Türkiye’de 2006’nın sıcak geçeceği hep söyleniyordu. özellikle de yaz aylarının “mevsim normallerinin bayağı bir üzerinde(!)” geçeceği..Politikayı inceledikçe de bunu açık ve net olarak görüyoruz..Sebepler şunlar:-Cumhurbaşkanlığı seçimi (son maddeyle ilintili)-Yüksek Askeri Şura (son maddeyle ilintili)-İran’a yönelen Batı’nın yeni hareket düzeni, bunun Türkiyeye baskıları (İran’ın bölgesel gücünün artması sonucu Türkiye’nin bir an önce Nükleer santral kurma kararı vermesi beklenen bir gelişme. Ki bu da kendine has yeni sorunlar yaratacak.)-Avrupa Birliği ile iplerin kopumuna şahit olunacak durumun oluşacak olması (Kıbrıs meselesinde birçok konunun nihayetini şimdi görecek olmamız da eklenmelidir)-Ve de pek konuşulmaması gereken konu : Devlet içi Çatışma…
Bu kadar fazla karışık konunun biraraya gelmesi olağanüstü bir durum yaratmış durumda. Soğuk Savaşın bitimi bile böyle birşey değildi Türkiye için.Ben bir önceki yazımda yaptığım gibi özellikle “devlet içi çatışmayı” incelemek istiyorum.Şemdinli olaylarının hemen ertesindeki bir terörist saldırının polisi hedef alması ve olay yerinde birçok polisin taranarak ölmesi bizi kuşkulara boğmuştu. Daha sonra Emniyet İstihbarat şefinin (Sabri Uzun’du) “Askeriyenin elinden Oyak alınmalıdır.” sözlerini duyduk. Sabri Uzun görevden alındı.
Bu sıralarda, medyada durmak bilmeyen kaka asker yaratma çalışmaları devam ediyordu. Birgün sübyancı yüzbaşı, birgün ise banka soyguncusu , bir gün tokatçı, bir gün ise rüşvetçi subay skandalı görüyorduk.
En sonunda işi tamamen çetelere bağladılar. Onlara göre, -evet açık konuşalım- Askeri İstihbarat mensupları ve onların bu örgütlenmeleri sadece bir çeteydi.
Bu da diğerleri gibi sadece halkın gözünde askerin imajını yaralama amaçlıydı.Bunları yapanlar kimlerdi? Diye biz sorarken Danıştay saldırısı geldi. Askere yönelik yeni bir kampanyaya şahit olduk. Bu sefer polis “Askerle aramızda bir sorun yok” açıklaması yapmak zorunda kaldı. İnandırıcı değildi.Aynı anda CHP de “Askeri yıpratmak isteyenler kimler?” diyerek önerge veriyordu..
Tam bu sıralarda Emniyette Fethullahçı yapılanma iddialarına bir anlam verebilmey başladık. Gene Emniyet eliyle Fethullah Gülen hakkındaki cezanın kaldırılmasına şahit olduktan sonra tam cevabı da almış olduk.
Son gelişme ise, Erdoğan’ın ABD’ye kabul edilmemesi oldu. Washington’a yakın kaynaklar, sebebi Amerikanın Türkiyenin içişlerinde askeri kırmak istememesi olarak yazdılar.İşler daha da karıştı..”Şimdi ne olacak?” sorusunu soramıyoruz.