Heyecan içinde sabah kalktım. Geceden uyuyamamışlığın verdiği mahmurluğa rağmen, annemin beni uyandırmasına fırsat vermeden. Düğmelerimi ilikleyip, beyaz kolalı yakalığımı taktım. Saçlarımı aynanın karşısında yapmaya çalışsam da beceremedim. Sabırsız ve biraz da telaşlı annemin uyanmasını sağlamak için gereksiz sesler çıkardım. Ve nihayet uyandırdım. Saçlarımı taradı, fazladan da öpücük kondurdu. Beni hazır ve nazır görünce gözlerinde ki şaşkınlık ifadesini hala unutamıyorum.

Daha beşbuçuk yaşında evin altını üstünü getirip, bir hafta boyunca hiç susmadan ağlayınca, okula göndermeye mecbur kaldılar . Annem hep endişe etti; ”Aman bey daha çok küçük yaşını alsın, başını alsın, sonra ezerler.” Benim çirkefliğim yüzünden razı oldular. Zira kaçıp kaçıp okula, müdürün odasının olduğu binanın önüne gidip, ” benim ablalarım bu okulda, beni de alın okula” diye başlarına iş açıyordum.Babamın elinden tuttuğum ve okulumun önüne geldiğim anı hiç unutmayacağım. Heyecan içinde, sağa sola bakıp, önlüğümün verdiği caka ile bir hayli böbürleniyordum. Bende okulluydum artık, benim de çantam ve beslenmem vardı. Aklımda bir sürü cevap bekleyen soru ile rastgele dizilmiş bir sıraya giriverdim. Mikrofonun başında ki öğretmen, çok geçmeden isimlerimizi okumaya başladı. Adımı duyduğumda heyecandan kalbim duracak sandım. Bir el havaya kalkmış ”buraya” diyordu. Ufak tefek, narin yapılı, kumral tenli, saçları güzel taranmış, yüzünde ki gülümseme ile beni çağırıyordu. Bu el beş sene boyunca alnıma değdi. Canan öğretmenim, ilk öğretmenim. . Sabırla ders anlatması, okumaya başladığımda ki hazzıma ortak oluşu, özetle hayata hazırlanmamızda ki doğa üstü sarfettiği çabayı nasıl unutabilirim. Bana verdiği emekler nedeniyle sırtımda taşıyarak Hacca götürsem azdır.

Koşa koşa sırama geçtim. Arkadaşlarıma baktım, kimisi ağlıyor, kimisi korku dolu gözlerle annesinin elini bırakmamak için çaba sarfediyordu. Nihayet sınıfımıza doğru yol aldık. İçeri girdiğimde ki koku hala belleğimde. En ön sıraya oturdum. Rabbim beni boydan yana zengin yaratmış. Yaşıma ve gözümde ki yaşa bile bakmadan arka sıralara gönderdi. Yıllar sonra avantajlarının farkına vardım ama o an için sinir bozucuydu. Kısa süren bir tanışma faslından sonra başladık Vira Bismillah ile derslere.Başlayış ama ne başlayış.İlkokul, orta, lise, üniversite derken dirsekleri çürüttük. İlk okulum, hiç unutmadığım ve unutamadığım bir sürü güzel hatıra ile belleğimde yerini aldı. Şimdi sıraları bizden sonrakilere bıraktık. O sıralarda okuyup, vatana millete hayırlı evlatlar olsunlar bizim bıraktığımız sancağı taşısınlar diye.