görülen baskın somutluk, gerçeğe sıkı sıkıya bağlılık, hayata karşı sonsuz neşe, sevinç ve mutlulukla bağlanışın ardından gelen büyük çoğunlukla çoğul bir aşktır. çoğul aşkı salt iki kişilik yani kadın-erkek arasındaki bir aşk olarak görmek doğru olmaz. çoğul aşkın içinde o aşkı çevreleyen bir insan bütünlüğü de vardır. halk şiirinde erişilmez imkansız sevgilililer birer şiirsel öğedir şiiri tüketen kitlenin zihnide salt bir soyutlama yapmak içindir. değilse halk şiiri şiirsel soyutluğundan ayrı bir de kendi içsel soyutluğuna gönderme yapmaz. özlenen istenen beklenen sevgili her halükarda bir kadındır ve o kadın gerçektir. ve o özlemi tutkuyu söze döken ozanın çevresi de bu tutkuya aşka isteğe ortak olarak bir biçimde halk şiirinin somut doğasını belirler.

platonik arkadaşlıklar

imgegezgini | 05 June 2007 00:45

aşkın kadın-erkek ikiliğinin yanında bir de içten içe büyütülen beslenen hatta tutku aşılanan platonik aşkların olduğu gerçeğini kimse yadsıyamaz. bu platonik aşklarda fazlasıyla bilindiği üzere aşırı kırılgan bir fay hattı bulunmaktadır. bu durumlarda genelde erkek yada kadın hoşlandığı tarafla bir süre arkadaşça kalmayı sürdürür ama içinde beslediği bir platonik aşk vardır. aşkın bu platonik boyutu ne denli ikinci bir boyut daha isterse kişi de o denli bu platonik durumu gerçeğe taşımaya uğraşır. bu tür platonik durumların platonik kalmasının temelinde gerçek bir aşkın filizlenemiyor olması yatar. karşıdaki kadına/erkeğe beslenen platonik duygulardan ayrı bir de karşı tarafın beslediği platonik arkadaşlık da göz ardı edilmemelidir.

platonik arkadaşlıklar

imgegezgini | 04 June 2007 23:56

aşkın kadın-erkek ikiliğinin yanında bir de içten içe büyütülen beslenen hatta tutku aşılanan platonik aşkların olduğu gerçeğini kimse yadsıyamaz. bu platonik aşklarda fazlasıyla bilindiği üzere aşırı kırılgan bir fay hattı bulunmaktadır. bu durumlarda genelde erkek yada kadın hoşlandığı tarafla bir süre arkadaşça kalmayı sürdürür ama içinde beslediği bir platonik aşk vardır. aşkın bu platonik boyutu ne denli ikinci bir boyut daha isterse kişi de o denli bu platonik durumu gerçeğe taşımaya uğraşır. bu tür platonik durumların platonik kalmasının temelinde gerçek bir aşkın filizlenemiyor olması yatar. karşıdaki kadına/erkeğe beslenen platonik duygulardan ayrı bir de karşı tarafın beslediği platonik arkadaşlık da göz ardı edilmemelidir.

doğu-batı ekseninde karşılaştırmalı evlilik kavramı

imgegezgini | 28 May 2007 16:20

evlilik, aşk, sevgi gibi çok önemli duygusal konularda üzerinde de doğu ve batı uygarlıları arasında bazı kökten gelen ayrımların olduğu yadsınamaz. batı kültüründe çokça yerini bulan tutku, coşku dolu aşkların karşısında doğu kültüründe çok derinlere işlemiş bir bütünsel, özverili sevgilerin bulunduğunu düşünüyorum. hatta çoğu batı özellikle de Avrupa dillerinde aşk sözcüğü ile sevgi sözcüğün birbirine bitişik anlamsal bağlamlarda karşımıza çıkması aslında aştan ayrı özgün bir sevgi anlayışının yerleşmediğine işarettir bence. hatta çoğu batı dilinde akrabalık sözcüklerinin çok düşük derecede betimleyici olması aile kavramının da ciddi biçimde doğu-batı geçişinde değişim gösterdiğini öne sürmeyi sağlar. doğu dillerinde çoğu kez sevgi sözcüksel biçimlenmelerle gelişirken aşk kavramı ayrı bir mecrada kendine yer buluyor.

monologlar / insan nedir?

imgegezgini | 07 March 2007 03:04

insan nedir?

insanı anlayıp onu tanımlamadan onun iyiliğini düşündüğünü söylemek ne kadar doğru olur? –bilmiyorum.
ama bence insanı tam anlamıyla anlamadan onun için bir şeyler yapmak boş ve temelsiz olur.
insanı anladıktan sonra insanlığın iyiliğini düşünmeye başlamalıyız.

insan bence yeni birleşimler (sentez ), yeni fikirler, yeni yapıtlar yaratmak için yaratılmıştır.

insan her nasılsa (bunu bir üstün güce, doğaya yada başka her hangi bir şeye bağlamak zorunda değilim ama her nasılsa) bir şekilde tasarlanmış(dizayn) bir varlıktır.
insan yeni şeyler tasarlamak için tasarlanmış bir varlıktır.
burada insanın yaratma özelliğini değil,yaratma ihtiyacını vurgulamak istiyorum ben.

cinsellik-estetik bağlamı

imgegezgini | 03 March 2007 18:34

Cinsel dürtü, temellerini salt cinsel deneyim ya da cinsel hazdan almaz. Cinsel içgüdü çoğunlukla insanın zihin-beden bütünlüğünde var olan güzele erişme, güzeli yaşama ve duyumsama gereksinimlerinden kaynaklanır. Cinsel arzu, güzele karşı duyulan arzudur. Cinsel tepki yalnızca cinsellik kavramından doğan nesnelerle değil aynı zamanda ve daha yoğun olarak güzellik kavramından doğan nesnelerle ayakta durur. Böylelikle cinsel tepki belirli bir eşe değil belirli bir estetik nesneye yönelir. Bu nesne eninde sonunda bir insan bedenidir doğal olarak.