joseph pilates
son dönemlerde iyi yaygınlaşmaya başlayan egzersiz. yaygınlaşmasının temel nedenleri ise madonna gibi çok popüler kişilerin bu egzersizi yapıyor olması ve yaşı 5oleri bulmasına rağmen halen yaşını hiç göstermiyor olması. bizim estetikli şovcularımızı düşünürsek madonnanın tek kusurunun kollarının alt tarafının biraz sarkmış olmasıyla onlara nasıl bir fark atmış olduğunu görürüz.
pilates çok basit ama çok etkili egzerszlerle insanın kaburgalarının altından başlayarak kalçalarının altını çalıştırıyor. yaşlanma etkilerini geciktirmesi de burdan kaynaklanıyor bence. çin tıbbında insanın yaşlanma belirtisi alt kaslarının durumudur, alt karın kaslarınız ne kadar iyi durumdaysa siz de o kadar az yaşlanmışsınızdır demektir. ayrıca çinlililere göre alt karın kasları cinsel fonksiyonlarla da direkt ilgilidir.bu egzersiz adını joseph pilatesten alıyor. 1. dünya savaşı sırasındaki esareti sırasında dar alanlarda sağlığını korumak üzere bazı egzersizler yapmış onunla birlikte bu egzersizleri yapan başkaları da olmuşlar. zamanla bu egzersizlere devam edenlerin daha az hasta olması dikkatleri çekmiş. bu şimdi minder egzersizleri/mat exercises olarak bilinen kısmı.daha sonra top, halka ve kendi icat ettiği yaptığı tuhaf aletlerle yapılan egzersizler de eklemiş.nefes kontrolü çok önemli, bu egzersizleri geliştirirken özellikle yogadan çok feyz almış, bunun için de kullandığı kavram contrologyhareketlere ilginç isimler de vermiş; örneğin bumerang, rocker with open legs, crab. burada örnek minder egzersizleri var.burada ise türkçe kaynak var. bi ara vcd ve egzersiz progarmı da sağlanabiliyordu.
yorumlar
insan sürekli spor salonuna gidemiyor, tuhaf aletli hareketler yapılmayacaksa evde yapmak en iyisi. aletsiz,top ve halka ile kılavuz olabilecek epeyce dvd vs var.kendi kendine yapmak isteyenler için, “pilates for dummies”i öneririm, iyi bir “mat” serisi. hareketlerin olası yanlış yapılan hallerini gösteriyor, böylece yanlış yapılmasına engel oluyor hem de basitleştirilmiş hallerini gösteriyor. ingilizcesi de çok anlaşılır. belki birileri türkçeleştirir, türkiye’de bu tür şeyler henüz çok az.
Teyzeler, “ayaklarım ağrıyor, sırtım tutuldu” derken ne demek istiyorlar diye düşünürdüm küçükken. Şimdi yirmili yaşların ortasındayım, tüm gün hareketsiz kalan vücudum, otuzlu yaşların ortasında arıza vermeye başlayacak diye korkuyorum. Stres, sağlıksız beslenme, hareketsizlik derken, gerçekten sahip olduğum tek bedenime kötü davranıyorum. Bazen tıka basa doldurduğum midemin dili olsa da konuşsa derken, iç organlarımın etrafını saran yağların bir gün bana ne gibi süprizler hazırlayacağını düşünürken üzülüyorum.4-5 seans pilates yaptım. Moda olduğundan değil. Hareket etmek istiyorum.
