Bir haftadır İzmir’deyim. Üç yeni kişiyle tanıştım, ikisinden pek söz etmeye gerek yok, hiç beğenmedim onları.25 yaşında. 1.89’a 84. Bana internetten gönderdiği fotoğrafta 76 kiloymuş, 8 kilo almış. İlk buluşmaya arabayla geldi. Arabaya binince ne kadar bozulduğumu anlatamam. Suratım beş karış oturdum. İnciraltı’na götürdü. Sohbeti fena sayılmaz. Profilden yüz hatları da güzel. Ama kilo vermeli.Balon gibi şişirmişler ruhunu. Kendini dünyanın en önemli insanı sanıyor. Sürekli kendinden bahsediyor. Oysa yarın ölse, hiçbir şey değişmeyecek hayatta, bunu ona da söyledim. Kendini çok seviyor. Psikolojik bir vakayı izler gibi seyrediyorum onu.İki kere buluştuk. Yemek yiyişi çok kaba. Yürüyüşü bir garip. Dün çok sinirimi bozdu. Annesini bir yere bırakacaktı, birazdan ararım dedi. Tam iki saat aramasını bekledim. Aramayınca ben aradım. Yemeğe kalacağım, daha iki-üç saat buradayım, dedi. Ben de telefonu yüzüne kapattım. Hayatta en çok sinirlendiği şeymiş. Sevsinler. Neyse cep telefonu iletileriyle durumu düzelttim. Niye alttan aldıysam, akşam yemeğini beraber yedik.Haftada üç gün de dersaneye gidiyor. İşkolik. Hep meşgul, anlattığına göre. Oysa çok yalnız. Bunu çok iyi görüyorum. İşe sarmış kendini. Bir de yemeğe.En çok sinirlendiği ikinci şey de, yemeğinin önünden alınmasıymış. Bunu ben tahmin ettim. Çok şaşırdı. Onu kekleyen, eski sevgilisinin bir arkadaşı olduğumu düşündü. Bunu daha önce de düşünmüştü. Çünkü ben direkt mesleğini bilmiştim. Az daha görüşmekten vazgeçmişti komple. Sanki koca dünyada bir o kalmışçasına, uğraşmıştım, İzmir’de hiç kimseyi tanımadığıma ikna edene kadar akla karayı seçmiştim.Üç-beş günlüğüne gidiyorum. İnternet sitesindeki profilimi yeniden açmayı planlıyorum. Sevmedim ben bunu çünkü. Bakalım, kısmet her şey.Yarı yolda bırakır bu, insanı. Ana kuzusu çünkü. Kaç yaşına gelmiş, kendince büyük başarılarını anlatıp duruyor ama annesinin dizinden uzağa gidemeyen yedi yaşında bir çocuktan farksız. Fiziği iri olabilir ama beyni, kişiliği ufacık. Psikolojik sorunları da var bence. Çok ve boş konuşuyor. Kitaplar ve sinema çok gereksizmiş. Aman çok bilir, o.