Dünya’da kurulmuş en eski askeri bando takımı olarak kabul edilen ”Mehter ”,köken olarak Orta Asya Türk Devletleri’ne kadar uzanır.Kimi kaynaklar bu iddiayı en eski Türk yazıtları olan Orhun Kitabeleri’ne dayandırır.Kaynaklarda eski Türk kavimlerinin savaşta askerlere cesaret aşılayacak ritimlerle savaştıkları belirtilmiştir.Mehteran,savaş bandosu olmasının yanında resmi merasimlerde de kullanılmıştır.Marşların bugün bile yürekleri kabarttığı ve insanı çoşturduğu aşikardır.Mehter kelimesi Farsça olan ”Mihter” sözcüğünden gelir.Mihter,en büyük ve en ulu anlamındadır.Sözcük Arapça türetilerek Türkçe’ye girmiştir ve Mehter’in çoğul hali Mehterân‘dır.

Mehter Takımı’nın kurulması, Selçuklu hükümdarı II. Gıyaseddin Mes’ud‘un 1289 yılında Ertuğrul Gazi‘nin oğlu Osman Bey‘e istiklal fermanı , tuğ ve sancakla beraber verdiği; zil, davul, zurna, boru ve nakkare ile olmuştur.Eski Türk geleneklerine göre yeni bir devlet kurulduğunda hakim ve büyük devlet tarafından böyle tanınırdı. Bununla birlikte Mehter, Selçuklu’lardan devralınmış ve Osmanlı tarihinde büyüyerek asırlar boyunca devam etmiş Türk bandosudur. Avrupa bandolarının da ilk örneği, yani atası olmuştur.
Mehterin Avrupa’ya tesiri http://www.mehter.info/tarihce.html sitesinde şöyle anlatılmaktadır.

Mozart’ın mehter musikîsinin tesirinde kalarak, meşhur bestelerini meydana getirdiği söylenir. Mozart’ın “Türk Marşı”, Türk askerlerinin “Allah Allah” nidalarının, nakarat olarak tekrarından oluşmuştur. Viyana Kraliyet Orkestra Şefi Gluck bu yıllarda, sarayda verdiği konserlerinde, mehter bestelerini de repertuarına alarak orkestrasında çaldırmıştır. Alman bestekâr Wagner, bir mehter konserini dinlerken heyecanlanmış, kendisini tutamayarak “İşte musikî buna derler!” demiştir.
Mehter musikîsi gibi, mehter teşkilâtı da Avrupa’ya tesir etti. Onsekizinci yüzyıl içinde önce Avusturyalılar, sonra Prusyalılar, daha sonra da Ruslar, Almanlar ve Fransızlar mehter teşkilâtına benzer mızıka takımlarını kurdular.Osmanlı Devleti’nin ömrü boyunca, gittikçe mükemmelleşen mehter, Yeniçeri ocağının kaldırılması ile yerini “Mızıka-i Hümayuna” bıraktı

Fatih Sultan Mehmet dönemine kadar Mehter’i padişah dahi ayakta dinlerdi ancak Fatih,döneminde bu uygulamaya son vermiştir.Mehterde her saz çalana Farsça isimler verilirdi.Bunlar; cevgân(okuyucu),zurnazen(zurnacı), boruzen(borucu), nakkarezen(nakkareci), zilzen(zilci),tablzen(davulcu) ve kûszen(köscü)’dir.Mehteran,kendi içinde bölüklere ayrılır ve aynı sazı çalanlara alemdarlar denirdi.Her bölük ”ağa” denilen bir başkana tabidir.Bütün bölükler de ”Mehterbaşı” diye tabir edilen kişiye bağlıdır.
Mehter Takımında ”kös” denilen bir davul vardır ve bu davul; at,deve ya da fil üzerinde taşınırdı.II.Mahmut tarafından 1826 yılında Yeniçeri Ocağı’nın kaldırılması ile ona bağlı olan Mehter Takımı’na da son verilmiştir ve yüzlerce mehter marşı unutulup gitmiştir.Mehter’in yeniden kurulması 1911 yılını bulmuştur ve Celal Esat Arseven‘in girişimleri ile o dönem askeri müze müdürü olan Ahmet Muhtar Paşa tarafından ihya edilmiştir.Kıyafetler ve yeni bestelerin yapılması hayli zaman almıştır ve Ahmet Muhtar Paşa tarafında ”Mehter Marşı” adında ve mahur makamında bir marş bestelenmiştir.

MEHTER MARŞIGâfil ne bilir neşve-i pür-şevk-i vegâyıMeydân-ı celâdetteki envâr-ı sefâyıMerdân-ı gazâ aşk ile tekbirler alıncaTitretti yine rûy-ı zemin, arş-ı semâyı.Allah yolunda cenk edelim şân alalım şanKur’an’da zafer vaadediyor Hazret-iYezdan.(dinle)

* Ey Şanlı Ordu Ey Şanlı Asker* Hücum Marşı* Ceddin Deden
* Fetih Marşı* Fatih Topkapı’dan Şehre Giriyor

KAYNAKLAR

* http://www.osmanli700.gen.tr/mehter/index.html* http://www.mehtermarslari.com/http://www.mehter.info/tarihce.html
* http://www.mehter.com/home.php?link=mars&dil=tr&id=liste