Pilates hakkında link ve kitap tavsiyeleri çok makbule geçer.
bu pilatesi çok iyi yapan biri var hafifin içinde.
sporhocam, blog yazıldıktan sonra eklendi bu videolar youtube’a.bunlar da kalabalıklaşan pilates videoları aralarından seçmeler:gabi fastnertamara rojo pilates yapan bir dansçı, izlemesi keyiflijoseph pilates arm circles yapıyortopla yapılan harektlere örneklerileri düzeyizzibarish
Ben “Başlangıç seviyesi-Pilates” aldım, ama henüz denemedim. Nolcak bu halim, onu da bilemiyorum.
son aylarda her 5 dergiden 3’ü pilates dvd si veriyor birçok spor merkezinde şu an en gözde spor oldu bile çoğu kişi doğru yaptıramasa da ki çok doğru öğretilemediği takdirde tekrarları yanlış yapılması halinde ciddi sakatlıklar meydana gelebiliyomuş haberiniz olsun arkadaşlar
@kopanistibu sıralar taktırmışsın gidiyorsun ama, sen de… :)))birkaç yazıda daha rastladım elinden kaçan kelimelere…ama tabii, pilates ile uğraşanlardan duymak isteriz, sebep, gelişme ve sonuçlarını…
hayatımızın her evresinde girmiş, be ne yapayım, :))
kitaplar var. ben izlemekten sıkılırım diyenler ve demiş olanlar için.barbara becker biri. öteki de karolinli bişey ama unuttum. çok açıklayıcı oldum.
“kopanisti” bana dalaşmasan olmayacak değil mi?…Yalnız “pilates” son yıllardaki uğraşım tamam da, pilates öncesinde, günde 3 saatlik çalışmaları ve yaklaşık 10 yıllık bir süreyi kapsayan “body building” geçmişim var…Rica ederim, yalnızca “pilates” konusu değil, body ve de özellikle motor muhabbetleri oldu mu beni anmazsan valla hatrım kalır, gücenirim sonra…Neyse; diğer arkadaşlara bir açıklama yapayım…6 Ocak’tan beri “hafif.org” sanal ortamında, sanal yurttaşlığa başvurduğumdan beri, beni yurttaşlıktan atmak isteyen arkadaşlar çok yönlü kişiliğimle dalgalarını geçmek gibi bir göreve atadılar kendilerini…Onların takılmalarına karşılıktır yazdıklarım…”PILATES” konusuna dönersek; yaklaşık 4 yıldır ABD’den gelen bir dvd ile çalışmaktayım…Ve dergilerin verdiği vcd’lerden de aldım ama herbirinin başlangıç düzeyinde olduğunu gördüm…Bilindiği gibi John Pilates denen adam; yanılmıyorsam II.Dünya Savaşı’nda yaralanmış ve bulduğu bu teknikle öncelikle kendini iyileştirmiş, sonra da çalışmalarını yaygınlaştırmış, doğaldır ki bu çalışma yöntemi de onun adıyla anılıyor.Ben pilates’i; body+yoga karışımı bir çalışma olarak tanımlıyorum…Body’de yaptığınız kas çalışmasını, yoga’daki gibi uygulamak; nefesler, sayılar çok önemli, aynı pozisyonda sayarak duruyorsunuz…google’a “pilates” diye yazdığınızda pek çok siteye ve sitelerden de pek çok belgeye ulaşabileceksiniz…Örneğin; yıllardır aşağıdaki siteden iletiler alırım:www.powerpilates.comBen 53 yaşımdayım ( bu nedenle beni huzur evlerine yakıştıran, beyni sulanmış diyenler var hafif’te); ne kas ağrısından, ne kemik erimesinden yakınmam şöyle dursun, esnekliğimi yitirmedim…Üstelik body’deki gibi çalışmaya saatlerinizi vermek yerine, bir saatlik çalışma yetiyor ve uzun kas yapıyor ( body bilindiği gibi yassı kas yapar)…
rica ederim, dalaşmak tarzım değil.ben sadece konuya referans olarak gösterdim, ki haklıymışım bakın ne güzel bilgiler verdiniz. ama tüketim ve çevre kirliliği anlamında motor kullanmanıza karşıyım.
