Yeşil, haki, gri karışımı bir palto giymişti. Yeniydi. Yakışmıştı. Badi badi ve sert sert atıyordu adımlarını dünyaya kızgın adam. Bana doğru geliyordu. Yine dudağında efkarlı bir sigara, en yakın arkadaşı. Gözlerinde çoğu zaman olduğu gibi tutku vardı.
Gözlerindeki o tutkuya mı aşığım ya da aşık olduklarımın arasında o da mı var bilmiyorum. Karşıdan bana doğru gelirken sahiplenici ve dünya yansa onu vermem diyen bir hali vardı. Bu hali benden başkası onun üzerinde okuyor mu bilemiyorum.

corbis.com
corbis.com

Çok ünlü bir oyuna bilet almıştık. Bana aşık eleman da orada bitmesin mi, bizimki ondan hiç haz etmiyor. Bir de üzerine üstlük tiyatro sahibi biletleri çifter dörder satmış.Bana yazan (Y) yer bulamıyor. Geldi, ‘ne kadar istiyorsun o bileti bana satmak için? İste 250 tl tamam ama bu oyunu seyretmem lazım.’O sırada bu Y’yi değil de bizimkini arıyordum. Dinlemiyordum Y’yi. O sırada fuayede birileriyle sohbet ettiğini gördüm.Sohbet etmekten çok onlar anlatıyor bu da o ortam bulunuyordu. İletişimse şayet illa karşılıklı bir mevzu olsun diye kısa karşılıklar veriyordu. Ona doğru yaklaştım, Y’ye salakça bir şey söylediğini anlatmaya çalışarak. Y tabiî ki bozuldu ama bunu bekliyordu da.Sevgilimle aldığım bileti ona satamazdım. Ben izleyecektim. Bizimki beni gördü, hemen sigarasını söndürerek bana yöneldi. Yanıma geldi. Y’nin ortalıkta dolaşması onun sinirini bozuyordu. Havada soğukluk vardı Y yüzünden. Oyuna girdik el ele.Y’nin birkaç günlüğüne bende kalması gerekiyordu. Çünkü uzaktan şunun çocuğunun dayısının yengesinin halasının teyze oğluydu. Burada da tanıdığı yoktu.Gel gör evdeki soğuk rüzgarları artık. Beni hayal ettiğini anladığım/ anladığımız bir adam ve sevgilim aynı evde. Y’de acı çekiyordu.Bizi bir arada görmek ona ziyandı. Gözlerinden okunuyordu. Bizimki daha da sarılıyordu bana güya her şey spontanmış gibi. Külahıma anlat.Bilinir bir ileti akıyordu lakin Y bizim ayrılmamızı deli gibi istiyordu. Gece bana sarılırken bizimki Y o evde olduğundan mı nedir daha bir şehvet vardı, sanki odalar ardından Y’ye ve bana kendini ispat edecek. İki kıskanan erkek.Bakışlar bu kadar çok şey anlatır mı? Kimse kıskanıyorum demiyor, kimse keşke ayrılsanız demiyor, kimse onunla değil de benimle olsan demiyor, kimse bu adamdan nefret ediyorum demiyor, kimse seni hayal ediyorum demiyor; demesine gerek yok.Bu da bir iletişim sözsüz o kadar açık, okunaklı akıyor ki… Çoğu zaman konuşsan içindekini bu denli net anlatamazsın.Y sarışın, bir parça Tan Sağtürk’e benziyor. Buruk bir hali var ama burjuva hali burukluğunu kapatıyor. Bizimkine göre ise buruk muruk değil, kıyaslarsak. Tam deli olduğundan bizimki.Y’nin bedeni de güzel, gözleri anlamlı. Naif çocuk. Tertemiz, metroseksüel. O da bana direk büyü yapıldığını düşünüyor olmalı o adamla olduğum için.Geceleri evde gezinmesinden Y’nin uyumadığını ya da uyuyamadığını anlıyorum, pıtır pıtır gezinip duruyor. Anlamlı bakışları var. Tutku mu eksik ki, Y’yi hiç düşünmedim, bilmiyorum. Y de bilmiyor olmalı.Bizimki bana gene sert davranıyor. Adamda bir höd höd halidir ki, bu böyle. Lakin tutkusu da açık.Aşık olduğum da. Onun bana düşkünlüğü de. Belki o düşkünlüğü seviyorum. Hareketlerinin beni görünce sahiplenici hal almasını mı, bilmiyorum ki…Ne zaman patlayıverecek bilemediğim halinin arasında yaşamak bu denli tehdit ediciyken hala orada huzur bulabilmek de başka bir hastalık olmalı.Yalan olan ne var diye düşünüyorum. Ne yalan? Belki yarına bu denli taşınması zor bir ilişki akıllara yalan kavramını getiriyor. Nerede yalan? Orada ya da burada değil, yani tutup elini sahiplenen adam dan diye haftalarca hayatından çıkabiliyorsa yalan olmalı.Kıskanırken bu denli manyakça kendi de kendine dikkat etmeli diye düşünüyorum. Beni kıskandırmamalı. Ayrıca ömrümsün demek bu göstermektir.Sarılmak da bir göstermektir ama konuşmanın gerektiği yerlerde konuşmak da lazım. Benim doğum günümde neredeydin? Neden Y’nin hediyesi Y’nin sözleri peşimde dolaşmaları var ve o an yoksun.O zaman düşünüyorum nerede yalan var ben mi körüm? Anlamıyorum. Peki yalan yok diyelim, neden kuşku var?Neden yanımda değil. Hani ömrüydüm, bitmez bu sorular. Tabii Y’de çıkma ertesinde değişebilir bu ayrı ama şimdi pervane mi, öyle. Ne yazık bir durumdur bu, değişmek…Değişmek yalanın kendisi değil midir? Tut ellerimi sıkıca evet ve sadece sen ol. Ama böyle değil işte olan şu ki, böyle olmasa da aşık mıyım; evet.(Yasal Haklar: Kaynak gösterilsin ya da gösterilmesin, hangi dilde olursa olsun içeriğin bir kısmı ya da tamamının kullanılması yasaktır. Bu yazının yasal hakları www.hafif.org ve Astral’a aittir. Bu madde, altında yazmıyor olsa dahi, Astral’ın tüm yazıları için geçerlidir.)