“kopanisti”;İstanbul ve Bursa gibi; yol-araç orantısı kurulduğunda, araç sayısının trafik yoğunluğuna neden olduğu kentlerde, bir yerden bir yere giderken ışınlanamayacağımıza göre, dört tekerlek yerine, 2 tekerlekli bir araçtan yararlanmanın nesi yanlış, özellikle de kurşunsuz benzin kullanılıyorsa ?…Ve tüketim toplumu, çevre sorunları; benim uzmanlık alanım dersem, yine birileri zıplar gelir saldırmaya…Kamu Yönetimi bölümünde; uzmanlığım Kentleşme ve Çevre Sorunları alanındadır. Sigara için çakılan bir kibritin bile havadaki oksijeni azalttığını elbetteki biliyorum; değil ki egzost gazlarının neden olduğu hava kirliliğinin ayırdında olmayayım…Tüketim toplumuna karşıtlığın ve de çevre sorunlarına duyarlılığın varsa; “yeşil düşünce” iletişim gurubumuza katılımını ve de katkılarını beklerim…
akaryakıt tüketimi ve egzost gazının yanı sıra kullanılan her motorlu araçta yıpranan ve doğada çözülemeyen atıklar var biliyorsunuz. akü, motor yağı, buji, hava filtresi, yağ filtresi, balata(çoğu asbestlidir), lastik vs.her gün tonlarca atık madde, her gün tüketilen tonlarca akaryakıt (kurşunsuz da olsa)hepsi rahatlığı seçen, yaşadığı dünyayı düşünmeyen insanlar için,bu konuda toplu taşıma araçlarını tercih etmek çözüm olabilir en azından bir araçta gün içinde yüzlerce kişi taşınır,green peace’e de teknelerinin neden motorlu olduğunu sormuştum. değişecek cevreci yakıtlar kullanacağız demişlerdi, takipteyim.
İşte bu nedenle Kemal ATATÜRK; demir ağlarla örmüştü anayurdu dört baştan…Ama ne yazık ki 1950’lerde “küçük Amerika” yaratma düşleri gören Menderes’le karayolu taşımacılığı başladı; ezgost gazlarının neden olduğu sera gazları ve daha çok karayolları yapımı için kirletilen topraklarımız, inşaat şantiyesine dönen yurdumuz…Elbetteki önce kendi sağlığımız için “pilates” ya da başka bedensel etkinlikler gerekli ama, öncelikle bu sağlıklı bedenlerimizi konumlandırabileceğimiz sağlıklı bir ülke, sağlıklı bir gezegen gerekli…
aksiyon yok aksiyon,herşey bilginiz dahilinde ama uygulama yok.varmısınız binmeyin motora, katkıda bulunun gezegenin sağlığına.”beyaz adam artık dünyada meyve, sebze, balık bulamadığı zaman paralarını yiyemeyeceğini anlayacaktır.”
“kopanisti”;taktın benim motora…İnanki senin sigaranın dumanından ya da bilgisayarını çalıştıran elektiriğin üretimi sırasında kullanılan yakıtın yarattığından daha çok değil onun neden olduğu kirlilik…Üstelik ben TEMA için de çalıştım,Uludağ’ın eteklerinde PKK tarafından 1994 yılında yakılan orman alanına ve de yine Bursa’nın Demirtaş bölgesinde yakılan orman alanına pek çok ağaç diktim…Sigara da içmiyorum…Neyse bu başlık altında çevre sorunlarına girmeyelim; konu “pilates”…Konunun dışına çıkmayalım…Çevre sorunlarına ilişkin yazılarım geliyor, senin de katkılarını bekliyor…
töbe töbe benzettin heralde, ben duman içmem ki.iyi tamam kullanırsan kullan, motor senin, keyf senin doğru söylersin, bana ne.
“kopansiti” hemen kızmak niye?…
yooo niye kızayım, yine yanlış tahmin.
Boyut Yayın Grubu’nun Pilates setini almayı düşünüyorum, 11 kitap+11 Dvd ve içinde Top ve mat hediye.